SAILOR MOON:HOPE Sayfaya git: 1, 2, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Tokyo'da yağmur vardı.Çok değil birkaç ay önce büyük savaşlar kazanılmıştı.Fakat daha sonra herşey normale dönmüştü.Artık Senshie'ler yoktu,düşmanlar yoktu...Starlights yoktu.Odasının camından yağmurlu günü izleyen düşünceli bir kız derin bir nefes aldı.Yatağının yanında duran komidine baktı.Üzerinde,köşelerinde tavşan kabartmaları olan pembe çerçeveler vardı.Çerçevelerin birinde beş kız şımarıkça poz veriyordu.Usagi göz yaşlarına hakim olamadı onları çok özlüyordu.Herkes tatil için dünyanın bir ucuna dağılmıştı.Usagi giderken Minako'nun söylediği sözü hatırladı:"Usagi,artık herşey bitti.Gönlümüzce yaşayacağız!"Bu sözler Usagi'yi üzmüştü.Evet,birçok tehlike yaşamıştı ama o bu hayatı seviyordu.Yaz tatilinin sonlarına gelinmişti.Usagi arkadaşlarının hiçbirinden haber alamamıştı.Halbuki hepsi ona kart atacağına söz vermişti.Ami Amerikaya "Bilimsel Yaz Kampı" isimli yere gitmişti,Rei Çin'e,Minako Paris'e,Makoto Londraya,Mamoru -Usagi'nin korkunç ağlamalarına rağmen- Amerikaya,Setsuna,Hotaru,Michiru ve Haruka'da birlikte dünya turuna çıkmışlardı.Usagi bu yaz hiçbir yere gidememişti.Çünkü kardeşi Shingo Tokyo sınırları içinde bir futbol kursuna başlamıştı ve hergün gidip geliyordu.Usagi bakışlarını camdan uzaklaştırdı.Kapıda alnında sarı ay işareti olan,lacivert bir kedi belirmişti.
-Usagi,ne kadar tembelsin!Tüm gün burada pinekliyorsun.
-Yapma Luna.Kızlar ve Mamo-chan yok.Sadece sen varsın ama sende dolanıp duruyorsun!
Derken telefon çaldı.Bayan Tsukino "Ben bakarım canım!" diyerek telefona uzandı.Usagi mutfağa indi.Annesi telefondaydı ama Usagi'yi görünce sadece "Evet-Hayır-Muhteşem!" gibi kelimeler kullanmaya başlamıştı.Derken telefonu kapattı.
-Usagi bu akşam yemeğe gidiyoruz tatlım.
-Yemek mi?Harika!Nereye peki?
-Eee...Arayan babandı.Bize özel bir sürprizi varmış ama sen önden gidip rezerve işlerini kontrol etmeliymişsin.Saat 7'de.Tokyorama Otel.
Usagi havalara uçuyordu.Ne zaman yemeğe gitseler değişik ve bolca
yiyecek yiyebiliyordu.Daha vakit vardı.Birden büyük bir hevesle odasına çıktı.Yağan yağmur umrunda değildi camlarını sonuna kadar açtı.Radyoyunun sesinin sonuna kadar açtı.Birden tanıdık bir melodi duydu:
"Aşkını arıyorum,Evrenin Kristali.Aşkını arıyorum,benim için ağlama..."
Usagi bu şarkıyı dinlemeyeli çok olmuştu.Three-Lights yani StarLights idi bunlar.Birden başından aşağıya kaynar sular döküldüğünü hissetti.Seiya aklına gelmişti.Usagi çekmecesini açtı,Seiya'nın dünyadaki son günü Usagi'nin okuldaki sırasına bıraktığı kırmızı bir gül vardı.Usagi gülü sakladığı zarftan çıkardı.Hala mis gibi kokuyordu ama kurumuştu.Usagi,Mamoru'yu gerçekten çok seviyordu ama Seiya onun için farklıydı sanki...Bir süre sonra Usagi bacağına birşeyin sürtündüğünün farkına vardı.
-USAGİİİ!!!!
-Luna!?Ne oldu?
-İki saattir buradayım!Neo Quenn Serenity adına bu gül...
-Evet,bu Seiya'ya aitti.(Usagi gülü hemen yerine koydu.)Herneyse aman tanrım!Neredeyse iki saat boyunca düşüncelere dalmışım!
-Sana demiştim,Usagi-chan!
Usagi dolabını açtı.En sevdiği kıyafetlerinden birini giydi.Gerçekten şık olmuştu.Parmağına Mamoru'nun ona verdiği o muhteşem yüzüğü taktı.Annesinin yanına indiğinde onun hala mutfak önlüğü içerisinde olduğunu gördü."Anne,hala giyinmemişsin.Bir sorun mu var?"Usagi gözlerini kısarak annesine baktı.Annesi birden kızına döndü ve "Hayır birtanem,sorun yok.Sen çıktıktan sonra ben hazırlanırım.Bak ne diyeceğim:Luna bizimle gelebilir.Gideceğimiz yerin bahçeli bölümünde olacağız çünkü."Usagi elleri havada zıplamaya başladı.Luna'yı kucağına aldığı gibi evden çıktı.Yağmur durmuşu,dışarıda ılık bir hava vardı.Usagi "Taksi!" diye seslendi.Önünde duran arabaya bindi.Bir süre sonra görkemli Tokyorama Oteli'nin önündeydi."BAHÇE BÖLÜMÜNE GİDER!" yazısını gördükten sonra emin adımlarla,yanında Luna ile yürüdü.Esmer bir kadın yanına yaklaşarak,"Tsukino Usagi?" diye sordu.Usagi heyecandan başını sallamakla yetindi.Kadın "Buradan."dedi ve ilerledi.Usagi koskoca bahçenin ortasında tek bir masa gördü.Masa yuvarlaktı.Bahçenin etrafına müzik kolonları koyulmuştu ve nedense Three Lights şarkıları çalıyordu.Usagi babasının yaptığı bu jestten gerçekten hoşlanmıştı.
"Bayan Tsukino,beklediğiniz kişiler az sonra burada olurlar efendim.Keyfinize bakın!" dieyn genç kadın gülümseyerek uzaklaştı.Usagi devasa binayı inceledi,incelerken ağzı açık kalmıştı.Birden ışıklar loşlaşmaya başladı.Luna,masanın altında uykuya dalmıştı.Usagi yavaş yavaş sıkılmaya başlamıştı.Kesin yine bir işleri çıkmıştı.Birden bir el Usagi'nin gözlerini kapattı.Anı haraket karşılığında Luna ilk defa gerçek bir kedi gibi tıslamıştı...
***Devam Edecek***
-Usagi,ne kadar tembelsin!Tüm gün burada pinekliyorsun.
-Yapma Luna.Kızlar ve Mamo-chan yok.Sadece sen varsın ama sende dolanıp duruyorsun!
Derken telefon çaldı.Bayan Tsukino "Ben bakarım canım!" diyerek telefona uzandı.Usagi mutfağa indi.Annesi telefondaydı ama Usagi'yi görünce sadece "Evet-Hayır-Muhteşem!" gibi kelimeler kullanmaya başlamıştı.Derken telefonu kapattı.
-Usagi bu akşam yemeğe gidiyoruz tatlım.
-Yemek mi?Harika!Nereye peki?
-Eee...Arayan babandı.Bize özel bir sürprizi varmış ama sen önden gidip rezerve işlerini kontrol etmeliymişsin.Saat 7'de.Tokyorama Otel.
Usagi havalara uçuyordu.Ne zaman yemeğe gitseler değişik ve bolca
yiyecek yiyebiliyordu.Daha vakit vardı.Birden büyük bir hevesle odasına çıktı.Yağan yağmur umrunda değildi camlarını sonuna kadar açtı.Radyoyunun sesinin sonuna kadar açtı.Birden tanıdık bir melodi duydu:
"Aşkını arıyorum,Evrenin Kristali.Aşkını arıyorum,benim için ağlama..."
Usagi bu şarkıyı dinlemeyeli çok olmuştu.Three-Lights yani StarLights idi bunlar.Birden başından aşağıya kaynar sular döküldüğünü hissetti.Seiya aklına gelmişti.Usagi çekmecesini açtı,Seiya'nın dünyadaki son günü Usagi'nin okuldaki sırasına bıraktığı kırmızı bir gül vardı.Usagi gülü sakladığı zarftan çıkardı.Hala mis gibi kokuyordu ama kurumuştu.Usagi,Mamoru'yu gerçekten çok seviyordu ama Seiya onun için farklıydı sanki...Bir süre sonra Usagi bacağına birşeyin sürtündüğünün farkına vardı.
-USAGİİİ!!!!
-Luna!?Ne oldu?
-İki saattir buradayım!Neo Quenn Serenity adına bu gül...
-Evet,bu Seiya'ya aitti.(Usagi gülü hemen yerine koydu.)Herneyse aman tanrım!Neredeyse iki saat boyunca düşüncelere dalmışım!
-Sana demiştim,Usagi-chan!
Usagi dolabını açtı.En sevdiği kıyafetlerinden birini giydi.Gerçekten şık olmuştu.Parmağına Mamoru'nun ona verdiği o muhteşem yüzüğü taktı.Annesinin yanına indiğinde onun hala mutfak önlüğü içerisinde olduğunu gördü."Anne,hala giyinmemişsin.Bir sorun mu var?"Usagi gözlerini kısarak annesine baktı.Annesi birden kızına döndü ve "Hayır birtanem,sorun yok.Sen çıktıktan sonra ben hazırlanırım.Bak ne diyeceğim:Luna bizimle gelebilir.Gideceğimiz yerin bahçeli bölümünde olacağız çünkü."Usagi elleri havada zıplamaya başladı.Luna'yı kucağına aldığı gibi evden çıktı.Yağmur durmuşu,dışarıda ılık bir hava vardı.Usagi "Taksi!" diye seslendi.Önünde duran arabaya bindi.Bir süre sonra görkemli Tokyorama Oteli'nin önündeydi."BAHÇE BÖLÜMÜNE GİDER!" yazısını gördükten sonra emin adımlarla,yanında Luna ile yürüdü.Esmer bir kadın yanına yaklaşarak,"Tsukino Usagi?" diye sordu.Usagi heyecandan başını sallamakla yetindi.Kadın "Buradan."dedi ve ilerledi.Usagi koskoca bahçenin ortasında tek bir masa gördü.Masa yuvarlaktı.Bahçenin etrafına müzik kolonları koyulmuştu ve nedense Three Lights şarkıları çalıyordu.Usagi babasının yaptığı bu jestten gerçekten hoşlanmıştı.
"Bayan Tsukino,beklediğiniz kişiler az sonra burada olurlar efendim.Keyfinize bakın!" dieyn genç kadın gülümseyerek uzaklaştı.Usagi devasa binayı inceledi,incelerken ağzı açık kalmıştı.Birden ışıklar loşlaşmaya başladı.Luna,masanın altında uykuya dalmıştı.Usagi yavaş yavaş sıkılmaya başlamıştı.Kesin yine bir işleri çıkmıştı.Birden bir el Usagi'nin gözlerini kapattı.Anı haraket karşılığında Luna ilk defa gerçek bir kedi gibi tıslamıştı...
***Devam Edecek***




şu an yazıyorum!fırından çıkmam üzere 


Usagi ilk önce bunu yapanın Shingo olduğunu sanmıştı."Shingo seni yaramaz!"diye bağırdı fakat birden tanıdık bir parfüm kokusu hissetti.Bir keresinde lunaparktan dönerken otobüsü kaçırmıştı ve Haruka onu motorsikletiyle evine bırakmıştı.Eller suratından çekilince Usagi şok oldu.Bütün kızlar ve Artemis ona gülümsüyordu.Luna'nın gözleri parladı.Direk Artemis'in yanına koştu.Usagi ise gözyaşlarının tutamayıp ağlamaya başladı ve Haruka'ya sarıldı.Haruka ise onun saçını okşuyordu.Fakat Haruka,birşeye bozulmuştu.Usagi burnunu çekerek:
-Amaa...ama nasıl olur bu?
-Dönüş tarihlerimizi aynı güne denk getirdik,Koneko-Chan ve böyle bir süpriz hazırladık senin için.
-Peki,Haruka-san neden bana hiç kart atmadınız?
-Biliyoruz,özür dileriz ama artık senin yanındayız.
Bu arada şarkı hala devam ediyordu.Haruka en sonunda yavaşça Usagi'yi itti.Rengi iyice atmıştı artık.Tamam,Seiya onun hayatını kurtarmış olabilirdi ama Michiru'yu onunla paylaşamazdı.Soyunma odası olayını hala hatırlıyordu.
-Bu müzik ne Michi'?!
-Usagi için.İyi fikir dimi*
-Harika..!İstersen sesini açtırayım?
-İyi olur,Haruka.
Normal bir konuşma gibi gözüksede kavga ediyorlardı.Kızlar başlarını bir oraya bir buraya çeviriyorlardı.Usagi en sonunda "Şeyy,artık yemek yesek?"diye çekinerek sordu.Kızlar gülüşüp masaya geçtiler ama yemek boyunca Michiru,Haruka'ya ateş saçan bakışlar attı.Usagi'nin bir yanında Haruka,diğer yanında Minako vardı.
-...evet ben aşıklar şehrindeydim kızlar!Her taraf yakışıklı erkek doluydu ama hepsinin kız arkadaşı vardı.Yalnız gitmemek lazım,şans işte.Ailem olmasaydı daha serbest olabilirdim ama yinede eğlendim.
-Aino,neden erkeklere bu kadar düşkünsün?
Minako,Haruka'nın bu sorusu üzerine bozulmuştu.Sakinliğini kaybetmedi.
-Düşkünlük değil mi Haruka-san.Yalnızlığı anlayamazsın,genelde yanında Michiru-san olduğu için...
-Anlıyorum...
Rei söze karıştı:
-Siz birde bana sorun!Çin gerçekten iyiydi ama biraz değişik.Kültürlerimiz çok yakın duruyor ama bence gayet farklı.Onlar korkunç şeyler yiyor.O yüzden tatilimin son gününe kadar paket gıda yedim.
Usagi ağzı dolu bir biçimde konuşmaya çalıştı:
-Vav canona Rei-Chaan!!!
-Usagi ağzındakini bitirmeden konuşma,ıyy iğrenç!
-Afedersin.Hah ne diyordum,harika:Çin!Bende gitmek istiyorum.Setsuna-san ya siz ne yaptınız?
-Biz dünyayı gezdik canım.Amerika,İngiltere,İtalya ve daha bir çok ülke.Hepinize küçük hediyeler aldık,bayıla...
-Ve ayrıca bende "Starlights" isimli bir dvd aldım!
Haruka gittikçe sinirleniyordu.Michiru sanki inadına yapıyordu.Usagi durumu anladı ve lafı değiştirdi.
-Ben ise bütün tatil yalnızdım ve bu arada Setsuna-san yemekler burada harika!!!
-Evet,bencede.Saat gerçekten geç olmuş,artık gitmeliyiz.
Haruka dalmıştı.Kimbilir ne düşünüyordu.Birden silkelendi.
-Koneko-chan,bu akşam bizimle kalmak ister misin?
Hotaru zıplamaya başlamıştı.
-Bu harika olur Haruka-papa!
-Bilmem ki...
-Hadi ama!
-Tamam o zaman olur.
-Harika.
Minako nedensiz yere Haruka'ya sert bakışlar atıyordu.En sonunda bir kağıda birşeyler yazıp vedalaşırken eline tutuşturdu.Usagi kağıdı daha sonra okumak üzere çantasına attı.Minako,Rei,Ami ve Makoto'yu taksiye bindirmek üzere caddeye çıktılar.Onlar gittikten sonra,Usagi ankesörlü bir telefon bulup eve haber verdi.Daha sonra Haruka,Michiru,Setsuna,Hotaru ve Usagi;Haruka'nın muhteşem sarı arabasına doğru yolaldılar.Yolda herkes sessizdi.Haruka'ların evi son derece güzeldi.Sportifliği ve klasikliği buluşturuyordu.Setsuna ve Hotaru odalarına giyinmek için gittiler.
-Haruka-san,ben nerede yatacağım?
-A,evet.Sen benim odamda yatabilirsin Odango.
Usagi harukanın odasına doğru ilerledi.
***Devam Edecek***
-Amaa...ama nasıl olur bu?
-Dönüş tarihlerimizi aynı güne denk getirdik,Koneko-Chan ve böyle bir süpriz hazırladık senin için.
-Peki,Haruka-san neden bana hiç kart atmadınız?
-Biliyoruz,özür dileriz ama artık senin yanındayız.
Bu arada şarkı hala devam ediyordu.Haruka en sonunda yavaşça Usagi'yi itti.Rengi iyice atmıştı artık.Tamam,Seiya onun hayatını kurtarmış olabilirdi ama Michiru'yu onunla paylaşamazdı.Soyunma odası olayını hala hatırlıyordu.
-Bu müzik ne Michi'?!
-Usagi için.İyi fikir dimi*
-Harika..!İstersen sesini açtırayım?
-İyi olur,Haruka.
Normal bir konuşma gibi gözüksede kavga ediyorlardı.Kızlar başlarını bir oraya bir buraya çeviriyorlardı.Usagi en sonunda "Şeyy,artık yemek yesek?"diye çekinerek sordu.Kızlar gülüşüp masaya geçtiler ama yemek boyunca Michiru,Haruka'ya ateş saçan bakışlar attı.Usagi'nin bir yanında Haruka,diğer yanında Minako vardı.
-...evet ben aşıklar şehrindeydim kızlar!Her taraf yakışıklı erkek doluydu ama hepsinin kız arkadaşı vardı.Yalnız gitmemek lazım,şans işte.Ailem olmasaydı daha serbest olabilirdim ama yinede eğlendim.
-Aino,neden erkeklere bu kadar düşkünsün?
Minako,Haruka'nın bu sorusu üzerine bozulmuştu.Sakinliğini kaybetmedi.
-Düşkünlük değil mi Haruka-san.Yalnızlığı anlayamazsın,genelde yanında Michiru-san olduğu için...
-Anlıyorum...
Rei söze karıştı:
-Siz birde bana sorun!Çin gerçekten iyiydi ama biraz değişik.Kültürlerimiz çok yakın duruyor ama bence gayet farklı.Onlar korkunç şeyler yiyor.O yüzden tatilimin son gününe kadar paket gıda yedim.
Usagi ağzı dolu bir biçimde konuşmaya çalıştı:
-Vav canona Rei-Chaan!!!
-Usagi ağzındakini bitirmeden konuşma,ıyy iğrenç!
-Afedersin.Hah ne diyordum,harika:Çin!Bende gitmek istiyorum.Setsuna-san ya siz ne yaptınız?
-Biz dünyayı gezdik canım.Amerika,İngiltere,İtalya ve daha bir çok ülke.Hepinize küçük hediyeler aldık,bayıla...
-Ve ayrıca bende "Starlights" isimli bir dvd aldım!
Haruka gittikçe sinirleniyordu.Michiru sanki inadına yapıyordu.Usagi durumu anladı ve lafı değiştirdi.
-Ben ise bütün tatil yalnızdım ve bu arada Setsuna-san yemekler burada harika!!!
-Evet,bencede.Saat gerçekten geç olmuş,artık gitmeliyiz.
Haruka dalmıştı.Kimbilir ne düşünüyordu.Birden silkelendi.
-Koneko-chan,bu akşam bizimle kalmak ister misin?
Hotaru zıplamaya başlamıştı.
-Bu harika olur Haruka-papa!
-Bilmem ki...
-Hadi ama!
-Tamam o zaman olur.
-Harika.
Minako nedensiz yere Haruka'ya sert bakışlar atıyordu.En sonunda bir kağıda birşeyler yazıp vedalaşırken eline tutuşturdu.Usagi kağıdı daha sonra okumak üzere çantasına attı.Minako,Rei,Ami ve Makoto'yu taksiye bindirmek üzere caddeye çıktılar.Onlar gittikten sonra,Usagi ankesörlü bir telefon bulup eve haber verdi.Daha sonra Haruka,Michiru,Setsuna,Hotaru ve Usagi;Haruka'nın muhteşem sarı arabasına doğru yolaldılar.Yolda herkes sessizdi.Haruka'ların evi son derece güzeldi.Sportifliği ve klasikliği buluşturuyordu.Setsuna ve Hotaru odalarına giyinmek için gittiler.
-Haruka-san,ben nerede yatacağım?
-A,evet.Sen benim odamda yatabilirsin Odango.
Usagi harukanın odasına doğru ilerledi.
***Devam Edecek***


devamını bekle amaa
birazdan onuda yazmaya başlarım sanırım
hem o peçete deildi bi kağıttı lütfen 





ya diil işte:P buldu kızcaaz bi yerden
nasıl ama hikayee?


gerceğimi söyliyim yoksa yalanmı konuşim
sailor_uranus=yalan söyliceksen iyimi
Ben=bilmem kehkeh
sailor_uranus=olsun sen yinede gerçeği söyle
Ben=eminmisin bak
sailor_uranus=gercek her zaman yalandan iyidir
Ben=ii tamam sen istedin bunu üzülme ama
küçük bir sessizlik olur sonra ben bağırarak
Ben= ÇOKKK GÜZELLL OLMUŞH
sailor_uranus=yalan söyliceksen iyimi
Ben=bilmem kehkeh

sailor_uranus=olsun sen yinede gerçeği söyle
Ben=eminmisin bak

sailor_uranus=gercek her zaman yalandan iyidir
Ben=ii tamam sen istedin bunu üzülme ama

küçük bir sessizlik olur sonra ben bağırarak
Ben= ÇOKKK GÜZELLL OLMUŞH



bir aquamarin eseridir


hehehehe
tşkkr ederm!ama nie kimse bişi yazmıo:S





1. sayfa (Toplam 2 sayfa) [ 21 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |