Ominous Grief |
Yazar
Mesaj
Grup, 1998 yılının Kasım’ında Kutsal ve Cüneyt tarafından Ankara’da kuruldu. İlk besteler de bu elemanlara aitti. Grupta eksikler olduğu için ilk önceleri sadece parçalar üzerinde yoğunlaştılar. Stüdyoda çalışmalarını yaparken tanıştıkları Çağrı’yı gruba bassçı olarak aldılar. Aralık ayında Yiğit de gruba dahil oldu. Fakat bir eksiklik vardı... Vokal.
Daha sonra Fethi de gruba vokal olarak alındı ve bir anlamda taşlar yerine oturmuş oldu. Bir süre çalıştıktan sonra "Black Aeon Dominion" isimli promosyon amaçlı bir demo çıkardılar. Demonun ardından Fethi gruptan ayrıldı ve 1998 yılının Kasım ayında onun yerine vokal olarak Gökşim’in gelmesiyle grup, ikinci demo üzerine çalışmalara başladı. Ve 1999 yılında "Reborn Into The Night" isimli Ep piyasaya sürüldü. Bu çalışma ile olumlu tepkiler aldılar ve hızla tanınmaya başladılar.
Ominous Grief’in uzun çalışmaları sonucuçıkan ve Zihni Müzik etiketi taşıyan yeni albümü "Reborn Into The Night", grubun en iyi demolarından biri olarak nitelendirilebilir. Çalışmada, dinleyeceğiniz ilk parça "Into The Beckoning Darkness". Biraz Cradle of Filth, biraz da Dimmu Borgir esintisi hissedilen, ancak özgün tonlara sahip olan parçayı "The Shadowed Land" izliyor. Rotting Christ tarzı bir çalışma olduğu söylenebilir. Üçüncü parça ise "Reborn". "Reborn"un tarzı diğer şarkılara oranla biraz farklı. Başta iki, sona doğru üç gitarla çalınan akustik bir parça. Onu, çok hızlı bir black metal çalışması olan "The Eternal Night Of Damnation" izliyor. Özellikle Çağlar’ın davulu gerçekten çok başarılı. "On The Shores Of Endless Worlds" biraz duygusal bir parça. Çok ağır tempolu olmamakla beraber hissettirdiklerinin diğerlerinden biraz farklı olduğunu söylemek mümkün. Ritmler, arada giren sert vokaller ve seçilmiş şiirsel sözler parçayı cok farklı bir havaya sokmuş. Ayrıca bu şarkının, albümde sözleri bulunantek çalışma olduğunu da hatırlatalım.
Çalışmalar sırasında Cüneyt’in askerlik için gruptan ayrılması performansı bir ölçüde yavaşlatmış. Yine de Cüneyt, askerliğini yaptığı 18 ay boyunca grubunu yalnız bırakmayarak oradan da bilgisayarı ile beste çalışmalarına devam etmiş.
Ozan (klavye) ve Çağlar’ın (davul) da katılımıyla güçlenen topluluğun şu an 60’dan fazla kendi parçası bulunuyor.
’Kötü bir şey olacağı hissedildiğinde duyulan rahatsızlık’ anlamını taşıyan "Ominous Grief" ismiyle tanınan Ankaralı grup, tek bir tarza bağlı kalmadan çalışıyor. Ayrıca herhangi bir başka gruba benzemek, bazı isimleri esin kaynağı olarak belirlemek gibi bir düşünceleri de olmamış. Röportajlarında üzerlerinde durdukları konular, özgünlüğe ve kaliteye önem verdiklerini ortaya koyuyor. Etkilendikleri türler arasında klasik müziği de sayıyorlar. Ozan iyi bir dinleyici. Kutsal da piyanoya oldukça yatkın. Bütün bunların yanında Ominous Grief’in Türkiye’de melodik black metal yapan en iyi gruplardan biri olduğunu söylemek mümkün.
1998 -Black Aeon Dominion Demo
1999 -Reborn İnto The Light Ep
2006 -Nothing İn Remembrance
grubun en sıkı parçası: Reborn İnto The Night 'tir.
By Princess Moon
Rock & Metal Music Download
Ruhum bana vazetti ve ne cücelerden daha büyük, ne de devlerden daha küçük olduğumu gösterdi.
Ruhum bana vazedene kadar insanlığı iki kişi olarak görürdüm: Biri acıdığım, güçsüz; diğeri izlediğim yada direndiğim güçlü.
Ama şimdi her ikisi de olduğumu ve ikisinin aynı maddeden yapıldığını biliyorum.
ilk defa duyuyorum
ülkemiz black metal yada diğer metal grupları olsun pek fazla ilgi duyulmuyor bundan sonuç olarak gruplarmız yurt dışında turnelere katılmaktadır. bu yüzden ülkemiz perişan!, kendi gruplarına sahip çıkmamaktadır.
bizler elimizden geldiğince yerli grupları tanıtmaktayız
bizler elimizden geldiğince yerli grupları tanıtmaktayız
1. sayfa (Toplam 1 sayfa) [ 4 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |