Bölüm 1
-Gina ve Hina,sakın unutmayın.Bu hikayeyi kimseye anlatmayın.Yoksa Sweetland sakinleri sonsuza dek kaybolur.
Gina:-Yani sadece hikayelerde öyle değil mi anne?
Hepsi birden güler.
Anneleri:
-Elbette.Ama bu sizin anlayacağınız gibi değil.Sizin kafanızı böyle şeylerle meşgul etmeyi düşünmüyorum.Hazırsanız,başlıyorum.
Gina ve Hina aynı anda:
-Hazırız!
-Öyleyse gözlerinizi kapayın.
-Bir gün,Keiko adında küçük bir kız varmış.Bu kızın en büyük hayali,Swettland adında bir dünya yaratmakmış.Çoğu arkadaşı onunla bu konuda hep dalga geçermiş.Babasına anlattığında dünya olmasa bile istediği türden güzel bir kasaba yapabileceğini söylemiş.Annesi,hayallerinin peşinden gitmesi gerektiğini söylemiş.Keiko annesine:
-Anne,bana bir tek sen mi inanıyorsun?
-Sanırım evet Keiko'm.Babanı'da unutma.
-Anne,çok teşekkürler.Yani,beni anlayan tek kişlierden biri olduğun için.
Annesi gülümsemiş.
-Bir şey değil.
Aylar sonra yazın Keiko'nun doğum günü imiş.Tüm arkadaşlarını davet etmiş.Pasta mumunu üflerken dileğini dilemiş.Üflerken gökyüzünden bir yıldız kaymış.Bu kayan yıldız,şu ana kadar görülen kayan yıldızlardan çok daha farklıymış.Keiko,gece yeniden her zamanki gibi en büyük dileğini dilemiş ve uykuya dalmış.
Ertesi gün,uyandığında herkes salondaymış.Keiko'nun yatağının üzerinde bir hediye paketi vermiş.Keiko,ablasının ona yine şaka yapmak için olan gönderdiği aptalca hediyelerden biri olduğunu sanmış ve açmış.Kutunun içinde,bir boşluk varmış,Keiko eliyle içini yoklamış,o sırada içine düşmüş.
Gina ve Hina merakla:
-Peki sonra?
-Uzun ve dipsiz bir kuyu gibiymiş,1 saat olmuş fakat hala yere gelmemiş.
Sonra,bir an önce Swettland'a gitmeyi dilemiş.Kutu yavaşlamış,yavaşladıkça durmuş.Ardından kutununa altına bir merdiven açılmış.Keiko yürümüş ve bulutlarla dolu bembeyaz bir yere gelmiş.Keiko bir an hayal gördüğünü sanmış ve kendini çimdiklemiş.Acıyla bağırmış.Keiko'nun dileği gerçek olmuştu!Fakat etrafta pembe bulutlardan başka bir şey yoktu.Keiko ilerledi,iki renkli bulut gördü,bulutlara doğru gitmiş.Bulutun önünde ağlayan,onun yaşlarında pembe saçlı bir kız varmış.Yanına gelmiş.
-Şey,merhaba.
Kız başını kaldırmış.
-Ben rüya görmüyorum değil mi miu?
Yanına bir hayvan zıplamış.
-Bilmiyorum Bayan Mika.Umarım görmüyorsunuzdur.
Keiko elini umutsuz bir şekilden yüzüne patlatmış:
-Hadi anlayın ama rüya görmüyorsunuz!
-Yaşasın Miu!Kurtulduk!Bu arada,sen buraya nasıl geldin?
-Uzun hikaye,ama kısacası dileğimle geldim.
-Miu!2 Kere yaşasın!Benim kafamdan bir kız buldum!Biliyor musun,bende burada olmayı diledim ve adının da...
İkisi aynı anda:
-Sweetland ülkesi!
-3 kere yaşasın!Ama sende...
-Ama bende?
-Sende bir şeyler eksik!
-Ne gibi?
-Miucum açıklar mısın?Ne deniyordu ona... şey?
-Catmiss ve Catsune olarak iki ye ayrılıyor Mia.Yeterli mi bu kadar açıklama sence?dedi Miu ellerini kavuşturarak.
-Sen de bir Catsensin değil mi Miu?
Miu ellerini olamaz anlamında bıkarmışçasına yüzünde doğrulttu.
-Mia o Catsen değil.Kız olanlar Catmiss,erkek olanlar Catsune.
-Catmissin,dedi Mia.
-Sonunda! diye bağırdı Miu.
-Gelelim konumuza Keiko.Sende Catmiss veya catsune eksik!
-Onu nereden bulacağım ki?
-Zor değil.Sen hayal et yeter.Miu gerisini halleder.
Keiko gözlerini kapattı.Gözlerini açtığında,tam da istediği türden bir kedi duruyordu!
-Peki adını ne koyacaksın?diye sordu Mia.
-Kiko!dedi Keiko sevinçle.Senin adın Mia,kedinin adı Miu.Benim adım da Keiko,kedimin adı Kiko.Bence çok anlamlı.
Mia sevinçle:
-Peki bizi buradan nasıl ve ne zaman çıkaracaksın?
Keiko afalladı.
-Çıkmak mı?Şaka mı yapıyorsun!Yıllardır en büyük hayalim buydu!Buraya gelmek için tüm arkadaşlarım tarafından rezil ve aptal yerine konuldum.Ve Mia şimdi sen de buradan çıkmak istiyorsun.Öyle mi?Sen çıkabilirsin ama ben çıkmıyorum!
-Ama annemiz ve babamız ne der?Bizi merak etmişlerdir bile,dedi Mia üzüntüyle.
-Mia,sen Miuyu nasıl yarattın?
-Miu ben buraya geldiğimde geldi.
-Peki nasıl?
-Hayal etti..Buldum!Hayal edince burada her şey gerçek olmuyor mu?
-Evet en sonunda anladın Mia!
-Şimdi ailelerimize birer mektup gönderelim.Adresini hayal et Kei.
-Ve aklımızdan geçen mektubu gönderelim Mia.
-Benim hazır!
-Benim de!
-Mia,biraz sessiz ol.
-Peki Kei.
Keiko gözlerini kapattı.4 tane renkle dolu dünya düşündü.
Mia da o sırada 4 renk düşündü.
Gözlerini açtıklarında,Şekerlerden oluşmuş bulutlar,yemyeişl çayırlar,akarsular,renkli yüzlerce dünya vardı.
Yıllar sonra,buraya bir sürü kız taşınmaya gelmiş.Bir efsaneye göre çoğu orada yaşıyormuş.Ben söylemeden sakın.....
O sırada Hina ve Gina gözlerini açtı.Hinanın annesi arkadan geliyrodu.Aynı anda,hepsi büyük bir kutudan düştüler.
Devam Edecek....................................................................................