BEYAZ MELEK |
Yazar
Mesaj
Ali ve Reşat, beyin kanseri olan babaları Ahmet’i kemoterapi görmesi için İstanbul’a getirmiştir. Ahmet ağır tedaviye daha fazla katlanmak istemediğinden hastaneden kaçar. Oğulları peşine düşer ancak Ahmet onlardan kaçmayı başarır. Kaçarken kendini bir huzurevinde bulur. Huzurevi sakinleri, Ahmet’in çocukları tarafından terk edildiğini sandıkları için orada kalması konusunda ısrar ederler. Zorlukla konuşabilen Ahmet durumu kabullenir. Ali ve Reşat Ahmet’i huzurevinde bulurlar. Ama mutlu göründüğü için bir süre orada kalmasına ses çıkarmazlar. Babalarının son günlerini mutlu geçirmesi, belki hiç işe yaramayacak ama çok acı verebilecek bir tedaviden daha önemlidir. Huzurevi sakinlerinin her birinin kendi hikayeleri ve dramları vardır. Ahmet bunları öğrendikçe onlara daha yakınlaşıp her birini tek tek çok sever.
Ahmet’in misafir olduğu günün hemen ertesinde huzurevi sakinlerinden Yaşar Hoca ve Nebahat evleneceklerdir. Bu insanları çabucak benimseyen Ahmet düğün masraflarını karşılamak ister. Elbirliğiyle güzel bir düğün yaparlar. Bununla yetinmeyen Ahmet, çiçeği burnunda çifti balayı için Diyarbakır’daki köyüne davet eder. Üstelik diğer huzurevi sakinleri de bu geziye davetlidir. Belki geriye kalan yıllarında böyle bir fırsatı bir daha yakalayamayacak olan bu yaşlı insanlar, teklifi coşkuyla kabul ederler. Hep beraber kiraladıkları bir minibüsle yola çıkarlar. Ancak yolculukları hiç sakin geçmez. Onlar için asıl macera bu yolculukla birlikte başlayacaktır.
Yönetmen : Mahsun Kırmızıgül
Senaryo : Mahsun Kırmızıgül
Oyuncular : Mahsun Kırmızıgül, Ali Sürmeli, Arif Erkin, Cezmi Baskın, Erol Günaydın
Filmin Türü : Drama
Orijinal Adı : Beyaz Melek
Yapımcı Firma : 0
Yapım Yılı : 2007
Yapım Ülkesi : Türkiye
Orijinal Dili : Türkçe
Filmin Süresi : 115 dakika
Resmi Sitesi : http://www.beyazmelek.com/
Dağıtıcı Firma : Boyut Film
Vizyon Tarihi : 16.11.2007
(Alıntıdır.)
Spoiler:
bu filmi hiç sevmedim hatta doğruyu söylemek gerekirse çok fazla güldüm. çünkü mahsun kırmızı gülün takındığı sahte şive hiç inandırıcı değildi. "ablaaaa" demesinden nefret ettim. Ama bazı kişiler çok sevmiş. bi kere her şeyi bir anda birçok hayatla birleştirip vermeye çalışması çok fazla sıkıcı olmuş. Ve o komik konuşması... Herkesin ağladığı yerlerde ben o konuşmaya takıldığım için gülmek zorunda kaldım ve bu yüzden daha çok nefret ettim
O
kadar güzel unutmuştun ki beni, Hatırlatmaya kıyamadım...
teşekkürler sun
kadar güzel unutmuştun ki beni, Hatırlatmaya kıyamadım...
teşekkürler sun
Spoiler:
1. sayfa (Toplam 1 sayfa) [ 3 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |