Sailor Moon Sezon 6. Son Bölüm, HAYAT BİR YOLDUR, KOŞ! Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 5, 6, 7 ... 14, 15, 16, Sonraki |
Yazar
Mesaj

Gitti
Az sonra yeniden yazacağım.

Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.

tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.





Olmaz ki. Geri tuşuna bastım yanlışlıkla
Evet yazıyorum...
-
" Nasıl? Daha iyi mi? "
" Hâlâ biraz ağrıyor, Makoto. "
" Ah, dur Yaten! Kalkmamalısın! " Kalkmaya çalışan Yaten'i geri yatırdı Makoto. Yaten'se hâlâ sızlanıyordu. " Ama bugün konser var... " Makoto içini çekti. Bugünlük Two Lights olarak çıksalar ölmezlerdi herhâlde. Mutfağa doğru gitti. Yaten Makoto'nun evinde kalıyordu. Sevgilisi gittikten sonra doğrulmaya çalıştı. Kalktı. Ama birden bir çığlık attı. Başına çok kötü bir ağrı saplanmıştı. Mutfaktan bir bardak kırılma sesi duyulduktan sonra bir eli kan içinde Makoto göründü. " Yaten! İyi misin?! " Ama Yaten bayılmıştı. Makoto'nun eli de hiçbir şeyi tutamayacak şekilde kötüydü. Telefonu bu hâlde kullanamadığı için Yaten'e yardım edemiyordu. Ne yapacağını bilemeyerek pencereye koştu ve bağırdı. " Yardım edin! Yaten bayıldı! " Bu ünlü ismi duyan herkes Makoto'nun kapısının önünde sıra oldu. " Kapıyı açamıyorum kırın! " Bunu söyledikten sonra Yaten'in yanına koştu. Sayıklıyordu. " Rei... Rei-chan... " Makoto'nun başından aşağı kaynar sular döküldü. Yaten'in Rei'nin ismini söylediğini duydukça etraf flulaşıyordu. Kapının kırılma sesi gelirken, o çoktan gözlerini kapatmış ve yere düşmüştü.
*
" Neden hâlâ içeri almıyorlar? " Rei ve Ami bir aşağı bir yukarı yürüyor, hâlâ neden içeri giremediklerini merak ediyorlardı. Hasta odasına artık almalıydılar peki bunu neden gecikiriyorlardı? Hastanenin otomatik kapısı açıldı ve içeri Two Lights (!) ile Usagi girdi. " Mako-chan! O nerede? " Usagi bunu merak ededursun, diğer ikisi de Yaten'i soruyorlardı. Ami hepsini susturdu ve olanları anlattı. Sonra onlar da koridorda aşağı yukarı yürüme yarışına katıldılar. İçerden bir doktor çıkınca hepsi başına üşüştü.
" NASILLAR?! "
" NE ZAMAN GÖREBİLECEĞİZ!! "
Doktorun başında koca bir damlacık belirdi. " Teker teker girebilirsiniz. " Sonra arkasına bile bakmadan kaçtı. Kimse bir şey söyleyemeden Seiya içeri daldı. Oda tamamen ilaç kokuyordu. Bu çok sinir bir şeydi. Üç tane sedye vardı. Birinde Yaten vardı. Diğeri biri yatmış gibi görünmüyordu çünkü oldukça düzenliydi. Diğerinde ise mumyalanmış birisi vardı. " Hİİ! " diye çığlığı bastı Seiya. " Makoto! Ay inanmıyorum! Senin durumun bu kadar kötü mü? " O sargıları görünce... Mumyalanmış şahıs (!) bir şeyler söyledi. Aslında, " Ben Makoto değilim. " demeye çalışıyordu. Fakat Seiya sargıların altından gelen boğuk sesten ancak bunu anlamıştı: " Yangın çıktı ve her yerim yandı. " Seiya yine çığlığı bastı. " Hİİ! "
" Vay vay vay... Yalancı Ami. Bize yangından hiç söz etmedi. " Mumyalanmış şahısın başında bir damlacık belirdi. Birden tuvaletten bir ses geldi. Sonra içerden gayet sağlıklı, mumyalanmamış (!), sadece eli sarılmış bir Makoto çıktı. Seiya Makoto'yu görünce durdu. Eliyle bir Makoto'yu, bir mumyalanmış şahısı gösteriyordu. " Ama - ama... O, Makoto, sen kimsin o zaman? " Mumyalanmış şahıs gözlerini devirdi. " Ben Mamimoto'yum. " Seiya çok şükür bunu anlayabilmişti. Mumyalanmış şahısa baktı. " Özür dilerim. Şey... Mumyalanmış şahıs. " Onun omzuna şakalaşmak amacıyla bir yumruk attı ve zaten çıkık olan omzunu kırdı. Mumyalanmış şahıs da bayıldı. O da Makoto'ya döndü. " Senin durumun iyiyse... o zaman... " Yaten'e koştu ve üzerine abandı. " Kardeşim!
Ölme! Lütfen! Gitme!
" Yaten gözlerini araladı. Düşünün, bayıldınız ve bir hastaneye götürülüyorsunuz. Sonra gözlerinizi açtığınızda biraz rahatlamak isterken, üzerinize abanmış parazit yaparak zırlayan birisini görüyorsunuz. İşte Yaten de bunları hissediyordu. Seiya'ya baktı. " Hey, dostum. Sen n'apıyorsun ahmak? " Seiya dolu gözlerle ona baktı. Sonra yüzünde güller açtı. " Yaşıyorsun! " Yaten ona baktı. Tam on beş saniye. Sonra da bir kahkaha attı. " Ölmemi mi isterdin? Bu arada, Makoto nerede? " Seiya ona baktı. " Tam arkamda. " Seiya'nın arkasından hıçkırıklar ve ağlama sesi geliyordu. " Makoto! Neden - ahh - ağlıyorsun? "
Makoto hışımla ona baktı. " Sen... bayıldıktan sonra... " Yaten ona gözlerini dikti. " Ne? Ben bayıldıktan sonra ne? " Genç kız, ona ateş saçan gözlerle baktı. " Rei'nin adını sayıkladın. " Bir ölüm sessizliği baş gösterdi. Bu arada Seiya parmak uçlarında dışarı çıktı.
(Dışarda)
Seiya'nın çıktığını görünce hepsi içeri girmek istedi ama Seiya onları durdurdu. " Sakın girmeyin. Yaten, bayıldıktan sonra Rei'nin adını sayıklamış. " Hepsi kalakaldı. Özellikle Rei. Yaten nasıl... nasıl...?
(İçerde)
" Ben... bunu yapmış... olamam... " Makoto arkasına döndü. " Ama yaptın. Bana doğruyu söyle, Yaten. Sen Rei'ye aşıksın, değil mi? "

-
" Nasıl? Daha iyi mi? "
" Hâlâ biraz ağrıyor, Makoto. "
" Ah, dur Yaten! Kalkmamalısın! " Kalkmaya çalışan Yaten'i geri yatırdı Makoto. Yaten'se hâlâ sızlanıyordu. " Ama bugün konser var... " Makoto içini çekti. Bugünlük Two Lights olarak çıksalar ölmezlerdi herhâlde. Mutfağa doğru gitti. Yaten Makoto'nun evinde kalıyordu. Sevgilisi gittikten sonra doğrulmaya çalıştı. Kalktı. Ama birden bir çığlık attı. Başına çok kötü bir ağrı saplanmıştı. Mutfaktan bir bardak kırılma sesi duyulduktan sonra bir eli kan içinde Makoto göründü. " Yaten! İyi misin?! " Ama Yaten bayılmıştı. Makoto'nun eli de hiçbir şeyi tutamayacak şekilde kötüydü. Telefonu bu hâlde kullanamadığı için Yaten'e yardım edemiyordu. Ne yapacağını bilemeyerek pencereye koştu ve bağırdı. " Yardım edin! Yaten bayıldı! " Bu ünlü ismi duyan herkes Makoto'nun kapısının önünde sıra oldu. " Kapıyı açamıyorum kırın! " Bunu söyledikten sonra Yaten'in yanına koştu. Sayıklıyordu. " Rei... Rei-chan... " Makoto'nun başından aşağı kaynar sular döküldü. Yaten'in Rei'nin ismini söylediğini duydukça etraf flulaşıyordu. Kapının kırılma sesi gelirken, o çoktan gözlerini kapatmış ve yere düşmüştü.
*
" Neden hâlâ içeri almıyorlar? " Rei ve Ami bir aşağı bir yukarı yürüyor, hâlâ neden içeri giremediklerini merak ediyorlardı. Hasta odasına artık almalıydılar peki bunu neden gecikiriyorlardı? Hastanenin otomatik kapısı açıldı ve içeri Two Lights (!) ile Usagi girdi. " Mako-chan! O nerede? " Usagi bunu merak ededursun, diğer ikisi de Yaten'i soruyorlardı. Ami hepsini susturdu ve olanları anlattı. Sonra onlar da koridorda aşağı yukarı yürüme yarışına katıldılar. İçerden bir doktor çıkınca hepsi başına üşüştü.
" NASILLAR?! "
" NE ZAMAN GÖREBİLECEĞİZ!! "
Doktorun başında koca bir damlacık belirdi. " Teker teker girebilirsiniz. " Sonra arkasına bile bakmadan kaçtı. Kimse bir şey söyleyemeden Seiya içeri daldı. Oda tamamen ilaç kokuyordu. Bu çok sinir bir şeydi. Üç tane sedye vardı. Birinde Yaten vardı. Diğeri biri yatmış gibi görünmüyordu çünkü oldukça düzenliydi. Diğerinde ise mumyalanmış birisi vardı. " Hİİ! " diye çığlığı bastı Seiya. " Makoto! Ay inanmıyorum! Senin durumun bu kadar kötü mü? " O sargıları görünce... Mumyalanmış şahıs (!) bir şeyler söyledi. Aslında, " Ben Makoto değilim. " demeye çalışıyordu. Fakat Seiya sargıların altından gelen boğuk sesten ancak bunu anlamıştı: " Yangın çıktı ve her yerim yandı. " Seiya yine çığlığı bastı. " Hİİ! "
" Vay vay vay... Yalancı Ami. Bize yangından hiç söz etmedi. " Mumyalanmış şahısın başında bir damlacık belirdi. Birden tuvaletten bir ses geldi. Sonra içerden gayet sağlıklı, mumyalanmamış (!), sadece eli sarılmış bir Makoto çıktı. Seiya Makoto'yu görünce durdu. Eliyle bir Makoto'yu, bir mumyalanmış şahısı gösteriyordu. " Ama - ama... O, Makoto, sen kimsin o zaman? " Mumyalanmış şahıs gözlerini devirdi. " Ben Mamimoto'yum. " Seiya çok şükür bunu anlayabilmişti. Mumyalanmış şahısa baktı. " Özür dilerim. Şey... Mumyalanmış şahıs. " Onun omzuna şakalaşmak amacıyla bir yumruk attı ve zaten çıkık olan omzunu kırdı. Mumyalanmış şahıs da bayıldı. O da Makoto'ya döndü. " Senin durumun iyiyse... o zaman... " Yaten'e koştu ve üzerine abandı. " Kardeşim!


Makoto hışımla ona baktı. " Sen... bayıldıktan sonra... " Yaten ona gözlerini dikti. " Ne? Ben bayıldıktan sonra ne? " Genç kız, ona ateş saçan gözlerle baktı. " Rei'nin adını sayıkladın. " Bir ölüm sessizliği baş gösterdi. Bu arada Seiya parmak uçlarında dışarı çıktı.
(Dışarda)
Seiya'nın çıktığını görünce hepsi içeri girmek istedi ama Seiya onları durdurdu. " Sakın girmeyin. Yaten, bayıldıktan sonra Rei'nin adını sayıklamış. " Hepsi kalakaldı. Özellikle Rei. Yaten nasıl... nasıl...?
(İçerde)
" Ben... bunu yapmış... olamam... " Makoto arkasına döndü. " Ama yaptın. Bana doğruyu söyle, Yaten. Sen Rei'ye aşıksın, değil mi? "
Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.

tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.


bunlar çok pis kavga etcek mako chan rei'i yer benden sölemesi
düşmanı falan unutur bunlar birbirlerini parçalar
neyse bu kadar heycan bünyeme fazla geldi yarına kadar hazmedeyim barii
yeni bölümleri dört gözle
beklicem 






Azcık komedi de yapayım dedim bu sefer mumyalanmış şahıs ile Yaten'in üzerine abanıp kardeşim ölme gitme falan xD Makocuk Reiciki yicem tabee xD
Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.

tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.




" Bana doğruyu söyle, Yaten. Sen Rei'ye aşıksın, değil mi? " Yaten sustu. Ne demesi gerektiğini bilmiyordu. Doğruyu söylemeliydi. Peki doğru yanıt neydi? Bugüne kadar hep Makoto'yu sevdiğini düşünürdü. Ama Rei'nin adını sayıklaması... bunu nasıl yapabilirdi? Onun hayatının kadını karşısında duruyordu. O Rei'yi sevmiyordu. " Doğruyu - öhö öhö - söylememi mi - öhö - istiyorsun - öhö öhö... " Yaten tıkanmıştı. Neler oluyordu? " Yaten! Yaten! Lanet... " Hemşire düğmesine bastı.
Buyrun, hemşire.
Yaten tıkandı!
Sonrası bir film gibiydi. Yaten'in durmak bilmeden öksürmesi, Makoto'nun ağlayışları, bu ağlayışları duyan ve koridorda heyecanla bekleyen milletin içeri dalması, hemşirenin doktorla birlikte girmesi, Makoto'nun hıçkırıkları arasında Yaten'in ameliyata alınması ve... bekleyiş başlamıştı. Makoto'nun gözleri yaşlarla doluydu. Seiya ve Taiki bayılmak üzereydiler. Kızlar tırnaklarını kemiriyorlardı. Mamoru su almak için kafeteryaya inmişti. Geniş kapının önünde kocaman harflerle AMELİYATHANE yazıyordu. Şimdi Yaten o kapının arkasında neler yapıyordu? Ani bir kararla, Makoto, Rei'ye doğru gitti. Ami, Usagi ve Minako'nun aklından aynı şeyler geçiyordu elbette. Birbirlerini öldürmezler umarım... Rei üstüne doğru gelmekte olan Makoto'yu görünce durdu. Arkadaşının suratındaki ifadeyi görünce kaçmak istedi ama dimdik kaldı. " Yaten seni seviyor! " Bu çığlık tüm hastanede yankılandı ve bir hemşire odadan çıkıp parmağını burnuna dayadı. " Şşş... " İçeri girdi sonra. Rei de Makoto'ya baktı. " Ben de onu seviyordum! Yıllardan beri! Bilmem farkında mısın? " İkisi de yumruklarını birbirlerine doğrulttular. " Bayılmadan önce Rei dedi, senin adını söylemedi Bayan İriyarı! " Makoto öylece kaldı. Sonra n'aptığını bilemeden Rei'ye bir tokat attı. " Herkes böyle söylemişti. Ama senin söyleyeceğini düşünmezdim... " Arkasına döndü, sağa saptı ve gözden kayboldu. O gidince, ameliyathanenin kapısı aralandı ve doktor çıktı. Rei hemen o yöne koştu. " Yaten nasıl, doktor? " Doktor ona doğru baktı ve gülümsedi. Çok... şeytanî gözüküyordu, üstelik Rei kötü bir aura hissediyordu. Tam ne zaman görebileceklerini soracakken, her yer karardı. Diğerleriyle birlikte yere yığıldı.
*
Etraf neden kararıyordu? Başı çok ağrıyordu. Buna karşı koymaya çalıştı. N'oluyordu? Kalemi eline aldı.
" Jupiter Crystal Power Make Up! "
Etrafını şimşekler sardı ve yeşil eteği, kalp şeklindeki broşu, eldivenleri, tacı ve badisi ortaya çıktı.
" Eğer bu hastanedekileri yaşatmak istiyorsan, bana kalbini vereceksin. "
Bu tuzağa daha önce düşmüştü. Bir daha olmayacaktı. Mermer masaya dönme niyeti yoktu. Plu'yla savaşacak ve onu iyileştirecekti.
Buyrun, hemşire.
Yaten tıkandı!
Sonrası bir film gibiydi. Yaten'in durmak bilmeden öksürmesi, Makoto'nun ağlayışları, bu ağlayışları duyan ve koridorda heyecanla bekleyen milletin içeri dalması, hemşirenin doktorla birlikte girmesi, Makoto'nun hıçkırıkları arasında Yaten'in ameliyata alınması ve... bekleyiş başlamıştı. Makoto'nun gözleri yaşlarla doluydu. Seiya ve Taiki bayılmak üzereydiler. Kızlar tırnaklarını kemiriyorlardı. Mamoru su almak için kafeteryaya inmişti. Geniş kapının önünde kocaman harflerle AMELİYATHANE yazıyordu. Şimdi Yaten o kapının arkasında neler yapıyordu? Ani bir kararla, Makoto, Rei'ye doğru gitti. Ami, Usagi ve Minako'nun aklından aynı şeyler geçiyordu elbette. Birbirlerini öldürmezler umarım... Rei üstüne doğru gelmekte olan Makoto'yu görünce durdu. Arkadaşının suratındaki ifadeyi görünce kaçmak istedi ama dimdik kaldı. " Yaten seni seviyor! " Bu çığlık tüm hastanede yankılandı ve bir hemşire odadan çıkıp parmağını burnuna dayadı. " Şşş... " İçeri girdi sonra. Rei de Makoto'ya baktı. " Ben de onu seviyordum! Yıllardan beri! Bilmem farkında mısın? " İkisi de yumruklarını birbirlerine doğrulttular. " Bayılmadan önce Rei dedi, senin adını söylemedi Bayan İriyarı! " Makoto öylece kaldı. Sonra n'aptığını bilemeden Rei'ye bir tokat attı. " Herkes böyle söylemişti. Ama senin söyleyeceğini düşünmezdim... " Arkasına döndü, sağa saptı ve gözden kayboldu. O gidince, ameliyathanenin kapısı aralandı ve doktor çıktı. Rei hemen o yöne koştu. " Yaten nasıl, doktor? " Doktor ona doğru baktı ve gülümsedi. Çok... şeytanî gözüküyordu, üstelik Rei kötü bir aura hissediyordu. Tam ne zaman görebileceklerini soracakken, her yer karardı. Diğerleriyle birlikte yere yığıldı.
*
Etraf neden kararıyordu? Başı çok ağrıyordu. Buna karşı koymaya çalıştı. N'oluyordu? Kalemi eline aldı.
" Jupiter Crystal Power Make Up! "
Etrafını şimşekler sardı ve yeşil eteği, kalp şeklindeki broşu, eldivenleri, tacı ve badisi ortaya çıktı.
" Eğer bu hastanedekileri yaşatmak istiyorsan, bana kalbini vereceksin. "
Bu tuzağa daha önce düşmüştü. Bir daha olmayacaktı. Mermer masaya dönme niyeti yoktu. Plu'yla savaşacak ve onu iyileştirecekti.
Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.

tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.



Arkadaşlar Part 2'yi az sonra yazacağım... Biraz zaman verin, düşünüyorum. Vay be altıncı sınıfa gidiyorum ama (bi sene gec basladım 13 yasındaım) bunu yazabilmişim xD Hoşum yahu xD Kitap okumanın faydaları deyip düşünmeme devam edeyim bare xD
Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.

tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.



yhoo xD minako ve yaten'in sefgülü oldukları gündemde deüll xD zuhaha. ben böyle yazacağım işte bana ne bana ne xP
Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.

tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.


6. sayfa (Toplam 16 sayfa) [ 240 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |