Niruberu 09.09.09~ Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Teşekkürler ^^ bayadır ilhamdan haber yoktu evet xD hatta ffyi okuyanlar unutmuş bile olabilir xDDD
3.Bölüm
Dışlanan Kız
-HEMEN ONU ORADAN KALDIR !
Can,morarmış yüzü,sıkılmış yumrukları ile kaskatı kesilmişti.
-Burası aynı zamanda benim de odam.Annenin resmine karışmadığıma göre sen de buna karışamazsın.
Dedi Savaş ve çivinin üstüne,kahverengi kalın bir çerçeve yerleştirdi.Resimde,elinde bebek maması ile kucağındaki bebeği besleyen;siyah saçlı ve bıyıklı,neşeli bir adam Savaş’a sırıtıyordu..
-Odama sen sonradan geldiğine göre burada ne bulduysan katlanmak zorundasın.Seni kabul ettiğime dua et.
Dedi pis bir sırıtışla.
-Senden kabul falan beklemedim ben.Senin odan uygun görüldü.Evin küçükse ben napabilirim.
Can’ı iyice çileden çıkıyordu.Üvey,evin gözdesi haline gelmişti.Her seferinde ona karşı iyi davranması için uyarılıyordu.Her şeyini onunla paylaşıyordu…
-Yemek hazır.
Dedi Rüya,aşağıdan seslenerek.Savaş,resme tekrar baktı ve gülümsedi.Ardından kapıya doğru yöneldi ve son-
BAM!
Savaş neye uğradığını şaşırdı.Başı ve dizleri öyle acıyorduki tepesinde dikilip sırıtan Can’ı duymuyordu bile.Sadece acısına odaklanmıştı.Can ise katıla katıla gülüyordu.İyi çelme takmıştı ki Savaş havalanıp pat diye yere yapışmıştı.Ama Can,Savaş’ın başını çalışma masasının sivri ucuna vurduğunu,alnındaki kan sayesinde fark etmişti..
Aniden kapı açıldı ve Engin içeriye girdi.
-Hadi oyalanmayın yeme-
Gördüğü manzara karşısında donup kaldı.
-Bana hemen sağlık çantamızı getir.İçinde yarabandı,ve pamuk var.Acımış olmalı.
Diye devam etti ve Savaş’ın yarasını kontrol etmek için yanına çömeldi.
-Nerede olduğunu bilmiyorum.
Diye yalan söyledi Can.Gayette nerede olduğunu biliyordu.Ama o üveye yardım etmeyecekti.
-Ben iyiyim..
Dedi Savaş.Acısı dinmişti ve rahatça konuşabiliyordu.Yerden kalkıp doğruldu ve
-Sadece ufak bir sıyırık.
-Evet öyle ancak mikrop kapabilir o yüzden işi bana bırak.
Yine kıllığı tutmuştu.Abartmayı ne kadar da çok seviyordu.Ya da ona yardım ederse kendisine minnet duyacağını mı zannediyordu ?
-Hayır istemiyorum.
Diye üsteledi.Ardından içeriye Rüya da girdi.
-İyi misin Savaş ?
Derken Savaş’ın arkasındaki resim gözüne ilişti.Bir kaç saniye orada takılı kaldı sonrasında hemen Savaş’ın alnını kontrol etti.Yara gerçekten de yok denilecek kadar küçüktü.Üstündeki kan kurumuştu.
-Bu nasıl oldu Savaş anlat hadi ?
Diye sordu Engin.
-Babamın resmini duvara asmıştım gördüğünüz gibi.Can ise buna sinirlendi.Sevgili annesinin resmi için bir şey dediğimi hatırlamıyorum bile.Sonra yemek için aşağıya inmek üzereydim ve bana çelme taktı.Da-
-Hayır sen kendin ayağıma takıldın !
Diye böğürdü Can.
-Hiçbir şey yapmadığıma yemin ederim.Kendisi yürürken ayağıma takıldı ve düştü.Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Engin inanmamış bakışlarla Can’ı süzdü.Can,bu numaraları yemediğini anlamıştı..
-Cezalısın ! 2 hafta boyunca bilgisayar ve evden çıkman yasak.Sadece okula gitmek için çıkacaksın,itiraz istemiyorum.Kardeşin ile anlaşmayı öğrenmelisin ve onun değerlerine saygı göstermek zorundasın.Ayrıca derhal kardeşinden özür dilemelisin !
Diye böğürdü Engin.İşte Savaş’ın en çok sevdiği an geliyordu..Can’ı tekrar küçük düşürecekti.
-Hayır.Nasıl oluyor da öz evladına inanmayıp bir üveye inanıyorsun sen !
-Cezan 1 aya çıkıyor Can!
Diye bağırdı Engin.Savaş,Can’ın özür dilemesini duymak için sabırsızlanıyordu..
-Özür dilerim..
***
Çalar saat gürültüyle öterken Savaş yavaş yavaş gözlerini açtı.Saati susturduktan sonra ranzanın yukarsında yatan Can’ın inmesini bekledi.Dünkü olay iyice sinirlerini bozmuştu anlaşılan.Hala suratı asıktı.Savaş ise bu durumdan çok memnundu.2-0 öndeydi.Başına buz koymasına rağmen morluk hala belirgindi.İlk okul günü için değişik bir izlenim oluşturup oluşturmayacağını düşündü.Başını sağına çevirdi ve sandalyenin üstünde duran yeni formasına baktı.Gri pantolon,beyaz gömelek,siyah kravat ve siyah çoraplar..Yeni okulu nasıl bir yerdi acaba ? Yeni sınıfı ? Yeni arkadaşları ? Can ile birlikte aynı okul..Aynı sınıf..Evde gördüğü yetmiyor muydu zaten ? Saata tekrar baktı derhal hazırlanmazsa geç kalacağını anladı.Aynanın karşısına geçip kendini yeni formalarıyla süzdü.Lise 2 Fen bölümü öğrencisiydi artık..Ne çabuk büyüyüp te liseye geçmişti..Aşağıda harika bir sofra onu bekliyordu.Ama Savaş’ın midesi o kadar bulanıyordu ki...Annesinin zorlamaları sonucunda yediği 2 dilim ekmek ve içtiği süt karnını doyurmasına yetmişti.Midesindeki geri kalan kısım sadece stres ve heyecandan oluşmaktaydı.
Düt düt!
Servisin kornası olmalıydı muhtemelen.Can,üvey ile birlikte aynı okula gidecek olmaktan nefret ediyordu.Babasına,bu konu hakkında çok yalvarmıştı.Ancak Engin onları iyi anlaşan kardeşler olarak görmekte ısrar ediyordu. Okuldakilerin,onları aynı evden çıkıpta üvey kardeş olarak bilmemesini nasıl sağlayabilirdi ? Babasına kızgınlığı giderek artıyordu…Okulunda popüler biriydi ve şimdi o üvey,havasını bozacaktı…Servise binerken peşlerinden Rüya da geliyordu.Olamaz ! Herkes onun kim olduğunu soracaktı.Derhal inandırıcı bir yalan bulmalıydı.Can,binbir çeşit yalan türetirken Savaş,annesini öptü ve servise bindi.Beyaz servisin için süzdü.Fazla geniş değildi içerisi.Tüm yerler dolmuştu.Herkes başını başka yöne çevirmiş,kimse ona yer verip sıkışmayı göze almak istemiyordu anlaşılan.
-Heey Can.Nasılsın ?Ordaki kadın da kim ?
İşte başlıyordu.Kumral dalgalı saçlı,kahverengi gözlü bir kız 32 dişiyle birlikte Can’a sırıtıyordu.Dilara.Geçen yıl Can’ın arkasından o kadar koşmuştu ki bu yıl da devam edecek gibiydi.Can hiç oralı olmayıp ön tarafta 2 oğlanın yanına yereşti.Servis harekete geçtiği halde Savaş hala ayakta dikiliyordu.Okul yolu ne kadar uzunsa o kadar kötüydü Savaş için.Ayakta dikilmekten nefret ederdi.Derken omzuna bir el dokundu.Can’a selam veren kız buruk bir gülümseme ile ona bakıyordu.
-Yanıma gelebilirsin istersen.
Biran duraksadı.Ardından tebessümle başını salladı ve yanına oturdu.Neredeyse herkes birbirini tanıyordu.Yazın nerelere gittiklerini,neler yaptıklarını birbirleirne hava atarak anlatıyorlardı.Yanındaki kızı kimse takmıyor gibiydi.Belki o da yeni öğrenciydi ama Can’ı tanıyordu.Derken,
-Ben Dilara.
Dedi kız tebessümle elini uzatarak.
-Ben de Savaş.
Diyerek elini uzattı.
-Yeni öğrencisin galiba.Seni geçen yıl hiç görmedim.
-Evet.
Arkada oturan iki kız kıkırdamaya başladı ve Dilara'nın koltuğunu tekmeledi.
-Ne o ? Yeni çocuğa mı asılıyorsun ?
-Hiçte bile !
Dedi Dilara sertçe.Kollarını birbirlerine sıkıca bağladı ve camdan dışarıya baktı.Savaş,Dilara'nın bu duruma bozulduğunu anladı ve yavaşça kulağına eğilerek,
-Kimseyi takmaman gerekir.Sonuçta herkes bir şeyleri atıp tutmakta..
Kız şaşkınca başını çevirip Savaş’a baktı.Savaş’ın gözleri ise Dilara’nın açık çantasının içindeki bagetlere ilişti.
-Bateri mi çalışıyorsun ?
Diye bağırdı şaşkınlıktan.
-E-evet.Uğuruna inandığım için ilk günümde şans getirsin diye getirdim.
Diye kekeledi Dilara.Arkadaki kızlarda sohbetlerine odaklanmıştı.Kimse
Dilara’nın bateri çaldığını bilmiyordu.Herkes daha çok Dilara’yı işe yaramaz bir kız olarak görmüştü.Arkadaki kızlardan biri,
-Duydunuz mu ? Dilara bateri çalıyormuş.
Ardından da kahkahayı kopardı.Sevisteki herkes Dilara’ya bakıp kıkırdıyordu.Dilara ise yumruklarını sıkmış,gözleri sulanmıştı…Savaş bi anda bağırdığı için kendini suçlu hissetmişti.
-Eminim harika çalıyordur.
Diye çıkıştı Savaş.Şimdi herkes ona bakıyordu.Ama o yüzünü Dilara’ya çevirmişti.Gençler cidden çok acımasızlardı…
-Ben de gitar çalıyorum.Sevdiğin gruplar hangileri ?
Bütün yol boyunca herkes fısıtılar eşliğinde Dilara ve Savaş hakkında dalga geçse de onlar kimseyi takmayıp sohbetlerine devam etmişlerdi.
Araba yavaşça durdu.Herkes ayaklanıp kapıya yöneldi.Can,Savaş’a omuz attı ve ardından servisi terk etti.Sessiz kalmak en iyisi olacaktı...Okul bahçesi baya büyüktü.Öğrenciler sıcaktan bunalmış ancak konuşmaktan yorulmamışlardı.3-4 kişilik gruplar halinde geziyor,kıkırdıyorlardı.Dilara ve Savaş ise boş buldukları bir banka oturmuş müzik grupları hakkında yorumlar yapıyorlardı.Derken
-Bir iki bir iki
Ses,mikrofonu yiyormuşçasına ağzına yaklaştıran kızıl saçlı,gözlüklü bir bayana aitti.
-Lütfen herkes sıraya girsin.Herkes sınıfını biliyor olmalı.Daha önceden ailelerinize mesaj gönderilmişti.
Tüm konuşma boyunca hiç sınıflarını sormamışlardı.Sıraya doğru yol alırken,
-Hangi sınıftaydın ?
Diye sordu Savaş aynı sınıfta olmayı umut ederek.
-10-B.Sen ?
-Ben de.
Aynı sınıfta olmaları ikisini de mutlu etmişti.En çok ta Savaş’ı.Can’ın olduğu bir sınıf hiç çekilmezdi.Ama Dilara onu çekilir kılabilirdi.Çünkü çoğu zevkleir aynıydı.İlk günden iyi anlaşacağı birini bulcağını hiç düşünmüyordu.Dilara ise ilk defa biri tarafından bu kadar hoş karşılanmıştı.Sıraya geldiklerinde,
-Ben yeni Okul Müdürü’nüz Münevver.Umarım iyi bir dönem geçiririz.Tabii bu size kalmış.
Dedi iğneleyici bir tonda.Zilin çalması ile herkes okul binasına doğru yöneldi…Herşey şimdi başlıyordu..
3.Bölüm
Dışlanan Kız
-HEMEN ONU ORADAN KALDIR !
Can,morarmış yüzü,sıkılmış yumrukları ile kaskatı kesilmişti.
-Burası aynı zamanda benim de odam.Annenin resmine karışmadığıma göre sen de buna karışamazsın.
Dedi Savaş ve çivinin üstüne,kahverengi kalın bir çerçeve yerleştirdi.Resimde,elinde bebek maması ile kucağındaki bebeği besleyen;siyah saçlı ve bıyıklı,neşeli bir adam Savaş’a sırıtıyordu..
-Odama sen sonradan geldiğine göre burada ne bulduysan katlanmak zorundasın.Seni kabul ettiğime dua et.
Dedi pis bir sırıtışla.
-Senden kabul falan beklemedim ben.Senin odan uygun görüldü.Evin küçükse ben napabilirim.
Can’ı iyice çileden çıkıyordu.Üvey,evin gözdesi haline gelmişti.Her seferinde ona karşı iyi davranması için uyarılıyordu.Her şeyini onunla paylaşıyordu…
-Yemek hazır.
Dedi Rüya,aşağıdan seslenerek.Savaş,resme tekrar baktı ve gülümsedi.Ardından kapıya doğru yöneldi ve son-
BAM!
Savaş neye uğradığını şaşırdı.Başı ve dizleri öyle acıyorduki tepesinde dikilip sırıtan Can’ı duymuyordu bile.Sadece acısına odaklanmıştı.Can ise katıla katıla gülüyordu.İyi çelme takmıştı ki Savaş havalanıp pat diye yere yapışmıştı.Ama Can,Savaş’ın başını çalışma masasının sivri ucuna vurduğunu,alnındaki kan sayesinde fark etmişti..
Aniden kapı açıldı ve Engin içeriye girdi.
-Hadi oyalanmayın yeme-
Gördüğü manzara karşısında donup kaldı.
-Bana hemen sağlık çantamızı getir.İçinde yarabandı,ve pamuk var.Acımış olmalı.
Diye devam etti ve Savaş’ın yarasını kontrol etmek için yanına çömeldi.
-Nerede olduğunu bilmiyorum.
Diye yalan söyledi Can.Gayette nerede olduğunu biliyordu.Ama o üveye yardım etmeyecekti.
-Ben iyiyim..
Dedi Savaş.Acısı dinmişti ve rahatça konuşabiliyordu.Yerden kalkıp doğruldu ve
-Sadece ufak bir sıyırık.
-Evet öyle ancak mikrop kapabilir o yüzden işi bana bırak.
Yine kıllığı tutmuştu.Abartmayı ne kadar da çok seviyordu.Ya da ona yardım ederse kendisine minnet duyacağını mı zannediyordu ?
-Hayır istemiyorum.
Diye üsteledi.Ardından içeriye Rüya da girdi.
-İyi misin Savaş ?
Derken Savaş’ın arkasındaki resim gözüne ilişti.Bir kaç saniye orada takılı kaldı sonrasında hemen Savaş’ın alnını kontrol etti.Yara gerçekten de yok denilecek kadar küçüktü.Üstündeki kan kurumuştu.
-Bu nasıl oldu Savaş anlat hadi ?
Diye sordu Engin.
-Babamın resmini duvara asmıştım gördüğünüz gibi.Can ise buna sinirlendi.Sevgili annesinin resmi için bir şey dediğimi hatırlamıyorum bile.Sonra yemek için aşağıya inmek üzereydim ve bana çelme taktı.Da-
-Hayır sen kendin ayağıma takıldın !
Diye böğürdü Can.
-Hiçbir şey yapmadığıma yemin ederim.Kendisi yürürken ayağıma takıldı ve düştü.Yapabileceğim hiçbir şey yoktu.
Engin inanmamış bakışlarla Can’ı süzdü.Can,bu numaraları yemediğini anlamıştı..
-Cezalısın ! 2 hafta boyunca bilgisayar ve evden çıkman yasak.Sadece okula gitmek için çıkacaksın,itiraz istemiyorum.Kardeşin ile anlaşmayı öğrenmelisin ve onun değerlerine saygı göstermek zorundasın.Ayrıca derhal kardeşinden özür dilemelisin !
Diye böğürdü Engin.İşte Savaş’ın en çok sevdiği an geliyordu..Can’ı tekrar küçük düşürecekti.
-Hayır.Nasıl oluyor da öz evladına inanmayıp bir üveye inanıyorsun sen !
-Cezan 1 aya çıkıyor Can!
Diye bağırdı Engin.Savaş,Can’ın özür dilemesini duymak için sabırsızlanıyordu..
-Özür dilerim..
***
Çalar saat gürültüyle öterken Savaş yavaş yavaş gözlerini açtı.Saati susturduktan sonra ranzanın yukarsında yatan Can’ın inmesini bekledi.Dünkü olay iyice sinirlerini bozmuştu anlaşılan.Hala suratı asıktı.Savaş ise bu durumdan çok memnundu.2-0 öndeydi.Başına buz koymasına rağmen morluk hala belirgindi.İlk okul günü için değişik bir izlenim oluşturup oluşturmayacağını düşündü.Başını sağına çevirdi ve sandalyenin üstünde duran yeni formasına baktı.Gri pantolon,beyaz gömelek,siyah kravat ve siyah çoraplar..Yeni okulu nasıl bir yerdi acaba ? Yeni sınıfı ? Yeni arkadaşları ? Can ile birlikte aynı okul..Aynı sınıf..Evde gördüğü yetmiyor muydu zaten ? Saata tekrar baktı derhal hazırlanmazsa geç kalacağını anladı.Aynanın karşısına geçip kendini yeni formalarıyla süzdü.Lise 2 Fen bölümü öğrencisiydi artık..Ne çabuk büyüyüp te liseye geçmişti..Aşağıda harika bir sofra onu bekliyordu.Ama Savaş’ın midesi o kadar bulanıyordu ki...Annesinin zorlamaları sonucunda yediği 2 dilim ekmek ve içtiği süt karnını doyurmasına yetmişti.Midesindeki geri kalan kısım sadece stres ve heyecandan oluşmaktaydı.
Düt düt!
Servisin kornası olmalıydı muhtemelen.Can,üvey ile birlikte aynı okula gidecek olmaktan nefret ediyordu.Babasına,bu konu hakkında çok yalvarmıştı.Ancak Engin onları iyi anlaşan kardeşler olarak görmekte ısrar ediyordu. Okuldakilerin,onları aynı evden çıkıpta üvey kardeş olarak bilmemesini nasıl sağlayabilirdi ? Babasına kızgınlığı giderek artıyordu…Okulunda popüler biriydi ve şimdi o üvey,havasını bozacaktı…Servise binerken peşlerinden Rüya da geliyordu.Olamaz ! Herkes onun kim olduğunu soracaktı.Derhal inandırıcı bir yalan bulmalıydı.Can,binbir çeşit yalan türetirken Savaş,annesini öptü ve servise bindi.Beyaz servisin için süzdü.Fazla geniş değildi içerisi.Tüm yerler dolmuştu.Herkes başını başka yöne çevirmiş,kimse ona yer verip sıkışmayı göze almak istemiyordu anlaşılan.
-Heey Can.Nasılsın ?Ordaki kadın da kim ?
İşte başlıyordu.Kumral dalgalı saçlı,kahverengi gözlü bir kız 32 dişiyle birlikte Can’a sırıtıyordu.Dilara.Geçen yıl Can’ın arkasından o kadar koşmuştu ki bu yıl da devam edecek gibiydi.Can hiç oralı olmayıp ön tarafta 2 oğlanın yanına yereşti.Servis harekete geçtiği halde Savaş hala ayakta dikiliyordu.Okul yolu ne kadar uzunsa o kadar kötüydü Savaş için.Ayakta dikilmekten nefret ederdi.Derken omzuna bir el dokundu.Can’a selam veren kız buruk bir gülümseme ile ona bakıyordu.
-Yanıma gelebilirsin istersen.
Biran duraksadı.Ardından tebessümle başını salladı ve yanına oturdu.Neredeyse herkes birbirini tanıyordu.Yazın nerelere gittiklerini,neler yaptıklarını birbirleirne hava atarak anlatıyorlardı.Yanındaki kızı kimse takmıyor gibiydi.Belki o da yeni öğrenciydi ama Can’ı tanıyordu.Derken,
-Ben Dilara.
Dedi kız tebessümle elini uzatarak.
-Ben de Savaş.
Diyerek elini uzattı.
-Yeni öğrencisin galiba.Seni geçen yıl hiç görmedim.
-Evet.
Arkada oturan iki kız kıkırdamaya başladı ve Dilara'nın koltuğunu tekmeledi.
-Ne o ? Yeni çocuğa mı asılıyorsun ?
-Hiçte bile !
Dedi Dilara sertçe.Kollarını birbirlerine sıkıca bağladı ve camdan dışarıya baktı.Savaş,Dilara'nın bu duruma bozulduğunu anladı ve yavaşça kulağına eğilerek,
-Kimseyi takmaman gerekir.Sonuçta herkes bir şeyleri atıp tutmakta..
Kız şaşkınca başını çevirip Savaş’a baktı.Savaş’ın gözleri ise Dilara’nın açık çantasının içindeki bagetlere ilişti.
-Bateri mi çalışıyorsun ?
Diye bağırdı şaşkınlıktan.
-E-evet.Uğuruna inandığım için ilk günümde şans getirsin diye getirdim.
Diye kekeledi Dilara.Arkadaki kızlarda sohbetlerine odaklanmıştı.Kimse
Dilara’nın bateri çaldığını bilmiyordu.Herkes daha çok Dilara’yı işe yaramaz bir kız olarak görmüştü.Arkadaki kızlardan biri,
-Duydunuz mu ? Dilara bateri çalıyormuş.
Ardından da kahkahayı kopardı.Sevisteki herkes Dilara’ya bakıp kıkırdıyordu.Dilara ise yumruklarını sıkmış,gözleri sulanmıştı…Savaş bi anda bağırdığı için kendini suçlu hissetmişti.
-Eminim harika çalıyordur.
Diye çıkıştı Savaş.Şimdi herkes ona bakıyordu.Ama o yüzünü Dilara’ya çevirmişti.Gençler cidden çok acımasızlardı…
-Ben de gitar çalıyorum.Sevdiğin gruplar hangileri ?
Bütün yol boyunca herkes fısıtılar eşliğinde Dilara ve Savaş hakkında dalga geçse de onlar kimseyi takmayıp sohbetlerine devam etmişlerdi.
Araba yavaşça durdu.Herkes ayaklanıp kapıya yöneldi.Can,Savaş’a omuz attı ve ardından servisi terk etti.Sessiz kalmak en iyisi olacaktı...Okul bahçesi baya büyüktü.Öğrenciler sıcaktan bunalmış ancak konuşmaktan yorulmamışlardı.3-4 kişilik gruplar halinde geziyor,kıkırdıyorlardı.Dilara ve Savaş ise boş buldukları bir banka oturmuş müzik grupları hakkında yorumlar yapıyorlardı.Derken
-Bir iki bir iki
Ses,mikrofonu yiyormuşçasına ağzına yaklaştıran kızıl saçlı,gözlüklü bir bayana aitti.
-Lütfen herkes sıraya girsin.Herkes sınıfını biliyor olmalı.Daha önceden ailelerinize mesaj gönderilmişti.
Tüm konuşma boyunca hiç sınıflarını sormamışlardı.Sıraya doğru yol alırken,
-Hangi sınıftaydın ?
Diye sordu Savaş aynı sınıfta olmayı umut ederek.
-10-B.Sen ?
-Ben de.
Aynı sınıfta olmaları ikisini de mutlu etmişti.En çok ta Savaş’ı.Can’ın olduğu bir sınıf hiç çekilmezdi.Ama Dilara onu çekilir kılabilirdi.Çünkü çoğu zevkleir aynıydı.İlk günden iyi anlaşacağı birini bulcağını hiç düşünmüyordu.Dilara ise ilk defa biri tarafından bu kadar hoş karşılanmıştı.Sıraya geldiklerinde,
-Ben yeni Okul Müdürü’nüz Münevver.Umarım iyi bir dönem geçiririz.Tabii bu size kalmış.
Dedi iğneleyici bir tonda.Zilin çalması ile herkes okul binasına doğru yöneldi…Herşey şimdi başlıyordu..
etttooo ^^''' flood olcak ama yeni bölüm ekliyecektim ^^'''
mavi jüpiter okuduğun için çok teşekkür ederim ^^ artık asıl konuya geçmek lazım.Hikaye ne kadar 2 üvey kardeşin dramıymış gibi gözükse de aslında daha fazlasını anlatacak xD
4.Bölüm
Cherien
Sıcak esinti hafifçe perdeleri havalandırdı.Savaş,sınıfa ilk girdiği andan beri gözünde kestirdiği yere oturmuştu.En arka sıra,cam kenarı.Sınıflarda cam kenarı her zaman tercihiydi.Derslerden bunaldığı zaman dışarıyı gözetlemek onu rahatlatıyordu.Sağınında ise Dilara oturmaktaydı.Çenesini iki elinin üstüne yerleştirmiş sınıfı gözlemliyordu.Can,sırtını duvara yaslamıştı.Yanında iri yarı bir çocuk koluna yaptırdığı dövmeyi gösteriyordu.Duvar kenarı sıralarındakilerinden “vaov”sesleri yükselirken,Can hiç oralı değildi.Savaş,iç geçirerek başını kendi sırasının en önünde oturan kızlara çevirdi.Birbirlerine çok heyecanlı bişeyler anlatıyor gibiydiler.Neredeyse hiç nefes almıyorlar, sadece arada kıkırdıyorlardı.Onların arkalarındaki 2 sırada ise hiç ses yoktu.Sınıfın ortasındaki sıra çoktan birbirleriyle kaynaşmış gibi görünüyordu.
-Pardon.Burası boş mu ?
Savaş,aniden irkildi.Ses,sarışın mavi gözlü hoş bir kıza aitti.Kızın narin eli Savaş ve Dilara’nın önündeki sırayı gösteriyordu.Yanındaki kumral,mavi gözlü,ondan biraz daha uzun olan kız, çoktan sıraya yerleşmişti.
-Kimse oturmuyor.
Dedi Dilara tebessümle.Sarışın kız da gülümsedi ve sıraya yerleşti.Bu sırada kumral kız kulağına fısıldadı;
-Kibar olmayı bırak artık.
Sarışın kız sadece Savaş’ı değil sınıftaki diğer öğrencilerin de dikkatini çekmiş gibiydi.En ön sıradaki kızlar bu durumdan pek hoşnut kalmamışlardı.Yüzleri ekşimiş bir halde sarışın kızı süzüyorlardı.Can,dövmesini ballandıra ballandıra anlatan çocuğu şimdi hepten duymuyordu.Aniden kapının açılmasıyla herkesin dikkati şimdi;sınıfa giren,gözlüklü kısa boylu bir kadındaydı.
-Günaydın.
Dedi tebessümle.Ardından çantasını hafifçe masaya attı ve sandalyeye oturdu.Ellerini birleştirip teker teker herkese gülümsedi.
-Hepiniz çok enerjik görünüyorsunuz.
Dedi kahkaha atarak.Siyah saçları omzuna kadar geliyordu.Gözlüklerinin arkasındaki gözler çok tanıdık bir maviydi…
-Ben müzik ve ayrıyetten de sınıf öğretmeniniz Şirin.
Dedi ve tahtaya ismini yazdı.Ellerini tekrar birleştirip sıra aralarını gezmeye başladı.
-Şimdi.Beni hiç bölmezseniz tüm isteklerimi bir çırpıda dile getireceğim.Sınıfla ilgili herhangi bir sorununuzu hiç çekinmeden söyleyin.Sadece sınıf değil diğer konularda da bana danışabilirsiniz elbette.Sınıf başkanı ve diğer kol seçimleri 3 hafta sonra gerçekleşecek.Demokratik bir seçim olacak.Ayrıyetten Oturma düzeninizi de öğretmenlerden gelen “X kişi orada daha çok konuşuyor” şikayetlerine göre ayarlayacağım.Şuanki yerinizde hiç konuşmazsanız değiştirmemize de gerek kalmayabilir.Dersim içinse,müziği sevmek,ritimleri hissetmek yeterli olacaktır.Umarım keyifli bir ders yılı geçiririz.
Dedi sıcacık bir gülümsemeyle.Ardından sınıf defterine yöneldi ve içinden bir kağıt çıkardı.
-Ders programanızı tahtaya yazmaya kim hevesli ?
Ön sıralardan bir oğlan koşarcasına kağıdı ve tebeşiri kaptı.
-Lütfen herkes not alsın.
***
-Şimdi de sıra sizleri tanımakta.Ah tabi daha kendimi tam tanıtmadım.Kitap okumayı,doğal olarak müzik dinlemeyi çok severim.Çiçekler ilgi alanıma giriyor.Yüzmek te en sevdiğim spordur.
Konuşmasını tamamladıktan sonra öndeki kıkırdayan kızlara elini uzatarak kalk işareti yaptı.Herkes sırayla kendini tanıtmaya başladı.Sıra, Savaş’ın önündeki kumral kıza geldiğinde ;
-İsmim Nil.Hayvanlarla ilgilenmeyi çok severim.1 kaplumbağam ve 1 papağanım var.Ayrıca edebiyata,gezmeye,sinemaya gitmeye bayılırım.Müzikle de aram iyidir.Ama sadece dinlemeyi tercih ederim.
Ve sıra sarışın kızdaydı.
-Adım Cherien.Fransa’dan 2 yıl önce geldim.*ooo sesleri*Ben de hayvanları çok severim.Lucky adında bir köpeğim var.
Şirin Hoca şimdi de eliyle Savaş’ı işaret etmişti.
-Adım Savaş.Şuan bir şey beslemesem de hayvanları ben de seviyorum.Resim ve müzikle de aram iyidir.Boş vakitlerimde gitar çalıyorum.
-Ah savaş iyi bir noktaya değindin.
Diye böldü Şirin.
-Size açıklamam gereken en önemli şeyi unutmuşum.Bu yıl Bakanlığın düzenlediği “Okullar Arası Müzik Yarışması” var.Savaş gibi enstrüman çalan ya da sesine güvenen öğrencilerimiz 15 Ekim 2009 tarihine kadar başvuru yaparak etkinliğe katılabilir.Başvurular okulun müzik klubüne yapılacak.Sorusu olan ?
Kimse elini kaldırmayınca
-Devam edebilirsin Savaş
-Bu kadar efendim.
Dedi Savaş tebessümle ve yerine oturdu.Müzik yarışması mı?Kendini göstermek için harika bir fırsat olabilirdi.Şansını deneyecekti.
-İsmim Dilara.Ben de bateri çalıyorum.Tatlılara karşı zaafım var.Özellikle de çikolata.Fotoğraf çekmeye,gezmeye müzik dinlemeye bayılırım.
Ardından orta sıra kendini tanıttı.Sınıfta tek kendini tanıtmayan Can kalmıştı.Savaş,elinden geldiğince ilgilenmemeye çalıştı.Hiç te onu tanımaya hevesli değildi.
-Adım Can.Bas gitar çalıyorum.Uyku ve yemeyi severim.Arabalara ilgim çoktur.
Can’ın da kendini tanıtmasının ardından zil çaldı.
-Hepinizle tanıştığıma çok memnun oldum.Dağılabilirsiniz.
***
İlk gün çabuk geçmişti.Şirin hocadan sonra 2 öğretmenle daha tanışmışlardı.İlki matematik öğretmeni Nilüfer Hanım.Oldukça tatlı ve espirili bir bayana benziyordu.İngilizce Öğretmeni Ahmet Bey’in dersleri ise tam bir felakketi.
***
Eve gitme zili çaldıktan sonra herkes bahçeye üşüştü.Tam servise bineceklerdi ki Dilara aniden ciyakladı.
-Olamaz ! En sevdiğim küpem kayıp.
-Çantanı iyice kontrol ettin mi ?
-Evet.Tam 4 kez.
Dedi ve hemen koşmaya başladı.Savaş ise servis şöförüne durumu bildirip beklemesini rica etti.Bahçenin heryerini talan etmiş ama o küçücük inci küpesini bulamamıştı.”Belki sınıfta düşürdüm” diye iç geçirdi ve sınıfın yolunu tuttu.İşte ordaydı,öğretmen masasının altında.Derken gözüne,Cherien’in sırasının üstündeki kitap dikkatini çekti.Yarın ona vermek üzere kitabı aldı ve tekrar koşmaya başladı.Nefes nefese kalmıştı.Savaş'ın onun için ayırttığı yere yerleştikten sonra
-Herkesten özür dilerim.
Pek hoş olmayan mırıltılar yükselse de onları takmadı.
-Sanırım Cherien denen kız bunu unutmuş.
Dedi Dilara kitabı göstererek.Şaka olmalıydı.
-Hayır bu kitap değil.Bu bir manga.Hem de en sevdiğim manga.Niruberu ! Anlaşılan Cherien ile çok ortak noktamız var..
mavi jüpiter okuduğun için çok teşekkür ederim ^^ artık asıl konuya geçmek lazım.Hikaye ne kadar 2 üvey kardeşin dramıymış gibi gözükse de aslında daha fazlasını anlatacak xD
4.Bölüm
Cherien
Sıcak esinti hafifçe perdeleri havalandırdı.Savaş,sınıfa ilk girdiği andan beri gözünde kestirdiği yere oturmuştu.En arka sıra,cam kenarı.Sınıflarda cam kenarı her zaman tercihiydi.Derslerden bunaldığı zaman dışarıyı gözetlemek onu rahatlatıyordu.Sağınında ise Dilara oturmaktaydı.Çenesini iki elinin üstüne yerleştirmiş sınıfı gözlemliyordu.Can,sırtını duvara yaslamıştı.Yanında iri yarı bir çocuk koluna yaptırdığı dövmeyi gösteriyordu.Duvar kenarı sıralarındakilerinden “vaov”sesleri yükselirken,Can hiç oralı değildi.Savaş,iç geçirerek başını kendi sırasının en önünde oturan kızlara çevirdi.Birbirlerine çok heyecanlı bişeyler anlatıyor gibiydiler.Neredeyse hiç nefes almıyorlar, sadece arada kıkırdıyorlardı.Onların arkalarındaki 2 sırada ise hiç ses yoktu.Sınıfın ortasındaki sıra çoktan birbirleriyle kaynaşmış gibi görünüyordu.
-Pardon.Burası boş mu ?
Savaş,aniden irkildi.Ses,sarışın mavi gözlü hoş bir kıza aitti.Kızın narin eli Savaş ve Dilara’nın önündeki sırayı gösteriyordu.Yanındaki kumral,mavi gözlü,ondan biraz daha uzun olan kız, çoktan sıraya yerleşmişti.
-Kimse oturmuyor.
Dedi Dilara tebessümle.Sarışın kız da gülümsedi ve sıraya yerleşti.Bu sırada kumral kız kulağına fısıldadı;
-Kibar olmayı bırak artık.
Sarışın kız sadece Savaş’ı değil sınıftaki diğer öğrencilerin de dikkatini çekmiş gibiydi.En ön sıradaki kızlar bu durumdan pek hoşnut kalmamışlardı.Yüzleri ekşimiş bir halde sarışın kızı süzüyorlardı.Can,dövmesini ballandıra ballandıra anlatan çocuğu şimdi hepten duymuyordu.Aniden kapının açılmasıyla herkesin dikkati şimdi;sınıfa giren,gözlüklü kısa boylu bir kadındaydı.
-Günaydın.
Dedi tebessümle.Ardından çantasını hafifçe masaya attı ve sandalyeye oturdu.Ellerini birleştirip teker teker herkese gülümsedi.
-Hepiniz çok enerjik görünüyorsunuz.
Dedi kahkaha atarak.Siyah saçları omzuna kadar geliyordu.Gözlüklerinin arkasındaki gözler çok tanıdık bir maviydi…
-Ben müzik ve ayrıyetten de sınıf öğretmeniniz Şirin.
Dedi ve tahtaya ismini yazdı.Ellerini tekrar birleştirip sıra aralarını gezmeye başladı.
-Şimdi.Beni hiç bölmezseniz tüm isteklerimi bir çırpıda dile getireceğim.Sınıfla ilgili herhangi bir sorununuzu hiç çekinmeden söyleyin.Sadece sınıf değil diğer konularda da bana danışabilirsiniz elbette.Sınıf başkanı ve diğer kol seçimleri 3 hafta sonra gerçekleşecek.Demokratik bir seçim olacak.Ayrıyetten Oturma düzeninizi de öğretmenlerden gelen “X kişi orada daha çok konuşuyor” şikayetlerine göre ayarlayacağım.Şuanki yerinizde hiç konuşmazsanız değiştirmemize de gerek kalmayabilir.Dersim içinse,müziği sevmek,ritimleri hissetmek yeterli olacaktır.Umarım keyifli bir ders yılı geçiririz.
Dedi sıcacık bir gülümsemeyle.Ardından sınıf defterine yöneldi ve içinden bir kağıt çıkardı.
-Ders programanızı tahtaya yazmaya kim hevesli ?
Ön sıralardan bir oğlan koşarcasına kağıdı ve tebeşiri kaptı.
-Lütfen herkes not alsın.
***
-Şimdi de sıra sizleri tanımakta.Ah tabi daha kendimi tam tanıtmadım.Kitap okumayı,doğal olarak müzik dinlemeyi çok severim.Çiçekler ilgi alanıma giriyor.Yüzmek te en sevdiğim spordur.
Konuşmasını tamamladıktan sonra öndeki kıkırdayan kızlara elini uzatarak kalk işareti yaptı.Herkes sırayla kendini tanıtmaya başladı.Sıra, Savaş’ın önündeki kumral kıza geldiğinde ;
-İsmim Nil.Hayvanlarla ilgilenmeyi çok severim.1 kaplumbağam ve 1 papağanım var.Ayrıca edebiyata,gezmeye,sinemaya gitmeye bayılırım.Müzikle de aram iyidir.Ama sadece dinlemeyi tercih ederim.
Ve sıra sarışın kızdaydı.
-Adım Cherien.Fransa’dan 2 yıl önce geldim.*ooo sesleri*Ben de hayvanları çok severim.Lucky adında bir köpeğim var.
Şirin Hoca şimdi de eliyle Savaş’ı işaret etmişti.
-Adım Savaş.Şuan bir şey beslemesem de hayvanları ben de seviyorum.Resim ve müzikle de aram iyidir.Boş vakitlerimde gitar çalıyorum.
-Ah savaş iyi bir noktaya değindin.
Diye böldü Şirin.
-Size açıklamam gereken en önemli şeyi unutmuşum.Bu yıl Bakanlığın düzenlediği “Okullar Arası Müzik Yarışması” var.Savaş gibi enstrüman çalan ya da sesine güvenen öğrencilerimiz 15 Ekim 2009 tarihine kadar başvuru yaparak etkinliğe katılabilir.Başvurular okulun müzik klubüne yapılacak.Sorusu olan ?
Kimse elini kaldırmayınca
-Devam edebilirsin Savaş
-Bu kadar efendim.
Dedi Savaş tebessümle ve yerine oturdu.Müzik yarışması mı?Kendini göstermek için harika bir fırsat olabilirdi.Şansını deneyecekti.
-İsmim Dilara.Ben de bateri çalıyorum.Tatlılara karşı zaafım var.Özellikle de çikolata.Fotoğraf çekmeye,gezmeye müzik dinlemeye bayılırım.
Ardından orta sıra kendini tanıttı.Sınıfta tek kendini tanıtmayan Can kalmıştı.Savaş,elinden geldiğince ilgilenmemeye çalıştı.Hiç te onu tanımaya hevesli değildi.
-Adım Can.Bas gitar çalıyorum.Uyku ve yemeyi severim.Arabalara ilgim çoktur.
Can’ın da kendini tanıtmasının ardından zil çaldı.
-Hepinizle tanıştığıma çok memnun oldum.Dağılabilirsiniz.
***
İlk gün çabuk geçmişti.Şirin hocadan sonra 2 öğretmenle daha tanışmışlardı.İlki matematik öğretmeni Nilüfer Hanım.Oldukça tatlı ve espirili bir bayana benziyordu.İngilizce Öğretmeni Ahmet Bey’in dersleri ise tam bir felakketi.
***
Eve gitme zili çaldıktan sonra herkes bahçeye üşüştü.Tam servise bineceklerdi ki Dilara aniden ciyakladı.
-Olamaz ! En sevdiğim küpem kayıp.
-Çantanı iyice kontrol ettin mi ?
-Evet.Tam 4 kez.
Dedi ve hemen koşmaya başladı.Savaş ise servis şöförüne durumu bildirip beklemesini rica etti.Bahçenin heryerini talan etmiş ama o küçücük inci küpesini bulamamıştı.”Belki sınıfta düşürdüm” diye iç geçirdi ve sınıfın yolunu tuttu.İşte ordaydı,öğretmen masasının altında.Derken gözüne,Cherien’in sırasının üstündeki kitap dikkatini çekti.Yarın ona vermek üzere kitabı aldı ve tekrar koşmaya başladı.Nefes nefese kalmıştı.Savaş'ın onun için ayırttığı yere yerleştikten sonra
-Herkesten özür dilerim.
Pek hoş olmayan mırıltılar yükselse de onları takmadı.
-Sanırım Cherien denen kız bunu unutmuş.
Dedi Dilara kitabı göstererek.Şaka olmalıydı.
-Hayır bu kitap değil.Bu bir manga.Hem de en sevdiğim manga.Niruberu ! Anlaşılan Cherien ile çok ortak noktamız var..
Berk inanmican ama ben de okudum XP (valla bak XD) Biraz Nanamsı yerler vardı ama kendi yorumunu da katmışın güzel olmuş U_U ayrıcana bilge filan göremedim sonunda vazgeçtin mi katmaktan XD ileriki bölümleri buraya da koy mgt den bakmaya hiiç uğraşamam =D hadi kolay gelsin~
3. sayfa (Toplam 5 sayfa) [ 61 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |