KOALA =) |
Yazar
Mesaj
Koala (Phascolarctos cinereus), Avustralya'da yaşayan ve Phascolarctidae familyasını olusturan keseli memeli. Otçul ve ağaçta yaşayan bir memeli türü olan koalalar, Phascolarctidae ailesinin yaşayan tek temsilcisidir. Koala, Adelaide civarından Cape York Yarımadası'nın güney kısmına kadar, Avustralya'nın batı kıyıları boyunca ve ormanları besleyecek yeterli yağışın bulunduğu iç kesimlerde bulunur. Güney Avustralya koalaları 20. yüzyılın ilk dönemlerinde geniş çaplı katliama uğradı. Koala, Tazmanya ve Batı Avustralya'da bulunmamaktadır.
Adlar
"Koala" kelimesi Dharuk dilindeki gula kelimesinden gelmektedir. Avustralya Aborijin dillerindeki benzer kelimeler şu şekildedir:
* Canberra bölgesindeki Ngunnawal'da da gula olarak adlandırılmaktadır.
* Yeni Güney Wales'in Mavi Dağlar'ındaki Aborijinler tarafından Cullawines olarak adlandırılmıştır.
* Murray bölgesinde, Aborjinler tarafından Karbors olarak adlandırılmıştır
* Koala için kullanılan diğer adlar: Bangaroos, Koolewongs, Narnagoons ve Cholos.
Yapıları
Koalanın metabolizması yavaştır ve günün büyük bölümünde uyur.
Koalalar çok nadir de olsa su içerler. Koalaların ana besin maddesini oluşturan okaliptüs yaprakları kolaların temel düzeydeki su ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli miktarda su temin etmektedir. Genelde yapraklarda yeterli nemin bulunmadığı kuraklık dönemlerinde ve hastalandıklarında su içmektedirler. Koalaların, vücut yapıları bulundukları çevrede ihtiyaçlarını üst düzeyde karşılayacak niteliktedir. Örneğin kol ve pençeleri geniş gövdeli okaliptüslere kolaylıkla tırmanmalarını sağlar, ön ayaklarındaki ilk iki parmakları ise diğer üç taneden ayrıktır. Arka ayaklardaki baş parmaklar da diğerlerinden ayrıktır ve diğer dört parmak gibi keskin pençelere sahip değildir. Diğer parmaklardan farklı olan bu baş parmaklar daha küçük dallara tutunmayı sağlar. Pençeleri ağaçların yumuşak ve düzgün gövdelerine çengel gibi saplanabilen koalaların, dört ayağı da, ağaç dallarını rahatlıkla kavrayabilir ve dallara sarılarak tırmanmalarını sağlar. Koalaların diğer özellikleri ise şöyledir:
Okaliptüs yaprakları yüksek miktarda lif ve çok az da protein içerir. Bu yapraklarda güçlü kokulu yağlar, fenolik bileşimler ve birçok memeli için yenilemez hatta zehirli olan siyanür niteliğinde maddeler de bulunur. Başka hayvanlar için zararlı olan bu maddeler koalanın vücudunda zehir etkisini kaybeder. Çünkü koala, çok özel bir anatomisi ve fizyolojisi olan bir sindirim sistemine sahiptir. Diğer otçul memeliler gibi koala da okaliptüslerin ana maddesi olan selülozu sindiremez. Ancak bu işlemi, onun için selülozu sindirebilen ve koalanın körbağırsağında yaşayan mikro organizmalar yaparlar. Koalanın kör bağırsağı, kalın bağırsağına açılır ve çok büyüktür. Körbağırsak, bağırsağın toplam uzunluğunun yaklaşık %20'sini oluşturur. Uzunluğu 1.8 ile 2.5 metre arasındadır. Yaprakların sindirim sisteminden geçişi körbağırsakta geciktirilir. Bu gecikme sayesinde körbağırsaklardaki mikro organizmalar faaliyete geçerek selülozu koalanın faydalanacağı hale getirirler. Yağlar ve zehirli niteliğe sahip kimyasallar (fenol bileşikleri) karaciğerde süzülmeye uğrayarak etkisiz hale gelirler.
Koalanın tek besin kaynağı okaliptüs yapraklarıdır. Bu ise hayvanın karbonhidrat gereksinimini tümüyle mikro organizmaların selülozu sindirmesiyle karşılaması demektir. Bu durum, mikro organizmalar olmadan koalaların yaşamasının mümkün olamayacağını açıkça göstermektedir.
birkaç resim
Adlar
"Koala" kelimesi Dharuk dilindeki gula kelimesinden gelmektedir. Avustralya Aborijin dillerindeki benzer kelimeler şu şekildedir:
* Canberra bölgesindeki Ngunnawal'da da gula olarak adlandırılmaktadır.
* Yeni Güney Wales'in Mavi Dağlar'ındaki Aborijinler tarafından Cullawines olarak adlandırılmıştır.
* Murray bölgesinde, Aborjinler tarafından Karbors olarak adlandırılmıştır
* Koala için kullanılan diğer adlar: Bangaroos, Koolewongs, Narnagoons ve Cholos.
Yapıları
Koalanın metabolizması yavaştır ve günün büyük bölümünde uyur.
Koalalar çok nadir de olsa su içerler. Koalaların ana besin maddesini oluşturan okaliptüs yaprakları kolaların temel düzeydeki su ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli miktarda su temin etmektedir. Genelde yapraklarda yeterli nemin bulunmadığı kuraklık dönemlerinde ve hastalandıklarında su içmektedirler. Koalaların, vücut yapıları bulundukları çevrede ihtiyaçlarını üst düzeyde karşılayacak niteliktedir. Örneğin kol ve pençeleri geniş gövdeli okaliptüslere kolaylıkla tırmanmalarını sağlar, ön ayaklarındaki ilk iki parmakları ise diğer üç taneden ayrıktır. Arka ayaklardaki baş parmaklar da diğerlerinden ayrıktır ve diğer dört parmak gibi keskin pençelere sahip değildir. Diğer parmaklardan farklı olan bu baş parmaklar daha küçük dallara tutunmayı sağlar. Pençeleri ağaçların yumuşak ve düzgün gövdelerine çengel gibi saplanabilen koalaların, dört ayağı da, ağaç dallarını rahatlıkla kavrayabilir ve dallara sarılarak tırmanmalarını sağlar. Koalaların diğer özellikleri ise şöyledir:
Okaliptüs yaprakları yüksek miktarda lif ve çok az da protein içerir. Bu yapraklarda güçlü kokulu yağlar, fenolik bileşimler ve birçok memeli için yenilemez hatta zehirli olan siyanür niteliğinde maddeler de bulunur. Başka hayvanlar için zararlı olan bu maddeler koalanın vücudunda zehir etkisini kaybeder. Çünkü koala, çok özel bir anatomisi ve fizyolojisi olan bir sindirim sistemine sahiptir. Diğer otçul memeliler gibi koala da okaliptüslerin ana maddesi olan selülozu sindiremez. Ancak bu işlemi, onun için selülozu sindirebilen ve koalanın körbağırsağında yaşayan mikro organizmalar yaparlar. Koalanın kör bağırsağı, kalın bağırsağına açılır ve çok büyüktür. Körbağırsak, bağırsağın toplam uzunluğunun yaklaşık %20'sini oluşturur. Uzunluğu 1.8 ile 2.5 metre arasındadır. Yaprakların sindirim sisteminden geçişi körbağırsakta geciktirilir. Bu gecikme sayesinde körbağırsaklardaki mikro organizmalar faaliyete geçerek selülozu koalanın faydalanacağı hale getirirler. Yağlar ve zehirli niteliğe sahip kimyasallar (fenol bileşikleri) karaciğerde süzülmeye uğrayarak etkisiz hale gelirler.
Koalanın tek besin kaynağı okaliptüs yapraklarıdır. Bu ise hayvanın karbonhidrat gereksinimini tümüyle mikro organizmaların selülozu sindirmesiyle karşılaması demektir. Bu durum, mikro organizmalar olmadan koalaların yaşamasının mümkün olamayacağını açıkça göstermektedir.
birkaç resim
Spoiler:
+++
by BaLıMSuLTaN *-*
ayy en çok sevdiğim hayvanlardan biri bu yaa
ilk olarak georgie adlı animede görmüştüm bunlardan animede georgie'ninde vardı bi koalası
hep anneme keşke benimde olsa bir tane diye tuttururdum hey gidi günler
çok şirin yaratıklar paylaşım için teşekkürler bal böcüğüm
ilk olarak georgie adlı animede görmüştüm bunlardan animede georgie'ninde vardı bi koalası
hep anneme keşke benimde olsa bir tane diye tuttururdum hey gidi günler
çok şirin yaratıklar paylaşım için teşekkürler bal böcüğüm
Spoiler:
1. sayfa (Toplam 1 sayfa) [ 7 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |