Bu yorumlara bakarak en ummadığınız zamanda en umulmadık şeyleri okuyacağınızı söyleyebilirm XD

ama yorumlar çok güzel ben de yorumlarınızı okumaktan zevk alıyorum.

Duyuru 1: Yeni bölüm pazartesi

Duyuru 2: Bilmeyenler için tekrar ediyorum . Efsun öğretisi imzaları hikayeyi okuyan okumayan herkese açıktır.Herkes kullanabilir.

özür: bölümü yeni gördüm

yorum 1: her zamanki gibi muhteşem bi bölümdü kesinlikle kitap yaptırmalısın
yorum 2:vera'nın zamanla ilgili bir gücü mü var yoksa bana mı öyle geldi?
yorum 3: Kutsal Hanım'a ne oldu?
yorum 4: cennet alevinin laneti tam olarak nedir?

-sabit- tezahürat: ye-ni bö-lüm şak şak şak ye-ni bö-lüm

rica:ben yeni imzayı yine göremiyorum ühü ühü ühü

Tsukino-Usagi, imzandaki yazıya tehesüp ederim. Bilinmeyen bir şey var.

"EFSUN ÖĞRETİSİ'nin İLK ve EN BÜYÜK fanı Hayranlık Besliyor" dediğin şey tam olarak doğru deil

İlk, Tek, Büyük ve Son fanı ve hayranı ben oluyorum. Çünkü Sun arkadaşıma gözüm kapalı seviyorum

NOT: Bundan önceki hikayelerini de bildiğimden.....

DİPNOT: Bu hafta topluca okumaya başlayacağım ve kesinlikle yorumlarımı yapacağım.

Tangel;
öncelikle tek fan sen değilsin, sun-chanın onlarca fanı var.
ikinci olarak efsunu gözde abladan sonra okuyan ilk kişi benim, hem de ilk bölümünden beri
üçüncü olarak da oradaki en büyük ifadeleri efsun için kullandım. çünkü diğer hikayeleri okuyacak vaktim olmadı onları da bu yaz tatilinde hatmetçem

sun yine spr bi bolum yaa artk sni kskaniorm
@ bi de efsun ogretisi imzalarindan 1'ni aliorm

Heheh kıskanma canım ^^ şöyle düşün ben sizin için yazıyorum ve tabi daha birçok gizemli sebebim de var okurken bunları yaşamanız dileğiyle yazıyorum.

Tabiyki imzalardan herhangi birini ya da kaçını istersen alabilirsin XD herkese açık...

Peki neler düşünüyorsun son durumlar hakkında?

kskanmai kotu anlamda solememishtm yni senin gbi yaza bilmeyi chook isterdm
edebiyyatm pek ii diil oyzden pek yorm yazamiorm ama sadece shunu soyleye bilirm hikayeyi okurken sanki onu yashiorm

Bunu duyduğuma çok sevindim *.* Yeni bölümü gece ekleyeceğim...

Palomita ne yapması gerektiğini bilemiyordu.Alelacele bir referans verdi.Çünkü tam karşısında konsül üyelerinde yitik ruh duruyordu.

-Uzun zaman oldu Lithyasis öğrencisi.Sınavının da vakti gittikçe yaklaşıyor…

-Sınav?

-Unuttun mu? Lithyasislik sınavın…

O kadar çok şey olmuştu ki Palomita sınavı tamamen unutmuştu:-Sınav zamanı geldiğinde elimden geleni yapacağım sayın konsül.,ama içinden bu konu hakkında hiçbir şey bilmediğini fısıldıyor ve olanlara küfürler savuruyordu.

-Öyle umuyorum, dedi çocuk bedenli en yaşlı konsül üyesi., Şimdi şu anki duruma dönelim.Liam benim takdir ettiğim liderlerden biridir.Duydum ki cennet alevi tuzağı yollarınızı birleştirmiş.Ne ikili ama, derken yüzünde belli belirsin bir gülümseme sonrasında ise üzüntü geçmişti.

-Önce sana şehrin son halini göstermek isterim Yitik Ruh, dedi Liam.

-Memnuniyetle, diye nazikçe kabul etti Yitik ruh.

Palomita nasıl bu kadar yakın olduklarını anlamıyordu.Bilmediği bir şeyler vardı ve bu hiç hoşuna gitmemişti.Mağaranın çıkışına yöneleceklerini sanmıştı ama Liam ona tam aksine arkaya doğru uzanan tüneli gösterdi.Bir süre eğilerek, daha sonra tek sıra halinde geçebilecekleri tünellerin neticesinde vardıkları yeri gördüğünde Palomita gözlerine inanamamıştı.Derin bir vadi içine kat kat doğa ile iç içe minik barınaklar kurulmuş, tüm ulaşım bir çeşit asansör ve çeşitli mekanik aletle sağlanıyordu.Ve değirmen, rüzgar gülü ve daha bilemediği bir çok teknolojik aletler de etrafa serpiştirilmişti.Tam ortadan ise çağlayan ve geniş bir dışa çıkışı bulunan göl bulunuyordu.Palomita ağzı bir karış açık bakıyordu:

-Bu harika…

Liam gururla baktı şehrine:-Biz aykırıların efsuna ihtiyacı yoktur, gözünü kaydırdı onlara doğru genellikle…

Yitik Ruh keyifle:-Eh artık her şey aykırı hale geldi küçüğüm.

İlerden Yoan Liam’a seslenmişti.Liam başını eğdi :-Hemen dönerim.Lütfen keyfinize bakın, diyerek ordan uzaklaştı.

-Kutsal Hanım’ın öldüğünü mü düşünüyorsun?

Konunun aniden değişmesi yüzünden afallasa da hemen toparladı:-Bilmiyorum. Büyük bir boşluk var kalbimde. Çok sessiz.Fazla sessiz.Sanki ölüm kılıfı altında saklanıyor gibi.

-Zekice, dedi yitik ruh, ölmüş olsa sen çoktan köleliğe başlamıştın.Tabi sınavıda geçemezsen…

-Olanları öğrendim, dedi Palomita hoşnutsuz, Zainin’e haksızlık ediyorsunuz.Ona bu kadar büyük bir ceza vermenize gerek yoktu.Slithliam gibi sevgiden nasibini almamış biri ile nişanladınız Kutsal Hanımı.Bu pekala Zainin de olabilirdi.Sırf o Kutsal Hanımı koruyor ve Slithliam sizin gibi düşünüyor diye onu seçtiniz.

-Her şeyi ne güzel çözmüşsün, dedi dalga geçerek Yitik Ruh, sence bu kadar basit öyle mi?

-Başka ne olacak ki?

O sırada Liam gelmişti:-Evet nerde kalmıştık?

-Slithliam’ın neden Kutsal Hanımın nişanlısı olduğunu konuşuyorduk, dedi Yitik Ruh Palomita’nın beklemediği bir şekilde.Palomita’yı şaşırtan başka bir tepki ise Liam’dan gelmişti.Hiç de şaşırmış görünmüyordu Liam.Palomita onun “Bunun durumumuzla ilgisi yok” gibi bir cevap vermesini bekliyordu ama Liam sessiz kalmayı tercih etmişti., Neyse…,dedi Yitik Ruh, bunu sonra sen açıklarsın., Palomita duyduklarına inanamayarak Liam’a döndü.Liam ise başını yere mahcup bir şekilde eğmişti., Ben size cennet alevinin lanetini açıklayayım:

-Kara çağ savaşı döneminden bile öncesine dayanan bir güce sahip aslında cennet alevi.O zamanlar Cehennem suyu ile birliktelerdi tek bir güçlerdi ve elflere bahşedilmişti. Adı Ebedi Mucize anlamına gelen Meleoani idi. Elflerin kara yola düşmelerinin yanında ikiye bölünen elf ırkının aralarındaki kin dolu savaş yüzünden bu güç ikiye bölündü.Ve bahsi geçen iki güç ortaya çıktı.Ama kinle ayrılan bu güç içinde bir lanet barındırır hale geldi. Biri dünyada biri bizim gezegenimiz olan magnusfede ortaya çıktı.Elflerin bir kısmının burada olma sebebi de budur.Cennet alevi onları buraya getiren yol göstericileriydi.Elfler ne olursa olsun emanetlerine sahip çıkan bir ırktır.Bu yüzden buraya göç ettiler en başında ama onlar da bu gücün büyük bir laneti taşındığını öğrendiklerinde artık çok geçti.Üstelik güç onların peşini bırakmıyordu artık.Lanetle birlikte yaşamaya mahkumlardı.Buradaki elfler eski hayatlarına yakın bir hayat sürdükleri için daha belirgin hale geldi lanet…sizin dünyanızda ise durum meçhul…

-Ama anlamıyorum, dedi Palomita aşağıdaki şehre düşünceli gözlerle bakarken, neden beni böyle bir tuzağa düşürdüler? Ve madem bu onların laneti nasıl bana geçebildi?

Yitik Ruh Palomita’ya acıyarak bakıyordu.Neyseki Palomiya öyle bir dalmıştı ki bunu fark etmemişti.Liam ‘ın bakışlarında ise Palomita’nın acısını paylaştığını görebiliyordu.Yitik Ruh uzun zamandan beri bu kadar farklı yolda giderken yolları çakışan iki kişi görmemişti. Palomita kendi yüküyle öyle bir boğuşuyordu ki Liam’ın ona destek olma çabası ve bunun ardındaki duyguları göremiyordu bile.Yitik Ruhun gözleri ise bunları bir çırpıda görmüştü.Yine de kadere gereğinden fazla müdahale etmeme kuralı vardı kendince.Özellikle de duygulara.Söylenmesi gerekeni söylerdi her zaman.

-Palomita ortada bir gerçek var ki senin kadim asayı onlardan alman gerekti.O sana bahşedilen efsun silahı…Ona kavuşmasan güçlerini tam anlamıyla kullanamazsın.Bu nedenle Zainin seni o ormana götürdü ama o da bu tuzaktan habersizdi.Ama öğrendiğim kadarıyla Raini’nin haberi vardı.

-Ne?, Palomita öylece kalmıştı, demek bunu anlatmak istemiş.Ve Zainin bunu affedeceğimi mi düşündü?

-Raini’nin durumunu öğrenmiş olmalısın.Babası elf annesi kara elfti.Annesi onu her zaman bir hata olarak gördü.Lithyasis öğrenciliğini tamamlamak üzereyken kara elf kraliçe çocuğu babasına teslim etti. Raini’nin babasına saygımız vardı, üvey babasına da…dolayısıyla bizim himayemizdeki biriydi . Bu yüzden Kutsal Hanım’a en yakın kişilerden biri olabildi.O her zaman annesini gizlice özledi bunu biliyorduk.Bunu bir fırsat olarak gördü.Sizi uyarmak yerine orada şehre ulaşmanıza yardımcı oldu.

-Hain!, dedi Palomita öfkeyle, O bir hain! Irkının ne olduğunu saklamasını ve tüm diğer yalanlarını anlarım ama bu…bu…o kadar kötü bir yalan ki…nasıl bir haine güvendim ben?

-O bunları düşünürken önüne geçmedim.Kararını kendi vermeliydi., Palomita kızgın bir bakışta ona attı ama Yitik Ruh aldırmadan devam etti, Liam’ın söz ettiğine göre sessiz otorite denen karanlık bir güç varmış.Açıkçası ismini daha önce duymadım ama oldukça güçlü olmalı ki karanlığını saraydan hissedip Liam bana ulaşmadan önce buraya geldim.Kutsal Hanım ona ne yaptı bilmiyorum ama şimdilik ondan kurtulmuş gibiyiz.

Palomita herkese karşı kendini gittikçe öfkeli hissederken yine de öğrenmek istedikleri olduğu için sabrediyordu:

-Sessiz otoriteyi duydum.Tıpkı cennet alevini devralmadan önce duyduğum gibi.Majesteye spritus denen şeylerin artık onda olduğunu onlara ihtiyacı olmadığını söyledi.Majeste ise onları hep koruyacağını söylediğini hatırlattı.Ama anlaşılan kara elf daha fazlası için anlaşma yapmış.Hep Majeste kalmak için sanırım belki de daha fazlası da var.

-O koca bir aptal, dedi konsül üyesi, ama öyle iki şey vaad etmişki bu karanlık güç onlar için karşı koymak gerçekten zor.Biri tüm halkın istediği lanetten kurtulma şansı bir diğeri ise iktidar.Ama belki de en büyük tuzak onlaraydı.Çünkü anladığım kadarıyla cennet alevi ile ilgili karanlık gücün planları var.

-Spiritus…o nedir?

Bunu Liam yanıt vermişti:-Kutsal Hanımın verdiği efsun gücüne sahip olmayanlara gönderilmiş hediyeler olduğu söylenir.Gümüş veya altın kandakilerin onlara ihtiyacı yoktur ama diğerlerine küçük efsunlar sağlar gizlice spirituslar.Bir çeşit ruhturlar.Çeşitli biçimlerde ortaya çıkabilirler.

-Yani, dedi Palomita daha da anlamaya başlamıştı, bu ruhları verdiler elfler.Çünkü sessiz otoritenin güçlenip onları koruyacağını sanıyorlardı ama sessiz otorite cennet alevini de kullanarak onları kandırdı.

-Aynen öyle oldu.Biz de küçük birer kurban olduk, dedi sinirle Liam.
Yitik ruh garip bir tebessümle:-Siz küçük birer kurban değilsiniz.Çok daha fazlası olmalı.Ne bilmiyorum ama mutlaka cennet alevini size devrettirmesinin bir sebebi olmalı.

-Peki tam olarak nedir cennet alevini laneti?

*******

Zainin ve kör kara elf ormanın içinde ilerliyorlardı.Zainin, eski majeste olan Celenore’den o kadar çok nefret ediyordu ki.Tüm olanların üstüne onu öldürmemek için ciddi anlamda bir iç savaş veriyordu. Celenore ise eskiden ona ait olan kadim asa yerine şimdi önemsiz bir tahta parçası olan bir baston ile önünü yokluyordu.Kara elfin duyuları çok güçlü olsa da körlüğe alışmak için zaman ihtiyacı vardı.Ancak bir süre sonra diğer duyuları dengeye kavuşabilir ve böylece o da bastonundan kurtulabilirdi. Celenore’nin diğer elinde ise Zainin’in boynunda taşıdığı, Palomita’nın ona verdiği zümrüt taşlı küpe vardı.

-Ne kadar dokunaklı, dedi Celenore alayla, Ne zamandan beri efsun ustaları ile öğrencileri bu kadar yakın olabiliyorlar?

-Kapa şu çeneni de elf efsununa odaklan…tabi içinde elflikten bir şey kaldıysa…

-Elflik asla silinmez özümüzden.Sizin gibi gümüş ya da altın kan kolayca bir ceza ile bozulabilirken biz hep elf olarak kalırız.

-Sen kara elflere bile layık değilsin.Ki bundan onları yok olmaya sürükleyen seni böylece def ettiler işte.Şimdi kellenin yerinde durmasını istiyorsan şu elf tılsımına odaklan.Umarım ayrılarken işe yararlar.

-Bir taşın iki parçasının birbirini bulması elfin direk tılsımı bulmasından daha kolaydır.Kaldı ki Raini hem senin hem de öğrencinin ormanda nerde olduğunu ayrı ayrı hissedebildi ve böyle ulaştı sana.Zaten o ikisinin şehre geleceğini biliyordu.Kısaca tılsımın yarısı bende ve tılsımın gücünü hissedebilecek tek kişi bir elf olduğuna göre bence kafam bir süre daha yerinde kalacak.

-Beni şaşırtan kızının adını hala hatırlayabilmen.

-Elfler olarak ne kadar birbirimizden nefret de etsek doğa bize isimlerimizi söyler.Bunun o solucanın kızım olması talihsizliğiyle ilgisi yok.

-Zavallı kara elf!Gözlerin görevini yitirmeden çok önce kör olmuş.Daha kimin gerçekten solucan olduğunun bile farkında değilsin.Şimdi uzatma daha fazla da bir yandan bana cennet alevinin laneti nasıl bir şey onu anlat…

-Güzeller güzeli ebedi mucizenin lanetli parçalarından biri cennet alevi.O bir daha ki tomurcuğuna güç toplamak için iner belli zamanlarda yer yüzüne.İner ve kurbanına dolanır.Önce ona büyük bir güç verir.Öyle bir güç verir ki onun içindeki çok derinlerdeki özündeki ulu efsuna ulaşmasını bile sağlayabilir.Böylece o kişi beklide bilinen beş kadim efsun ustasına yakın güce bile ulaşabilir.Tabi eğer yaşayabilirse ki bunu başaran henüz olmadı.

-Neden Liam’a da ihtiyacınız vardı?

-Bunun birçok sebebi var.Belki de en büyüğüne alın yazısı diyebiliriz.Gizemli bir şekilde o olmalıydı.Daha elle tutulur neden istiyorsan ormanımızda çok fazla dolaşmasını söyleyebilirim.Bizi göremiyordu elf efsunu sayesinde ama çok güçlü bir savaşçı. Efsunu sevmese de içinde efsunlu güç dolaşıyor.Ona zarar vermemizi doğa da istemiyordu hatta gölge bekçileri bile ona saygı duymuştu.Gölge bekçilerine ona güç bağışlayacağımızı söylerken bile onları zor ikna ettik.Ama neden siz gelene kadar Liam’a yapmadığımızı soracak olursan gümüş efsun ustası, Zainin bunu sormak için dudaklarını aralamıştı.Kör elf gülümsedi onun şaşkınlığını hissedip, Aykırıların lideri bu gücü taşıyamazdı.Cennet alevi ancak kendini bir süre taşıyabilecek güçte birine ve gümüş ya da altın kandan olmayan birine devredilebilirdi.O kişi de senin minik öğrencinden başkası değildi tabiyki.Peki neden iki kişi? Neden iki duygu? Elfler ve kara elfler olarak bölünme bir beden ruhun ikiye bölünmesi gibiydi.Ebedi mucize de öyle bölündü. Tek ruh gibi ama farklı yollarda ilerledik, farklı şeyler yaşadık, farklı duygularla büyüdük.Cennet alevi ve cehennem suyu da öyle.Dolayısıyla cennet alevinin gerçek gücünün ortaya çıkması için tek ruh gibi yakın iki kişini farklı duygularının aynı anda nüksetmesi gerekiyor.Bizim gibi olmaları gerekiyor.

-Onlara ne olacak?, dedi Zainin iyice huzursuzlanmıştı.

-Yavaş yavaş taşıyıcının enerjisini emecek cennet alevi sonra sıra onun alevini canlandırma görevi verilen kişiye gelecek.İkinci kişinin de enerjisi emildiğinde cennet alevi yeniden tomurcuklanmak üzere yok olacak…Tabiii ormanda gördüğün patlamanın binlerce katı büyüklükte bir patlama ile.

Zainin kadının görmeyen gözlerine bakıyordu dalga geçip geçmediğini anlamak için. Celenore de onu görür gibi baktı ona.Gülümsedi.Çökmüşlüğüne eski güzelliği dokunup geçmişti sanki.

-Dalga geçmiyorum gümüş efsuncu.Benim halkım bu yüzden sürekli azaldı.Ancak bu kadar kaçabildik.Ben her şeyi daha güvenli hale getirmeye çalışıyordum.Sessiz otorite söz vermişti.

-Daha neler söz verdiğini gayet iyi biliyoruz, dedi zainin arkasını dönüp yola devam ederek.

-Eğer başarılı olsaydım herkes benim majeste oluşumla binlerce kat daha övünecekti.

-Şimdi en sefil mahlukat kadar bile değerin olmadığına o kadar üzülmemek için bir avuntu daha bulmuş mu oldun yani?

Celenore’nin sinirleri iyice bozulmaya başlamıştı.Baskı görmeyeceği konusunda yanıldığı iyice kesinleşmişti.Zainin eldivenindeki sembole baktı bir süre sanki sembole baktıkça Palomita’nın yüzüğünden ona ulaşabilecekmiş gibi…ama elf efsunu taşımıyordu bu sembol.Uzaklardan birbirine ulaşamazdı.Öğrencisinin ne kadar büyük bir tehlikede olduğunun farkında olup olmadığını bilmiyordu.Hatta cennet alevini ilk lanet belirtisi olan ve sessiz otorite yüzünden tetiklenen patlamalardan sonraki halinin ne olduğunu bile bilmiyordu.Sadece Liam’ın onu götürdüğünü görmüştü.Onun kim olduğunu hatırladıktan sonra bu durum iyice sinirini bozmaya başlamıştı.O sırada aklına bir soru daha geldi.

-Söyle bana Celenore…Sessiz otorite spirituslarınızı zaten almıştı neden bu vahşet için cennet alevinin devrini beklemiş olabilir?

-İşte bunu bilmeyi ben de isterdim.Belki sadece bizi tamamen kendine güvendirmek istedi.ya da daha büyük bir planı var…ama bunu benle bizi katlederken bile paylaşmadı.Ne yazık o da tam olarak amacına ulaşamadı.Kutsal Hanımınız onun bizden aldığı spiritusların hepsini olmasa bile çoğunu etrafa saçtı. Planı her neyse daha çok zaman alacak gibi görünüyor.

-Bu beni daha da endişelendiri-…diye mırıldanırken kocaman bir el tarafından boğazından yakalanıp çok uzaklara savrulmak üzereydi gümüş rengi saçları olan efsun ustası.

Ay sonunda kaldım öyle el uandı bişiyler oldu U.U acaba o cadı kraliçemi yaptı >_< yada gelmek istedikleri yere ulaştılarda göörevliler mi yakaladı >_< merakla bekliyorum U.U

aa noluo yaa bencede celenore'nin elidir oo

ühü ühü en heycanlı yerinde kaldı ya
acaba o el kimin eliydi yaa zainiiiiiiinnnn
bi de palomita lanetten kurtulabilecek mi ki
çok merak ediyorum

yeni bölüm çok güzeldi sun-chan
kesinlikle kitap olmalı bu eser, milyonlar faydalanmalı bakarsın nobel edebiyat ödülü bile alır

ye-ni bö-lüm şak şak şak ye-ni bö-lüm şak şak şak

o el Slithliam'ın eli olabilir belkide çoktandır ortalarda yoktu