Cemal Süreyya |
Yazar
Mesaj
AŞK
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı
İstanbullar
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların
dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek
Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik
Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.
CEMAL SÜREYYA
Cemal Süreya (d. 1931, Erzincan - ö. 9 Ocak 1990, İstanbul), Türk şair. Asıl adı Cemalettin Seber'dir.
Hayatı
Erzincan'da doğdu.(O yıllarda Pülümür Erzincan iline bagli oldugu icin Erzincan yaziliyor olmali)Aslinda 1931 Tunceli ili Pülümür ilcesinde dünyaya geldi Dersim isyani sebebiyle zorunlu göce tabi olan ailesiyle sürgüne gönderildi.ı
1954'te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye ve İktisat Bölümü'nü bitirdi. Maliye Bakanlığı’nda müfettiş yardımcılığı ve müfettişlik görevlerinde bulundu; 1965’te ayrıldığı müfettişlik görevine 1971’de yeniden döndü; 1982’de müşavir maliye müfettişliğinden emekli oldu. Ağustos 1960’ta başladığı ve yalnızca dört sayı çıkarabildiği Papirüs dergisini, Haziran 1966-Mayıs 1970 arası 47, 1980-81 arası iki sayı daha çıkardı. 1978’de Kültür Bakanlığı’nda Kültür Yayınları Danışma Kurulu üyesi olarak da görev yapan Cemal Süreya, emekli olduktan sonra, yayınevlerinde danışman ve ansiklopedilerde düzeltmen olarak çalıştı. Birçok dergide yazıları ve şiirleri yayımlandı; ayrıca Oluşum, Türkiye Yazıları, Maliye Yazıları dergileri ile Saçak dergisinin kültür-sanat bölümünü bir süre yönetti. Politika, Aydınlık, Yeni Ulus ve Yazko Somut gazeteleri ile 2000’e Doğru dergisinde köşe yazıları yazdı.
İlk şiiri “Şarkısı-beyaz”, 8 Ocak 1958'de Mülkiye dergisinde çıktı. Şiirlerindeki şekil, muhteva ve anlatım özellikleri ile İkinci Yeni şiirine katıldı. Bu akımın önde gelen şairlerinden biri oldu. Geleneğe karşı olmasına karşın geleneği şiirinde en güzel kullanan şairlerden birisiydi. Kendine özgü söyleyiş biçimi ve şaşırtıcı buluşlarıyla, zengin birikimi ile, duyarlı, çarpıcı, yoğun, diri imgeleriyle İkinci Yeni şiirinin en başarılı örneklerini vermiştir. Şahsiyetli bir şiir dili vardır. Canlı halk dilini kullanması, onu okuyucuya yaklaştırır. Üslubundaki mizah ve istihza, ona ayrı bir özellik kazandırmaktadır.
Batı Anadolu'daki Bilecik'e sürgüne gönderilmiş bir Kürt ailesinin çocuğudur; bu kimliğini uzun süre saklar ya da saklamak zorunda kalır. Öyle ki Bazil Nikitin'in Kürtler adlı kitabını çevirdiği halde yayında adının sadece baş harflerini (C.S.) kullanır.
Şairin hayatındaki en önemli kırılma noktalarından biri adressizliktir: 4 kez evlenir, 29 farklı evde oturur.
Ölmeden önce, eşi 'Bayan Nihayet'e bıraktığı 4 Kasım 1989 imza tarihli miras yazısında, 6 madde halinde; iki tane halı, kütüphane, masanın ortasındaki ve yabancıların yarısı, çiçeklerin hepsi, büyük ayna, bütün kitapların telif hakkının yarısı, kendisini ve bütün notlarını eşine bıraktığını belirtmiştir.
Ölümünden sonra adına bir şiir ödülü kondu. Feyza Perinçek ve Nursel Duruel, şair üzerine bir biyografik inceleme hazırladılar: Cemal Süreya / Şairin Hayatı Şiire Dahil (1995). 1997’de de Cemal Süreya Arşivi yayımlandı.
Kitapları
Şiir [değiştir]Üvercinka (1958; Yeditepe Şiir Armağanı)
Göçebe (1965; 1966 TDK Şiir Ödülü)
Beni Öp Sonra Doğur Beni (1973)
Sevda Sözleri (Uçurumda Açan ile birlikte toplu şiirleri: 1984)
Sıcak Nal ve Güz Bitigi (1988; Behçet Necatigil Şiir Ödülü)
Sevda Sözleri (bütün şiirleri: 1990, ö.s; YKY 1995)
Düzyazı
Şapkam Dolu Çiçekle (1976)
Günübirlik (1982)
Onüç Günün Mektupları (1990, ö.s.; YKY 1998)
99 Yüz (1991; YKY 2004)
999. Gün / Üstü Kalsın (1991)
Folklor Şiire Düşman (1992)
Uzat Saçlarını Frigya (Günübirlik’in yeni basımı: 1992)
Aydınlık Yazıları / Paçal (1992)
Oluşum’da Cemal Süreya (1992)
Papirüs’ten Başyazılar (1992)
Günler (999. Gün’ün genişletilmiş basımı: YKY 1996)
Güvercin Curnatası (Cemal Süreya ile konuşmalar: haz. Nursel Duruel, YKY 1997; genişletilmiş basımı: YKY, 2002)
Toplu Yazılar I: Şapkam Dolu Çiçekle ve Şiir Üzerine Yazılar (YKY 2000)
Antoloji ve çevirileri
Cemal Süreya iki antoloji (Mülkiyeli Şairler ve 100 Aşk Şiiri) hazırladı; Simone de Beauvoir’dan Sade’ı Yakmalı mı? (1966; YKY 1997), Gustave Flaubert’den Gönül ki Yetişmekte (Duygusal Eğitim) ve Antoine de Saint-Exupéry’den Küçük Prens (Tomris Uyar’la birlikte) başta olmak üzere, pek çok çeviri yaptı. Çeviri şiirleri (Yürek ki Paramparça, haz. Eray Canberk, YKY 1995) ve Çocukça dergisi için yazdığı yazılar (Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi, haz. Necati Güngör, 1993; YKY 1996) derlendi
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı
İstanbullar
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların
dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek
Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik
Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.
CEMAL SÜREYYA
Cemal Süreya (d. 1931, Erzincan - ö. 9 Ocak 1990, İstanbul), Türk şair. Asıl adı Cemalettin Seber'dir.
Hayatı
Erzincan'da doğdu.(O yıllarda Pülümür Erzincan iline bagli oldugu icin Erzincan yaziliyor olmali)Aslinda 1931 Tunceli ili Pülümür ilcesinde dünyaya geldi Dersim isyani sebebiyle zorunlu göce tabi olan ailesiyle sürgüne gönderildi.ı
1954'te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye ve İktisat Bölümü'nü bitirdi. Maliye Bakanlığı’nda müfettiş yardımcılığı ve müfettişlik görevlerinde bulundu; 1965’te ayrıldığı müfettişlik görevine 1971’de yeniden döndü; 1982’de müşavir maliye müfettişliğinden emekli oldu. Ağustos 1960’ta başladığı ve yalnızca dört sayı çıkarabildiği Papirüs dergisini, Haziran 1966-Mayıs 1970 arası 47, 1980-81 arası iki sayı daha çıkardı. 1978’de Kültür Bakanlığı’nda Kültür Yayınları Danışma Kurulu üyesi olarak da görev yapan Cemal Süreya, emekli olduktan sonra, yayınevlerinde danışman ve ansiklopedilerde düzeltmen olarak çalıştı. Birçok dergide yazıları ve şiirleri yayımlandı; ayrıca Oluşum, Türkiye Yazıları, Maliye Yazıları dergileri ile Saçak dergisinin kültür-sanat bölümünü bir süre yönetti. Politika, Aydınlık, Yeni Ulus ve Yazko Somut gazeteleri ile 2000’e Doğru dergisinde köşe yazıları yazdı.
İlk şiiri “Şarkısı-beyaz”, 8 Ocak 1958'de Mülkiye dergisinde çıktı. Şiirlerindeki şekil, muhteva ve anlatım özellikleri ile İkinci Yeni şiirine katıldı. Bu akımın önde gelen şairlerinden biri oldu. Geleneğe karşı olmasına karşın geleneği şiirinde en güzel kullanan şairlerden birisiydi. Kendine özgü söyleyiş biçimi ve şaşırtıcı buluşlarıyla, zengin birikimi ile, duyarlı, çarpıcı, yoğun, diri imgeleriyle İkinci Yeni şiirinin en başarılı örneklerini vermiştir. Şahsiyetli bir şiir dili vardır. Canlı halk dilini kullanması, onu okuyucuya yaklaştırır. Üslubundaki mizah ve istihza, ona ayrı bir özellik kazandırmaktadır.
Batı Anadolu'daki Bilecik'e sürgüne gönderilmiş bir Kürt ailesinin çocuğudur; bu kimliğini uzun süre saklar ya da saklamak zorunda kalır. Öyle ki Bazil Nikitin'in Kürtler adlı kitabını çevirdiği halde yayında adının sadece baş harflerini (C.S.) kullanır.
Şairin hayatındaki en önemli kırılma noktalarından biri adressizliktir: 4 kez evlenir, 29 farklı evde oturur.
Ölmeden önce, eşi 'Bayan Nihayet'e bıraktığı 4 Kasım 1989 imza tarihli miras yazısında, 6 madde halinde; iki tane halı, kütüphane, masanın ortasındaki ve yabancıların yarısı, çiçeklerin hepsi, büyük ayna, bütün kitapların telif hakkının yarısı, kendisini ve bütün notlarını eşine bıraktığını belirtmiştir.
Ölümünden sonra adına bir şiir ödülü kondu. Feyza Perinçek ve Nursel Duruel, şair üzerine bir biyografik inceleme hazırladılar: Cemal Süreya / Şairin Hayatı Şiire Dahil (1995). 1997’de de Cemal Süreya Arşivi yayımlandı.
Kitapları
Şiir [değiştir]Üvercinka (1958; Yeditepe Şiir Armağanı)
Göçebe (1965; 1966 TDK Şiir Ödülü)
Beni Öp Sonra Doğur Beni (1973)
Sevda Sözleri (Uçurumda Açan ile birlikte toplu şiirleri: 1984)
Sıcak Nal ve Güz Bitigi (1988; Behçet Necatigil Şiir Ödülü)
Sevda Sözleri (bütün şiirleri: 1990, ö.s; YKY 1995)
Düzyazı
Şapkam Dolu Çiçekle (1976)
Günübirlik (1982)
Onüç Günün Mektupları (1990, ö.s.; YKY 1998)
99 Yüz (1991; YKY 2004)
999. Gün / Üstü Kalsın (1991)
Folklor Şiire Düşman (1992)
Uzat Saçlarını Frigya (Günübirlik’in yeni basımı: 1992)
Aydınlık Yazıları / Paçal (1992)
Oluşum’da Cemal Süreya (1992)
Papirüs’ten Başyazılar (1992)
Günler (999. Gün’ün genişletilmiş basımı: YKY 1996)
Güvercin Curnatası (Cemal Süreya ile konuşmalar: haz. Nursel Duruel, YKY 1997; genişletilmiş basımı: YKY, 2002)
Toplu Yazılar I: Şapkam Dolu Çiçekle ve Şiir Üzerine Yazılar (YKY 2000)
Antoloji ve çevirileri
Cemal Süreya iki antoloji (Mülkiyeli Şairler ve 100 Aşk Şiiri) hazırladı; Simone de Beauvoir’dan Sade’ı Yakmalı mı? (1966; YKY 1997), Gustave Flaubert’den Gönül ki Yetişmekte (Duygusal Eğitim) ve Antoine de Saint-Exupéry’den Küçük Prens (Tomris Uyar’la birlikte) başta olmak üzere, pek çok çeviri yaptı. Çeviri şiirleri (Yürek ki Paramparça, haz. Eray Canberk, YKY 1995) ve Çocukça dergisi için yazdığı yazılar (Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi, haz. Necati Güngör, 1993; YKY 1996) derlendi
Spoiler:
bu şiirnin ilk kıtasına bayılıyorum.
ben şiirler olmadan yaşayamam sanırım, cemal süreyyada bitanelerimden. özellikle şu şiirine hayranım:
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin ...
Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin ...
O
kadar güzel unutmuştun ki beni, Hatırlatmaya kıyamadım...
teşekkürler sun
kadar güzel unutmuştun ki beni, Hatırlatmaya kıyamadım...
teşekkürler sun
Spoiler:
Şiirler çok güzel Teşekkürler J
Cemal Süreya ne büyük adamdır ya.
Sözcüklerini, yazdıklarını, anlattıklarını, anlatmaya çalıştıklarını, anlamayı…seviyorum.
MUTSUZLUK GÜLÜMSEYEREK
Mutsuzluk gülümseyerek gelir, adıyla süslenmiştir;
Banliyo treninde rastladığımız
Sınav saatini kaçırmış liseli kız,
Hep kazanırsın ey çözümsüzlük!
Ey otobüssever ey Troya yolcusu!
Anımsarsın günlerce konuşup durmuştuk
O İB(ipekböceği) sesli kadını;
Birinin Grönland'ı olmaya hazırlanıyordu.
İki çay söylemiştik orda, biri açık,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
-----------
*Zaman lazım sadece, unutacaksın ! Nasıl unuttuysan çocukluğunu, kırılan oyuncaklarını.. Kırılan kalbini de öyle unutacaksın.
*Cevap veriyorum Zamanla her şey geçer diyen akıllılara; "Geçen tek şey zamandır anlayan, anlatsın anlamayanlara.
Tezatların adamı Cemal Süreya.Üsteki sözlerden de anlaşıldığı gibi.Tek bir duyguyu anlatmıyor bu yüzden seviyorum sanırım. =)
*Sen dedi; intihar gibisin. Hem herkes tarafından bir kez düşünülen hem de cesaret edilemeyen.
Cemal Süreya ne büyük adamdır ya.
Sözcüklerini, yazdıklarını, anlattıklarını, anlatmaya çalıştıklarını, anlamayı…seviyorum.
MUTSUZLUK GÜLÜMSEYEREK
Mutsuzluk gülümseyerek gelir, adıyla süslenmiştir;
Banliyo treninde rastladığımız
Sınav saatini kaçırmış liseli kız,
Hep kazanırsın ey çözümsüzlük!
Ey otobüssever ey Troya yolcusu!
Anımsarsın günlerce konuşup durmuştuk
O İB(ipekböceği) sesli kadını;
Birinin Grönland'ı olmaya hazırlanıyordu.
İki çay söylemiştik orda, biri açık,
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
-----------
*Zaman lazım sadece, unutacaksın ! Nasıl unuttuysan çocukluğunu, kırılan oyuncaklarını.. Kırılan kalbini de öyle unutacaksın.
*Cevap veriyorum Zamanla her şey geçer diyen akıllılara; "Geçen tek şey zamandır anlayan, anlatsın anlamayanlara.
Tezatların adamı Cemal Süreya.Üsteki sözlerden de anlaşıldığı gibi.Tek bir duyguyu anlatmıyor bu yüzden seviyorum sanırım. =)
*Sen dedi; intihar gibisin. Hem herkes tarafından bir kez düşünülen hem de cesaret edilemeyen.
Cok guzel yaaa siiri cok seviyorum
mutluluk mutsuz olmak beyaz siyah için iyi kötü için yokmu zaten
teşekkürler KEŞFEDİLMEMİŞ ELMAZ...ve ya KAR TANESİ
Yalnızlık güzeldir ama yalnızlıkdan çıkdıgında seni bekleyen biri varsa......
Teşekkürler_Kar tanesi....
büyük hayal kırıklıgı yaşayıp ben artık sevemem deme .unutma ki en güzel çiçekler mezarlıkda yetişir..
Nazim Hikmet..
ne güzeldir insanin kendini birakip gitmesi.ama olmuyor
Can Yücel
teşekkürler KEŞFEDİLMEMİŞ ELMAZ...ve ya KAR TANESİ
Yalnızlık güzeldir ama yalnızlıkdan çıkdıgında seni bekleyen biri varsa......
Teşekkürler_Kar tanesi....
büyük hayal kırıklıgı yaşayıp ben artık sevemem deme .unutma ki en güzel çiçekler mezarlıkda yetişir..
Nazim Hikmet..
ne güzeldir insanin kendini birakip gitmesi.ama olmuyor
Can Yücel
Cok guzel yaaa siiri cok seviyorum
mutluluk mutsuz olmak beyaz siyah için iyi kötü için yokmu zaten
teşekkürler KEŞFEDİLMEMİŞ ELMAZ...ve ya KAR TANESİ
Yalnızlık güzeldir ama yalnızlıkdan çıkdıgında seni bekleyen biri varsa......
Teşekkürler_Kar tanesi....
büyük hayal kırıklıgı yaşayıp ben artık sevemem deme .unutma ki en güzel çiçekler mezarlıkda yetişir..
Nazim Hikmet..
ne güzeldir insanin kendini birakip gitmesi.ama olmuyor
Can Yücel
teşekkürler KEŞFEDİLMEMİŞ ELMAZ...ve ya KAR TANESİ
Yalnızlık güzeldir ama yalnızlıkdan çıkdıgında seni bekleyen biri varsa......
Teşekkürler_Kar tanesi....
büyük hayal kırıklıgı yaşayıp ben artık sevemem deme .unutma ki en güzel çiçekler mezarlıkda yetişir..
Nazim Hikmet..
ne güzeldir insanin kendini birakip gitmesi.ama olmuyor
Can Yücel
1. sayfa (Toplam 1 sayfa) [ 7 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |