Geriye Kalanlar
Sailor Moon Forum -> Fanart ve Fanfic
 
Yazar
Mesaj
JEANNE D'ARC
Sevgi'nin Koruyucusu
Sevgi'nin Koruyucusu



Yaş: 30
Kayıt: 01 Mar 2009
Mesajlar: 1,130
Teşekkür: 127

Durumu: Çevrimdışı

JEANNE D'ARC
Sevgi'nin Koruyucusu
Geriye Kalanlar Konu: Geriye Kalanlar
Alıntıyla Cevap Gönder
Ansızın çökmüştü karanlık şehrin üstüne.Daha akşama çok vardı.Anlaşılan yağmur yağacaktı.Ağlayacaktı gökyüzü.Tüm o dertler tasalar bitmezdi.İnsanlar bitmezdi.Acılar bitmezdi.Tekrar doğruldu göğe.Tekrar bir umutsuzluk kapladı içini.Kıştı, soğuktu.Ona göre her mevsim soğuktu.Yüreği üşüdükten sonra yaz kış fark etmez hasta olurdu kalbi.Gençti, çocukluğunda da üşürdü.En acı zamanları sokaklardaydı.En kasvetli kış soğuklarında yıkık dökük bir viranede uyurdu.Soğuktan moraran elleri, uyuşan ayakları, donuk yüzü tam bir kış manzarasıydı.Ateş yakamazdı.Çakmak yoktu, kibrit yoktu.Ama kor gibi yanardı içi.Neden böyleydi?Yaşadıkları hayatı hak etmeyen binlerce insan vardı dünyada.Onlar bu haldeyken bile mutsuzdu.Bazen insanları mutlu etmeye dünyalar yetmiyorken, küçücük bir şey bir insanı dünyalar kadar mutlu etmeye yetiyor.Mutluluk paha biçilemezdi şüphesiz.Bulanı vardı, bulamayanı vardı.Mahrum kalan hep ağlardı.Ulaşan hayatı boyunca sıkıntıdan uzak olurdu.Şimdi her şeyi vardı.İstediğini alırdı, istediğini yapardı.Ama iş işten geçmişti.Ölmüştü o.Yaşamıyordu.En azından hissetmiyordu bunu.Acılarını bile gömmüştü.Acı dolu bakmazdı.Ne konuşmasından ne de bakışlarından içinde bulunduğu tuh hali belli olurdu.Hep o duygusuzluk…Şu ana kadar kazandığı tek düzgün şeydi belki de.Duygular varsa acı da vardı üzüntü de.Mutluluk vardı.Ama hiç kazanılmazdı.Aklında öldürmüştü insanları.Fakat kalbinde dirilmişti bir kaçı.O zaman anlamıştı ki mutluluğu yakalayanlar ömür boyu dertsiz tasasız yaşamıyordu.Bir süre sonra sıkılıyordu yada mutluluk kaçıveriyordu.Uzun süreli değildi asla.Konduğu yerde duramayan kuş gibiydi.Sürekli seyehat halinde.Hiç durmaz dünyayı dolaşır.Ama asla bir sahibi olmaz.Özgürdür o.Özgürlüğün içinde kanat çırpar.Ne acıkır, ne de susar.Dünyada kimsenin haberi yoktur varlığından.O ansızın geliverir, ansızın uçar gider.Belki de sahteydi mutluluk.Saf bir kalbi vardı.Onu da biri çalıp gitmişti.Zaman her şeyin dermanıydı.Ama giden geri gelmiyordu.Sadece anılar unutuluyordu.O nağmeler unutuluyordu.Yaşananlar unutuluyordu.Ama asla hisler unutulmuyordu.


Önce alevlerin arasında acı çekersin.Sonra da boğularak ölürsün.Ne var ki hiç bir zaman bedeninin küle dönüştüğünü göremezsin
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
20 May 2012 23:23
JEANNE D'ARC
Sevgi'nin Koruyucusu
Sevgi'nin Koruyucusu



Yaş: 30
Kayıt: 01 Mar 2009
Mesajlar: 1,130
Teşekkür: 127

Durumu: Çevrimdışı

JEANNE D'ARC
Sevgi'nin Koruyucusu
Geriye Kalanlar Konu: Yanıt: Geriye Kalanlar
Alıntıyla Cevap Gönder
Flood olucak ama ^^
Şehirdeki binaların birinde, çatıda oturmuş öylece izliyordu etrafı.Yüksekten korkardı.Çünkü ne kadar yüksenilirse düşüş o kadar acı olurdu.Şimdi tekrar düşününce yüksekte yada alçakta olmak o kadar önemli değil.Asıl önemli olan insanın ne olduğu.Bulunduğumuz yer çoğu zaman biz olmamızı engeller.Eğer biz her alanda aynıysak bu gerçekliktir.Hem insan düşse ne fark eder ki?Canı yanan sadece odur.Kimse umursamaz.İnsanın doğasında vardır “Yalnızlık” Umutsuz bir bakışı vardı şehre.Kim bilir neler dönüyordu bu koca dünyada.Yoldan geçen o kadar insan vardı.Hepsinin kendine özgü binbir derdi tasası vardı.Kimin ne umrunda ki?Kimse başkasının dertlerini düşünecek kadar içten değildir. Her insanın doğasında biraz olsun bencillik vardır.Bu yüzden dünyada idealler vardır.Çoğu insan geleceğini çizerken başkalarını dikkate almaz.En önemlisi de insanlar onu bu duruma teşvik eder.Kimse boş yere başkasının iyiliğini düşünmez.Çıkarsız olan hiçbir çatışma yoktur.Hayat bundan ibadetti.Sadece laf salataları, koca bir kalabalık, büyük bir hüzün… Bu dünyanın yapı taşları buydu.Sadece o çılgın insanlar bile bu koca evreni kirletmeye yetiyordu.İnsanların inandığı çoğu şey sahteydi onun için. “Mutluluk sahteydi, sevgi sahteydi, aşk sahteydi ve insanlar sahteydi.” Bu kadar sahtenin arasında değerli biri olmak ise mümkün değildi.İnsan olmak bile zorken artık değerli olmak hayal edilemez bile.Güneş doğudan doğuyor batıdan batıyor.Koca bir günü aydınlatıyor.İnsanların çoğu bunu seviyor.Güneşi seviyor.Ya onun doğuşunu ya da onun batışını seviyor.Hiç kimse güneş kadar değerli olamıyor.Ama bazı insanların doğuşu, bazılarınınsa batışı huzur veriyor.Yaşamış olmak için yaşanıyor hayat veya bir başkası hiç.Çoğu insan yaşayamıyor kendi için.İnsanlar ölürler.Ben öldüm, o öldü denebilir.Ama çoğu kişi ben yaşadım demez.
Kafasında binbir düşünce dört dönüyordu.Ölse de kurtulsa!Her bir şeyi denemişti bu uğurda.Ama sonuçsuz kalmış hep.Yaşamaya zorlanıyordu sanki.Yıllardır böyleydi.Yaşamak istemiyordu.Yaşıyordu, yaşamak zorunda olduğu için yaşıyordu.Bir umut vardır.Biri gelir hayatını düzeltir diye.Yoktu işte.Yalnızdı.Evden kaçmıştı sokaklara atılmıştı.Her denemesinde geri dönmüştü.En sonunda ise biri çıka gelip hayatındaki en büyük adımı attırmıştı.O günü daha dün gibi hatırlıyordu.
Yağmur yağıyordu o günde.Bardaktan boşalırcasına…Umutsuz bir yakarışı vardı sokakların.Herkes evlerine çekilmiş.Kapı çalmıştı.Koşarak açtı o zaman.Simsiyah palto giymiş, şapka takmış biri vardı karşısında.İçinde tuhaf bir his.Bir şey demeden içeri süzülmüştü yabancı.Tek bir kelime bile etmemişti.
İçinde tuhaf bir his vardı.Gelen kişi kimdi ki?Çocuk aklı işte… 5 yaşında ya vardı ya yoktu o zamanlar.İçeriye geçti ve o dehşet an… Annesi, babası yerde yığılmış kanlar içinde yatıyordu.Yabancının elindeki bıçak ayın ışığında parlamıştı.Kan vardı her yerde.Yabancı ona yöneldi.Yanında çöktü.Elini yanağına sürmesiyle kan bulaştı.Ama o sıcaklık… Hiç kimseden görmediği bir sıcaklıktı bu.Elleri çok sıcaktı.Çok yumuşak…Öylece gelip ailesini katleden biri ona bu kadar yakın gelmişti ya…Şaşırıyordu hala.Çekip gitti yabancı sonra.Hayatındaki en büyük engeldi ailesi.Şimdi onlar da yoktu.
Yetiştirme yurduna gitti.Orda da iç açıcı şeyler yoktu.Şimdiler de yetiştirme yurdu olayları diye anılırdı bu katliam.Tüm çocukları zehirleyip bir odaya atmışlardı.Ne canilikti bu…Sonra bir kuyu kazıp hepsini oraya gömmüşlerdi…Kaçmıştı ordan.Kurtulmuştu.Bir arkadaş da edinmişti orda.Babası annesini öldürmüş sonra da çekip gitmişti.Onun da yüzü gülmemişti.Kaçmışlardı uzaklara.Anılarından, insanlardan…Sokaklarda yaşamışlardı.Hasta olarak geçirmişlerdi çoğu günleri.Ne önemi vardı ki?Ellerinde hiçbir şey yoktu.Lakin bu hayata atılmalarını sağlayan olay olduğunda.Pişmandılar.Hem de çok…



Önce alevlerin arasında acı çekersin.Sonra da boğularak ölürsün.Ne var ki hiç bir zaman bedeninin küle dönüştüğünü göremezsin
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
23 May 2012 18:00
Artemis
Süper Üye
Süper Üye



Yaş: -799
Kayıt: 18 Hzr 2007
Mesajlar: 831
Cinsiyet: Erkek
Teşekkür: 207

Durumu: Çevrimdışı

Artemis
Süper Üye
Geriye Kalanlar Konu: Yanıt: Geriye Kalanlar
Alıntıyla Cevap Gönder
Okurken, bilmiyorum benim anlamadığımdan mıdır, bazu konuları mantığıma oturtmakta zorlandım. Özellikle son kısımda herşey fazla hızlı oldu gibi. Zamanlar arasındaki çizgiler biraz flu kaldı zihnimde Ama diyorum ya, bana öyle gelmiş de olabilir.

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
24 May 2012 21:40
 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder  
1. sayfa (Toplam 1 sayfa) [ 3 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız