Ay Savaşçısı: Cehennem Yürüyüşü Sayfaya git: 1, 2, 3 ... 9, 10, 11, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Biliyorsunuz Ay Savaşçısı: Vampirlerin Dehşeti isimle fanfiğimin sonunda böyle bir sezon yazacağımı söylemiştim yakında bu yazıma başlayacağım
bu sezonda en büyük gıcık kaynağım olan haruka ve benim fanfiğimde biraz daha erkeksi karaktere bürünecek olan 3 ışıklar savaşa katılacaklar ama bir şey daha bu hikayemde benim ricamı kırmayan 3 kişi daha bizi temsil etmek üzere bu savaşa katılacaklar
Bunlar
*Gold_Heart* (Okyanus Savaşçısı)
Sweet Witch (Gökyüzü Savaşçısı)
Bir arkadaşımızdan daha haber bekliyorum umarım oda 3. kişi olarak teklifimi kabul eder ve fanfiğime katılır...
bişey daha düşünüyorum fanfic yazıldıkça ekstra karaktere ihtiyacım olabilir bölümler ilerledikçe sizlerden belirli kısımlarda sizlerin rol almasını isteyeceğim....
Amacım herkezin katıldığı ve iyi vakit geçirdiği bir çalışma yapmak
Bir kaç hafta içinde başlıyoruz lütfen başlık kilitlenmesin ve silinmesin
bu sezonda en büyük gıcık kaynağım olan haruka ve benim fanfiğimde biraz daha erkeksi karaktere bürünecek olan 3 ışıklar savaşa katılacaklar ama bir şey daha bu hikayemde benim ricamı kırmayan 3 kişi daha bizi temsil etmek üzere bu savaşa katılacaklar

Bunlar
*Gold_Heart* (Okyanus Savaşçısı)
Sweet Witch (Gökyüzü Savaşçısı)
Bir arkadaşımızdan daha haber bekliyorum umarım oda 3. kişi olarak teklifimi kabul eder ve fanfiğime katılır...
bişey daha düşünüyorum fanfic yazıldıkça ekstra karaktere ihtiyacım olabilir bölümler ilerledikçe sizlerden belirli kısımlarda sizlerin rol almasını isteyeceğim....
Amacım herkezin katıldığı ve iyi vakit geçirdiği bir çalışma yapmak
Bir kaç hafta içinde başlıyoruz lütfen başlık kilitlenmesin ve silinmesin
Olmuyor....Sürekli Çevremdekilere Zarar Vermekten Bıktım...







Lord Kunzite yazmış:
vampirlerin dehşeti senin fanficin miydi







tamamdır White_MooN şimdi kafamda bi kıvılcım daha çarptı yine şeytanlarım kulağıma enteresan şeyler fısıldıyor heheh
çok güzel şeyler geliyor aklıma
bakalım rei makoto ve başbelası semihi kurtarabilecekmiyiz
ve bu arada müthiş üçlümüz tamamlandı işte venüs forumunu ay savaşçısı dünyasında temsil edecek harika üçlü
Wish Stars (Ateş Savaşçısı)
*Gold_Heart* (Okyanus Savaşçısı)
Sweet Witch (Gökyüzü Savaşçısı)
herkeze hayırlı olsun
bir kaç hafta sonra başlıyoruz

bakalım rei makoto ve başbelası semihi kurtarabilecekmiyiz

ve bu arada müthiş üçlümüz tamamlandı işte venüs forumunu ay savaşçısı dünyasında temsil edecek harika üçlü
Wish Stars (Ateş Savaşçısı)
*Gold_Heart* (Okyanus Savaşçısı)
Sweet Witch (Gökyüzü Savaşçısı)
herkeze hayırlı olsun

Olmuyor....Sürekli Çevremdekilere Zarar Vermekten Bıktım...


Ben de Işık Savaşçısı olayım mı xP
Şaka şaka emrivaki yapmam ben xD
Hadi bakalım merakla bekliyoruz içimden bi ses sitenin şu ana kadarki en güzel fanfici geliyor diyor *-* Beni yanıltmayın xP xD Baskı uyguluyorum üzerinizde falan xP xD
Şaka şaka emrivaki yapmam ben xD
Hadi bakalım merakla bekliyoruz içimden bi ses sitenin şu ana kadarki en güzel fanfici geliyor diyor *-* Beni yanıltmayın xP xD Baskı uyguluyorum üzerinizde falan xP xD

by me~

teşekkürler tusako~ ^-^

tornado beni baskı altında bırakma kalk üstümden
neyse şimdi ilk bölümü yazmak ve başlamak kalıyor sizden bişey rica edeceğim ilk bölüm eklenene kadar buraya mesaj atmasak olurmu
eğer istek ve öneriniz olursa Mail adresim ve Ö.M gelen kutum emrinize amadedir sağlıcakla

neyse şimdi ilk bölümü yazmak ve başlamak kalıyor sizden bişey rica edeceğim ilk bölüm eklenene kadar buraya mesaj atmasak olurmu


eğer istek ve öneriniz olursa Mail adresim ve Ö.M gelen kutum emrinize amadedir sağlıcakla

Olmuyor....Sürekli Çevremdekilere Zarar Vermekten Bıktım...

Ay Savaşçısı; Cehennem Yürüyüşü
Güneş Doğarken
Güneş ulu dağların ardından yavaş yavaş doğuyordu...bir 26 haziran günü miçhiru ilk defa yatağından erken kalkmıştı...hemen elini yüzünü yıkadı..kahvaltısını yaptı ve güzelce giyindi ..en sevdiği parfümünü sıktı hafif bir makyaj yaptı...Eymi ile birlikte bir ev tutmuş ve birlikte yaşamaya başlamışlardı...bi süre sonra eymi uykulu gözlerle miçhirunun odasına geldi gözlerini ovuşturdu
eymi: ne yapıyorsun miçhiru
miçhiru: bugün 26 haziran...sevgilimin doğum günü...saat 12:00'de onunla buluşacağız...
eymi buruk bir şekilde güldü...
eymi: tamam canım seninle gelmemi istermisin
miçhiru: hayır canım ben giderim...
miçhiru çok güzel olmuştu masanın üstündeki kırmızı gül demetini alıp hemen evden çıktı seri adımlarla ilerliyordu sevgilisi ile herzaman buluştuğu yeşil alanlarla kaplı parka gitti üzerinde onun ve sevgilisinin baş harfleri kazılı olan panka geçti oturup beklemeye başladı...
miçhiru: tam zamanında geldim...
saat 12:00 olmuştu...miçhiru saatine baktı güneş gözlüklerini sildi sonra tekrar taktı...
miçhiru: nerde kaldın....
miçhiru hala bekliyordu ellerinde ki gül demetine baktı...hüzünlenmişti...her pazar onunla orda buluşmak için saat 12:00de orda olurdu o günde pazardı ama aynı zamanda sevgilisininde doğum günüydü ama o yine gelmemişti...
saat 13:00 olmuştu...miçhiru siyah gözlüklerinin arkasından süzülen göz yaşlarını sildi...güle demetini aldı ve ayağa kalktı titrek bir sesle
miçhiru: gene gelmedi....
miçhiru yavaş adımlarla Tokyo Şehir Mezarlığına gitti...mezarlığın kapısından girdi arka taraftaki anıt mezarlardan birinde durdu ve gül demetini mezarın üstüne bıraktı...
miçhiru: doğun günün kutlu olsun aşkım...yine benimle buluşmaya gelmedin...ama olsun...seni sonsuza dek seveceğim...
Miçhirunun önünde durduğu mezar geçen yıl Vampirlerle olan büük savaşta ölen sevgilisi semihe aitti...o mezarın sağında Reinin solunda ise Makatonun mezarı vardı
miçhiru çok kötü hisediyordu kendini...ve daha fazla dayanamadı mezarın üstüne kapandı ve hüngür hüngür ağlamaya başlamıştı...
miçhiru: seni çok özledim!!!.......
bir süre sonra omzuna bir el dokundu...
bu usagiydi...
miçhiru: usagi...
usagi: canım kendini çok parçalıyorsun senin kadar bizde üzülüyoruz ...hadi gel bize gidelim...
usagi miçhiruyu ikna etti birlikte evlerine doğru yürüdüler
Büyük savaş üzerinden bir yıl geçmişti...Eymi Miçhiruyla birlikte bir hastanede Stajyer hemşire olarak çalışmaya başlamışlardı
Usagi ve Mamoruda artık evlenmişlerdi ve Usagi ilk çocuğuna hamileydi...Mamoru genetik mühendisi olamamıştı...ama Ünlü bir şirkette Genel Müdür Yardımcısı olmuştu...mutlu bir evlilikleri vardı...
Kunzite Cedit ve Nefrit ise gündelik hayata çabuk adapte olmuşlardı normal hayatta hepside farklı isimlerle insanların arasına karışıyordu...
Kunzite ve Minakoda nişanlanmışlardı...düğün gününü bekliyorlardı şirin bir evleri gayet güzel bir gelirleri vardı...
Nefrit ise sevdiği kız makatonun pastesini işletmeye devam ediyordu onun yokluğu canını çok acıtıyordu ama alışmaya başlamıştı...pastanenin duvarında makatonun büyük potresi duruyordu...
Cedit ise hala bekardı gündelik part-time işlerde çalışıyor ve kendi geçimini rahatça sağlıyordu...
Usagi miçhiru evine aldı birer fincan çay hazırladı ve sohbete başladılar
Miçhiru: onu o kadar çok özlüyorumki....sanki bir gün çıkıp gelecek
Usagi: yapma tatlım ...ağlama
Miçhiru: ...sen nasılsın bebek kaçıncı ayında
Usagi: bugün 3. ayımız bitti...
Miçhiru: geçen yıl...bize yardım eden ihtiyar ...ölenlerin geri getirilebileceğini söylemişti...
Usagi: evet canım...benden haber bekleyin dedi ve gitti hala bekliyoruz....
Miçhiru: ya ölmemişse usagi...ya başka bi yerde beni arıyorsa
Usagi: ...miçhiru o yıl bütün hastaneleri ve kayıp ilanlarını araştırdık...bu şekilde sadece kendine zarar veriyorsun
Miçhiru: onun yokluğunu kabul edemiyorum....
Usagi: geçicek bitanem...hepsi geçicek...gel hadi saçlarını tarayalım ....sen seversin...
Miçhiru gülümsedi ...
Miçhiru: tamam...
O günün akşamında mamoru işinden çıkmış ve yarı yorgun evine gidiyordu...elleri cebinde yürüyordu birden kendisine seslenen birini duydu sağına soluna baktı ama hiçbişey görmüyordu
Mamoru: kim var orda!!!....fazlamı paranoyak oluyorum....
Gökyüzü: zaman geldimi...
Ateş: hayır henüz değil...
Okyanus: ...artık onlara söylemeliyiz....
Ateş: hala zaman var....
Akşam miçhiruların evinde eymi ve miçhiru otururlarken kapı çalınmıştı...miçhiru kapı deliğinden baktı gelen kişiyi net göremiyordu kapıyı açtı ve karşısında kısa saçlı onun boylarında bir genç kız vardı miçhirunun gözleri parladı
Miçhiru: haruka!!!
Haruka: miçhiru....
Miçhiru büyük bir özlemle harukaya sarıldı...
Miçhiru: haruka seni gördüğüme çok sevindim...
Haruka: bende canım....
Güneş Doğarken
Güneş ulu dağların ardından yavaş yavaş doğuyordu...bir 26 haziran günü miçhiru ilk defa yatağından erken kalkmıştı...hemen elini yüzünü yıkadı..kahvaltısını yaptı ve güzelce giyindi ..en sevdiği parfümünü sıktı hafif bir makyaj yaptı...Eymi ile birlikte bir ev tutmuş ve birlikte yaşamaya başlamışlardı...bi süre sonra eymi uykulu gözlerle miçhirunun odasına geldi gözlerini ovuşturdu
eymi: ne yapıyorsun miçhiru
miçhiru: bugün 26 haziran...sevgilimin doğum günü...saat 12:00'de onunla buluşacağız...
eymi buruk bir şekilde güldü...
eymi: tamam canım seninle gelmemi istermisin
miçhiru: hayır canım ben giderim...
miçhiru çok güzel olmuştu masanın üstündeki kırmızı gül demetini alıp hemen evden çıktı seri adımlarla ilerliyordu sevgilisi ile herzaman buluştuğu yeşil alanlarla kaplı parka gitti üzerinde onun ve sevgilisinin baş harfleri kazılı olan panka geçti oturup beklemeye başladı...
miçhiru: tam zamanında geldim...
saat 12:00 olmuştu...miçhiru saatine baktı güneş gözlüklerini sildi sonra tekrar taktı...
miçhiru: nerde kaldın....
miçhiru hala bekliyordu ellerinde ki gül demetine baktı...hüzünlenmişti...her pazar onunla orda buluşmak için saat 12:00de orda olurdu o günde pazardı ama aynı zamanda sevgilisininde doğum günüydü ama o yine gelmemişti...
saat 13:00 olmuştu...miçhiru siyah gözlüklerinin arkasından süzülen göz yaşlarını sildi...güle demetini aldı ve ayağa kalktı titrek bir sesle
miçhiru: gene gelmedi....
miçhiru yavaş adımlarla Tokyo Şehir Mezarlığına gitti...mezarlığın kapısından girdi arka taraftaki anıt mezarlardan birinde durdu ve gül demetini mezarın üstüne bıraktı...
miçhiru: doğun günün kutlu olsun aşkım...yine benimle buluşmaya gelmedin...ama olsun...seni sonsuza dek seveceğim...
Miçhirunun önünde durduğu mezar geçen yıl Vampirlerle olan büük savaşta ölen sevgilisi semihe aitti...o mezarın sağında Reinin solunda ise Makatonun mezarı vardı
miçhiru çok kötü hisediyordu kendini...ve daha fazla dayanamadı mezarın üstüne kapandı ve hüngür hüngür ağlamaya başlamıştı...
miçhiru: seni çok özledim!!!.......
bir süre sonra omzuna bir el dokundu...
bu usagiydi...
miçhiru: usagi...
usagi: canım kendini çok parçalıyorsun senin kadar bizde üzülüyoruz ...hadi gel bize gidelim...
usagi miçhiruyu ikna etti birlikte evlerine doğru yürüdüler
Büyük savaş üzerinden bir yıl geçmişti...Eymi Miçhiruyla birlikte bir hastanede Stajyer hemşire olarak çalışmaya başlamışlardı
Usagi ve Mamoruda artık evlenmişlerdi ve Usagi ilk çocuğuna hamileydi...Mamoru genetik mühendisi olamamıştı...ama Ünlü bir şirkette Genel Müdür Yardımcısı olmuştu...mutlu bir evlilikleri vardı...
Kunzite Cedit ve Nefrit ise gündelik hayata çabuk adapte olmuşlardı normal hayatta hepside farklı isimlerle insanların arasına karışıyordu...
Kunzite ve Minakoda nişanlanmışlardı...düğün gününü bekliyorlardı şirin bir evleri gayet güzel bir gelirleri vardı...
Nefrit ise sevdiği kız makatonun pastesini işletmeye devam ediyordu onun yokluğu canını çok acıtıyordu ama alışmaya başlamıştı...pastanenin duvarında makatonun büyük potresi duruyordu...
Cedit ise hala bekardı gündelik part-time işlerde çalışıyor ve kendi geçimini rahatça sağlıyordu...
Usagi miçhiru evine aldı birer fincan çay hazırladı ve sohbete başladılar
Miçhiru: onu o kadar çok özlüyorumki....sanki bir gün çıkıp gelecek
Usagi: yapma tatlım ...ağlama
Miçhiru: ...sen nasılsın bebek kaçıncı ayında
Usagi: bugün 3. ayımız bitti...
Miçhiru: geçen yıl...bize yardım eden ihtiyar ...ölenlerin geri getirilebileceğini söylemişti...
Usagi: evet canım...benden haber bekleyin dedi ve gitti hala bekliyoruz....
Miçhiru: ya ölmemişse usagi...ya başka bi yerde beni arıyorsa
Usagi: ...miçhiru o yıl bütün hastaneleri ve kayıp ilanlarını araştırdık...bu şekilde sadece kendine zarar veriyorsun
Miçhiru: onun yokluğunu kabul edemiyorum....
Usagi: geçicek bitanem...hepsi geçicek...gel hadi saçlarını tarayalım ....sen seversin...
Miçhiru gülümsedi ...
Miçhiru: tamam...
O günün akşamında mamoru işinden çıkmış ve yarı yorgun evine gidiyordu...elleri cebinde yürüyordu birden kendisine seslenen birini duydu sağına soluna baktı ama hiçbişey görmüyordu
Mamoru: kim var orda!!!....fazlamı paranoyak oluyorum....
Gökyüzü: zaman geldimi...
Ateş: hayır henüz değil...
Okyanus: ...artık onlara söylemeliyiz....
Ateş: hala zaman var....
Akşam miçhiruların evinde eymi ve miçhiru otururlarken kapı çalınmıştı...miçhiru kapı deliğinden baktı gelen kişiyi net göremiyordu kapıyı açtı ve karşısında kısa saçlı onun boylarında bir genç kız vardı miçhirunun gözleri parladı
Miçhiru: haruka!!!
Haruka: miçhiru....
Miçhiru büyük bir özlemle harukaya sarıldı...
Miçhiru: haruka seni gördüğüme çok sevindim...
Haruka: bende canım....
Olmuyor....Sürekli Çevremdekilere Zarar Vermekten Bıktım...

ilk bölüm çok güzel görünüyo ilk başları okumaya çalıştım ama devam edicem ^^
diğerlerini kaçırdım zaten
başarılarının devamını diliyorum kunzite^^
diğerlerini kaçırdım zaten

başarılarının devamını diliyorum kunzite^^

1. sayfa (Toplam 11 sayfa) [ 156 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |