devam edicek değilmi

edio ya evde taslağı duruyo 21. bölümü yazdım bunda ama pc ye aktarmam gerekecek malum elle yazdığım için ve 35 bölüm olacağı için biraz zahmetli ama 10. bölüme kadar pc ye geçmiş hali var yavaş yavaş atıcam onlarıda

Ekim ayını geride bırakan kahramanlarımız, sonbahar aşklarının sıkça yaşandığı Kasım ayına girmişlerdi. Daha ilk gününden bir heyecan vardı. Malum ortadaki Haruka Kai iddiası. Yarışı kazananın iki arabası olacaktı. Sabahın erken saatlerinde Suzuka pistine doğru yola çıkan kahramanlarımız varır varmaz yerlerini alırlar. Kai ve Haruka’da arabalarındaki son kontrolleri yapıyorlardı.

Haruka: Dananın kuyruğu kopacak Suzuke ne diyorsun?
Kai: Ben kendimden emin olduğum için bişi demiyeceğim.
Haruka: Peki öyle olsun.
Yarışa engel olabilecek her şart ortadan kalkmıştı.Artık yarış başlayabilirdi.Minako,Kai’nin alnına şans öpücüğü kondurduktan sonra damalı bayrağı eline alıp başlangıç çizgisine geçer.
Haruka:4 tur sonra her şey biter.
Kai: Tamam!

Arabalar da Minako’nun önünde hizalanırlar,Minako’nun damalı bayrağı indirmesiyle birlikte Haruka fırlar.Kai biraz geride kalsa da çok rahattır.İkinci tur bittiğinde Kai,hala arkada olmasına karşın kahkahalar atıyordur.Son tura girdiklerinde Kai ilk düzlükte öyle bir atak yapar ki Haruka onu savunana kadar geride kalmıştır bile.

Haruka: A ama nasıl olur bu?

Kai kornaya basa basa finiş çizgisini geçer,Haruka ise şoktadır.Biraz geçtikten sonra arabasının ruhsatını alıp Kai’nin yanına gelir.

Haruka: Tebrikler Kai! İyi yarıştı, bu da yarışın bedeli al güle güle sür.
Kai: Haruka! Yapma ama ben öylesine söylemiştim, ben kaybetsem sen alabilirdin benim arabamı ama ben senin arabanı alamam üzgünüm.
Minako: Kai… Ne kadar incesin!
Kai: Bunun incelikle bi alakası yok sadece yarışa heyecan gelsin diye demiştim.
Haruka: Ve son tura kadar da gayet heyecanlıydı.

Kai kendini tutamayıp kahkahayı basar.Tam gitmeye hazırlanırken Aquamarin’in telefonu ekibi şoka sokar.Okusama tapınağı basmış Aquamarin ve Naturela zor da olsa üstesinden gelmişlerdi.Kai bunları duyar duymaz kızlarla apar topar tapınağa giderler.Geldiklerinde Naturela’nın kolu bandajlıdır ve hala kanamaya devam ediyordur.

Kai: Natu-chan iyi misin?
Naturela: Beni merak etmeyin, adi Okusama boşluktan yararlanıp bize saldırdı.
Kai: Lanet olsun! Hepsi benim yüzümden! Bu lanet kadını başınıza sardım!
Aquamarin: Hayır Kai! Kendini suçlama, bunların olacağı vardı ki başımıza geldi! Hem senin kadere bi çare bulamayacağını hepimiz biliyoruz zaten!
Minako: Hem şartlar ne olursa olsun hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için mücadele edecek tamam mı aşkım?
Kai: Minako, kızlar! Ama çok sinirlendim bu olanlara! Okusamaaa! Beni gerçekten kızdırıyorsun!
Hikari:Çocuklar!Haberler hiç de iyi değil!
Aquamarin: Ne oluyor Hikari-chan!
Hikari:Ahva,buraya gelmek üzere!
Usagi: Ne! Buraya mı?
Aquamarin: Bu çok kötü işte! Siz işareti gönderseniz bile Ahva ve Okusama bizi güçsüz duruma sokar bile!
Kai: Ben hemen geliyorum!
Minako: Kai nereye?
Kai: Boşver şimdi gelince konuşuruz!
Kai,tapınağın arka bahçesinde ağaçlık bir yere gider ve:
Kai: Sunshine Crystal Power! Make Up! Okusama! Ya beni yanına al ya da savaşçılarını al ve buraya gel hemen!
Okusama:Büyük zevkle sevgilim!Savaşçılarım olmasa da olur,çünkü görüyorum ki sende yalnızsın!
Kai: Lafı uzatmayacağım! Amacın ne?
Okusama:Amacımı sende biliyorsun Kai!Sen!!!
Kai: Aah! Okusama bana martaval okumayı kes!Sen hiçbir zaman beni sevmedin!Sen yalnızca benim tahtımı ve zenginliğimi sevdin ve buna ulaşmak için elinden geleni yapıyorsun!
Okusama:Çok yanılıyorsun Kai!Ama bunu zamanla anlayacaksın!
Kai: Peki o zaman şu sorumu dinle bari! Madem ki istediğin benim, neden Ahva’dan yardım istiyorsun?
Okusama:Çünkü o yanına yakışmayan savaşçı bozuntularını,özellikle de Serenity’i başka türlü öldüremem de ondan.Başka sorun yoksa ben gidiyorum daha sizin için hazırladığım sürpriz planı yürütmem lazım!ha ha ha ha haaaa!
Kai: Iaaah! Big Sun… Ha! Lanet olsun gitti!
Minako: Kai! Ne yapıyorsun burada ve neden savaşçı formundasın?
Kai: Biraz önce Okusama buradaydı. Tam ben ona saldıracakken kaçtı!
Minako: Ne? Kai, bize niye haber vermedin?
Kai: Onu buraya bizzat ben çağırdım, konuşmak, şartlarını öğrenmek için. Beni sinirlendirince saldıracaktım ama kaçtı.
Minako: Kaçması onun için iyi olmuş bence, neyse hadi gidelim aşkım.
Kai: Tamam. “Ah Okusama! Sen göreceksin!!!”
Kızların arasına geri dönen Kai ve Minako,olanları kızlara anlatırlar.Kızlar da bunun bir savaş habercisi olup olmadığını merak ediyorlardır.
Makoto: Şimdi ne yapacağız?
Kai: Yapacağımız şey belli, savaşmaya hazır bir halde bekleyeceğiz. Setsuna, Hikari! Siz de işareti gönderin isterseniz, nasılsa savaş yakın…
Hikari: Kai! Ortada kötüler ordusu falan yok ki! Ahva fazlalık sadece.
Kai: Sen de haklısın ama ya Akhira gelmezse? Ya Ahva karşısında güçsüz kalırsak?
Rei: En fazla ölürüz Kai ne olacak?
Minako: Rei haklı Kai. En fazla ölürüz ve Usagi ile siz bizim yarım bıraktığımız işi tamamlarsınız.
Kai: Asla! Minako, siz olmadan ben daha güçsüz olurum özellikle sen olmazsan!
Minako: Kai… Anlıyorum ama görevimiz bu, Serenity’i olabilecek her kötülükten korumak zorundayız bunun için seçildik!
Kai: Bu görevi ben üstlenebilirim yeter ki siz ölmeyin!
Usagi: Kai…
Mamoru: İyi de Kai, bizim elimiz armut mu topluyor? Esas bu benim görevim ve yapabilirim.
Kai: Mamoru! Ama sen diğerlerinden farklısın, bi kere konumun…
Mamoru: Kai! Ne varmış konumumda?Yoksa diğerlerinden güçsüz olduğumu mu düşünüyorsun?
Kai: Aslında hem öyle hem de sen ölürsen dünya savunmasız kalır bunun farkındasın dimi?
Mamoru: Bak bu aklıma gelmemişti hiç.
Rei: Tabii ki gelmez çünkü hep aklında Usagi’yi korumak, kollamak var.
Kai: Ben size söz veriyorum kanımın son damlasına kadar, sonunda ölecek olduğumu bilsem bile sizin ve dünya için savaşacağım!
Minako: Kai… Aşkım!
Ami: Peki şimdiki planımız nedir?
Rei: Şimdilik bi plan yok aslında Ami, olanlara ve olacaklara çözüm arıyoruz.
Kai: Aslında bi planım var. Ami bilgisayarınla çevreyi tarar mısın? İzleniyoruz gibi bi his var içimde…
Michiru: Kai haklı olabilir, son on dakikadır garip bi his var içimde.
Tsurenai: HA HA HA HAA! Sizin hislerinizden de kaçılmıyor bakıyorum!!!
Kai: Lanet olsun! Tsurenai bu! Kızlar dönüşün!!!

Tüm kızlar savaşçıya dönüşür.Sıra Kai’ye gelir.

Kai: Sunshine Crystal Power! Make Up!!!
Tsurenai: Beni alt edemezsiniz! Alın bakalım! HAA!!!
Minako: Venus! Lovin hearts sunburst strike!

Saldırı etkili olmadı ve Tsurenai karşı saldırı yaptı ve kara ışın Minako’ya çarpacakken…

Kai: Apollo shield! Aah! Okusama ve siz canımı sıkmaya başladınız!
Tsurenai: Çok korktum diyemeyeceğim Kai ama şuna ne dersin? GEBEEEER!
Hikari: Onu rahat bırak!
Kai: Hikari-chan! HAYIR!
Hikari: Timeless stars raining!
Kai: Aman Tanrım! Hikari-chan bu inanılır gibi değil!
Tsurenai: Bu da ne böyle! Iaaaahh!!!
Hikari: Her zaman bi bekçide kork Tsurenai!
Tsurenai: Bu kadar kolay pes edeceğimi kim söyledi? Asıl sen benden kork ve çekil yolumdan HİKARİ!
Hikari: Aah!
Kai: Hayııırrr! İşin bitti Tsurenai!!! Bunu kuzenime nasıl yaparsın!!!Big...!
Ami: Deep aqua wave!
Kai: Ami-chan hayır!
Tsurenai: Sen de çekil savaşçı bozuntusu!
Ami: Aaaahh!
Kai: Senin amacın ne? Beni öldürmekse gel savaşalım!
Tsurenai: Serenity’nin gümüş kristali dururken seninle neden uğraşayım ki Kai Suzuke!
Usagi: Olamaz! Kızlar!Yanımda olun!!!Silver Miracle!!! Wake Up!!!
Rei: Mars! Flash Tempest Strike!
Makoto: Jupiter! Stormy Apocalypse Wind!!!
Minako: Venus! Lovin Hearts Sunburst Strike!!!
Tsurenai: Hıh! Siz üçünüz mü beni durduracaksınız?
Rei: Aah!
Makoto: Iaa!
Minako: Aaahhh!
Usagi: Kızlar!
Kai: MİNAKOOOOO! YETER ARTIK!!! APOLLO SWORD!!! RAINBOW STARLIGHT BLADE!!!
Tsurenai: Lanet olsuuunn! Geri geleceğim Kai!

Tsurenai,canını kurtarabilmek için son bir hamle ile kaçmıştı.Kai,o sırada yerde yatan Minako’nun yanına fırlar.

Kai: Minako! Aşkım! İyi ol lütfen hadi aç gözlerini!
Usagi: Minako!
Kai: Yaşıyor fakat şuuru kapalı zannedersem. Rei hemen büyük ateşin önüne götürelim!
Rei: Hadi!

Minako,yaklaşık 4 saat boyunca baygın yatar.Kai’de Minako uyanır diye yanında gözünü kırpmadan pür dikkat ona bakıyordu.Çünkü,Kai’nin aklı hem Minako’da hem de doğacak bebeğindeydi.Tam bu sıralarda Kai’nin gözleri dolmaya başlarken Minako kendine gelir…

can can, konuşma ve betimleme yerlerini kalın7italik ile ayırda herkes-bilhasa ben- rahat rahat okuyup,ayırt edek

ayça varya süper yorum yapıon olur canım arkadaşım sen iste kounşmaları hem italik hemde renkli yaparım

ehehe delü

sen zaten msn e de girme hiç alk bak yeni bölüm atıom dediğin gibi olcek

görecez ben msn de durmayı seven biri değilim sürekli meşgulum 24 saat

Minako,kendine gelince Kai kendini tutamaz ve ağlamaya başlar.Minako’nun yanında yaklaşık 4.5 saat kalan Kai bir süre sonra Rei’yi Minako’nun olduğu odaya çağırır.

Kai: Reii! Bi gelir misin lütfen?
Rei: Noldu Kai, bi sorun mu var?
Kai: Bi sorun yok sadece küçük bi işim var ben gelene kadar Minako’ya göz kulak olur musun diyecektim.
Rei: Tabi ki Kai. Şeyy bu arada ne zaman gelirsin?
Kai: Bilmiyorum fakat uzun sürmez.
Minako:Aşkım… beladan uzak dur… lütfen!!
Kai: Minako…

Kai,sinirinden ağlamaya başlar ve bahçeye koşar.Orada Hikari,Kai’yi ağlarken görünce endişelenir.

Hikari:Kuzen iyi misin?
Kai: Hiç iyi değilim kuzen! O adi Okusama ve çetesinin işini bitireceğim hem de şimdi!!!
Hikari:Kai sinirlerine hâkim ol eğer gideceksen bende geliyorum!
Kai: Olmaz! Kızlarla beraber kal burada! Hem bana bişi olursa…
Hikari:Kapa çeneni!Neden bahsediyorsun sen Kai!Senin ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?
Kai: Evet hem de çok iyi duyuyor! Kalbim git ve savaş diyor bende bunu yapacağım!
Hikari:Kai…

O sırada Aquamarin gelir ve Hikari’nin omzunu tutar.

Aquamarin:Hikari,Kai kaderini değiştirmeye karar vermiş bırak gitsin kaderi şimdi onun ellerinde.

Hikari ağlamaya başlar.Kai ise kuleye doğru emin adımlarla gider.Kuleye geldiğinde ise kuledeki tenhalık Kai’de şüphe uyandırır.Sanki bişi onu bekliyor hissine kapılmıştı.Hemen savaşçıya dönüşen Kai kulenin en tepesine koşar adımlarla çıkar.Tepeye adımını attığı an bir şey Kai’yi sarar ve bi yere çeker.Burası Okusama ve kurmaylarının saklandığı karargâhtı ve Okusama ile kurmayları sanki onu bekliyor gibiydiler.

Okusama:Bu ne şeref sevgilim!
Kai: Lanet olsun sana Okusama! Eşimin ve çocuğumun hayatına nası kast edersin! Bu ne cüret!
Hitan:Eeh! Kes çeneni be!
Okusama:Hitan! Sakın ona zarar verecek bişi yapmaya kalkma! Sakın!
Kai: Senin yıldız kristalini yıllar önce yok etmeliydim Okusama! Sen Hikari’ye dua et!
Okusama:Fırsatın varken yapmalıydın.Ama ben şimdi senin tüm sevdiklerinin yıldız kristalini alacağım ve tek tek yok edeceğim! Özellikle o eşim dediğin Venüs savaşçısı Minako’nun!
Kai: Asla! Iaaah! Big Sunshine Blaster!
Zankoku:Bunu yapmayacaktın Kai!Darkness Field Storm!!!
Kai: Aaah!
Okusama:İşini bitirmeyin sakın ama biraz hırpalayın ki o savaşçı bozuntularına ibret olsun!Ha ha ha ha haa!
Kai: Ben asla pes etmem Okusama! Bunu bilmelisin! Sunrise Six Arrow Shoot!
Okusama:Ha?
Hitan:AAH!
Zankoku:Iaa!!
Tsurenai:Aaaaah!
Okusama:Hayır!!!
Kai: Şimdi yıldız kristallerinizi temizleme zamanı! Sunshine Golden Miracle! Wake Up!
Okusama:Olamaaaz!Bunu yapamazsın!Darkness Arrow Shoot!
Kai: Ha? Bu da ne böyle! Aaah!!!
Okusama:Bunu sen istedin!!!Black Storm Blaster!!!
Kai: Apollo Shield! Okusama demek sevgini öyle gösteriyorsun!
Okusama:Olamaz ne yapıyorum ben!!!
Kai: Ha ha tuzağıma düştün! Great Sunball Kick! Golden Phoneix Wake Up!
Hitan:Yeter artık!Darkness Sword!Al bakalım!!!
Kai: Aaah!

Hitan kılıcı Kai’nin göğsüne saplamıştı.Göğsünün sağ tarafına kılıcı yiyen Kai,ağır yaralanmıştı.Okusama her ne kadar Kai’ye âşık olsa bile bu olanlara seyirci kalmıştı.

Kai: Pislik! Iaaaa! Apollo Sword! Rainbow Starlight BLADE!
Hitan:Iaaa olamaaaz!!!!
Okusama:Hitan!

Ve Kai Hitan!ı öldürmüştü.Ama yarası hala kanıyordu ve Okusama’nın sınırları içinde vücudunun yenileme özelliği işlemiyordu.Kai’yi karargâha sürükleyen sarmaşıklar onu oradan alıp kuleye geri göndermişti.Kai son gücüyle tapınağa kadar yürümüştü.Merdiven basamaklarını güçlükle çıkan Kai son basamağı da geçince yere yığılıverdi.Her yeri yara ve çizik içindeydi.En çok da sağ göğsü…

Hikari:Kaaiiii!Aman Tanrım!Bunu sana kim yaptı kim!Kai Nolur aç gözlerini!Kaaaaiiiii!!!
Rei: Hikari ne… Aman Tanrım! Kai-chan iyi misin? Olamaz olamaz! Minako’nun onu bu halde görmemesi lazım!
Aquamarin:Lanet olsun başaramayacağını o da biliyordu.Sırf gururu için ölmeyi göze aldı!Lanet olsun!!
Minako:Ne oluyor orada Rei?
Rei: Eyvah! Hi. Hiç bişi Minako! Merdiven başında oturuyoruz öyle.
Minako:Bende geliyorum bana da yer açın!
Rei: Yer kalma…
Minako:Kaaiiii!!!Aşkım!Kendine gel!Noldu sana böyle inanamıyorum!!!Kai!Kai!Beni bırakma lütfen!!!
Aquamarin:Rei! Onu büyük ateşin önüne yatırın hemen!Ve yaralarını temizleyin çabuk!!

Kai,büyük ateşin önünde kolları iki yana açık bir şekilde hareketsiz yatar.Aquamarin Kai’nin başucuna,Naturela ayakucuna,Minako ve Rei kollarının ucuna geçerler.

Aquamarin:Şimdi,iyice konsantre olun ve şu üç kelimeden sonra kendi element gücünüzü söyleyin!
Rei ve Minako: Tamam!
Naturela:Hadi bitirelim şu işi!
Minako:Hadi!!!

Diğerleri,hayretle olanları izliyorlardı.Böyle bir şeyi daha önce görmedikleri için ne olacağını çok merak ediyorlardı.Derken Aquamarin başlar.

Aquamarin:Shin!Kai!Hizashi!Heiko!
Naturela:Shin!Kai!Hizashi!Shizen!
Rei: Shin! Kai! Hizashi! Netsu!
Minako:Shin!Kai!Hizashi!Aijo!

Ortaya büyük bir ışık çıkar,ateşin üzerine yayılır ve Aquamarin ile Naturela’nın şu sözleri ile işlem tamamlanır.

Aquamarin:Ying!
Naturela:Yang!
A&N:CHIKARA!!!

Ateşin üzerindeki büyük ışık,ateşle beraber Kai’nin göğsünden içeri girer.İşlem bitince herkes odadan çıkar ve Kai uyanana kadar da içeri girmez.Ama Minako dayanamayıp gece yarısı gizlice Kai’nin yanına gider…

Minako:Kai,sen benim hayatımdaki en değerli varlıksın.En azından benim için geri gel lütfen!Eğer beni düşünmüyorsan bebeğimizi düşün aşkım lütfen!

Bu sözlerden sonra Minako’nun gözlerinden bir çift damla yaş Kai’nin göğsüne düşer ve ortaya büyük altın sarısı bir ışık yayılır,Kai uyanır.Kai kendine geldiğinde Minako hala ağlıyordur.Tam bu sırada Rei içeri girer.

Rei: O ışık da neydi öyle? Kai’ye bişi mi oldu yoksa?
Minako:Hayır,kendine geliyor yavaş yavaş.
Rei: Tamam o zaman, ben kızlara haber vereyim istersen.
Minako:Gerek yok aslında ama nese onlar da meraklandılar.

Tam bu sırada Usagi içeri dalar.

Usagi:Aaa!Dayanamıyorum ama!Kaç saattir bekliyoruz bi haber yok Kai’den!!!
Rei: USAGİ! Çocuk burada can çekişiyor sen ise gelmiş yaygara koparıyorsun!
Minako:Yeter kızlar!En iyisi çıkıp dışarıda biraz sohbet edelim ha ne dersiniz?
Rei: Minako haklı Usagi! Hadi!

Rei,Minako ve Usagi kızları da alıp bahçeye çıkarlar.Orada Kai’ye olanların sorumlusu Okusama’nın nası etkisiz hale getirileceğini düşünüyorlardır.

Minako:Bunu yapanı çok kötü cezalandıracağım!Benim sevdiğime kimse bunu yapamaz!!!
Makoto:Fazla aceleci davranma Minako.Onlar buraya saldırmak için zaman kolluyorlar zaten.
Ami:İyi ama ne zaman gelecekleri belli değil ki.
Rei: Bu önemli değil ki. Biz her şeye karşın temkinli ve hazırlıklı olacağız zaten.
Hikari:Her şeyden önce şunu unutmayın ki Kai ve Minako öncelikli hedefler oldukları için onlara dikkat etmeliyiz,özellikle Minako’ya.
Haruka:Hikari haklı.Minako iki can taşıdığı için ona çok dikkat etmeliyiz.
Aquamarin:Zaten Kai,Minako’ya dört gözle bakıyor,arada onu kollasak iyi olur bence.
Rei: Ama o yine de kafasına eseni yapacaktır eminim.
Minako:Rei doğru söylüyor.Aşkım hep böyleydi biliyorsunuz değişmeyeceği de kesin.
Usagi:Ne olursa olsun birbirimize dikkat etmeliyiz sonuçta.
Mamoru:Ben elimden gelenin en iyisini yapacağıma söz veriyorum.
Makoto:Keşke yıldız ışıkları da burda olsaydı da onlar da bize destek olsalardı.
Ami:Keşke…
Minako:Nese kızlar,ben bizimkinin yanına bi gideyim bakalım ne durumda aşkım.
Rei: Tamam Minako. Bişi olursa seslen biz burda muhabbete devam ediyo olcaz.
Minako:Tamam.

Minako,Kai’nin yanına gider ama Kai orda değildir.Minako,Kai’yi araya dursun,Kai hala içindeki intikam ateşiyle yanıp tutuşuyordu.Okusama’ya bu yaptıklarının bedelini ödetmek için onla bir kez daha yüzleşmeye gidiyordu.Gecenin geç saatleri olmasına karşın tapınak baya hareketliydi.

Minako:Her yere baktım ama yok! Kuş oldu uçtu sanki!
Rei: Endişelenecek bişi yok Minako! Belki hava almaya çıkmıştır!
Hikari:Umarım düşündüğüm şeyi yapmaya kalkmamıştır!
Minako:Sakın..!
Hikari:Ben onu aramaya gidiyorum.Bişi olurda dönerse bana haber verin.
Rei: Tamam! Dikkat et!
Makoto:Hikari! Bende seninle geliyorum!
Haruka:Bende geliyorum!
Hikari:Makoto,Haruka ama…
Haruka:Hadi fazla konuşma da gidelim!Kai’yi kaybetmemeliyiz.

Tam bu sırada Kai kuleye gelmişti.Kızlar da son sürat kuleye doğru koşuyorlardı.Kai,kuleye şöyle bir baktı kaşlarını çattı ve basamakları ağır ağır çıkmaya başladı.Kızlar da bu sırada kuleye gelmişlerdi.Kai’yi yakalayabilmek için olağanca hızlarıyla basamakları çıkıyorlardı.Tam son kata çıktıklarında Hikari,Kai’yi kolundan yakaladı.

Hikari:Kai,dur ne yapıyorsun!?
Kai: Hikari, Makoto, Haruka ne işiniz var burda?
Makoto:Seni arıyorduk Kai,Minako senin için endişeleniyor!
Kai: Ona iyi olduğumu söyleyin, hadi gidin şimdi!
Haruka:Kai,gecenin bu saatinde ne yapacaksın burda?Hadi sen bizimle gel tapınağa!
Kai: Okusama’ya bana yaptıklarının cezasını çektirmeye gidiyorum!
Hikari:Kuzen çıldırdın mı sen?Ne yaptığının farkında mısın?Bu bile bile ölüme gitmektir!Minako’yu daha önemlisi bebeğini düşünmüyor musun?
Kai: Eğer bunu yapmazsam düşüneceğim bir Minako ve sizler olmayacaksınız!

Bu sırada en son kattaki asansör kapısı açılır ve daha önce olduğu gibi sarmaşıklar Kai’yi tutarlar ve enerjisini çekmeye başlarlar.

Hikari:Kaii!Elimi tut çabuk!
Kai: Hikari! Çabuk gidin buradan ve hazırlanın! Savaş çok yakın!
Makoto:Kai,kurtul ordan!Haruka,Hikari geri çekilin!
Haruka:Makoto ne yapacaksın?
Makoto:Jüpiter!!!Stormy Apocalypse Wind!!!!
Hikari:Sarmaşığa saldıralım!Shining Stars Raining!!
Haruka:Supreme Supernova Blaster!!!

Kızlar saldırmasına rağmen sarmaşık Kai’yi çoktan içeri çekmişti…

Hikari:Lanet olsun!Minako’ya ne diyeceğiz şimdi?
Haruka:Gerçeği.Başka şeyler söyleyip de boşa oyalamamalıyız.
Makoto:Bi an önce gidip haber verelim en iyisi.

Kızlar eli boş bir şekilde tapınağa geri dönerler.Kai ise baygın halde yerde yatar,uyandığında ise Okusama’nın yatağındadır.

Kai: Lanet olsun! Neredeyim ben böyle?
Okusama:Olman gereken yerdesin sevgilim.Ha şunu da belirteyim bütün güçlerin bu sınırlar içinde etkisiz halde baştan söyleyim.
Kai: Ne yaptın bana böyle çabuk beni eski halime çevir!
Okusama:Kötü kral olmak seni bu kadar mı kızdırdı sevgilim??
Kai: Iaaaa! Lanet olsun sana Okusamaaa!
Okusama:Ha ha ha ha haa! Zavallı sevgilim…

Der ve gider.Kai’de ordan çıkıp güçlerine tekrar kavuşmayı çok istiyordu.Okusama ise zafer çığlıkları atmaya başlamıştı bile.Kai’nin güçlerini kullanıp Ahva’yı canlandırabilirdi.Kai ise çabalarının sonuç vermeyeceğini anlayınca Okusama’ya onun güçlerini vermesi karşılığında onun tarafına geçmeyi planlamıştı.Ama bu kurgu işe yarayacak mıydı???

Kai: Okusamaaa!
Okusama:Neyin var sevgilim?
Kai: Gel seninle güzel bi anlaşma yapalım. Sen bana güçlerimi geri ver, bende sana istediğini vereyim ha ne dersin?
Okusama:Ciddi misin?Bu harika,peki sevgilim sana güçlerini geri vereceğim sen de benim için o savaşçı bozuntularını tek tek yok edeceksin!Özellikle Venüs savaşçısını!!!HA HA HA HAAAA HA HAA!!!

omg iki bölümde süperdi valla yalnız burada resmen koptum

Mamoru: İyi de Kai, bizim elimiz armut mu topluyor? Esas bu benim görevim ve yapabilirim.

bi yandanda acıdım mamoruya esas oğlan kai oldu pabucu dama atıldı

ben orayı yazarken kaç kere koptum bi bilsen ama kasten öle yazdm mizahi bişi olsn die

yahh ama cok ezmissin mamorumuzu yahh fazla geri plana atma onu yazıkk bari oda dünyayı kurtarma işine bir şekilde yardım etsin.Üzüldüm valla onun için

sen merak etme ilerde çok iş düşecek zaten ona mamo-chan öle kalmaz altta

Kai,hala yaptığı şeyin ne tür sonuçlar ortaya çıkaracağını düşüne dursun,kızlar Kai’den ümidi yavaş yavaş kesmeye başlamışlardı.Ama Minako’nun içinde küçücük de olsa bir umut vardı,Hikari de Minako gibi umudunu yitirmemişti.Okusama,Ahva’nın ortaya çıkması için gereken gücü Kai’den sağlama planları yapıyordu.Ama daha önce Kai’ye verdiği görevi bitirmesini bekleyecekti.Kai’nin kızları öldürecek olması tam bir trajediydi.Aradan geçen uzun süreden sonra Minako,dayanamayıp Kai’yi aramak istediğini kızlara söyler.

Minako:Kızlar,gördüğümüz gibi Kai’nin geleceği falan yok gibi,en iyisi biz onu arayalım.
Usagi:Minako haklı,Kai’nin durumu hiç iyi değil bence ve bunu bi açıklığa kavuşturmamız gerek.
Haruka:Bana uyar,Michiru,Setsuna,Hotaru size de uyar mı?
Michiru:Senin gideceğin yolda biz de varız Minako!
Bu sırada;
Seiya:Ne yapacaksınız bilmiyorum ama biz de varız.
Usagi:Seiya!Bu ne sürpriz?
Ami:Taiki!Bitanem sonunda buradasın!
Taiki:Sanırım Merkür prensesimin yardıma ihtiyacı varmış.
Yaten:Eee!Kai nerde?
Rei:Yeni düşmanımız onu ele geçirdi,biz de onu kurtarmaya gidiyorduk.
Seiya:Ne yani?Kai şimdi kötülerin elinde mi?
Minako:Evet aynen öyle.Ben onu kurtarmaya yemin ettim.
Taiki:Bu arada yeni savaşçılar görüyorum.
Usagi:Evet,Hikari,Aquamarin ve Naturela.Hikari Kai’nin kuzeni ve zaman bekçisi,Aquamarin ve Naturela ise dünya denge savaşçıları.
Hikari:Antares,Regulus ve Sirius sizleri çok iyi hatırlıyorum.
Seiya:Aynı şeyi ben de söylemek isterdim ama söyleyemeyeceğim bu arada memnun oldum.
Minako:Bırakın şimdi kaynaşmayı!Kai’nin başı yeterince dertte ve onu kurtarmalıyız.
Minako,konuşmasını bitirir bitirmez Kai merdiven başında görünür.
Kai:Hiç zahmet etme aşkım ben geldim bile.
Minako:Kaii!Aşkımmm!Çok endişelendirdin beni!
Kai:Merak etmeyin artık buradayım.Seiya bakıyorum gelmişiniz.
Seiya:Ya şimdi gecikmiş hissettim kendimi ben.
Kai:Aslında çok önemli bişi var ve size bunu anlatmalıyım.
Minako:Nedir aşkım çok önemli olan?
Kai:Biliyorum çok garip gelecek belki ama sizleri öldürmek zorundayım.
Rei:Vaay.Güzel espri sevdim bunu.
Kai:Ben ciddiyim. -_-
Mamoru:İyi ama neden?
Minako:Kai,artık benden nefret ettiğin için mi herkesi öldüreceksin?
Kai:Nasıl anlatacağımı bilmiyorum ama kısaca bahsedeyim.
Minako:İyi olur.
Kai:Pekala.Okusama,ben onun yanındayken bütün güçlerimi elimden aldı.Bende güçlerimi geri almak karşılığında ona istediğini vereceğimi söyledim.O da sizleri öldürmemi istedi.
Minako:Yani sırf o istedi diye bize kıyacaksın öyle mi Suzuke?!
Kai:Eğer öldürmezsem Okusama yıldız kristalimin gücüyle Ahva’yı uyandıracak ve savaşı başlatacak ki şu an Okusama’nın kontrolündeyim.
Hikari:Lanet olsun Kai!GLORIUS TIME!!!TURN BACK!!!

Hikari zamanı geri alarak Kai’nin asansöre binmeden önceki zamana getirir.Hikari bu sefer Kai’yi kesin bir dille uyaracaktı.

Hikari:Kai!Sakın bir adım daha atayım deme!!!
Kai:Haruka,Hikari,Makoto ne yapıyorsunuz burda?
Makoto:Seni arıyorduk ve burda bulduk,çok merak ettik seni Kai!
Kai:E gördünüz şimdi hadi gidin geri!
Haruka:Kai,gecenin bu saatinde ne yapıyorsun burda?Sen gel bizimle tapınağa hem Minako senin için çok endişelendi.
Kai:Okusama’ya bana yaptıklarını ödetmeye gidiyorum!
Hikari:Bak Kai,ben olacakları biliyorum,geleceği gördüm ve şu an ki zamanı daha önce de yaşadık.
Kai:Ne olacak peki hadi söyle!
Hikari:Seve seve!Sen oraya gittiğinde Okusama güçlerini alacak sen de onunla bi anlaşma yaparak bizi öldürmen karşılığında sana güçlerini geri verecekti.
Kai:HA HA!Ben öyle bi anlaşma yapsam dahi sizi öldürmem ki…
Hikari:Eğer yapmazsan senin yıldız kristalini alıp Ahva’yı uyandırmak için yeterli güce sahip olacaktı,ayrıca buna engel olamayacaktın çünkü seni o kontrol ediyor olacaktı.
Kai:Aman Tanrım!Benim yokluğumdan faydalanıp savaşı başlatacak,siz de doğal olarak yenilecektiniz.
Haruka:Ha şunu bileydin!Hadi gidiyoruz itiraz yok!
Kai:Çok bile kaldık…

Hikari bir faciayı engellemişti.Okusama’nın bir planı daha suya düşmüştü.Ama Ahva’nın gelişi ve savaşın başlaması için Kai’nin yıldız kristaline gerek de kalmayacaktı,zira Ahva’nın gelişine saatler kalmıştı ve olacaklardan kimsenin haberi yoktu.Tapınağa döndüklerinde Minako,onları merdivenin başında bekliyordu.Kai’yi görünce sevinç çığlıkları atmaya başlamıştı.

Minako: Aşkımmm! Tanrı’ya şükür iyisin! Senin için çok endişelendim!
Kai:Biliyorum aşkım!Şu iki gün içinde seni baya strese soktum çok özür dilerim!
Ami:Kafanda kim bilir neler kurguladın belki ama itiraf et bencillik ettin!
Mamoru:Çıldırdın mı sen? Az daha doğmamış çocuğunu yetim bırakıyordun!
Hikari:Ha bu arada size iyi haberlerim var.Yıldız ışıkları iki gün sonra burda olacaklar.
Ami:Hikari,nerden biliyorsun bunu?Eğer doğruysa ayy Taiki’m geliyor yaşasın!!!
Hikari:Nerden bildiğimi boşver uzun hikaye.

O gece tapınakta bayram havası vardı.Kai ile Minako evlerine gitseler de kızlar aralarında sohbet ediyorlardı.Grubun başı da Hikari’ydi.

Hikari:Kızlar aslında şu yaşadığımız zamanı daha önce de yaşadık.
Haruka:Evet kızlar,Hikari az kalsın büyük facia olacak bi olayı engelledi.
Rei:İyi de ne yaptı?
Makoto:Okusama Kai’yi eline geçirip güçlerini elinden almış.
Haruka:Daha sonra Kai,Okusama ile bi anlaşma yapıp,güçleri karşılığında onun istediğini yapacağını söylemiş.
Hikari:Ve Okusama’da Kai’den bizi öldürmesi karşılığında ona güçlerini vereceğini söylemiş.Dahası yapmadığı takdirde de yıldız kristalini alıp Ahva’yı getirmek için gücünden yararlanacakmış.
Mamoru:İyi de Kai buna engel olamaz mı ki?
Haruka:Kai tamamen Okusama’nın kontrolü altında olduğu için olamazdı.
Hotaru:Aman Tanrım!Hikari-sama bizi felaketten kurtarmış!

Bu sırada kötüler cephesinde de büyük bir hareketlilik vardı…

Okusama:Ahva ortaya çıktığı zaman bakalım siz sefiller ne yapacaksınız? Ha ha ha ha ha haaa!!!