Yaş: 31 Kayıt: 24 May 2011 Mesajlar: 1,239 Cinsiyet: Erkek Nerden: ... Teşekkür: 550
Durumu: Çevrimdışı
OleSea Aşk'ın Koruyucusu
Konu: Yanıt: Beş Buçuk'u Geçerken...
Ne demek hp'ciğim..beklerim tabii ki u.u..Sen iyileş de bakarız gerisine..
18 May 2012 18:19
Mari Eternal Sailor Moon
Yaş: 17 Kayıt: 03 Şub 2008 Mesajlar: 2,867 Nerden: not honolulu for sure Teşekkür: 417
Durumu: Çevrimdışı
Mari Eternal Sailor Moon
Konu: Yanıt: Beş Buçuk'u Geçerken...
Sonunda adam gibi fanfic yazabilen birilerini daha buldum, script tarzından gına gelmişti.
Oleseayla beraber fanfic yazın bence
look at all of the damage you've done in time
18 May 2012 19:25
Bu mesaja teşekkür edenler (2 kişi): hp*star, OleSea
OleSea Aşk'ın Koruyucusu
Yaş: 31 Kayıt: 24 May 2011 Mesajlar: 1,239 Cinsiyet: Erkek Nerden: ... Teşekkür: 550
Durumu: Çevrimdışı
OleSea Aşk'ın Koruyucusu
Konu: Yanıt: Beş Buçuk'u Geçerken...
Çok teşekkürler..Daha önce hiç aklıma gelmemişti..Gerçi gelseydi de ne olurdu ki ikimiz de .ok yoğunuz..
Neyse..bakarız ya..
Sağol Marisa..Bu gizli,güzel iltifatın için..(gizliden kastım üstü kapalı )
Önsöz'ün hikayeyle alakası yok dediğin için hiç okumadım açık söyleyeyim, geri dönüp okumak gibi bir huyum da yoktur tüm hikaye bitmeden. Sabırsız bir okuyucu sayıldığımdan ana bölüm ile başladım okumaya. Şimdilik iyi, kötü, şahane, berbat, sıradan, özgün gibisinden bir yorum yapmıyorum, ikinci bölümü bekliyorum.
(hp*star sen spoileri şimdilik okuma)
Spoiler:
oldukça güzel bir hikaye olacak gibi
20 May 2012 17:31
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): hp*star
hp*star Ay Savaşçısı
Kayıt: 19 Ksm 2010 Mesajlar: 730 Teşekkür: 320
Durumu: Çevrimdışı
hp*star Ay Savaşçısı
Konu: Yanıt: Beş Buçuk'u Geçerken...
@Marisa
senden boyle bir yorum gormeyi hic beklemiyordum. mutlu oldum tesekkurler (: umarim devami da hosuna gider ^.^
@Artemis
onsozu okumamis olman cok da buyuk bir ziyan degil merak etme (:
net bir yorum getirmemen guzel. tesekkur ederim (: (spo'yu okumadim ama her an okuyabilirim ^^ )
_________
daha fazla bekletmeden 1. bolumun bir kismini veriyorum. umarim begenirsiniz (:
(fazla mi kisa oldu ne -_-' neyse artik -,-" )
~1. BÖLÜM~
Spoiler:
Çaat! Çat! Çaatt!...
“ Uyandım yine..
Bomboş karanlıkta bir kıpırtı arıyor,ışığa aç gözlerim. Karanlığı nitelemeye çalışıyor gibi..
.Ne arabaların, ne lambaların, ne ışığı yanan evlerin, ne de parıltılı ayin olduğu, bir sokaktayım belki. Perdeleri sıkıca kapanmış pencereleri olan soğuk bir evde ya da. Belki de düşüncelerimin içindeyim. Doğru ya! Böylesine soğuk bir karanlık başka nerede olabilir ki zaten…
.Ellerim olduğunu varsayarak, bir şeylere çarpması ümidiyle sallıyorum. Ama sadece bir ses duyuyorum.
."Neden uyanmıyorsun artik?"
.'Çabalamıyor muyum sanıyorsun!' diye bağırmak istiyorum.
Bana hiçbir şey anlatmazken, bir açıklama ya da bir cevap bekleyen o sahipsiz sese kızıyorum; sanki kızma lüksüm varmış gibi..
Beni duyması ümidiyle, içimden sesleniyorum:
."Kimsin sen? Neredeyim ben?" duruyorum sonra. Aklıma en önemli soru geliyor ve telaşla haykırıyorum cevap alabilme ümidiyle:
."O nerede?"
Çaresizliğimi, tozları halının altına süpüren ve yok olduklarını sanan aptal hizmetçiler misali, öfkenin altına saklamaya çalışıyorum ama aslında yapabileceğim hiçbir şey olmadığını en iyi ben biliyorum.
Bu karanlığın ortasında ilk öğrendiğim tek şey koca bir çaresizlik değil miydi zaten...
Sonunda cevap vermeye lütfediyor o sakin ama tehditkar ses.
."Uyanmak zorundasın.. eğer kim olduğumu, ne istediğimi ve onun nerede olduğunu öğrenmek istiyorsan uyanmalısın.
Eğer uyanmak istiyorsan bunu, Beş Buçuk'u geçmeden yapmalısın. yoksa..."
.Son sözü,karanlığın soğuk sessizliğinde kayboluyor ve ben sadece yaşamak, o cani sesin sahibini bulmak; sonra da 'o'nun nerede olduğunu öğrenmek istiyorum.,
.Sonrasında,varlığımın tek bir amacı kalıyor geride. Tek bir şey dönüyor aklımın sisli parçalarında çünkü ben 'uyanmak istiyorum..' "
Ve yine, adı belli olmayan o şeyi, dinlemeyi bitirdiğinde; yelkovanın altına saklanmış akrebe söyle bir baktı. saat 7.35 idi.
.Arabasından inerken etrafına bakmadı, tıpkı yol boyunca olduğu gibi. Park ettikten sonra bile dinlemişti çünkü.
.Zaman çok yavaştı normalde; ama son günlerde değil…
Ne zaman kalktığını, ne zaman arabasına binip sonra da gittiği yere vardığını düşünse, beş dakika ancak geçmişti onun için fakat zaman, 4x4 ile kovalaniyormuşçasına hızla koşuyordu.
....Çatt! Çaaat!!
"Zaman doldu artik,durun."diyerek emir verdi fısıltıyla. Sesi son derece sakin, bos ama ürkütücüydü.
.Sırt çantasını omzuna asıp, arabasının kapılarını kilitledi.
.Yüzünü, onu tokatlayan rüzgardan bir an bile çevirmeden yürümeye başladı. Sarıya yakin koyuluktaki saclarını ve siyah deri ceketinin kenarlarını geriye savuran sert rüzgar, Doğa Ana'nın ne denli öfkeli ve kırgın olduğunun bir göstergesiydi fakat o, aldırış etmeden meydan okurcasına yoluna devam ediyordu.
.İslerine gitmek üzere evden çıkmak zorunda kalan ve soğuk havaya lanet okuyup, elleriyle yüzlerini gözlerini koruyama çalışan onca insanin aksine o gözünü dahi kırpmıyordu.
Yarim saatlik yolu yürüdüğünde, karsısındaki manzara onu rahatsız etmeye yetmişti ve bıkkınlıkla şunları fısıldadı:
Konu: Yanıt: Beş Buçuk'u Geçerken... (Bölüm 1 : Uyanmak İstiyorum
anlatış tarzın çok hoş..içine dalıyorum birdahada çıkamıyorum.. bölüm güzeldi..ellerine sağlık..
Dön gel , yine sev beni.
Sar sevgine , sevgimi.
Nefes gibi muhtacım sana...
Spoiler:
Zaman diye birşey yoksa eğer
Nedendir bu farklı hissedişler..
Nedendir bu farklı yaşayışlar ve farklılıklar..
Bu vahşetler ve ihanetler..
Sensizlik ve boşluk..
Bunların tümünün yok mu sonu??
Yok mu birlikte güleceğimiz bir gün??
Konu: Yanıt: Beş Buçuk'u Geçerken... (Bölüm 1 : Uyanmak İstiyorum
Başlığı sürekli görüyordum ama okudum diye düşünerek hiç açmamıştım. Sonra bir dakika ya dedim ben önsözü okudum tanıtımı okudum 1. bölümü okumadım. Dank etti tabi ve hemen açtım. Betimlemelerini seviyorum. Konuyu merak ettim. Severim bu tarz hikayeleri. Bir de en en en en önemlisi yazımın beni rahatsız etmedi. Zamanlamaların okurken yormadı. Çok sinir oluyorum okumama engel olan yazımlara şükür sende yok bu. Devamını bekliyoruz:)
he's like fire and ice and rage. he's like the night and the storm in the heart of the sun. he's ancient and forever. he burns at the centre of time and can see the turn of the universe and... he's wonderful.
31 May 2012 19:06
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): hp*star
hp*star Ay Savaşçısı
Kayıt: 19 Ksm 2010 Mesajlar: 730 Teşekkür: 320
Durumu: Çevrimdışı
hp*star Ay Savaşçısı
Konu: Yanıt: Beş Buçuk'u Geçerken... (Bölüm 1 : Uyanmak İstiyorum
başlığımın ikinci sayfaya düşmemiş olmasının şaşkınlığı içerisindeyim
gülsümüm çok ısrar ediyosun..madem öyle, yeni bölüm yayınlamayan nurtenin yeğeni gibi olsun
eee hp 2. bölüm nerede spoda o var sandım ama
o değil her ne kadar senkronizasyon ya da nasıl yazılıyorsa bozukluğu olsa da seviyorum ben beyaz leylayı
he's like fire and ice and rage. he's like the night and the storm in the heart of the sun. he's ancient and forever. he burns at the centre of time and can see the turn of the universe and... he's wonderful.
29 Eyl 2012 19:53
OleSea Aşk'ın Koruyucusu
Yaş: 31 Kayıt: 24 May 2011 Mesajlar: 1,239 Cinsiyet: Erkek Nerden: ... Teşekkür: 550
Durumu: Çevrimdışı
OleSea Aşk'ın Koruyucusu
Konu: Yanıt: Beş Buçuk'u Geçerken...
O kadar zaman geçti nerede yeni bölüm?..
kızıyorum ama :ona göre..
Süper olmuş hp star.
Okurken gözlerimin dolduğunu hissettim. Fanficin o kadar kederli ki... Sanki içinde bir hüzün varmış da onu insanlara açıklayamadığın için satırlara dökebiliyormuşsun gibi.
Yalnızlık gerçekten acı olmalı. Ama senin karakterin yalnız geçirdiği zamanlarda olgunlaşmış.
Şu anda pek fazla bir şey diyemiyorum.
Ama devamını en kısa zamanda bekliyorum.
Spoiler:
Geç okuduğum için lütfen kusura bakma. Daha yeni gördüm.
Hpcim ilk bölüm güzel olmuş.Tabi önsöz ve tanıtım bölümünüde okuduğum için biraz aklım karıştı ama önemli değil.Hata vaparım diyorsan endişelenme.Bu durumu her fanfic yazarı yaşıyor.Ayrıca okurlarında bunu çok fazla önemseyeceklerini sanmıyorum.Unuttuğum bir hissi tekrar hatırlattığın için teşekür ederim.Fanficte sanki bir insanın bölünmesi gibi hissettim kişilik açısından.Belkide gerçekten farklı kişilerde olabilir.Yeni bölümünü bekliyorum
Bana bir kelime söyle sonsuzluğa ulaşan.
Bana bir hikaye anlat asla unutulmayan.
Bana bir gökyüzü göster karanlıktan daha koyu olan.
Bana bir hayal ver zamanın kalbini kıskandıran.
05 Ksm 2012 1:27
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): hp*star
OleSea Aşk'ın Koruyucusu
Yaş: 31 Kayıt: 24 May 2011 Mesajlar: 1,239 Cinsiyet: Erkek Nerden: ... Teşekkür: 550
Dön gel , yine sev beni.
Sar sevgine , sevgimi.
Nefes gibi muhtacım sana...
Spoiler:
Zaman diye birşey yoksa eğer
Nedendir bu farklı hissedişler..
Nedendir bu farklı yaşayışlar ve farklılıklar..
Bu vahşetler ve ihanetler..
Sensizlik ve boşluk..
Bunların tümünün yok mu sonu??
Yok mu birlikte güleceğimiz bir gün??
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız