Sailor Moon:The Last Dance
Sayfaya git: 1, 2, 3, 4, Sonraki

Sailor Moon Forum -> Fanart ve Fanfic
 
Yazar
Mesaj
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 35
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
Biten savaşın ardından Tokyo büyük bir yıkıma uğramıştı. Kötülerin büyük yenilgisinden sonra Ahva’nın kötülük dolu ruhu huzura kavuşmuş ölen kardeşi Akhira’nın yanına rahatça gidebilmişti. Savaş bitmişti bitmesine ama asıl savaş şimdi başlıyordu. Minako ile hayat arasında büyük bir savaş. Çünkü savaş bitiminde Minako’nun sancıları tavan yapmış doğuma çok az bir vakit kalmıştı. Kızlar ve Kai, Minako rahat bir şekilde doğum yapsın diye Reilerin tapınağa gidiyorlardı. Hızla tapınağa gelen kahramanlarımızın kız tarafı Minako’nun doğumu için onun yanında bulundular. Ami doktorluk yeteneklerini ilk kez bir doğumda kullanacağının riski içindeydi, çünkü ters bir şey olursa Minako buna çok üzülür kendisi de vicdan azabından duramazdı. Tapınağın giriş kısmındaki büyük ateşin önünde yatan Minako doğuma hazırdı ve kızlar da bunu yapmak için hazırdı. Makoto Minako’nun başucunda Haruka, Michiru, Setsuna ve Hotaru da yanında duruyorlardı. Rei ve Ami de doğumu gerçekleştirmek için son hazırlıkları yapmışlardı. Kai de Seiya Taiki ve Yaten ile bahçede bekliyorlardı. İçerde Ami Minako’yu rahatlatmak için konuşmaya başlamıştı.

Ami: Minako hazır mısın tatlım?
Minako:Evet Ami bi an önce bitsin şu iş lütfen!!! (yüzü ağlamaklı bir biçimdedir)
Rei:Hadi Ami yeni savaşçımızı dünyaya getirelim hemen!(Ami ye bakarak)
Ami: Tamam.


Minako ve kızların bir buçuk saatlik uğraşı sonucunda Minako ve Kai’nin küçük kızları dünyaya sorunsuz bir biçimde gelmeyi başarmıştı.Rei hemen Kai’yi içeri çağırmıştı.Kai’nin gözleri dolmuş Minako’nun yanına gitmek için hızla içeri girmişti.Kai ağlıyor Minako da ona ufak bir tebessümle kucağında minik kızlarıyla ona bakıyordu.

Kai: Aman Tanrım, bu küçük melek bizim mi Minako?
Minako: Evet hayatım aynı ben baksana şu güzelliğe.
Ami: Tanrım herşeyden korusun onu iyi bir gelecek bahşetsin.
Rei: İnşallah…


Bu konuşmalar geçerken Minako uykuya dalar tabi Kai de başındadır…


Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
15 Arl 2009 20:36
magdalane's curse
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 39
Kayıt: 22 Eyl 2009
Mesajlar: 669
Cinsiyet: Kız
Nerden: mezarlıktan
Teşekkür: 312
Uyarı: 2

Durumu: Çevrimdışı

magdalane's curse
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
kai kai kai..çok güzeelll ... emeğine sağlık Hayranlık Besliyor



asiyem vinii*-* harikasın
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
15 Arl 2009 20:41
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 35
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder

Minako iki saat kadar uyuduktan sonra kendine gelir ama kızı kucağında değildir.Korkusundan ne yapacağını şaşıran Minako hemen Kai’ye bağırır,Kai’de şaşkınlıkla kucağında kızıyla içeri dalar.Minik bebek Kairi’de korkuyla ağlamaya başlar…

Kai:Ne oldu meleğim??
Minako: Kızımızı kucağımda göremeyince korktum birden.
Kai: Aşkım sen rahat uyu diye ben aldım onu hem biraz babalığın tadını çıkarayım dimi?
Minako: O tadı çok çıkaracaksın hayatım zaten. Ver bakim kızımı acıkmış sanki.
Kai yavaş hareketlerle Kairi’yi Minako’nun kucağına bırakır.

Kai: Tanrım, ne kadar muhteşem bir görüntü.(yüzü güler ama gözleri dolmuştur…)
Minako: Nedir muhteşem olan sevgilim?
Kai: Sen ve küçük bir bebeğimiz, bunu geçmişte hayal bile edemezdim.
Minako: Neden?
Kai: Seni bulacağım diye nerelerde ne kadar çok savaştım bi bilsen…
Minako: Haklısın hayatım savaşlardan ilerde bi aile kuracağın aklına gelemezdi tabi.
Kai: Acaba…
Minako:Ne acaba sevgilim???
Kai:Herşey bitti ama acaba yeniden savaşacak mıyız???
Minako: Dediğin gibi aşkım herşey bitti artık savaş falan yok sen rahat ol bitanem.
Kai: Umarım dediğin gibi olur meleğim.


Der ve anlına bir öpücük kondurup Seiyaların yanına gider. Minako da yaklaşık yirmi dakika kadar sonra ayaklanır ve kucağında minik kızı Kairi ile dışarı bahçeye kızların yanına gider. Kızlar onu böyle görünce hayran hayran Minako’ya bakarlar. Minako hafiften aldığı kiloyla ve başında kırmızı kurdelesi ile çok şeker bir görünüm içindeydi.

Minako: Noldu kızlar neden hepiniz bana öyle bakıyorsunuz?
Rei: Şu halinle o kadar güzelsin ki Minako sana böyle bakmamak elde değil.
Michiru: Annelik gerçekten sana yakışıyor Minako.
Haruka: Bu minik prensesin babası nerde?
Minako: Arka bahçede Seiyaların yanında.
Rei: Hmm ben onları çağırayım bakim.
Minako: Neden Rei biz burda kız kıza iyiyiz boşver.
Ami: Minako haklı Rei boşver onların kendilerine özel konuşacağı şeyler vardır belki.
Rei: Haklısın…
Makoto: Kızlar hadi mutfakta bugünün anısına güzel bi pasta yapalım kim bana yardıma gelir?
Usagi:Beeen gelirim tabii!!!! *.*
Rei: Hiç şaşırmadım.(kesin bi yüz ifadesiyle)
Hotaru: Bende gelirim Makoto-chan.
Haruka: Bende gelmek isterdim ama mutfakta gayet kötü bi şöhretim var.^_^’
Makoto:Minako???
Minako: Ben biraz sakuraların altında temiz hava almak istiyorum küçüğümle.
Rei: Aman üşütmesin ii bak ona.
Minako: Peki, hadi size kolay gelsin.


Minako sakuralar altında onların çiçek açışına bakıyordu. Kızlar pastanın eksik malzemelerini tamamlamak için alışverişe gitmişlerdi. Seiya Taiki ve Yaten de onlarla beraber gitmişti. Kai ise uzaktan güzeller güzeli eşine içli içli bakıyordu. Yanına gitmemek için kendini zor tutuyordu. Ama Minako etrafına bakarken Kai’yi fark edince gizliliği de son bulmuştu.

Minako: Hayatım ne yapıyorsun öyle gizlice?
Kai: Sizi izliyorum, öyle harikasınız ki bu halde.
Minako: Aşkım ya… Seni çok ama çok seviyorum!
Kai: Bende seni güzeller güzeli kraliçem.
Minako: Beni hep böyle seveceksin değil mi?
Kai: Yedi yaşımdan beri sana kavuşacağım günü bekledim şimdi işler buraya gelmişken seni sevmemek büyük günah olur.
Minako: Kai…
Kai: Minako… Meleğim…


Kai, Minako’ya sıkıca sarılıp onu öper tabi Minako’nun kucağındaki küçük Kairi uykuya dalmıştır. Hafiften bir rüzgâr eser Kai ve Minako’nun altında durdukları sakuranın küçük pembe yaprakları ordan oraya uçuşmaya başlar, Minako’nun gözleri dolar ve başını Kai’nin göğsüne yaslar…


Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
15 Arl 2009 20:49
venusyıldızı
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 29
Kayıt: 23 Eyl 2009
Mesajlar: 618
Cinsiyet: Kız
Nerden: çok merak ediyosan kendin bul :p
Teşekkür: 58

Durumu: Çevrimdışı

venusyıldızı
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
ayyyy çooooook güzel yazmışsın ya çok duygulandım be Üzgün ya da Ağlıyor süpersin kai-kun Hayranlık Besliyor Hayranlık Besliyor Hayranlık Besliyor


By Gold (Esin*mm harikasın *-*)
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
15 Arl 2009 21:36
neptune
O Bir Yıldız!
O Bir Yıldız!



Yaş: 38
Kayıt: 07 Ekm 2009
Mesajlar: 1,487
Cinsiyet: Kız
Nerden: neptuneden^^
Teşekkür: 366

Durumu: Çevrimdışı

neptune
O Bir Yıldız!
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
öhöm öhöm sonunda okudum Sailor Moon:The Start Or The Endi de okumuştum ama bilerek yorum yapmadım bu daha iyi olmuş yazdıkça gelişiyor bundan sonra sıkı bir şekilde takip edeceğim Göz Kırpıyor eline sağlık Hayranlık Besliyor

Spoiler:



+++
by BaLıMSuLTaN *-*
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
15 Arl 2009 21:47
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 35
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
sağolun varolun canlarım madem takip edionuz en son yazdığım bölümü de atayım sora önümüzdeki hafta iki bölüm atarım yol uzun nasılsa Kahkaha Atıyor

Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
15 Arl 2009 22:04
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 35
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
Sakuraların altında yarım saat kadar keyif yapan Kai ve Minako, küçük kızlarının uyanması yüzünden bu keyfe bir ara vermek zorunda kalırlar zira bebeğin altının değişmesi gerekmektedir. Kai ve Minako hemen içeri girip bebeğin altını değiştirmeye başlarlar. Minako değişim işlemini yaparken Kai de ona ilgili gözlerle bakıyordu. Minako Kai’nin ilgisini çeken bu basit olaya onu da ortak etmek istiyordu ve bunu da başaracaktı…

Minako: Hayatım öyle durma gel bi el at şuna.
Kai: İyi de meleğim ben nerden bileyim böyle şeyleri hiç çocuk bezi değiştirmedim ki. ^_^’
Minako:Sanki ben çok biliyormuşum gibi konuşuyorsun hayatım gel hem öğrenirsin farz et ben evde değilim ve sen küçüğümüzle yalnızsın o zaman ne yapacaksın??
Kai:Eee... O zaman başka da…
Minako: İtiraz yok Suzuke hadi.
Kai: Peki meleğim sen nası istersen.


Minako zor da olsa Kai’yi ikna etmişti. Kai biraz uğraşsa da Kairi’nin bezini değiştirmeyi başarır. Bu sırada kızlar alışverişten dönmüş Kai ve Minako’ya bakınıyorlardı. Önce bahçeye bakan kızlar içerden gelen kahkahaları takip ederek onları bulmuşlardı. Kai Minako’yu gıdıklıyordu küçük kızları da yeni açılan gözleri ile güler bir ifadeyle ebeveynlerine bakıyor bir yandan da tepki olarak durup durup ağlıyordu.

Rei: Rahatsız ettik galiba(utangaç bir ifadeyle)
Hemen toparlanırlar…
Minako: Sayılır, pardon geldiğinizi fark edemedik.
Ami: Olsun sizi böyle mutlu görmek ii oldu.
Kai: O da küçük kızımızın uğuru diyelim.
Makoto: Muhteşem pasta için baya malzeme aldık.
Seiya: Hatta tek bi pasta olmaz dedik bi meyveli bi de çikolatalı olsun diye ayrı ayrı malzeme aldık.
Hotaru: Evet Makoto-chan bize harika iki pasta yapacak.
Usagi: Ve tabi pasta yapılırken kremasından birer parmak aşıracağım.
Rei: Sen öyle zannet…
Usagi:Reeiiiii!!!!! Seni cadı!!
Rei:Ne cadı mı?? Şimdi cadıyı gösteririm ben sana!!!
Haruka: Gezerken bunları sana ve küçük savaşçımıza aldık.


Haruka cebinden biri turuncu diğeri altın sarısı kalp şeklinde taşı olan iki kolye çıkarır.

Minako: Haruka… Ne gereği vardı?
Haruka: Olsun hediyesiz doğum olmaz…
Michiru: Hem küçük meleğimiz bize uğurlu geldi onun da böyle bir dünyada biraz şansa ihtiyacı var.
Kai:Nasıl yani??
Setsuna: Ebeveyn olarak çok şanslı ama hayatı ne kadar ii geçer orasını Tanrı bilir.
Kai: Haklısın…
Makoto: E biz mutfağa geçiyoruz gelen gelsin hadi. Yaten tatlım seni de istiyorum yanımda bana yardımcı olursun deil mi?
Yaten: Neden olmasın hayatım?


Bu arada Usagi olduğu yerde kalır ve içlenir, bunu gören Minako hemen yanına gider.

Minako: Usagi neyin var?
Usagi: Sizleri böyle gördükçe içim burkuluyor biraz.
Minako: Mamoru…


Der ve Usagi ağlamaya başlar, Minako ona sarılarak teselli etmeye çalışır ama nafile zira Mamoru savaş sırasında Hikari ile beraber zaman tünelinde geçmişini araştırıyordur ve bu yolculuk çok büyük bir risk taşıyordu, o risk ise zaman tünelinden çıkamamaktı…

Minako: Kai ne olacak bu kızın hali?
Kai: Hiçbir fikrim yok meleğim ama Hikari zaman konusunda baya ustadır tünelden çıkmamaları imkânsız gibi bişi.
Usagi: Emin misin Kai?
Kai: Heey bu kadar üzme kendini, eminim Mamoru aradığı doğru cevaplara kavuştuğunda yanında olmak için tüm hızıyla geri dönecektir.


Usagi gözyaşlarını siler ve hafif bir gülümseme ile Minako’ya dönerek…

Usagi: Ne kadar şanslısın ki böyle bir kocan var.^^
Minako: Sende elindekini hafife alma bence. Çok Mutlu
Kai: Kızlar…
Usagi: Neyse ben içeri gideyim de kremadan aşırayım biraz canım çekti, siz de baş başa kalın.
Minako: Usagi…


O sırada Kai biraz durulur başını gökyüzüne kaldırır ve:

Kai: Nerdesiniz Hikari, Mamoru?
Minako: Hayatım daldın?
Kai: Evet hayatım bi an Usagi öyle diyince…
Minako: Endişelendin?
Kai: Evet bitanem ya gideli neredeyse bir hafta olacak, dahası senin doğumunu da görmeyi çok istiyordu.
Minako: Olsun sevgilim gelince, kızımız teyzesiyle bol bol zaman geçirecek zaten.
Kai: Haklısın meleğim… Minako?
Minako: Efendim bitanem?
Kai: Ne kadar şanslıyım ben ya…
Minako: Neden hayatım?
Kai: Uzun bir hayat maratonunun sonunda amacıma ulaştım dahası hiç tahmin edemeyeceğim kadar mutluyum ve bunun mimarı da sensin aşkım…
Minako: Kai… Güneşim benim!Ben de seni öyle çok seviyorum ki,ben seni senin beklediğin kadar beklemiş olmasam da kısa sürede sana bu kadar çabuk bağlanmak ve âşık olmak,hiç tahmin edemeyeceğim bir şeydi.
Kai:İyi ki varsın sevgilim…
Minako:Sende öyle bitanem.


Kai,bahçede durur Minako ise Kairi’yi kontrol etmek için içeri gider.Kai tapınağın girişindeki basamaklara oturur ve derin düşüncelere dalar.İçinde garipsediği bir gelecek endişesi bir korku vardı.Derken Seiya içerden gelir ve onun yanına oturur…

Seiya:Ne haber baba?
Kai:Seiya…İçerdesin sanıyordum.
Seiya: İstersen gidebilirim yine,canın bişiye sıkılmış gibi.
Kai:Yok ya otur,evet biraz sıkkın ama çözülebilir mi orasını bilemiyorum.
Seiya:Noldu ki?
Kai:Hikari ve Mamoru…neredeyse bir haftadır yoklar ve ben onlar için endişelenmeye başladım ki Usagi de öyle.
Seiya:Endişelenmek için erken sanki Kai,geçen zaman sadece bir hafta ki Mamoru’nun araştıracağı çok şey olmalı geçmişinde,dahası hasret gidereceği pek çok kişi de olabilir başta annesi ve babası olmak üzere…
Kai:Haklısın sanırım…,
Seiya:Ah be dostum taktığın şeye bak sen şimdi eşini nasıl mutlu edeceksin çocuğunu nasıl büyüteceksin bunları düşün…
Kai:Bana diyene de bakın hele???
Seiya:Beni boşver şimdi biz Rei ile o işler için daha çok erken diye düşünüyoruz.
Kai:Yapma be Seiya neredeyse üç yıldır evlisiniz ve erken diye mi düşünüyorsunuz??
Seiya: Evet neden ki?
Kai:Neyse…


O sırada Rei içerden Seiya’ya sesleniyordur…

Seiya:Gitmeliyim,Rei çağırıyor.Haa dediklerimi unutma sakın.
Kai:Merak etme unutmam…


Kai ve Seiya arasındaki bu kısa sohbetten yaklaşık yarım saat sonra pastalar hazırdır ve servis için Rei herkesi büyük ateşin önünde toplar ve afiyetle yapılan pastaları yerler. Ama işin ilginç yanı herkes pastasını yerken bir yandan da Minako’yu izliyorlardı bakalım ne kadar iştahla yiyecek diye fakat durum zannettiklerinden de farklıdır çünkü Minako pastayı öyle iştahla değil tadını çıkara çıkara yavaş yavaş yiyordu. Kai mutluydu, Minako mutluydu, herkes mutluydu ama Kai ve Usagi’nin içinde bir endişe gizliydi…


Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
15 Arl 2009 22:07
magdalane's curse
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 39
Kayıt: 22 Eyl 2009
Mesajlar: 669
Cinsiyet: Kız
Nerden: mezarlıktan
Teşekkür: 312
Uyarı: 2

Durumu: Çevrimdışı

magdalane's curse
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
kai harikasın.teknik yorum yapamam ama okurken çok zevk aldım. Hayranlık Besliyor Hayranlık Besliyor emeğine sağlık Kayan Gözler



asiyem vinii*-* harikasın
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
15 Arl 2009 22:19
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 35
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
Aradan iki gün geçmişti ve Kai’nin içindeki endişe her geçen gün daha da büyüyordu. Tokyo, savaştan kalma yaralarını yavaş yavaş sarmaya başlıyordu ama Kai’nin içi rahat değildi ve şehre verdiği zararı geri döndürmek için Usagi ile işbirliği yapıp özel güçleri sayesinde herşeyi ilk haline döndürmeyi başarmışlardı. Ama halen Hikari ve Mamoru yolculuklarını tamamlamamış, dönmemişlerdi. Kai artık buna bir son vermeyi istiyordu. Kızları tapınakta toplayıp onlarla durumu konuşup bir çözüm yolu bulmayı düşünüyordu.

Kai: Kızlar, bu gezi bence biraz fazla uzadı ve endişeleniyorum.
Usagi: Aynen bende öyleyim Kai, peki yapacak bir şey yok mu?
Kai: Var tabi ki onun şu anda olduğu zamana gidip bakmak.
Minako: Asla tek başına göndermem seni Suzuke!
Kai: Minako… Biliyorum endişelendin ama tek gitmeliyim, hem sen daha loğusa dönemindesin seni tehlikeye atamam.
Makoto: Ama geçen sefer de böyle bir yolculuğa çıktığın zaman Setsuna’nın ölüm haberi sonra senin ölüm haberin gelmişti.
Rei: Minako haklı Kai, gideceksek hep beraber gitmeliyiz.
Ami: Hem hepimizin farklı özellikleri sayesinde işimiz daha kolay olabilir.
Kai: Kızlar… Haklısınız galiba…
Haruka: O zaman Setsuna aç şu zaman kapısını da gidelim!
Setsuna: Herşeyi göze alabiliyorsanız açabilirim.
Hotaru: Setsuna-mama belki orda da bizim yardımımıza ihtiyacı olan birileri vardır.
Michiru: Hotaru, ne kadar ii düşündün.
Kai:Ne duruyoruz o halde hadi gidelim!!!
Setsuna:Pluto Superstar Power!!! Make Up!


Setsuna zaman kapısını açmak için savaşçıya dönüşür.Usagi ise Kairi’ye bakmak için dünyada kalır.Kai ve Minako sıkıca elele tutuşurlar zaman kapısı açılır ve içeri girerler.

Setsuna:Chronos Time Backward!! Go!!!

Savaşçılarımız zaman tüneli içinde, şimdiki yaşadıkları zamandan tam 1300 yıl öncesine eski büyük dünya krallığının var olduğu zamana gidiyorlardı. Tüneldeyken sağda solda eski anılarını gören Kai, çocukluk yıllarında babasının Minako ile ilgili anlattığı kehaneti görür ve duygulanır bunu Minako’ya da gösterir. Minako da bunu görünce kocasının elini daha da sıkı tutar ona daha yakın durur. Derken bembeyaz bir ışık huzmesi belirir ve göz gözü görmez, sonrasında da deniz kıyısında bir ormanın girişinde kendilerini bulurlar.

Kai: Burası eski Dünya Krallığı mı şimdi?
Setsuna: Sanırım şehrin dışındaki ormanın girişindeyiz.
Minako: Ami bilgisayarından bölgeyi araştırsana?
Ami: Evet benim de aklıma geldi şimdi o bi bakim.
Rei: Şurdaki ışık da ne öyle?
Makoto:Hani Rei?
Haruka: Kuzeydoğu tarafında dağ eteğindeki pembe ışık Makoto.
Minako: Çok güzel görünüyor.
Michiru: Güzelliğine aldanmamak lazım belki de ii bişi değildir.
Kai: Michiru haklı olabilir, Ami ışığı bi araştırır mısın?
Ami: Işığı inceledim ve o ışığın bulunduğu yerin altında çok büyük manyetik sinyaller alıyorum.
Kai:Hikari…Nerdesin kuzen???(yüzü düşer)
Minako: Aşkım, üzülme bulacağız ikisini de.(Kai’nin kolunu tutar)
Kai: Bulacağız dimi meleğim?
Minako: Ben bunun için yanındayım zaten bitanem, yüreğini ferah tut.
Ami: Kızlar! Durduğumuz yerin birkaç kilometre kuzeyinde büyük bir saray var!
Kai: Abadren, Akhira, Ahva, Mamoru, Hikari! Kızlar hemen gidelim!
Rei: Tamam!


Kai Minako’nun elini sıkıca tutup olağan hızıyla koşmaya başlar. Minako onun hızına ayak uydurmakta oldukça zorlanıyordur. Kai bunu fark eder ve Minako’yu sırtladığı gibi uçarcasına koşar. Kai’nin en yakın takipçisi tabi ki Haruka’dır.

Kai: Hadi rüzgârın kızı koş ve yetiş bana!
Haruka: Seve seve…


İkisi öyle hızlı koşuyorlardı ki en yakındaki neredeyse elli metre kadar arkada kalmıştı. Ormanın içinde ağaçların arasından hızla geçen kahramanlarımız altında büyük bir vadi olan bir yere gelmişlerdi ve iki yakayı bağlayan bir asma köprü vardı.

Kai: Lânet olsun şimdi ne olcak?
Haruka: Burayı da geçelim.
Kai: Ya köprü sağlam değilse?
Minako: Bunu düşünmeye vakit yok aşkım hadi geçelim.
Kai: Kahretsin! Hadi Haruka, kızlar!
Haruka: Dolunay surat bu senin için!


Kai, Minako, Haruka önde diğer kızlar arkada köprüyü hızla geçerler ve köprü onlar geçtikten sonra yıkılır. Biraz daha yol alan kahramanlarımız kristal girişin önüne gelirler. Kızlar sarayın güzelliğinden gözlerini alamamışlardır. Derken gökten sarı bir ışın kahramanlarımızın üzerine doğru gelmektedir. Kai ışını hemen fark eder ve kızları ordan uzaklaştırır. Gökyüzüne bakan Kai şoka uğrar çünkü ışını atan Akhira’dır.

Kai: Akhira-san!
Akhira: Sen de kimsin ve adımı nerden biliyorsun?
Minako: Aman Tanrım! Evrenin en büyük savaşçısı Akhira!


Bütün savaşçılar dizlerinin üzerine çökmüş Akhira’yı selamlıyorlardı. Derken Kai ayağa kalkar ve durumu izah eder.

Kai: Ben güneş krallığından kral Raion’un oğlu Kai’yim ve saygılarımı sunarım efendim.
Akhira: Raion’un oğlu mu? İyi de Raion henüz evlenmedi ki.
Kai: Biliyorum efendim biz de gelecekten geliyoruz zaten.
Akhira: Gelecek mi?
Minako: Evet efendim ikinci binyıl savaşını bitirip buraya bir görev için geldik.
Akhira: Ahva, yine ne yaptın?
Kai: Kardeşinizin kaos ile örtülü ruhu savaşı yeniden başlattı, ama sizin gelecekte olmamanıza rağmen verdiğiniz bu güçler bizim savaşı kazanmamızı sağladı, çok minnettarız.
Akhira: Neden halen burda duruyoruz, buyurun sizi sarayımızda ağırlamak benim ve kralımız için bir onur olur.


Akhira’ya duyulan saygı onun hoşuna gitmişti ve tavrını ılımlaştırıp kahramanlarımızı saraya davet etmişti. Bu sayede kral Abadren ve Akhira’ya durumu iyice açıklayıp Mamoru ve Hikari hakkında bilgi edinebileceklerdi. Birkaç dakika sonra sarayın giriş kapısında olurlar. Akhira askerlere kapıları açmayı emreder kapılar hemen açılır. Kırmızı halıdan oluşan uzun bir koridoru geçen kahramanlarımız sonunda içerde Abadren’in olduğu odanın kapısına gelirler.

Kai: Kral Abadren içerde mi efendim?
Akhira: Bana neden sürekli efendim diyorsunuz?
Kai: Çünkü siz büyük evrenin en büyük savaşçısısınız da ondan.
Akhira: O kadar şöhretli biri miyim gelecekte?
Kai: Evet, Kral Abadren’in eşi büyük dünya krallığının son kraliçesi olan siz gelecekte baya bir meşhursunuz.
Akhira: Abadren’in eşi mi? Kraliçe mi?(yüzü kızarır)
Kai: Sanırım çok erken bir zamana denk gelmişiz ki bunların hiç biri henüz yaşanmamış.
Minako: Haklısın hayatım.
Akhira: Bir general için bunları duymak çok şaşırtıcı.
Kai: Ne? General mi?
Akhira: Evet ben sadece bu ülkenin ordu generaliyim.
Kai: Ama nasıl olur Setsuna biz 1300 yıl öncesine gelmedik mi?
Setsuna: Tam emin değilim ama birkaç yıl sapmış olabiliriz.
Kai: Bence saptık ki Akhira henüz ne kraliçe ne de müthiş güçlerinin farkında.
Akhira: Benimle ilgili bu kadar bilgiyi nereden biliyorsunuz?
Kai: Bize Aquamarin ve Naturela adlı iki savaşçı söyledi.
Akhira: Haberciler… Demek bunları onlar söyledi.
Kai: Siz onları tanıyor musunuz?
Akhira: Evet ve söyledikleri tamamen doğru, ben bu ülkenin kraliçesi ve aynı zamanda da generaliyim.
Kai: Ohh içim rahatladı ya, efendim neden böle bir şey yaptınız?
Akhira: Sizin samimiyetinizi ölçmek için.
Ami: Gerçekten de dedikleri kadar bilge bir kişilik…
Kai: Sizi kızdıracak bir şey yaptıysak affedin.
Akhira: Mühim değil, evet gelelim asıl konuya neden burdasınız?
Kai: Çıktığımız binyıl savaşından sonra iki savaşçımız geçmişini araştırmak için buraya geldiler, fakat gideli biraz uzun bir zaman oldu biz de endişelendik acaba kötü bir şey mi var diye…
Akhira: Bahsettiğiniz savaşçılar Endymion ve Hikari mi?
Kai: Aynen öyle efendim… Peki, şimdi neredeler?
Akhira: Kuzey ordusu ile beraber o bölgeyi koruyorlar.
Kai: Bir şey sorabilir miyim?
Akhira: Tabi…
Kai: Oğlunuzun ruhunu 1300 yıl boyunca nasıl saklamayı başardınız.
Akhira: Zaman boşluğu sayesinde tabi ki.
Setsuna: Zaman boşluğu mu? Peki, efendim bu kadar büyük bir gücün içinde nasıl kaybolmadı?
Akhira: Dediğiniz gibi ben evrenin en büyük savaşçısıyım, gücüm onu doğru yolda sizin yanınıza sağ salim ulaşması için yetti.
Kai: Peki şimdi onların yanına gidebilir miyiz?
Akhira: Hayır… Bugün olmaz!
Kai: Neden?
Akhira: Çünkü gün batımından sonra bu topraklar çok tehlikeli oluyor.
Kai: İyi de tehlike bizim işimiz zaten.
Akhira: Kai Suzuke sana burda kalmanı emrediyorum!
Kai: Peki efendim siz nasıl isterseniz.
Minako: Ne muhteşem bir kadın keşke bende onun gibi olabilseydim…
Rei: Neden Minako hoşuna mı gitti Kai’ye yaptıkları? :sns
Minako: Evet baksana koskoca evren imparatoru karşısında ne hale geldi. ^^
Kai: Efendim, kral Abadren ile konuşma şansım var mı acaba?
Akhira: Bu kadar ezilme karşımda. Sen koskoca evren imparatorusun!
Kai: Bunu nereden biliyorsunuz?
Akhira: Unutma sizin güçlerinizin kaynağı benim ve her birinizin yüreğinde birer parçam var.
Kai: Haklısınız…
Akhira: Şimdi kral seni içerde bekliyor, umarım aklındaki soruların cevaplarını alabilirsin Suzuke!
Minako: Aynı benim kızgın halim gibi konuşuyo…
Galaxia: Efendim bir sorunumuz var!
Rei: Galaxia değil mi bu?
Galaxia: Kızlar, Kai sizin ne işiniz var burada?
Minako: Bi işimiz var o yüzden buradayız.
Kai: Galaxia dostum sorun nedir?
Akhira: Sen karışma buna Suzuke!
Galaxia: Ama efendim, onun yardımına ihtiyacımız olabilir.
Akhira: Galaxia, sen her gelen misafirimiz güçlü bir savaşçı diye onu savaşımıza ortak edip bizi küçük mü düşüreceksin!
Kai: Küçük düşmek mi ne münasebet efendim! Sizin verdiğiniz güçleri size yardımda kullanmak benim boynumun borcudur!
Akhira: Sen gerçekten de Raion’un oğlusun, gözlerindeki savaşçı duyguları açıkça görebiliyorum…
Galaxia: Efendim kardeşiniz Metalia ile iş birliği yapıp ülkenin kuzeydoğusuna saldırıyor ve ordularımızın neredeyse yarısı bitkin halde.
Akhira: Ahvaaaa! Ne zaman aklın başına gelecek benim sorumsuz kardeşim!
Kai: Hikari Mamoru onlara yardım etmek zorundayız efendim lütfen, kraliçe Serenity’e söz verdim.
Akhira: Peki gidin, Galaxia yaralıları hemen buraya nakledin!
Galaxia: Emredersiniz efendim…
Akhira: Minako!
Minako: Evet efendim…
Akhira: Buraya gel…


Minako ürpererek Akhira’nın yanına gider, Akhira sağ elini Minako’nun kalbine koyar gözlerini kapatır sonra kaşlarını çatar ve Minako’ya bir tokat atar.

Akhira: Yeni doğmuş bir çocuğun var ve savaşacak mısın?
Minako: Ama efendim(ağlar bir şekilde)
Akhira: Sus! Bunu al, ihtiyacın olacak…


Akhira Minako’ya altın sarısı ve kalp şeklinde bir taş verir, taşın ortasında Wink Sword yazıyordur. Yola çıkan kahramanlarımız hızla ülkenin kuzeydoğusuna hareket ediyorlardır. Yolda her biri savaşçıya dönüşür, zira geldiklerinde kendilerini bir savaşın içinde bulmaları an meselesidir…

Kai: Kızlar başımıza ne geleceği belirsiz ama sizden tek bir isteğim var.
Rei: Nedir Kai?
Kai: Minako’yu ne pahasına olursa olsun koruyun.
Makoto: Tabi ki koruruz Kai endişen olmasın.
Minako: Ben kendimi koruyabilirim tamam mı herkes önce kendini korusun! Özellikle sen Suzuke!


Savaşın korkunçluğu biraz uzak da olsa anlaşılıyordu, patlamalar devasa ışıklar, çığlıklar ve dahası. Ama o seslerin birinde Kai’nin işittiği bir ses onu çıldırtır çünkü ses Hikari’ye aittir.

Kai: Iaaaa lânet olsun! Hikari!

Kai öyle bir hızla koşuyordu ki arkasında kalanlar onu görememişti bile.

Minako: Aşkım umarım ne yaptığının farkındasındır…

Kai olağan hızıyla koşar ve savaş alanına oldukça yaklaşır, gözleri etrafta Hikari’yi arıyordur, derken iki düşman askerinin onu sıkıştırdığını fark eder ve kılıcını çektiği gibi oraya gider…

Kai: Iaaaa kuzenimi rahat bırakın aptallar!
Hikari: Kai, bu gerçekten sen misin kuzen?
Kai: Benim tabi ki benden başka böyle peşinden 1300 yıl geriye gelecek başka kuzenin mi var?
Hikari: Kai… Canım kuzenim benim!


Kai ve Hikari sırt sırta verirler, etraflarında yaklaşık elli asker onları çevrelemişti.

Kai: Ne plânlıyorsun?
Hikari: Korkuyorum…
Kai: Neden?
Hikari: Mamoru’nun başına gelen şey bana da olur mu diye?
Kai: Mamoru’ya ne oldu nerede?
Hikari: Ahva ona büyü yapıp karşı tarafın generalliğini verdi.
Kai: Lânet olsun! Şimdi üzerine gelenleri savuştur bana yeter, bana güven tamam mı seni elimden kimse alamaz!
Hikari: Peki kuzen! Starburst Sunrise Comet Strike!
Kai: Yeni teknik ha, güzel! Rainbow Starlight Strike!


Etraflarındaki askerler bu iki saldırıyla yok olmuşlardı, derken kızlar ve Galaxia da savaş alanına varırlar.

Minako: Aşkım iyi misin?
Kai: O kadar iyiyim ki sorma, Mamoru karşı tarafta savaşıyor, yani bize karşı.
Galaxia: Lânet olsun ele geçirdiler mi onu?
Hikari: Maalesef Galaxia yardım edemedim ona.(ağlamaya başlar)
Kai: Üzülme kuzen ben bulurum bi çaresini, ne de olsa Usagi’ye söz verdim.
Minako: Ne yapacaksın?
Kai: Şimdi sizi üçe ayıracağım, önümdeki engelleri kaldırmanız için.
Hikari: Nasıl?
Kai: İç gezegen savaşçıları batı koluna, dış gezegen savaşçıları doğu koluna ve sen Galaxia ve yıldız ışıkları güney kanadını alacaksınız.
Seiya: Sen tek başına ne yapmayı plânlıyorsun?
Kai: Mamoru’yu ne pahasına olursa olsun eski haline getireceğim ve sözümü tutacağım!
Minako: Kai ne olur dikkat et kendine seni kaybetmek istemiyorum!
Kai: Minako… Kızımız ve Usagi için…
Rei: Hadi kızlar bitirelim şu işi!
Haruka: Michiru biraz aksiyon yapalım hadi.
Galaxia: Yardıma ihtiyacın olursa…
Kai: Birbirinizi kollayın yeter. Hepiniz sağ kalın…
Galaxia: Kai…


Kai ağır adımlarla Ahva Metalia ve Mamoru’nun olduğu yere yürümekteydi. Ahva, Kai’yi görür görmez ona kara bir fırtına yollar fakat Kai’nin içindeki güç öyle büyümüştü ki bu tür saldırılar ona işlemiyor yoluna aynen devam ediyordu. Ahva bu planı işlemeyince Mamoru’yu Kai’yi öldürmesi için gönderir. İki kral karşı karşıyaydı tek bir farkla, Mamoru büyü etkisi altındaydı ve Kai bu büyüyü kesinlikle bozma niyetindeydi…


Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
25 Arl 2009 22:06
magdalane's curse
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 39
Kayıt: 22 Eyl 2009
Mesajlar: 669
Cinsiyet: Kız
Nerden: mezarlıktan
Teşekkür: 312
Uyarı: 2

Durumu: Çevrimdışı

magdalane's curse
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
harikasın nerden buluyosun bu isimleri felan.hayran oldum efenim Hayranlık Besliyor



asiyem vinii*-* harikasın
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
25 Arl 2009 22:13
venusyıldızı
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 29
Kayıt: 23 Eyl 2009
Mesajlar: 618
Cinsiyet: Kız
Nerden: çok merak ediyosan kendin bul :p
Teşekkür: 58

Durumu: Çevrimdışı

venusyıldızı
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
hmmm baya heycenlı ya merak ettim şimdi Düşünceli... Düşünceli... Düşünceli... acaba ne olacak ?
yeni bölümün çok güzel olmuş Hayranlık Besliyor


By Gold (Esin*mm harikasın *-*)
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
25 Arl 2009 22:26
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 35
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
yeni bölümü yollasam mı Gizli Planlar Yapmaktadır

Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
25 Arl 2009 22:50
_alis_
Sailor Moon Fan
Sailor Moon Fan



Yaş: 29
Kayıt: 29 Ksm 2009
Mesajlar: 297
Teşekkür: 26

Durumu: Çevrimdışı

_alis_
Sailor Moon Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
chok gzll olmush ve yeni bolumu yazdysan yolla shmdi plsss....



^^SSF^^ teshekkurlerr spRrsinn..!!





MXMA dağılmaz uleyyNNN ....!!!!!
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
25 Arl 2009 22:58
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 35
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
valla 7. bölüme kadar yazdm da birden atarsam kimse okumaz die atmak gelmio içimden öle birden Hüzünlü

Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
25 Arl 2009 23:01
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 35
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
Kai ve Mamoru karşı karşıyaydı, havada çok kuvvetli bir rüzgâr ve etraflarında savaşan dostları, Mamoru’yu bekleyen bir eşi ve Kai’nin Usagi’ye verdiği bir söz vardı. Bunların çözüm noktası şimdi olacaktı ve Ahva ile Metalia onları izliyorlardı.

Ahva: Endymion, ne duruyorsun bitir işini!
Mamoru: Peki efendim!
Kai: Mamoru! Bunu bize ve Usagi’ye nası yaparsın!
Mamoru: Kapa çeneni! Iaaaa!
Kai: Bana bu hamleler işlemez Endymion! Gücün benim gücüm karşısında bir hiç!
Mamoru: Sen öyle san!


Kai ve Mamoru arasında inanılmaz bir düello yaşanıyordu. Mamoru var gücüyle Kai’ye saldırıyor, Kai ise ona karşılık vermeyip saldırılarını savuşturuyordu.

Mamoru: Savaş hadi!
Kai: Senin gibi birisine karşı kılıcımı asla çekmem ben!
Mamoru: Seni adî herif al bakalım!


Mamoru kılıcındaki kara ışını Kai’ye yollar, Kai buna karşılık Apollo Kalkanı’nı kullanır ve olağan hızıyla Mamoru’nun üzerine koşar ve ona yumruk atmaya başlar. Yüzü dışındaki her yere yumruk atıyordur…

Kai: Nasıl ha? Hoşuna gitti mi Endymion!
Mamoru: Beni asla yenemezsin Kai Suzuke!
Kai: Eeeh yeter!


Der ve karnına çok sağlam bir yumruk atar, Mamoru olduğu yerde yığılır kalır, ardından sırtından kılıcını çıkaran Kai son darbeyi vurmak üzeredir…

Kai: Mamoru-kun senin kötü halin buraya kadar! Sunshine Golden Miracle! Wake Up!

Kai bu sayede Mamoru’yu kötü güçlerin etkisinden kurtarmıştı kurtarmasına ama henüz herşey bitmemişti, daha önünde Ahva ve Metalia vardı onları da etkisiz hale getirmek zorundaydı. Öte yandan kızlar da Ahva’nın ordusunu bozguna uğratmıştı ve Kai’nin yanında yer almışlardı. Galaxia Mamoru’yu saraya geri götürmek için hemen harekete geçmişti. Kai ve kızlar Ahva artı Metalia ile baş başa kalmışlardı.

Kai: Ahva vazgeç artık, bu kaybettiğin ilk savaş değil!
Ahva: Bunun olup olmaması seni hiç ilgilendirmez şimdi yıkıl karşımdan! Gebeeeer!
Kai: Apollo Shield!


Kai, kendini ve kızları korumuştu şimdilik ama Ahva’ya Metalia da katılınca işler biraz zorlaşmıştı. Kai, yıldız ışıklarını yanında istiyordu, kızlara bir şey olmaması için ama kızlar bunu reddediyor onlar da Kai’nin yanında bu savaşa bir son vermek istiyorlardı. Ne dedilerse de Kai’yi ikna edemeyen kızlar savaşı izlemek zorunda kalmışlardı. Kai, Seiya, Yaten ve Taiki Ahva ile Metalia’nın karşısında dimdik duruyorlar ve savaşmak için can atıyorlardı. İlk hamle Metalia dan geldi…

Kai: Çocuklar bu işi dördümüz halledeceğiz, dünya için kızlar için tamam mı?
Seiya: Tamam dostum hadi!
Kai: Apollo Shield! Kes zırvalamayı Metalia gücün bizi durdurmaya yetmez!
Metalia: Beni öyle hafife alma Kai!
Seiya: Antares! Nagareboshi Inferno!
Yaten: Regulus! Pray Of Sky!
Taiki: Sirius! Wrath The Ground!
Kai: Rainbow Starlight Strike!


Bu dört yıldız tekniği ile Metalia hayatının sonuna gelmişti ama şimdi önlerinde Ahva gibi daha büyük bir sorun vardı…

Ahva: Bravo biraz güçlü sayılırsınız ama benim kadar değil!
Kai: Sana da sıra gelecek Ahva!
Ahva: Hadi Kai göster bana gücünü!
Seiya: Seni kışkırtmaya çalışıyor Kai, oyuna gelme sakın!
Ahva: Hah!


Der ve tek hamlede yıldız ışıklarının işini bitirir. Kai neye uğradığını şaşırır ve arkada Ami, Rei ve Makoto ağlamaya başlar.

Kai: Çocuklaaaaaarr! Ahva! Seni lânet olası pis cadı!
Ahva: Seni böyle sinirli görmek ne güzel Kai ama senin de ölecek olman çok yazık!
Kai: Beni asla öldüremezsin! Senin gücün buna yetmez!
Ahva: Al bakalım bununla baş edebilecek misin? Black Chronos Typhoon Extreme!
Setsuna:Ama bu benim saldırı tekniğim!!!
Kai: Apollo Shield!


Kai biraz olsun korunmayı başarmıştı, ama kısa süre sonra kalkanı zayıflamaya başlar ve saldırıyı yer. Biraz savrulsa da hala ayaktadır.

Minako: Kaii! Aşkım lütfen bişi olmasın sana lütfeeennn! :’(
Kai: Minako iyiyim ben ağlama lütfen!

Bu konuşma yaşanırken Ahva Haruka’nın tekniğini kullanır.

Haruka: Şimdi anlıyorum neden dış gezegen savaşçıları olduğumuzu.

Kai: Eeh yeter artık! Apollo Sword! Rainbow Starlight BLADE!
Ahva: Bu da ne böyle!
Kai: Bu senin sonun Ahva! Şimdi gebeeeerr!
Ahva: O kadar kolay değil! Hıaaa!
Kai: Lânet olsun kaçtı! Ne yapacağım şimdi?


Kai orda duraklamışken Minako elindeki taşa bir de sevdiceği Kai’ye bakıyordu. Gözleri dolmuş ona yardım edememenin üzüntüsünü yaşıyordu. Derken Kai’ye inen bir darbe ile yere yıkılması Minako’yu tutmamak için hiçbir engelin ortada kalmadığının resmi gibiydi âdeta…

Minako: Kaaiiii! Aşkımmm! Kızmışa Benziyor
Kai: Mi…Na…Ko…
Minako: Aşkım ben buradayım ayağa kalk lütfen!
Kai: Aşş…kım… Yapamıyorum gücüm tükendi…
Minako: Tanrım! Yapabileceğim bir şey olmalı!
Kai: Yalnızca kendini koru yeter! Ben son bir darbe vurmayı düşünüyorum…


Der ve yavaş hareketlerle ayağa kalkar. Birkaç adım yürür sonra dik bir şekilde durup Ahva’ya sinirle bakar kollarını iki yana açar…

Kai: Hadi Ahva gel ve al canımı o kadar kolay olduğunu düşünüyorsan!

Bu sırada Akhira, Minako ile telepati yoluyla konuşmaya başlamıştı.

Akhira: Elindeki taşı kullanmak istiyorsan kalbindeki ışıkla onun içindeki kutsal kılıcı uyandırmalısın.
Minako: Ama ben kılıç kullanmayı bilmem ki.
Akhira: Biliyorsun, Kai sana az mı göstermişti kılıç tutmayı ve sallamayı, hadi Minako Kai’nin ölmesini mi istiyorsun?
Minako: ASLAA!


Kai öylece duruyor, Ahva’da büyük bir kara ışın topluyordu iki elinde derken Kai iki kolunu şu sözlerle kapatır…

Kai: Big Sunshine Blaster! The Infinity!

Tam bu sırada…
Minako: Wink Sword! Wake Up! Hama Ryoujin!

Bu ardı ardına gelen iki saldırıdan sonra Ahva kendini öbür dünyada bulmuştu, tabi Kai’de bayıldıktan sonra kendini sarayda bulmuştu…
Aradan geçen yarım saatin ardından kendine gelen Kai’nin yanında Akhira, Abadren ve Minako vardı…

Kai: Ne oldu Ahva nerede?
Minako: Öldü aşkım işini bitirdik.
Kai: Buna sevindim.(küçük bir tebessüm ile)
Abadren: Sana minnettarım Kai Suzuke.
Kai: Kralım siz de mi burdaydınız?
Akhira: Benim için biraz üzücü oldu, ama onun varlığı bu dünya için bir tehditti.
Kai: Üzgünüm efendim, verdiğiniz bu güçleri kardeşinizi öldürmekte kullandığım için…
Akhira: Sen hayatımda gördüğüm en onurlu savaşçısın Kai Suzuke, sanırım bu yüzden seni evrenin imparatoru yaptılar.


Der ve yanına yaklaşır, elini ilk önce göğüs kafesine tutar daha sonra da onu alnından öper ve eşi Abadren’in yanına geçer.

Kai: Sizi herhangi bir şeyden alıkoymuyorum değil mi?
Akhira: Şu an ilgilenmemiz gereken tek şey sensin Kai, dostların savaştan kalma yaralarımızı sarmak için yardım ediyorlar zaten.
Abadren: Kai, sana bir şey sormak istiyorum.
Kai: Tabi kralım ne demek…
Abadren: Serenity neden sizinle beraber gelmedi?
Kai: Bu size biraz ilginç gelebilir, ama yeni doğmuş bir bebeğimiz var ve liderimiz olduğu için hem onu riske etmemek hemde bebeğimize bakması için getirmedik.
Abadren: Sen gerçekten de baban gibisin, mükemmel bir komutan, mükemmel bir kral ve mükemmel bir baba…
Kai: Bu sözleri sizden duymak benim için bi şereftir kralım…
Akhira: Sana doğduğunda bu güçleri verdiğim zaman babana aynen şunu demiştim, ilerde bu çocuk senden de muhteşem bir karaktere sahip olacak diye ve gerçekten dediğim çıktı teşekkür ederim Kai.
Kai: Ben teşekkür ederim efendim, keşke gelecekte de karşılaşabilsek de oradaki halimi görebilseniz…
Akhira: Merak etme zaten her daim gözüm üzerinizde.
Minako: Nasıl?
Akhira: Galaxia gelecekte nasıl yaşıyor sanıyorsunuz ve savaşta onun o kadar güçlü olmasının sebebi kimdi sizce?
Kai: Aman Allah’ım bu gerçekten inanılmaz!
Akhira: Ama size şu kadarını söyleyim benim için geleceğin akışını biraz değiştirdiniz bir ara geçerken size uğrarım…
Kai: Eh o zaman biz yavaştan gidelim, çünkü gelecekte bekleyenimiz var.
Akhira: Müsaade sizin…
Abadren: Kai, seninle burda olmak bir şerefti.


Der ve dizlerinin üzerinde Kai’ye selâm verir. Kai’nin yüzü kıpkırmızı olur ve toparlanarak…

Kai: O şeref bana ait efendim…

Der ve o da dizlerinin üzerinde Abadren e selam verir. Son hazırlıklarını yapan kahramanlarımız yola çıkmak için hazırlardı.Tam giderken Akhira,Kai’ye yaklaşır ona bir madalyon verir ve…

Akhira:Bunu senden geri alacağım sakın kaybetme…

Der ve zaman kapısından içeri giren kahramanlarımız geriye dönmek için yola çıkarlar…


Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
25 Arl 2009 23:05
 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder Sayfaya git: 1, 2, 3, 4, Sonraki
1. sayfa (Toplam 4 sayfa) [ 57 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız