Bence çok güzel veilginç yeni bölümünü ekliyorum Hotaro

şey çok saol LALE aslında ilerleyen bölümlerde büyük şeyler düşünüyorum ama istersen ikinci bölümden sonra ÖM den çıtlatabilirim
ve aslında bu mesajını erken okudum ve çok sağol sayende bugün mutluluktan uçtum

Kuzen gayet güzel bir giriş olmuş. Devamını çabuk yaz. Bekletme bizi

ilham melekleri beni terk etti geri dönünce görürsün kuzen

Bir şey diyil canım seni mutlu etdiyime cok sevindim.hiç şüpem yok ki ilerileyen b ölümler daha da güzel olucak....ve elbette ki yeni bolum ipuclarını bekliyorum..

Guzel bir fanfic devamini cabuk yaz olurmu ?

1. Bölüm
“Selam ucube ne haber?” puf ne zaman zil çaldı da bu lanet Jack beni gördü? “ Evet, birine bir şey mi demiştin?” diye bir ses geldi arka taraftan ve bu tabi ki Mia’ydı.”Evet sayın seyirciler ucube şov başlıyor! “ dedi. Çok sinirlenmiştim ve onu o an öldürebilirdim ve Mia bunu anladı ama beni durdurmaya çalışırsa ne olacağını biliyordu. “Bana ne istersen de ama Mia’ya bunu diyemezsin.” Tam bir yumruk savuracaktım ki biri elimi tuttu. Öğretmenlerden biri zannetmiştim ama keşke öyle olsaydı… “ Ama her önüne gelene yumruk atamazsın.” Dedi. “ Ama şu anda sana atabilirim,” dedim. “Ama bu güzel yüze yazık olmaz mı?” “ Hayır hiç olmaz.” Dedim. “Çünkü benim için önemli değil” diyerek sinsice gülümsedim. “Hatta o güzel yüzüne mor çok yakışır.” Dedim. Tabii ki hala gülüyordum. O sırada Mia “Hey yeter artık hem ne oldu yine Christian? Nora senle İL-Gi-LEN-Mİ-YOR! Tamam mı,”Dedi sonunda kibarca. Tabi ki Mia’dan sert olmasını bekleyemezdim çünkü onu ben korurdum tam tersi olmazdı çünkü onun büyüsü onu daha kırılgan yapıyordu. Artık eve doğru yürüyorduk. “Çok üzgünüm.” Dedi Mia. “Neden ki ben ona yumruk atamadığım için mi ?” diyerek güldüm ama Mia çok ciddiydi “Tabi ki de hayır! Çükü sözümüzü tutmadım ve seni ordan uzaklaştırmadım.” Neredeyse ağlayacaktı ben de onu avutma ihtiyacı duydum.

Devam ama bir az uzun olsa iyi olur. ......

ya zaten bu kısacık bölümün girişi merak etme uzunca bir devam hazırlıyorum

ardini bekliyorum////cabuk yaz lutfen okumak istiyorum bakalim neler olucak simdiden ellerine salik

şimdi accık yazdım heyecanlı bir bölüm ama isim için bir fikrim var bölümden sonra yazıcam yatıyorum şimdi ve sizi öptüm

saol canim ben öpüyorum ve bekliyorum

. Ama o anda çok büyük bir gürültü duyuldu ve hiç bilmediğim bir yerdeydik. “ Burası, olamaz buradan kurtulmalıyız Nora hemen! ” “Burası neresi Mia neresi!” “burası,” dedi ve durdu. “Burası annemi ve babamı ö… öldürdükleri yer. Hemen buradan çıkmalıyız ne sen nede ben onlara karşı durabiliriz o zaman da benim peşimdeydiler ama ailemi aldılar amaçları bana acı çektirmekti ama şimdi ya sen öleceksin ya da ben o yüzden, o yüzden… Hemen git buradan HEMEN!” dedi “Peki sen ne yapacaksın savaşacak neyin var? Onlarla iyileştirme gücünle mi savaşacaksın hem buradan nasıl çıkaksın geri dur ben bu konuda çaresiz değilim tamam mı? Şimdi gücünle ne yapabilirsin biliyor musun? İşim bitince beni iyileştirirsin.” “Tabii o zamana kadar yaşayabilirsen babam en iyi savaşçıydı ve o bile başaramadı. Sen ne halt yiyeceksin güçsüz kız!” ne! Bunu Mia mı söylemişti olamaz o zaman o da benim gerçek yüzümü görecekti. Bir anda elimde üzerinde garip bir desen olan kese belirdi onu açtım ve içinden rengârenk çok uzun bir kurdele çıkarttım. Renkleri yer değiştiriyordu. Bir anda mor oldu ve üzerimdeki kıyafet bir zırha dönüştü. Mia gözleri fal taşı gibi açılmış halde bana bakıyordu bense önümdeki 4 element kullanıcılarına odaklanmıştım. onlar kendilerine bükücüler diyorlardı ve o büyüler dışında hiçbir büyüyü kabullenemiyorlardı o yüzden Mia’nın peşindeydiler. Ben ise beklenmedik bir süprizdim ve bir anda –en azından onlar ve Mia için - bağırdım “Hız büyüsü süper hız!” dememle birlikte Christian gibi hız gücüm vardı tabi en fazla 5 dakika kadar durabiliyordum. Onlar benim tek hedefimdi Mia’ ya dönüp “ Sessiz güç yüksek koruma! “ dedim ve etrafı bir kalkanla çevrildi. Onları 4 element ile öldüremezdim o yüzden “Silah gücü çift kılıç!” diyerek 2 tane kılıç aldım. Onlarla savaşıyordum. Onlar ise şok olmuş halde bana bakıyorlardı. “Hayvan çağırışı beyaz kaplan!” dememle boyum kadar bir kaplanın ortaya çıkması bir oldu. Mia ne diyeceğini bilemiyordu çünkü o beyaz kaplanı annesi çağırabiliyordu. Ben o ikisiyle savaşırken bir anda her şey karardı ve yere düştüm.
Evdeki kanepede uyandım o anda Mia “şükürler olsun senin için çok korktum.” Dedi “ben iyiyim “ dedim. O anda yaralarım yok olmuş olduğunu gördüm. “Mia bunu yapmamalıydın” “Neden? Sen ölesin diye mi? En azından bunu yaptım. Anne ve babam için yapamadığımı…” “Ah lütfen ağlama ben iyiyim ve sen de iyisin.” “Doğru söylüyorsun ama duyduğuma göre onları kimse yenememiş hiçbir insan yapamamış sen nasıl yaptın anlamıyorum.” “ben bunun sayesinde yaptım” elimde yine o kese belirmişti. “bu bana ailemden kalan tek şeymiş ve konsey bende almasına izin verdi.” Mia yavaşça –biraz da korkarak- keseyi aldı. “Olamaz bu 1000 büyünün işareti!” “neyin?” “1000 büyü yani bu gezegendeki bütün büyülerin bir eşyada tılsımlanmasını gösteren işaret .” “Yani?” “Aptal mısın? Bu, bu gezegendeki en güçlü beş silahtan biri ve sen bunun farkında değilsin.” “hey hey dur orda bu “o” beş silahtan mı?” kafam artık çok karışmıştı. “Evet, “o” beş silahtan hani, şu bilinmeyen güçleri barındıran.” Şimdi şaşırma sırası bendeydi. “ Na… Nasıl yani? Konsey bana beş Extalia’dan birini mi vermiş olamaz.” “Ama görünen o ki vermiş.” Ne diyeceğimi bilemiyordum. “Ben onların yüzyıllar önce kaybolduğunu sanıyordum. O yüzden bunu kendimi savunmak için verdiler diye düşünmüştüm. O zaman neden bu bende ve neden yani nasıl kullanabilirim ki? Onlar yalnızca seçilmişler tarafından kullanılır ve bu ailemden kaldıysa onlar da seçilmiş demektir.”
-----------------------------------------------------------------------
kısa gelmez inşallah bu hafta 3 günde yazdim sizin sayenizde ilham melekleri geri döndü öptüm

BE-ĞEN-DİM
yeni bölümlerini 1000 gözle bekler ve geç gördüğüm için özür dilerim