Karışık Yazılar
Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 10, 11, 12, Sonraki

Sailor Moon Forum -> Kitap, Şiir ve Yazılar
 
Yazar
Mesaj
laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Bunu kardeşim ezberleyip bi nefes'le bize okuduğu zaman önce bi NEEYY....? Çıldırmış Durumda Dedikten sonra kendimizi gülmekten alıkoyamadık. Osmanlıca cidden çok kafa yoruyor yahu! Karışık

Dest-i İzdivac-ı Cedid"

Osmanlı zamanında bir adam bir kadının karşısına geçer;

Erkek der ki:

Afitab-cemalinizi ru’yet eylediğimden beru dil-efgar olub, divane gibi dağlarda, gah ovalarda geştügüzar eylerim.
An-samim-i kalb tebyin iderim ki, labis-i libas-ı hayat oldukça sizi nisyana takatim yoktur.
Gayem dahi acizane zat-ı alinizi taciz etmek değildir.
Bilakis efkar-ı umumiyede muhabbet hasıl edüb, teehhül eylemektir.
Cevab-ı müsbetiniz dil-dade olmuş kalb-i harabımın tamir-i temini ideceğini tahayyül ediyorum.
Ol sebeble dest-i izdivacınıza talibim.

Kız cevap verir:
Bre densiz. Bu ne vekahattır. Çehre-i kabihinize bir sille-i Osmani nakşedersem, sekte-i kalb ile terk-i hayat idersiniz.


Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
01 May 2012 15:49
Saffiru
Aşk'ın Koruyucusu
Aşk'ın Koruyucusu



Kayıt: 15 Eyl 2009
Mesajlar: 1,223
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Sevgi ve Adaletin İçinden
Teşekkür: 427

Durumu: Çevrimdışı

Saffiru
Aşk'ın Koruyucusu
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Estel son yazından bir şey anladıysam ne olayım, iyiki günümüz Türkçesi varda anlaşmak daha kolay ...

Bir önceki yazında çok güzel belirtmişsin, korku her şeyin önünde en büyük engel maalesef. Bende bazen bu tür korkular besliyorum ama Allah'tan gelip geçici, özgüvenim geliştikçe mesafeler katediyorum ve bunlardan arınıyorum yavaşça Kayan Gözler

Teşekkürler Estel Gülücük Dağıtıyor

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
10 May 2012 8:22
Bu mesaja teşekkür edenler (2 kişi): laru, OleSea

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
HAYATIN ANLAMI



"Eski zamanlarin birinde bir adam hayatin anlaminin ne olduguna takmis kafayi.. Buldugu hiçbir cevap ona yeterli gelmemis ve baskalarina sormaya karar vermis. Ama aldigi cevaplarda ona yetmemis.Fakat mutlaka bir cevabi olmali diyormus.. Ve dolasip herkese bunu sormaya karar vermis.. Köy,kasaba,ülke dolasmis bu arada zamanda durmuyor tabiki ... Tam umudunu yitirmisken bir köyde konustugu insanlar ona -Su karsi ki daglari görüyormusun,orada yasli bir bilge yasar! istersen ona git belki o sana aradigin cevabi verebilir. " demisler. Çok zorlu bir yolculuk sonunda Bilgenin yasadigi eve ulasmis adam. Kapidan içeri girmis ve bilgeye Hayatin anlaminin ne oldugunu somus.. Bilge sana bunun cevabini söylerim ama önce bir sinavdan geçmen gerekiyor demis ... Adam kabul etmis. Bilge bir çay kasigi vermis adamin eline ve içinede silme bir sekilde zeytinyag doldurmus. Simdi çik ve bahçede bir tur at tekrar buraya gel ... Yalniz dikkat et kasiktaki zeytinyag eksilmesin eger bir damla eksilirse kaybedersin. Adam gözü çay kasiginda bahçeyi turlayip gelmis.Bilge bakmis evet demis kasikta yag eksilmemis,peki bahçe nasildi? Adam saskin.. Ama demis ben kasiktan baska bir yere bakmadim ki... Simdi tekrar bahçeyi dolasiyorsun kasik yine elinde olacak ama bahçeyi inceleyip gel, demis Bilge... Adam tekrar bahçeye çikmis gördügü güzellikler büyülemis muhtesem bir bahçedeymis çünkü ... Geri geldiginde bilge, adama bahçe nasildi diye sormus ... Adam gördügü güzellikler karsisinda büyülendigini anlatmis.. Bilge gülümsemis ,ama kasikta hiç yag kalmamis demis ve eklemis :"Hayat senin bakisinla anlam kazanir ya sadece bir noktayi görürsün hayatin akip gider sen farkina varmazsin..Yada görebilecegin tüm güzelliklerin tam ortasinda hayati yasarsin akip giden zamanin anlam kazanir ... "
"Hayatinin anlami senin bakislarinda gizlidir"


Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
25 May 2012 14:38
Bu mesaja teşekkür edenler (2 kişi): Mai Kohana, black rose

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Silkin ve Sıçra

Çaliskan bir çiftçinin bir katiri varmis. Gün görmüs, çok yol tepmis,
inatçi, sabirli bir katir... Özellikle bahar günleri bos cayirlarda
dolasip otlamaya bayilirmis. Çiftçi de katirini çok severmis.
Günlerden bir gün katir yanlis bir adim atmis ve kendisini çiftçinin
kuyusunun dibinde bulmus. Allah'tan ki kuyunun içindeki su fazla
degilmis. Bu sayede hayatini kurtarmis, bogulmamis. Bu güzel bahar
gününde kendisini kuyunun dibinde bulan zavalli katir bir iki
debelenmis. Ama bakmis ki,buradan çikabilmesi mümkün degil. Ne duvari
tirmanacak gücü var NE de uçup gidebilecek kanatlari... Gene de bir
iki hamle yapmis AMA nafile. Bu kuyudan kendi gücüyle çikis olmadigini
anlamis. Baslamis yüksek sesle bagirmaya, dua etmeye, daha dogrusu
kuyuya düsüp dibe vurmus bir katir NE yaparsa öyle seyler yapmaya.. Bu
canhiras sesleri duyan çiftçi kuyunun basina gelip durumu görmüs.
Koskoca katiri kuyunun dibinden nasil çikaracak? Çaresiz, civardaki
köylüleri yardima çagirmis. Düsünmüsler tasinmislar, dibe vurmus
katiri çikarmanin bir yolunu bulamamislar. Bu arada katirin bagiris
çagirislari yürekleri dagliyormus!" Bari daha fazla aci çekmesine
engel olalim"demis katirin sahibi. Bu kuyu nasil olsa artik ise
yaramaz. Iyisi MI içini toprakla dolduralim, hem katirin acisina son
vermis, hem de kuyuyu kapatmis oluruz.. Bunu duyan katirin dehseti
daha DA artmis. Diri gömülmekten daha korkunç bir son olabilir MI!!
Derken yukardan kürek kürek tas toprak atmaya baslamislar. Önce umudu
kesip, ölmeyi kabullenmis katir. Sonra, kafasina bir tas düsünce
beyninde bir simsek çakmis!! Bir çare gelmis aklina ve baslamis
uygulamaya! Yukaridan sirtina tas toprak yagdikça söyle bir
silkiniyormus. Sirtindakiler yere düsünce, siçrayip üzerine
çikiyormus. Bir daha, bir daha yapiyormus bunu.. SILKIN VE SIÇRA,
SILKIN VE SIÇRA, SILKIN VE SIÇRA!! Diye mirildaniyormus bir yandan DA.
SILKIN VE SIÇRA! Yukaridakiler onu gömmek için kürek kürek toprak
atmaya devam etmisler AMA, bir sure sonra, bizim katir kuyunun
tepesinde belirmez MI!! Hala SILKIN VE SIÇRA diye mirildanmaktaymis.
Evet, dibe vurmus katir, kuyunun dibinden silkinip siçrayarak
kurtulmus..

Pes etmeyip çaba gösterdigi için........

asla vazgeçmeyin.yaşamaktan mutlu olmaktan.
ÇARESİZ DEĞİLSİN ÇAREN SENSİN.


Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
27 May 2012 11:32
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): SaILoRSuN

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
İş Görüşmesi

Saygın bir firmada yönetim, işe girmek isteyenlere bir soru
sormuş ve soruya en uygun cevabı veren kişiyi işe almışlar. Bu soruda
doğru veya yanlış cevap diye bir şey yok, sadece düşünce sistemi
önemli.

Soru şu:

Karanlık yağmurlu bir gece, yağmur yağıyor, fırtına var, gök gürlüyor ve siz sabaha karşı 02.00' de tek başınıza ıssız bir yolda araba ile gitmektesiniz. Arabanız iki kişilik.
Biraz ilerde otobüs durağında 3 kişi bekliyor. Birincisi bir doktor, sizi daha önce geçirdiginiz kalp krizinden kurtarmış.
ikinci kişi, çok yaşlı ve hasta neredeyse ölmek üzere olan birisi.
Üçüncüsü, hayatınızın rüyası, her zaman tanışmak için can attığınız
birisi. Hava gittikçe kötüleşiyor ve arabanızda sadece bir kişiye yer var.
Böyle bir durumda ne yapardınız?


Görüşmecilerden bazılarının cevabı şöyle olmuş:

A. Hasta adamı en yakın hastaneye götürürdüm

B. Doktor daha önce hayatımı kurtardığına göre onu alırdım

C. Manen düşünürsem tabii ki hasta adamı alırdım fakat kendi geleceğim ve hayatım için, her zaman tanışmak istediğim, hayatımın rüyasını alırdım.

Burada doğru veya yanlış cevap diye bir şey yok sadece her bir kişinin durumu algılayışı ve ele alışı var.

Bu görüşmede cevapların % 90' ı "yaşlı adamı alırdım" olmuş., olmuş;
ama sadece bir kişiyi işe almışlar.

O kişinin cevabı;

Arabadan inip anahtarı doktora veririm, doktor benim hayatımı kurtardığı gibi yaşlı kişiyi de hastaneye yetiştirip iyileştirebilir.

Bende hayatımın aşkıyla, otobüs durağında başbaşa kalırım, üzerimde ki montu ve şemsiyemi ona verir, sonra da aşkımı ilan ederdim.. ^_^


Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
29 May 2012 15:54
Bu mesaja teşekkür edenler (3 kişi): Mai Kohana, SaILoRSuN, Saffiru

Saffiru
Aşk'ın Koruyucusu
Aşk'ın Koruyucusu



Kayıt: 15 Eyl 2009
Mesajlar: 1,223
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Sevgi ve Adaletin İçinden
Teşekkür: 427

Durumu: Çevrimdışı

Saffiru
Aşk'ın Koruyucusu
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Katılıyorum! Öyküler birbirinden güzel, lakin son öykün çok çok hoşuma gitti Olayları İzlemekte

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
29 May 2012 16:19
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): laru

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Sevginin Bedeli

Annesi ellerini önlüğüne kuruladıktan sonra kağıdı okumaya başladı;
Çimleri biçtiğim için 5 dolar
Odamı temizlediğim için 1 dolar
Alışverişe gittiğim için 50 sent
Küçük kardeşime baktığım için 25 sent
Çöpü attığım için 1 dolar
İyi bir karne getirdiğim için 5 dolar
Bahçeyi temizlediğim için 2 dolar
---------------------------
Toplam borç 14 dolar, 75 sent
Anne, umutla kendisine bakan oğulun elinden kağıdı aldı
ve kağıdın arka yüzüne şunları yazdı;
Seni 9 ay karnımda taşıdım BEDAVA
Hasta olduğunda başında bekledim, elimden geleni yaptım,
senin için dua ettim BEDAVA
Yıllar boyu değişik nedenlerle senin için gözyaşı döktüm BEDAVA
Senin için geceler kaygı duyup, uykusuz kaldım BEDAVA
Oyuncaklarını topladım, yemeğini hazırladım
giysilerini yıkadım, ütüledim BEDAVA YAVRUM
ve bunların hepsini topladığın zaman
gerçek sevginin bedelinin olmadığını görürsün,
bedavadır çünkü...
Oğul annenin yazdıklarını okuyunca gözleri doldu.
Annesine baktı, "Anneciğim seni seviyorum" dedi
ve kalemi alarak bu kağıda
"HEPSİ ÖDENMİŞTİR" yazdı



Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
14 Oca 2013 16:25
Bu mesaja teşekkür edenler (2 kişi): Mai Kohana, SaILoRSuN

Mai Kohana
Lanetli
Lanetli



Kayıt: 09 Arl 2012
Mesajlar: 35
Teşekkür: 21
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

Mai Kohana
Lanetli
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
hikayeler...çok güzel...
sonuncular özellikle...
teşekkürler laru-san...



Ateş nasıl bir şey?!

...Çok sakin ve huzur dolu;ama içinde güç ve yıkım var...
Bir şey saklıyor;tıpkı insanlar gibi...
...Bazen içinde ne olduğunu anlamak için çok yaklaşmalısın...
Bazen gerçeği görmek için yanmalısın...
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
14 Oca 2013 21:45
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): laru

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Rica ederim, beğenmene sevindim. ^^

Karınca ve Balıklar

Afrika’nın uçsuz bucaksız topraklarında ilkbahar yağışlarıyla oluşup, yaz sıcağında yok olan “geçici” göller vardır. İşte bu gollerin oluşumuna tanık olan yerlilerin bir sözü :
” Gölde sular yükselince balıklar karıncaları yer, sular çekilince de karıncalar balıkları”
Yani üstünlük bugün karıncadaysa yarın balığa geçebiliyor; ya da tam tersi… Karınca ya da balık olmanın sağladığı üstünlüğe sevinmek kendimizi kandırmaktan öte bir anlam taşımıyor, çünkü kimin kimi yiyeceğini gerçekte “suyun hareketi” belirliyor.



Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
15 Oca 2013 17:35
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Mai Kohana

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Bir Mucize Satın Alabilirmiyim?

Küçük bir kız yatak odasına gitti ve gömme dolaptaki gizli yerinden camdan bir reçel kavanozu çıkardı. Tüm bozuk paraları yere döktü ve onları dikkatle saydı. Üç kere saydı. Toplam, tam olarak mükemmel olmalıydı. Hata yapma şansı yoktu. Madeni paraları kavanoza dikkatle geri koydu ve kapağı kapattı, arka kapıdan gizlice çıktı ve 6 blok ilerdeki kapısının üzerinde Yerli Şefin büyük kırmızı işareti olan Rexall eczanesine doğru yola koyuldu. Eczacının dikkatini ona vermesi için sabırla bekledi, ama eczacı o anda çok meşguldü. Tess bir sürtme gürültüsü yapmak için ayağını döndürdü. Hiçbir şey olmadı. Yapabileceği en gürültülü ses ile boğazını temizledi. Faydası olmadı.

Sonunda kavanozdan bir çeyreklik çıkardı ve onu cam tezgahın üzerine çarptı. İşe yaramıştı! "Ne istiyorsun?" diye sordu eczacı, kızgın bir ses tonu ile. "Şikago'dan gelen, asırlardır görmediğim erkek kardeşim ile konuşuyorum" dedi sorusunun yanıtını beklemeden.

"Evet, size erkek kardeşimden bahsetmek istiyorum" diye yanıtladı Tess, aynı kızgın ses tonu ile. "O gerçekten, gerçekten çok hasta... Ve ben bir mucize satın almak istiyorum".

"Pardon ?" dedi eczacı.

"Onun adı Andrew ve başının içinde giderek büyüyen kötü bir şey var ve babam sadece bir mucizenin onu kurtarabileceğini söylüyor. Bir mucizenin fiyatı ne kadar?"

"Burada mucize satmıyoruz, küçük kız. Üzgünüm, ama sana yardım edemem" dedi eczacı, biraz yumuşayarak.

"Dinleyin, onu ödeyecek param var. Eğer yetmezse, kalanını getiririm. Sadece bana fiyatını söyleyin."

Eczacının kardeşi iyi giyimli bir adamdı. Öne doğru eğildi ve küçük kıza sordu, "Kardeşinin ne tür bir mucizeye ihtiyacı var?"

"Bilmiyorum," diye yanıtladı Tess, gözleri sulanarak. "Sadece onun gerçekten hasta olduğunu biliyorum ve annem onun bir ameliyata ihtiyacı olduğunu söylüyor. Ama babamın bunu ödeyecek parası yok, onun için paramı kullanmak istiyorum."

"Ne kadar paran var?" diye sordu Şikago'dan gelen adam.

"Bir dolar ve on bir sent" diye yanıtladı Tess, ancak duyulabilir bir sesle. "Ve bu sahip olduğum tüm para, ama eğer daha lazımsa biraz daha getirebilirim."

"Evet, ne tesadüf" diye gülümsedi adam. "Bir dolar ve on bir sent - küçük kardeşin için bir mucizenin tam ücreti. Bir eli ile parayı aldı, diğer eli ile kızın elinden tuttu ve "Beni yaşadığın yere götür" dedi. "Kardeşini görmek ve anne baban ile tanışmak istiyorum. Gereksinim duyduğunuz mucizeye sahip olup olmadığımıza bir bakalım."

Bu iyi giyimli adam Dr. Carlton Armstrong idi, nöro - cerrahide uzman bir cerrah. Ameliyat ücretsiz yapıldı ve Andrew'in eve dönmesi ve iyileşmesi uzun sürmedi. Anne ve baba onları buraya kadar getiren olaylar zinciri ile ilgili mutlu şekilde konuşuyordu. "Bu ameliyat gerçek bir mucize" diye fısıldadı annesi. "Ameliyatın maliyetini merak ediyorum"

Tess gülümsedi. O, bir mucizenin fiyatının ne olduğunu tam olarak biliyordu... Bir dolar ve on bir sent.

Alıntıdır...


Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
20 Oca 2013 20:26
Bu mesaja teşekkür edenler (4 kişi): chibi ami, Valkyrie Cain, Saffiru, xLowemex

Saffiru
Aşk'ın Koruyucusu
Aşk'ın Koruyucusu



Kayıt: 15 Eyl 2009
Mesajlar: 1,223
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Sevgi ve Adaletin İçinden
Teşekkür: 427

Durumu: Çevrimdışı

Saffiru
Aşk'ın Koruyucusu
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Her iki hikayede güzeldi ama, sonuncusu çok içten ve dokunaklıydı Üzgün ya da Ağlıyor Keşke herkes okusa...

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
21 Oca 2013 11:09
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): laru

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Bence de çok dokunaklıydı, boğazım düğümlenmişti okurken T_T

Çocuğunuzdan Mektup Var....

Sevgili Anneciğim ve Babacığım,Bütün duygu ve düşüncelerimi dile getirebilseydim, size şunları söylemek isterdim.
Deneme ile öğrenirim. Bana oyunda, arkadaşlıkta ve işimde özgürlük tanıyın. Beni her yerde, her işimde koruyup kollamaya çalışmayın. Davranışlarımın sonuçlarını kendim görürsem daha iyi öğrenirim. Bırakın ...kendi işimi kendim göreyim. Büyüdüğümü başka nasıl anlarım?Büyümeyi çok istiyorsam da ara sıra yaşımdan küçük davranmaktan kendimi alamıyorum. Bunu önemsemeyin. Ama siz beni şımartmayın. Hep çocuk kalmak isterim sonra. Her istediğimi elde edemeyeceğimi biliyorum.Ancak siz verdikçe almadan da edemiyorum. Bana yerli yersiz söz vermeyin. Sözünü tutamayınca sizlere güvenim azalıyor.Bana kesin ve kararlı davranmaktan çekinmeyin. Yoldan saptığımı görünce beni sınırlayın. Koyduğunuz kurallar ve yasakların hepsini beğendiğimi söyleyemem. Ancak hiç kısıtlamayınca ne yapacağımı şaşırıyorum. Tutarsız davrandığınızı görünce hem bocalıyor, hem de bundan yararlanmadan edemiyorum.Beni dinleyin. Öğrenmeye en yakın olduğum anlar soru sorduğum anlardır. Açıklamalarınız kısa ve açık olsun.Öğütlerinizden çok, davranışlarınızdan etkilendiğimi unutmayın. Beni eğitirken ara sıra yanlışlar yapabilirsiniz. Bunları çabuk unuturum. Ancak birbirinize saygı ve sevginizin azaldığını görmek beni yaralar ve sürekli tedirgin eder.Çok konuşup çok bağırmayın. Yüksek sesle söylenenleri pek duymam. Yumuşak ve kesin sözler bende daha iyi izler bırakır. “Ben senin yaşındayken,..”diye başlayan sözleri hep kulak ardına atarım.Küçük hatalarımı büyük suçmuş gibi başıma kakmayın. Beni korkutup sindirerek, suçluluk duygusu aşılayarak usandırmaya çalışmayın. Yanlış davranışım üzerinde durup düzeltin. Ceza vermeden önce beni dinleyin. Suçumu aşmadığı sürece katlanabilirim.Beni yeteneklerimin üstünde işlere zorlamayın. Başarabileceğim işleri yapmamı bekleyin. Başarmam için beni destekleyin. Hiç değilse çabamı övün. Bana güvendiğinizi belli edin. Ben başkaları ile karşılaşırmayın; umutsuzluğa kapılırım.Benden yaşımın üstünde olgunluk beklemeyin. Bütün kuralları birden öğretmeye kalkmayın. Bana süre tanıyın. Yüzde yüz dürüst davranmadığımı görünce ürkmeyin. Beni köşeye sıkışırmayın, yatağa sığınmak zorunda kalırım. Sizi çok bunalttığım zamanda bile soğukkanlılığınızı yitirmeyin. Kızgınlığınızı haklı görebilirim, ama beni aşağılamayın. Hele başkalarının yanında onurumu kırmayın. Unutmayın ki ben de sizi yabancıların yanında güç durumlara düşürebilirim.Bana haksızlık ettiğinizi anlayınca açıklamaktan çekinmeyin. Özür dileyişiniz size olan sevgimi azaltmaz; tersine, beni size daha çok yakınlaştırır.Aslında ben sizleri olduğunuzdan daha iyi görüyorum. Bana kendinizi yanılmaz ve erişilmez göstermeye çabalamayın. Yanıldığınızı görünce üzüntüm büyük olur.Biliyorum, ara sıra sizi üzüyor, belki de düş kırılığına uğratıyorum. Bana verdiklerinizin yanında benden istediklerinizin çok olmadığını da biliyorum. yukarıda sıraladığım istekler size çok geldiyse birçoğundan vazgeçebilirim; yeter ki, beni, ben olarak seveceğinize olan inancım sarsılmasın.,Benden “örnek çocuk” olmamı beklemezseniz, ben de sizden kusursuz ana baba olmanızı beklemem. Sevecen ve anlayışlı olmanız bana yeter.Sizin çocuğunuz olarak doğmak elimde değildi. Ancak seçme şansım olsaydı, sizden başka kimsenin çocuğu olmak istemezdim. Sevgiler Çocuğunuz.


Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
22 Oca 2013 15:07
Bu mesaja teşekkür edenler (2 kişi): Saffiru, chibi ami

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Üç Sual ve Bir Cevap

Mevlânâ’ya felsefecilerden bir grup gelerek bazı sorular sormak istediklerini söylediler. Mevlânâ’da onları hocası Şems-i Tebrîzî’ye havale eder. Bunun üzerine onun yanına giderler. Şems-i Tebrîzî mescidde, talebelerine, bir kerpiçle teyemmümün nasıl yapılacağını gösteriyordu.

Gelen felsefeciler üç sual sormak istediklerini belirttiler. Şems-i Tebrîzî, “Sorun” dedi. Felsefecilerden biri sormaya başladı.

“Allah var dersiniz; ama görünmez. Göster de inanalım.”

Şems-i Tebrîzî, “Öbür sorunu da sor” der.

O, “Şeytanın ateşten yaratıldığını söylersiniz, sonrada ateşle ona azap edilecek dersiniz. Hiç ateş ateşe azap eder mi?” dedi.

Şems-i Tebrîzî; “Peki öbürünü de sor” der.

O, “Ahiret’te herkes hakkını alacak, yaptıklarının cezasını çekecek diyorsunuz. Bırakın insanları, canları ne istiyorsa yapsınlar, karışmayın” der.

Bunun üzerine Şems-i Tebrîzî, elindeki kuru kerpici adamın başına vurur. Soru sormaya gelen felsefeci, derhal zamanın kadısına gidip, davacı olur. Ve “Ben, soru sordum, o başıma kerpiç vurdu.” diye şikayet eder.

Şems-i Tebrîzî, “Ben de sadece cevap verdim” der.

Kadı bu işin açıklamasını ister.

Şems-i Tebrîzî şöyle anlatır: “Efendim! Bana “Allah-u Teâlâ’yı göster de inanayım” dedi. Şimdi bu felsefeci, başına vurduğum kerpicin başında ağrı yaptığını söylüyor, başının ağrısını göstersin de görelim.

Yine bana, şeytana ateşle nasıl azap edileceğini sordu. Ben buna toprak parçasıyla vurdum. Toprak onun başını acıttı. Hâlbuki kendi bedeni de topraktan yaratıldı. Toprak toprağa nasıl acı verir?

Yine bana, “Bırakın herkesin canı ne isterse onu yapsın. Bundan dolayı bir hak olmaz.” dedi. Benim canım, onun başına kerpici vurmak istedi ve vurdum. Niçin hakkını arıyor? Aramasa ya! Bu dünyada küçük bir mesele için hak aranırsa, o sonsuz olan ahiret hayatında niçin hak aranmasın?”

Felsefeci bu güzel cevaplar karşısında mahcub olup, söyleyecek söz bulamaz.


Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
03 Şub 2013 16:03
Kohana Mai
Sağlam Üye
Sağlam Üye

Avatar

Kayıt: 23 Oca 2013
Mesajlar: 187
Teşekkür: 104

Durumu: Çevrimdışı

Avatar
Kohana Mai
Sağlam Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
Hikayeler herzamanki gibi çok güzel..
zevk verdi..

teşekkürler bu güzel paylaşım için.. Hayranlık Besliyor


Donna toki mo kao wo agete “zutto watashi wa tsuite yuku wa.."
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
09 Şub 2013 11:46
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): laru

laru
Efsane Üye
Efsane Üye



Yaş: 34
Kayıt: 31 Mar 2009
Mesajlar: 2,191
Cinsiyet: Kız
Nerden: Yeşil Kader
Teşekkür: 564

Durumu: Çevrimdışı

laru
Efsane Üye
Karışık Yazılar Konu: Yanıt: Karışık Yazılar
Alıntıyla Cevap Gönder
ReCa ederim, benimle birlikte birilerinin de okuması, beni mutlu ediyor ^.^

Acının Miktarı..
Yaşlı bir usta, çırağının sürekli her şeyden şikayet etmesinden bıkmıştır. Ve bir gün çırağını tuz almaya gönderir.

Hayatındaki her şeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu,bir bardak suya atıp içmesini söyler. Çırak, yaşlı adamın söylediğini yapar ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye baslar

"Tadı nasıl?" diye soran yaşlı adama öfkeyle; "acı" diye cevap verir.

Usta kıkırdayarak çırağını kolundan tutar ve dışarı çıkarır. Sessizce az ilerdeki gölün kıyısına götürür ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu gole atıp, golden su içmesini söyler.

Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu koluyla silerken, usta ayni soruyu sorar: "Tadı nasıl?" "Ferahlatıcı" diye cevap verir genç çırak.

Tuzun tadını aldın mi?" diye sorar yaşlı adam. "Hayır" diye cevaplar çırağı.Bunun üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturur ve şöyle der: "Yasamdaki acılar tuz gibidir, ne azdır, ne de çok. Acının miktarı hep aynidir. Ancak bu acının şiddeti,neyin içine konulduğuna bağlıdır. Acın olduğunda yapman gereken tek şey acı veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir. Onun için sen de artık bardak olmayı bırak, göl olmaya
çalış."



Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
09 Şub 2013 17:19
 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 10, 11, 12, Sonraki
11. sayfa (Toplam 12 sayfa) [ 166 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız