Bir Bebeğin Doğumu Sayfaya git: 1, 2, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Evet arkadaslar sizlere cok farkli bir konu acmak istiyorum ve bir alintidan basliyorum:
Kim demis dünyada sadece 7 dünya harikasi var, simdiye kadar hic bir bebegin dünyaya gelisini görmemis.
Kim demis para pul hersey demek, simdiye kadar hic bir bebegin gülümsemesini görmemis.
Kim demis bu dünyanin sonu umutsuz, unutmus ki her dogan cocuk umut demek.
Insanlarin elleriyle yaptigi dünya harikalari bir yana ama bu dünya harikasi farkli.. cünkü allahtan gelen bir harika.
Genel Bilgiler
Doğum, rahim adelesinin bir dizi istemsiz kasılmaları ile başlayan ve bebeğin anne vücudunu terketmesi ile sonlanan bir olaydır. Doğumun başlamasına yol açan faktör detaylı olarak bilinmemekle birlikte anne ve bebekten kaynaklanan kompleks pek çok faktörün sonucu olduğu bilinmektedir.
Doğumda iki tür etkiden söz edilebilir.
* Hormonal değişiklikler
* Mekanik değişiklikler
Hormonal değişiklikler: Gebelik boyunca progesteron , uterus adelesinin kasılmalarını önler. Estrojenlerin etkisi ise kasılmaları arttırıcı yöndedir. Gebeliğin son aylarında estrojen salgılanması, progesteron salgılanmasından daha fazla artar ve böylece progesteronun uterus adelesinin kasılmasını önleyici etkisi de ortadan kalkmış olur. Bu şekilde estrojen hormonunun kasılmaları artırıcı etkisi ile doğum olayı başlamış olur.
Gebeliğin sonlarında bebeğin başının tazyiki ile rahim ağzının uyarılması, hipofizden oksitosin adı verilen hormonun salgılanmasını arttırır. Oksitosinin de rahim adelelerinin kasılmasını artırıcı etkisi vardır. Ayrıca gebeliğin sonlarına doğru plasentadan relaxin adı verilen, rahim ağzı ve vaginadaki dokularda gevşemeye neden olan bir başka hormon daha salgılanır. Kısaca özetlersek estrojen ve oksitosin doğum olayının başlaması için gerekli olan kasılmaları artırıyor, relaxin ise rahim ağzının ve vaginadaki dokuların gevşemesini sağlayarak doğum olayının gerçekleşmesi için katkıda bulunuyor.
Mekanik değişiklikler: Doğum olayında sadece hormonal değişikliklerin olması yeterli olmuyor; olayın bir de mekanik değişimlerle ilgili yanı var. Gebeliğin sonlarına doğru bebeğin hareketleri ve rahim adelesinin bebeğin büyümesiyle gerilmesi hormonal değişimlerle birlikte, rahim adelelerinde doğumu başlatan kasılmalara neden olur. Gebelik boyunca uterusda zayıf, ritmik kasılmalar periyodik olarak zaten vardır. Gebeliğin sonlarına doğru bu kasılmalar gittikçe artarak rahim ağzında gerilmeye ve bebeğin doğum kanalına itilmesine neden olur. Doğum olayının başlarında kasılmalar 30 dakikada bir görülürken doğum ilerledikçe 1-5 dakikada bir görülmeye ve yoğunluk olarak artmaya başlar. Uterus ve karın kaslarının birlikte kasılmaları bebeği her kontraksiyonda biraz daha aşağı iter. Doğumların yaklaşık % 95'inde bebek başla gelir, kalanların büyük kısmında ise makat gelişi vardır. Doğum, fertilizasyondan (döllenmeden) ortalama 266 gün sonra gerçekleşir. Ancak genelde gün hesabı fertilizasyon gününe göre değil son görülen adet günü üzerinden hesaplanır. Son görülen adet günü hesabına göre gebelik süresi ortalama 280 gündür.
Doğum Aşamaları
İlk belli belirsiz kasılmalar hipofiz bezinden oksitosin salgılanmasını uyarır. Bu durum hemen ardından biraz daha güçlü kasılmalara yol açar. Adele kasılmaları yukarıdan aşağıya doğru dalgalanmalar şeklinde oluşurlar ve bebeği rahim ağzına doğru iterler. Bu aşamada rahim ağzı genişlemeye başlar ve en geniş çapı olan 10 cm'lik genişliğe yaklaşır. Bebeğin içerisinde bulunduğu su kesesi (Amniyon kesesi) doğumun herhangi bir aşamasında kendiliğinden yırtılabilir ya da tıbbi müdahale ile açılır. Her iki yolda da sonuçta açılmış kesedekı amniyon sıvısı boşalır. Amnion kesesi erken açılırsa doğumu başlatma sinyaline neden olabilir. Doğumun başladığının diğer bir göstergesi ise servikal mukusun (rahim ağzındaki tıkaç)vajinadan atılmasıdır. Gerek amniyon sıvısının gelmesi, gerekse de mukus tıkacının atılması doğumun kesinlikle başladığının göstergesidirler. Bu aşamadan bebeğin tamamen çıkışına kadar geçen süre gebeler arasında farklılıklar gösterir. Bebekler genellikle baş gelişi ile doğarlar (sefalik pozisyon). Diğer olası pozisyonlar komplikasyonara yol açabileceklerinden daha ileri tıbbi girişimleri gerektirebilir.
Yenidoğanın kafa kemikleri henüz birbirine kaynamadığı için kafa kemiklerinin birbirinin üzerine binme özellikleri vardır. Bu özellikleri olmasaydı, kafanın vajinadan geçişi büyüklüğü nedeni ile olanaksız olurdu. Bebek doğduğunda göbek kordonu ile plasentaya hala bağlı durumdadır. Bebek uterustan çıkarıldıktan sonra göbek kordonu, hemen hem anne, hem de bebek tarafından bağlanır ve ortadan kesilir.
Doğumun birinci evresi; düzenli uterus kasılmaları ile başlar. Uterus kasılmaları başta 20-30 dakikada bir oluşurken gitgide sıklaşmaya başlar. Uterusun kasılmaları son dönemde her 2-3 dakikada bir olmaya başlar. Birinci evre ilk doğumda ortalama 14 saat sürer, sonraki doğumlarda bu süre kısalır. Bu evrenin en önemli fonksiyonu rahim ağzının açılmasıdır.
Doğumun ikinci evresi; bebeğin gerçek doğumudur. Süresi birkaç dakika olabileceği gibi birkaç saate kadar uzayabilir. Eğer birinci evrede su kesesi açilmamışsa dönemde mutlaka açılır.
Doğumun üçüncü evresi; yaklaşık 20 dakika sürer. Plasentanın ve kalan uterus sıvılarının çıkması ile geçen süredir. Genellikle bebeğin çıkışından sonra 30 dakika içinde başlar, ek uterus kasılmaları ile gerçekleşir. Bu dönemdeki kasılmalar aynı zamanda plasentanın uterus duvarından ayrılması ile açılan kan damarlarının kapanmasına da yardımcı olur.
---- altintidir-----
Iste bu bilgilerin sonucu:
Bu bilgileri hic bir anne bilmeden oluyor bunlar.. ve birden ellerinde böyle sirin seyleri buluyorlar... dünyanin harikasi iste size
Tabiki burda birinin dogurdugunu sanmiyorum ama kardesinizde veya tanidiklarda büyük bir degisme görmüyormusunuz? Sizde bir bebek gördügünüzde yumusamiyormusunuz? Buda ne diye sevmek istemiyormusunuz? Iste dünyayi degistirebilen harikalar
Tabiki dogurmak sadece bizelrde yok hayvan alemindede var *__*
Resimler veya bilgiler ne isterseniz paylasmak istiyorsaniz gönderin
Sizin düsüncelerinizi bu konuda bilmek isterim sahzen benim icin en güzel dünya harikasi Bilmiyorum konuya uydumu ama bu benim düsüncem
Kim demis dünyada sadece 7 dünya harikasi var, simdiye kadar hic bir bebegin dünyaya gelisini görmemis.
Kim demis para pul hersey demek, simdiye kadar hic bir bebegin gülümsemesini görmemis.
Kim demis bu dünyanin sonu umutsuz, unutmus ki her dogan cocuk umut demek.
Insanlarin elleriyle yaptigi dünya harikalari bir yana ama bu dünya harikasi farkli.. cünkü allahtan gelen bir harika.
Genel Bilgiler
Doğum, rahim adelesinin bir dizi istemsiz kasılmaları ile başlayan ve bebeğin anne vücudunu terketmesi ile sonlanan bir olaydır. Doğumun başlamasına yol açan faktör detaylı olarak bilinmemekle birlikte anne ve bebekten kaynaklanan kompleks pek çok faktörün sonucu olduğu bilinmektedir.
Doğumda iki tür etkiden söz edilebilir.
* Hormonal değişiklikler
* Mekanik değişiklikler
Hormonal değişiklikler: Gebelik boyunca progesteron , uterus adelesinin kasılmalarını önler. Estrojenlerin etkisi ise kasılmaları arttırıcı yöndedir. Gebeliğin son aylarında estrojen salgılanması, progesteron salgılanmasından daha fazla artar ve böylece progesteronun uterus adelesinin kasılmasını önleyici etkisi de ortadan kalkmış olur. Bu şekilde estrojen hormonunun kasılmaları artırıcı etkisi ile doğum olayı başlamış olur.
Gebeliğin sonlarında bebeğin başının tazyiki ile rahim ağzının uyarılması, hipofizden oksitosin adı verilen hormonun salgılanmasını arttırır. Oksitosinin de rahim adelelerinin kasılmasını artırıcı etkisi vardır. Ayrıca gebeliğin sonlarına doğru plasentadan relaxin adı verilen, rahim ağzı ve vaginadaki dokularda gevşemeye neden olan bir başka hormon daha salgılanır. Kısaca özetlersek estrojen ve oksitosin doğum olayının başlaması için gerekli olan kasılmaları artırıyor, relaxin ise rahim ağzının ve vaginadaki dokuların gevşemesini sağlayarak doğum olayının gerçekleşmesi için katkıda bulunuyor.
Mekanik değişiklikler: Doğum olayında sadece hormonal değişikliklerin olması yeterli olmuyor; olayın bir de mekanik değişimlerle ilgili yanı var. Gebeliğin sonlarına doğru bebeğin hareketleri ve rahim adelesinin bebeğin büyümesiyle gerilmesi hormonal değişimlerle birlikte, rahim adelelerinde doğumu başlatan kasılmalara neden olur. Gebelik boyunca uterusda zayıf, ritmik kasılmalar periyodik olarak zaten vardır. Gebeliğin sonlarına doğru bu kasılmalar gittikçe artarak rahim ağzında gerilmeye ve bebeğin doğum kanalına itilmesine neden olur. Doğum olayının başlarında kasılmalar 30 dakikada bir görülürken doğum ilerledikçe 1-5 dakikada bir görülmeye ve yoğunluk olarak artmaya başlar. Uterus ve karın kaslarının birlikte kasılmaları bebeği her kontraksiyonda biraz daha aşağı iter. Doğumların yaklaşık % 95'inde bebek başla gelir, kalanların büyük kısmında ise makat gelişi vardır. Doğum, fertilizasyondan (döllenmeden) ortalama 266 gün sonra gerçekleşir. Ancak genelde gün hesabı fertilizasyon gününe göre değil son görülen adet günü üzerinden hesaplanır. Son görülen adet günü hesabına göre gebelik süresi ortalama 280 gündür.
Doğum Aşamaları
İlk belli belirsiz kasılmalar hipofiz bezinden oksitosin salgılanmasını uyarır. Bu durum hemen ardından biraz daha güçlü kasılmalara yol açar. Adele kasılmaları yukarıdan aşağıya doğru dalgalanmalar şeklinde oluşurlar ve bebeği rahim ağzına doğru iterler. Bu aşamada rahim ağzı genişlemeye başlar ve en geniş çapı olan 10 cm'lik genişliğe yaklaşır. Bebeğin içerisinde bulunduğu su kesesi (Amniyon kesesi) doğumun herhangi bir aşamasında kendiliğinden yırtılabilir ya da tıbbi müdahale ile açılır. Her iki yolda da sonuçta açılmış kesedekı amniyon sıvısı boşalır. Amnion kesesi erken açılırsa doğumu başlatma sinyaline neden olabilir. Doğumun başladığının diğer bir göstergesi ise servikal mukusun (rahim ağzındaki tıkaç)vajinadan atılmasıdır. Gerek amniyon sıvısının gelmesi, gerekse de mukus tıkacının atılması doğumun kesinlikle başladığının göstergesidirler. Bu aşamadan bebeğin tamamen çıkışına kadar geçen süre gebeler arasında farklılıklar gösterir. Bebekler genellikle baş gelişi ile doğarlar (sefalik pozisyon). Diğer olası pozisyonlar komplikasyonara yol açabileceklerinden daha ileri tıbbi girişimleri gerektirebilir.
Yenidoğanın kafa kemikleri henüz birbirine kaynamadığı için kafa kemiklerinin birbirinin üzerine binme özellikleri vardır. Bu özellikleri olmasaydı, kafanın vajinadan geçişi büyüklüğü nedeni ile olanaksız olurdu. Bebek doğduğunda göbek kordonu ile plasentaya hala bağlı durumdadır. Bebek uterustan çıkarıldıktan sonra göbek kordonu, hemen hem anne, hem de bebek tarafından bağlanır ve ortadan kesilir.
Doğumun birinci evresi; düzenli uterus kasılmaları ile başlar. Uterus kasılmaları başta 20-30 dakikada bir oluşurken gitgide sıklaşmaya başlar. Uterusun kasılmaları son dönemde her 2-3 dakikada bir olmaya başlar. Birinci evre ilk doğumda ortalama 14 saat sürer, sonraki doğumlarda bu süre kısalır. Bu evrenin en önemli fonksiyonu rahim ağzının açılmasıdır.
Doğumun ikinci evresi; bebeğin gerçek doğumudur. Süresi birkaç dakika olabileceği gibi birkaç saate kadar uzayabilir. Eğer birinci evrede su kesesi açilmamışsa dönemde mutlaka açılır.
Doğumun üçüncü evresi; yaklaşık 20 dakika sürer. Plasentanın ve kalan uterus sıvılarının çıkması ile geçen süredir. Genellikle bebeğin çıkışından sonra 30 dakika içinde başlar, ek uterus kasılmaları ile gerçekleşir. Bu dönemdeki kasılmalar aynı zamanda plasentanın uterus duvarından ayrılması ile açılan kan damarlarının kapanmasına da yardımcı olur.
---- altintidir-----
Iste bu bilgilerin sonucu:
Bu bilgileri hic bir anne bilmeden oluyor bunlar.. ve birden ellerinde böyle sirin seyleri buluyorlar... dünyanin harikasi iste size
Tabiki burda birinin dogurdugunu sanmiyorum ama kardesinizde veya tanidiklarda büyük bir degisme görmüyormusunuz? Sizde bir bebek gördügünüzde yumusamiyormusunuz? Buda ne diye sevmek istemiyormusunuz? Iste dünyayi degistirebilen harikalar
Tabiki dogurmak sadece bizelrde yok hayvan alemindede var *__*
Resimler veya bilgiler ne isterseniz paylasmak istiyorsaniz gönderin
Sizin düsüncelerinizi bu konuda bilmek isterim sahzen benim icin en güzel dünya harikasi Bilmiyorum konuya uydumu ama bu benim düsüncem
Spoiler:
Forumun açıklamasında "MEKAN" yazıyor =D
Ama madem paylaştın bunu da sayalım ^^. Ama diğer arkadaşlarımız mekan üzerine yoğunlaşırsa güzel olur.
Bu arada haklısın Nilo$, en harika duygu bence annelik ve en mucize olay bir bebeğin doğumu. En güzelini yaşamanız dileklerimle.
Ama madem paylaştın bunu da sayalım ^^. Ama diğer arkadaşlarımız mekan üzerine yoğunlaşırsa güzel olur.
Bu arada haklısın Nilo$, en harika duygu bence annelik ve en mucize olay bir bebeğin doğumu. En güzelini yaşamanız dileklerimle.
Sailor Moon / Sailor Venus Fan Sitesi
Forum Kuralları | İstek - Şikayet Kutusu
mekan gibi bi sınırlama olmasaydı da hayatta aklıma gelmezdi böyle bir başlık açmak, harikasın Nilo$ *.* cidden hayran kaldım çok güzel bi başlık olmuş ^^
Mamoru yazmış:
Özür "Mekan" kelimsesini okumamisim
Saydigin icin cok sagol
Iste napim.. ilk "Dünya harikalari" düsündügümde kedicigimi gördüm ve aklima onun aci hatirasi geldi.. 3 bebegi olmustu ve hepside dogumda öldü.. ondan sonra yillardir kendine gelememisti... hayvanlar icin bile bu kadar önemli sey bizim icinde önemli ve bir harika ama bazi anneler bebeklerin degerini bilmiyorlar.. -_-
Spoiler:
güzel bir bakış açısı olmuş
düşüncen süperrr
düşüncen süperrr
1. sayfa (Toplam 2 sayfa) [ 23 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |