çok heyecanlı olmuş .gerçkten güzel devam devam...

çok güzel yeni bölümü bekliyorum

Bir süre hiç konuşmadan yürürler. Sonra

Lucy: Farkında mısınız Haruka hiç sakarlık yapmadı
Lucy sözünü bitirir bitirmez Haruka yere düştü

Haruka: Seni şom ağızlı
Birden zayıf bir ses duydular . Etraflarına bakınıyorlardı ama kimse yoktu.
İnce ses aşağıya bakın diye bağırıyordu
Muya : Şurada bir şey var
Yuriko aşağıda gördüklerini şeyi eline aldı 10 -15 cm boyunda orta yaşlarda görünen bir adamdı bu
Karen: : Yok artık daha neler göreceğiz
Mariko : Karen
Adamı bir ağacın dalına koyarlar ve
Adam: siz ne yapıyorsunuz az kalsın evimi yıkacaktınız dikat edin….!

Karen ve Muya aynı anda: Konu Harika oluca her şey olabilir
Haruka somurtur

Adam hem siz neden buraya geldiniz daha ileriye geçerseniz taşa dönüşeceksiniz
Adamdan özür dilerler olanları anlatırlar

Adam: ben lii biz kraliçeyi severdik size sonsuzluk ormanını geçmenizde yardım ederim
Ama öteye gidemem ben ve eşim hayvanları iyileştiririz bitkiler toplarız bitkiler hakkında bilgim vardır. bu konuda size yardım ederim burada yürüyen bitkiler , kabus gördüren bitti , yaşlandıran bitti , et yiyen bitkiler vardır ama en korkuncu ise

Korkutucu bir ses duyulur herkes ürperir

Lii: işte bu sesin sahibi aslında kimse onu görmedi çünkü onu görenlerden bir daha haber alınamadı

Haruka ağlamaya başlar ve yanında duran Kai nın koluna girer Kai nın yüzü kızarmıştır Harukaya bakmaktadır Haruka ise gözleri kapalı Kai nın koluna sıkı sıkıya tutmaktadır bir süre sonra farkına varır hemen kendini geri çeker çok utanmıştır hepsi Lii yi dinlediğinden kimse fark etmemiştir Haruka nın utandığını

Lii: birazdan yağmur yağacak şuradaki ağaç kavuklarında kala bilirsiniz yarında yola çıkarız ama önce beni yere indirseniz

Yuriko yola çıkmadan önce hazırladığı Sandwich leri verir hepsi ne kadar güzel olduğunu konuşur ve yağmur yağmaya başlar kızlar daha büyük olan ağaç kavuğuna geçerler
Yağmurun sesini dinlerler toprak kokusu yayılır etrafa yağmur keser her şey bir anda normale döner sanki yağmur yağmamış gibi
Sabah olur sonsuzluk ormanın girişine gelirler

Takuro : durun sizin taşa dönüşmeyeceğinizi bilmiyoruz kraliçenin kanındansınız onlar bu ormana girince taşa dönüşüyor

Mariko : ilk ben girerim hem annaem dünyadan beklide bir şey olmaz bana bir şey olursa başka çözüm ararsınız

Ormana girer Takuroda hemen peşinden ormanın girişi karanlık olduğunda onları göremezler
Onlara bağırırlar ama ses yoktur iyice merek ederler

Haruka: ben gidiyorum

Ormana adım atacakken Kai onu kolundan tutar

Kai: gitmene izin veremem yani izin veremeyiz ne olduğunu bilmiyoruz sen burada kal

Yuriko : bende seninle geliyorum

Kai: olmaz biri kızların yanında kalmalı

Muya : heyyy ben varım ve sizinden daha iyiyim nerdeyse tüm savaş tekniklerini biliyorum

Kai ve yuriko ormana girerler Mariko ve Takuro nun öylece durduklarını görürler yanlarına gittiklerinde ise

uffff süperötesiolmuş dostum yaa bayıldım bu fanfie
Lucy: Farkında mısınız Haruka hiç sakarlık yapmadı
Lucy sözünü bitirir bitirmez Haruka yere düştü
güsel espri
dwammm harikasın cnm hyecanlı tm bnlik

beğenmene çok sevindm canım

Güzel hikaye

çok güzel yazmışsın canım çok beğendim emeğine sağlık

şikayetçiyim en heyecanlı yerinde kesiyorsun SM de bile bu kadar heyecanlı yerlerde kesmediler

aynen katılıyorum

yani b..........l...m kanky
ü yeni bölüm istiom istiom istiomm

Yeni böl. güzel olmuş sanki harukayla&kai arasında bir şeyler olacak gibi yeni böl. bekliyorum ^^

Harikasın eline sağlık

dikkate alıp daha az heyecanlı yerde bırakmaya çalışırım
hikayelerimi yazdığım defter kayboldu bulur bulmaz yeni bölümü eklicem

defterimi buldum yeni bölüm

Kai ve yuriko ormana girerler Mariko ve Takuro nun öyle durduklarını görürler yanlarına gittiklerinde
Kai öylece kalır
Yuriko: ne var
Kai ileriyi işaret eder
Yuriko:Buda ne böyle
Diğerleri ise ormanın girişinde merakla beklerler
Haruka : neler olduğunu bilmeden beklemek çok zor
Muya: Evet

Karen nin çantasından prenses atlar ve geldikleri yöne doğru kaçar Karen peşinden giderken ormandan Mariko nun çığlığı duyulur daha fazla beklemden ormana girerler.
Yerde Takuro yatmaktadır ve yaralıdır

Muya: Abi ...
diye bağırarak yanına koşar kolundan yaralanmıştır Haruka nun omuzun da duran Lii
beceriksiz şey bir şeyi beceremedi diye mırıldanır
Haruka: bir şey mi dedin lii
Lii: ne oldu nasıl oldu diye düşünüyordum
Mariko: ilk önce Takuro nın kolunu saralım sonra anlatırız
Lii: ben birkaç ot toplayayım beni yer indir
Yuriko gömleğinden bir parça kopartır ve
Yuriko: bende sana yardım edeyim bende bitkilerle ilgili bir şeyler biliyorum
Lii birkaç ot toplar bunları birbirine karıştırıp Takura nın koluna sarar.
Lii: Yaranın durumu iyi ucuz atlatmışsın
Muya: Artık ne olduğunu anlatsanız abime ne olduğunu merak ediyorum
Kai: ormana girdiğimizde ilerde onları öylece dururken gördük yanlarına gittiğimizde ise o şeyi gördük
Kai: …………
Muya: neyi

Kai: iki kafası olan kanatlı sivri dişleri olan kocaman bir şeydi. Kanatları kuşun kanataları gibiydi
Ama kuş değildi öylece bize bakıyordu sonra birden Mariko nun üzerine geldi Takuro Mariko yu itince kendisi kolundan yaralandı. Tam Takuro ya vuracakken Mariko bağırdı o sırada kolyesi parladı ve o şey her neyse korktu ve kaçtı. Hepsi bu

Muya: şimdi nasılsın
Takuro: iyiyim bir şeyim yok
Mariko: uygun bir de duralım Takuro nun dinlenmesi gerekiyor.
Lii: biraz ileride göl var oraya gidebiliriz hem orda ağaç kavuklarında uyuya biliriz
Kai: Takuro iyi isen gidelim yürüyebilir mısın
Takuro: iyim sadece kolumdan hafif yaralandım yürüye bilirim merak etmeyin
Muya:hafif mi
Takuro: Muya tamam ben iyiyim bir şeyim yok hadi gidelim

Göl kenarına gelirler ve ateş yakarlar hepsi sessizce ateşe bakarlar. Muya ve Yuriko haritaya bakarlar . Nerde olduklarını ne kadar yoları kaldıklarını kontrol etmektedirler
Takuro ayağa kalkar
Takura: Ben biraz gölün kenarında oturucam ben iyim merak etmeyin
Takuro gölün kenarında otururken gölün kenarından yaprak ve küçük bir odundan yapılmış kayığa bezer bir şey gelir .Takuro onu eline alınca Marko yanına gelip
Mariko: nasılsın oturabilir miyim
Takuro başını evet anlamında sallar
Mariko: Teşekkür ederim. Benim için kendini tehlikeye attın
Takuro: Önemli değil yine olsa yine yaparım sen benim için önemlisin
Mariko: ……………….
Takuro: ……………….
Mariko: Takuro
Takuro: Evet
Mariko: Sen bana hani çocukken ki anımızı hatırlayıp hatırlamadığımı sormuştun bende hayır hatırlamıyorum demiştim ya
Takuro üzgün bir şekilde: evet
Mariko: aslında hatırlıyorum ama neden öyle dediğimi bilmiyorum sanırım bunu söylemekten korktum bilmiyorum
Sonra cebinden bir toka çıkarır.
Mariko: bak bunu hatırladın mı hep sakladım sana dediğim gibi

‘‘Geçmişi düşünürler Mariko evlerine gitmek için tam arabaya binerken Takuro koşarak gelir Mariko dur bekle diye bağırır Mariko durur ve Takuro bak sana bu tokayı aldım beni unutma diye bunu hep sakla tama mı der mariko çok teşekkür ederim seni hiç unutmayacağım ve bunu hep saklıcam der ve arabaya binip gider’’

Birbirlerine bakarlar Takura Mariko nun elini tutar ona yaklaşırken çalılıkların arasından prenses Mariko nun kucağına atlar
Mariko: sen nerdeydin seni çok merek ettim seni yaramaz
Takuro: evet seni yaramaz şey
Onlar göl kenarında konuşurken Haruka , Kai ve Karen ateşin yanında oturuyordu.Karen birden çığlık attı. Herkes yanına geldi.
Haruka:ne oldu neyin var
Karen: Ateş…. Ateşte…..
Mariko: sakin ol su iç biraz sonra anlatırsın
Karen suyunu içip ben ateşte birini gördüm bizim yaşlarımızda biriydi. Buraya geldiğimden beri geceleri sürekli onu görüyorum. Şimdi de ateşte onu görünce korktum nasıl bir yerdeyiz biz
Mariko ya sarılır ve ağlar
Mariko: Sakin ol her şey yoluna girecek umarım
Yuriko: hadi herkes yatsın ilk nöbeti ben tutarım
Kai: sonra ben kalkarım Takuro aklından bile geçirme sen dinleneceksin tamam
Herkes yatar nöbet sırası Kai ye gelir