BİR MELEĞİN GÖZ YAŞLARI Sayfaya git: 1, 2, 3, Sonraki |
Yazar
Mesaj

Biliyor musun seni ne kadar çok sevdiğimi,
Hissediyor musun sende benim hissettiklerimi,
Elimi sana uzatsam tutar mısın,
Bütün benliğimle özür dilesem kalır mısın,
Sana seslensem duyar mısın,
Ne hissettiğimi anlar mısın,
Sever misin sende seni seven bu kalbi,
İster misin o kalbin sahibini,
Anlar mısın sana duyduğum o sevgiyi…
Pişman mısın sende benim gibi,
Ağlar mısın yaşananların ardından,
Anlar mısın o anların kıymetini,
Biliyor musun gerçekleri,
Seviyor musun beni…
Kalbimi açsam sana, yaralarını sarar mısın,
Bir masal bile olsan bana sarılır mısın,
Her nerede olursan ol unutma ki seni çok seveceğim,
Umarım hiçbir zaman beni unutmazsın 'MELEĞİM'

Vinnie~








NANY canım benim japonca yazınca bir şey anlamıyorum o.O
Ve işte giriş. xD
Öncelikle bu okuduğun hikayenin vakit geçirmek için olduğunu düşünüyorsan sakın okuma hemen sayfayı kapat!
Bir ay ışığında düşünüyorum seni,
Yine ve yine hissediyorum o hisleri,
Şu anda yanımda olsan sana sarılsam,
Sevdiğimi bütün dünyaya haykırsam…
Büyük bir kararsızlıkla uyanmıştı genç kız. Beklide hala uyanamamıştı. Dizlerini kendisine doğru çekti. O anda öleceğini hissetti. Daha fazla çaba sarf etmedi, bıraktı kendisini. O genç kızın ruhu gök yüzünde buharlaşırken Dünya’da kalanlar o ruhun geri gelmeleri için dua ediyordu. Hele ki bir genç, adeta yalvarıyordu geri dönmesi için. Sıkıca sarıldı genç kıza son bir kez! Kokusunu içerisine çekti. Yavaşça bıraktı genç kızın bedenini. Kulağına birkaç şey fısıldadı kimsenin duyamayacağı bir şekilde.
Bir gün mutlaka benim olacaksın,
Biliyorum ki beni unutmayacaksın,
Seni seviyorum ‘MELEĞİM’
Ne olur, ne olur aşkımıza sadık kal!
Ve işte giriş. xD
Bir ay ışığında düşünüyorum seni,
Yine ve yine hissediyorum o hisleri,
Şu anda yanımda olsan sana sarılsam,
Sevdiğimi bütün dünyaya haykırsam…

Büyük bir kararsızlıkla uyanmıştı genç kız. Beklide hala uyanamamıştı. Dizlerini kendisine doğru çekti. O anda öleceğini hissetti. Daha fazla çaba sarf etmedi, bıraktı kendisini. O genç kızın ruhu gök yüzünde buharlaşırken Dünya’da kalanlar o ruhun geri gelmeleri için dua ediyordu. Hele ki bir genç, adeta yalvarıyordu geri dönmesi için. Sıkıca sarıldı genç kıza son bir kez! Kokusunu içerisine çekti. Yavaşça bıraktı genç kızın bedenini. Kulağına birkaç şey fısıldadı kimsenin duyamayacağı bir şekilde.
Bir gün mutlaka benim olacaksın,
Biliyorum ki beni unutmayacaksın,
Seni seviyorum ‘MELEĞİM’
Ne olur, ne olur aşkımıza sadık kal!

Vinnie~




Lord kuntize-
Aa senin burada ne işin var o.O Yorumun için sağ ol xD
minako-chan-
utandım ya.
Yorumun için sağ ol canisi.
irma-
kızarttınız domates gibi lem o.o xP
Teşekkürler yorumun için
Cennete doğru atılan adımlar.
Yeni bir dünya verseler bana,
Unutmam, unutamam seni asla,
Cennet’te olsam bile hala,
Sana olan duygularım değişmeyecek ‘SEVDİĞİM’
‘Ne olur, ne olur aşkımıza sadık kal!’ bu sözden sonra ağlamaya başladı genç. Kolay mı sevdiğiniz birisini kaybetmek. Kolay mı onu bir daha görememek!
Genç kız kendisini bir mezara gömülürken buldu. Bağırıyordu, fakat duyulmuyordu. Genç kız son bir kez sevdiğinin yüzünü gördü. Daha sonra toprak genç kızın bedenini tam olarak kapladı. Genç kız ağlamayı bıraktı ve derin bir uykuya daldı.
Uyandığında çıkılacak birkaç basamak merdiven ve onun ucunda tahta parçası gördü. Merakla tırmandı merdivenleri, tahtayı kaldırdı. Genç kız gördüklerine inanamadı bir anda tekledi ve sonra yoluna devam etti.
-Burası cennet mi? Dedi genç kız içerisinden.
Gözleri doldu bir anda genç kızın. Kimin dolmazdı ki? Gittiği yer ‘CENNET’ ti sonuçta. Allah tarafından iyi insanların gönderildiği yer olacak bilinen yer.
Genç kız durdu gözlerini biraz araladı bir suyun içerisindeydi. Genç kız suyun içerisinde nefes alabiliyordu. Yere bakmak istedi, o sırada yer ayaklarının altından kaydı. Düşüyordu genç kız. Işık hızıyla düşüyordu.
Bu sırada Dünya’da bir yıldız kaydı. Bunu fark eden insanlar hemen dilek tuttular. Kimisininki biraz para, kimisininki ev…
Genç kız durduğunda havada olduğunu fark etti. Kendi kendisine sordu –Peki neden düşmüyorum?
Genç kız kollarını yana açtı. O sırada bir gerçeğin farkına vardı. Genç kızın kanatları oluşmuştu. Belki de düşmemesinin sebebi buydu. Kanatlarının rengi oldukça göz alıcı bir renkteydi genç kızın. Oldukça temiz, parlak bir çift ‘Beyaz Kanat’.
Genç kız kanatlarının verdiği mutlulukla düşüncelere dalmışken bir ses duyuldu.
-Hoş geldin…
-Hoş buldum. Acaba burası neresi?
-Bilmiyor musun?
-Sanırım cennet!
-Evet, fakat sadece bu kadar değil hepsini zamanla öğrenirsin.
-Sanırım haklısın. Adın nedir?
-Melanie. Seninki nedir?
-Lizzie.
-Tanıştığıma memnun oldum Lizzie sık görüşeceğiz artık. Kendine iyi bak.
Melanie ortadan kaybolmuştu. Lizzie yine yalnız kalmıştı. Bedeninde bir boşluk hissetti. Lizzie bedenini incelerken farkına vardı. Kalbinin olduğu kısım ortada yoktu. Sadece bir boşluktu. Arkası görünebilen bir boşluktu bu.
Lizzie yere inmenin vaktinin geldiğini anladı, usulca kanatlarını hareket ettirdi. Yeryüzüne yaklaştıkça ona dönen gözler artıyordu. Lizzie yere tam olarak indiğinde herkes ona bakıyordu.
‘Bir melek daha…’ diye fısıldadı içlerinden birisi. Herkes büyülenmiş gibi Lizzie’ye bakıyordu. Bir anda herkes geriye çekildi. Ortaya sadece bir ışık huzmesinden oluşan bir cisim belirdi.
-Hoş geldin Lizzie.
-Hoş buldum. Siz kimsiniz acaba?
-Ben yeri ve göğü yaratan, insanlardan bana kulluk etmelerini isteyen, evrende düzeni sağlayan, senin bildiğin adımla ‘TANRIYIM’.
Aa senin burada ne işin var o.O Yorumun için sağ ol xD
minako-chan-
utandım ya.

Yorumun için sağ ol canisi.
irma-
kızarttınız domates gibi lem o.o xP
Teşekkürler yorumun için
Yeni bir dünya verseler bana,
Unutmam, unutamam seni asla,
Cennet’te olsam bile hala,
Sana olan duygularım değişmeyecek ‘SEVDİĞİM’

‘Ne olur, ne olur aşkımıza sadık kal!’ bu sözden sonra ağlamaya başladı genç. Kolay mı sevdiğiniz birisini kaybetmek. Kolay mı onu bir daha görememek!
Genç kız kendisini bir mezara gömülürken buldu. Bağırıyordu, fakat duyulmuyordu. Genç kız son bir kez sevdiğinin yüzünü gördü. Daha sonra toprak genç kızın bedenini tam olarak kapladı. Genç kız ağlamayı bıraktı ve derin bir uykuya daldı.
Uyandığında çıkılacak birkaç basamak merdiven ve onun ucunda tahta parçası gördü. Merakla tırmandı merdivenleri, tahtayı kaldırdı. Genç kız gördüklerine inanamadı bir anda tekledi ve sonra yoluna devam etti.
-Burası cennet mi? Dedi genç kız içerisinden.
Gözleri doldu bir anda genç kızın. Kimin dolmazdı ki? Gittiği yer ‘CENNET’ ti sonuçta. Allah tarafından iyi insanların gönderildiği yer olacak bilinen yer.
Genç kız durdu gözlerini biraz araladı bir suyun içerisindeydi. Genç kız suyun içerisinde nefes alabiliyordu. Yere bakmak istedi, o sırada yer ayaklarının altından kaydı. Düşüyordu genç kız. Işık hızıyla düşüyordu.
Bu sırada Dünya’da bir yıldız kaydı. Bunu fark eden insanlar hemen dilek tuttular. Kimisininki biraz para, kimisininki ev…
Genç kız durduğunda havada olduğunu fark etti. Kendi kendisine sordu –Peki neden düşmüyorum?
Genç kız kollarını yana açtı. O sırada bir gerçeğin farkına vardı. Genç kızın kanatları oluşmuştu. Belki de düşmemesinin sebebi buydu. Kanatlarının rengi oldukça göz alıcı bir renkteydi genç kızın. Oldukça temiz, parlak bir çift ‘Beyaz Kanat’.
Genç kız kanatlarının verdiği mutlulukla düşüncelere dalmışken bir ses duyuldu.
-Hoş geldin…
-Hoş buldum. Acaba burası neresi?
-Bilmiyor musun?
-Sanırım cennet!
-Evet, fakat sadece bu kadar değil hepsini zamanla öğrenirsin.
-Sanırım haklısın. Adın nedir?
-Melanie. Seninki nedir?
-Lizzie.
-Tanıştığıma memnun oldum Lizzie sık görüşeceğiz artık. Kendine iyi bak.
Melanie ortadan kaybolmuştu. Lizzie yine yalnız kalmıştı. Bedeninde bir boşluk hissetti. Lizzie bedenini incelerken farkına vardı. Kalbinin olduğu kısım ortada yoktu. Sadece bir boşluktu. Arkası görünebilen bir boşluktu bu.
Lizzie yere inmenin vaktinin geldiğini anladı, usulca kanatlarını hareket ettirdi. Yeryüzüne yaklaştıkça ona dönen gözler artıyordu. Lizzie yere tam olarak indiğinde herkes ona bakıyordu.
‘Bir melek daha…’ diye fısıldadı içlerinden birisi. Herkes büyülenmiş gibi Lizzie’ye bakıyordu. Bir anda herkes geriye çekildi. Ortaya sadece bir ışık huzmesinden oluşan bir cisim belirdi.
-Hoş geldin Lizzie.
-Hoş buldum. Siz kimsiniz acaba?
-Ben yeri ve göğü yaratan, insanlardan bana kulluk etmelerini isteyen, evrende düzeni sağlayan, senin bildiğin adımla ‘TANRIYIM’.

Vinnie~



1. sayfa (Toplam 3 sayfa) [ 35 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |