Sailor Moon:The Last Dance
Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, Sonraki

Sailor Moon Forum -> Fanart ve Fanfic
 
Yazar
Mesaj
_alis_
Sailor Moon Fan
Sailor Moon Fan



Yaş: 30
Kayıt: 29 Ksm 2009
Mesajlar: 297
Teşekkür: 26

Durumu: Çevrimdışı

_alis_
Sailor Moon Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
yaa at her kes okur hem kmse okumasada bn okurum plsss....................




@ bu bolumde harikaymish ellerine saglk Gülücük Dağıtıyor



^^SSF^^ teshekkurlerr spRrsinn..!!





MXMA dağılmaz uleyyNNN ....!!!!!
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
25 Arl 2009 23:05
venusyıldızı
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 30
Kayıt: 23 Eyl 2009
Mesajlar: 618
Cinsiyet: Kız
Nerden: çok merak ediyosan kendin bul :p
Teşekkür: 58

Durumu: Çevrimdışı

venusyıldızı
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
hmm bu bölümün de güzel olmuş Hayranlık Besliyor


By Gold (Esin*mm harikasın *-*)
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
25 Arl 2009 23:19
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 36
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
Zaman kapısına girip de eve dönmek için zorlu bir yolculuk yeniden başlamıştı fakat bu sefer işleri öncekinden biraz daha kolaydı çünkü bu sefer grupta bir değil iki zaman bekçisi vardı ve ikisinin güçleri sayesinde eve rahatça gidebileceklerdi.Zaman kapısının öbür ucu tapınağın bahçesiydi.Eve döndüklerinde herkes önce etrafına sonra da Usagi’ye baktı ama ilk bakışta onu görememişlerdi.Mamoru biraz endişeli bir ifadeyle Kai’ye baktı sonra da Rei’nin tavsiyesi üzerine büyük ateşin olduğu ana salona gitti.İçeri giren Mamoru odaya şöyle bir baktı ve odanın uzak köşesinde Usagi,kucağında Kairi ile usulca uyuyordu.Usagi’nin sağ elinde biberon ve sol kolunda sıkıca kavramış olduğu bir bebek vardı.Mamoru bu görüntüyü görünce önce içlendi daha sonra yavaşça ona yaklaşıp alnından öptü.

Usagi:Mamo-chan…(uykulu bir ifadeyle)
Mamoru:Usako geri döndüm.


Usagi şöyle bir dikkatlice bakınca heyecanla…

Usagi:Mamo-chan dönmüşsün!!!

Der ve o çığlıkla küçük Kairi korkuyla uyanır,Usagi hemen durumu toparlamak ister ama çok geçtir.Küçük bebek çığlık çığlığa ağlamaya devam ediyordur.Neyse ki annesi hemen devreye girer ve onu kucağına aldığı gibi uyutur.Yine herkes ona hayranlıkla bakıyor,Kai’nin gözlerinin içi gülüyordu.Birkaç saniye sonra içeri giren Hikari yeğenini görünce gözleri dolar ve ağlamaya başlar.Hemen gidip önce Kai’ye sonra da Minako’ya sarılır.Kairi’yi kucağına alan Hikari hemen kehanetini ortaya atar.

Hikari:Büyüyünce aynı bana benzeyecek,acaba onu da bir zaman bekçisi olarak mı yetiştirsem?
Kai:Önce bi büyüsün kuzen bakarız.


Ama Hikari dediklerinde de haksız değildi.Saçları ve gözleri aynı ona benzeyecek gibiydi.Sizlere yeni savaşçımız Hikari’den bahsedelim azıcık.Önceki sezonda Kai’nin kuzeni olarak karşımıza çıkan Hikari ile ilgili bilinen en açık bilgi güneş krallığının zaman kapısının bekçilik görevini yaptığıydı.Şimdi onun belirgin birkaç özelliğini size açıklamam gerekiyor…

Adı:Hikari Suzuke
Kai’ye yakınlığı : kuzen (amcakızı)
Görevi:Güneş krallığının zaman kapısını korumak.
Yaşı:26
Boyu:1,84 cm
Kilosu:60 kg
Saç Rengi:Karamel
Göz Rengi:Gök Mavisi
Doğum Günü: 23 Aralık
En sevdiği renk:Krem,Turuncu,Altın sarısı,Pembe.
Özellikleri:Çok çabuk sinirlenen bir yapıya sahip olmasına rağmen insanlara karşı hep ılımlı bir tutum içinde yaşayan bir karaktere sahiptir.En büyük korkusu Kai’ye kötü bir şey olmasıdır.


Evet, Hikari’yi kısaca tanıttığımıza göre kaldığımız yerden devam edelim.

Hikari,Kairi’yi ilk gördüğü andan itibaren onu kucağından hiç indirmedi.Yalnızca emzirme zamanı geldiği zaman Minako’ya veriyordu.Onun dışında onunla ilgilenme konusunda çok ama çok iyiydi.Kai,Hikari’nin çocuğuyla ilgilenişini ağzı açık izliyordu.Bu sırada Minako ona yaklaşıp…

Minako:Kai sence de Hikari’nin evlenme zamanı gelmedi mi?
Kai:Geldi ama kiminle ve nasıl evlenecek?
Minako:Neden?
Kai:O evlenmeyi istemiyor çünkü hep çevresindekilere faydalı olmayı ister.
Minako:Yani ömrünün sonuna kadar tapınak bakiresi gibi mi yaşayacak,sadece insanlara yardım edip kendi hayatını ikinci plana mı atacak?
Kai:Öyle gözüküyor,çünkü senle evlenmeden önce ben onunla çok konuştum ama beni dinlemedi dinlemeyecek de…
Minako:Bi de ben konuşayım onunla…
Kai:Fayda edeceğini sanmıyorum ama dene istersen aşkım.


Minako usul usul Hikari’nin yanına yaklaşır bebeğini kontrol etmek istercesine.

Minako:Hikari sana ne kadar teşekkür etsem az ya.
Hikari:Ne önemi var Minako ben onun anne yarısı sayılırım.
Minako:Peki sen hiç kendi çocuğun olsun istemez misin?
Hikari:İstesem de olamaz ki Minako.(yüzü düşer)
Minako:Neden? Seni engelleyen bir durum mu var?
Hikari:Evet,yaptığım görev benim evlenmemi engelliyor ve bende bana verilen bu kutsal görevi yerine layığı ile yerine getirebilmek için hayatımdan feragat ediyorum.
Minako:Peki sana evlenmeni yasak getiren şey ne?
Hikari:Yasalarımız…
Minako:Demek öyle… Ben şimdi geliyorum canım.
Hikari:Minako…
Minako:Efendim?
Hikari:Aklından geçen her neyse lütfen benim için yapma bunu.
Minako:Senin kaderinmiş gibi bu aptalca şeye boyun eğmene izin vermeyeceğim Hikari,şu güzelliğinle şu temiz yüreğinle sen de bir şeyleri yaşamayı hak ediyorsun!
Hikari:Minako…


Minako,hızla Kai’nin yanına gider ve yüz ifadesi oldukça kızgındır.

Kai:Hayatım konuş…
Minako:Kai o lanet yasalarınla o kızın hayatını elinden alma hakkını sana kim veriyor ha!?
Kai:Bitanem ne oldu ya ne diye böyle kızdın?
Minako:Ülkenin yasaları yaptığı görev yüzünden o kıza evlenme hakkı vermiyormuş!
Kai:Bu doğru ama bu onun görevi bırakıp da kendi hayatını yaşama isteğini yasaklamıyor!
Minako:Ha?Bunu neden söylemedi peki?,
Kai:Sanki ben bu konuyu daha önce onunla konuşmamışım gibi neden bana kızıyorsun meleğim?
Minako:Özür dilerim aşkım,bi an kızıverdim affet.
Kai:Seni öle çok seviyorum ki affetmiyorum diyemem sana ama azcık kırıldım.
Minako:Ben telafi ederim sana o kırıklığı sen merak etme. Gel bakim şöyle!


Der ve Kai’yi kocaman öper.Daha sonra Hikari’nin yanına geri gider.

Minako:Hikari neden görevine bu kadar bağlısın?
Hikari:Babam ölmeden önce bu görevin ne kadar önemli ve kutsal bir iş olduğunu ve sadece seçilmiş kişilerin bu işi yapacağını söylediği için.


O sırada Kai gelir…

Hikari:Kai…
Kai:Bak kuzen amcam Tora’nın ne söylediği umurumda değil. Eğer sen bu saatten sonra hayatımı sizler gibi yaşamak istiyorum dersen anında yasayı değiştiririm!
Hikari:Benim için bunu yapmana göz yumamam,hem ülkede ne olur sonra?
Kai:Bu ülkenin kralı bensem ve herşeyimi ülkem için öne sürüyorsam gözümü kırpmadan,halkım da bana saygı duyacaktır.
Hikari:Ama benim hakkımdaki düşünceleri ne olacak?
Kai:Sen zaten ülkede sevilen bir kişiliksin Hikari o yüzden bu konu ile ilgili daha fazla canını sıkma olur mu?
Hikari:Peki kuzen,de beni kimle evlendirmeyi planlıyorsunuz?
Minako:İşte burda o iş sana kalıyor,güvenebileceğin ve hayatının geri kalanını onunla geçirebileceğine inandığın birini bulmalısın.
Hikari:Yanlış anlama Minako ama ben ömrüm boyunca hep Kai gibi bir erkeğin karşıma çıkmasını istedim çünkü önümdeki en mükemmel erkek örneği oydu.
Kai:Zaten o yüzden amcam ölmeden önce bizi evlendirmeye kalktı ya.
Minako:Ne??? Amcanız siz ikinizi evlendirmeye mi kalktı?
Hikari:Evet bu toprak soyundan krallığa yeni bir varis olması için böyle saçma bir planı vardı ama kehaneti Kai’nin yüreğine nakış gibi işlediğim için buna şiddetle karşı çıkıp hem kendini hem de beni çok mutlu etmişti.
Kai:Hem Hikari bana küçüklüğümden beri eksikliğim olan kardeşlik duygusunu fazlasıyla tattırdı.
Hikari:Kai…
Minako:Vay be ne krallıkmış ya.
Kai:Hikari durgunlaştın…
Hikari:Abim aklıma geldi bi an…
Kai:Asahi çok iyi bir komutandı,benim de abim öğretmenim gibiydi.Zaten kılıç tekniğimin çoğunu ondan kazanmıştım.


Der ve Hikari ağlamaya başlar.Hikari’nin abisi Asahi, Peraklet’in güneş topraklarındaki Apollo kılıcı için verdiği savaş sırasında kapıyı korurken can vermişti.O günden beri de Hikari,Kai’yi bir kardeş bir abi gibi sevmişti.Kai de ona hep bir kardeş gibi kucak açmış her alanda ona yardım etmişti.Bu yüzden Hikari ideal erkek modelini hep Kai üzerinden çıkarmıştı.Minako bunu kıskanmamıştı çünkü Hikari’nin çocukluğundan beri etrafında olan tek erkeğin Kai olduğunu bildiği için örnek olarak onu almasını doğal karşılamıştı.

Kai:Hayatım ilk defa kıskanmadın.
Minako:Bunda kıskanılacak bişi yok ki güneşim,benim de etrafımdaki tek erkek sen olsaydın senle evleneceğim çok önceden bilinirdi.
Hikari:Minako…


Bu konuşmanın ardından Kai,Minako ve Hikari arabaya atladıkları gibi bir emlak bürosuna giderler,zira Kai’nin aklına Hikari’ye ev almak gibi müthiş bir plan vardı…


Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
25 Arl 2009 23:38
Mari
Eternal Sailor Moon
Eternal Sailor Moon



Yaş: 17
Kayıt: 03 Şub 2008
Mesajlar: 2,867
Nerden: not honolulu for sure
Teşekkür: 417

Durumu: Çevrimdışı

Mari
Eternal Sailor Moon
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
kaiii yazdığın sezonlardan biri çirkin olsa şaşardım zaten *-*

look at all of the damage you've done in time

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et  
26 Arl 2009 11:34
magdalane's curse
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 40
Kayıt: 22 Eyl 2009
Mesajlar: 669
Cinsiyet: Kız
Nerden: mezarlıktan
Teşekkür: 312
Uyarı: 2

Durumu: Çevrimdışı

magdalane's curse
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
vaayyy kai döktürmüşün yine kardeşim.okurum dedim bak okudum Gülücük Dağıtıyor harikasın kardeşim emeğine sağlık ve tabi hayal gücünede Hayranlık Besliyor



asiyem vinii*-* harikasın
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
29 Arl 2009 21:46
Buki
Süper Üye
Süper Üye



Yaş: 32
Kayıt: 27 Hzr 2007
Mesajlar: 872
Teşekkür: 78

Durumu: Çevrimdışı

Buki
Süper Üye
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
kaan abii süper süper süper Çok Mutlu yanlız tam mutlu oldular diyosun cıks gene savaş gene savaş neyse bu son sezonmuş en azından mutlu sonla biticeğini umuyorum yaşlandıkları kısmı yazarsın belki *__*

Lacrimis struit insidias cum femina plorat. 🌙
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
29 Arl 2009 22:55
SaILoRSuN
Senshi
Senshi



Yaş: 39
Kayıt: 09 Hzr 2007
Mesajlar: 3,842
Nerden: Güneş'in Yüreğinden
Teşekkür: 820

Durumu: Çevrimdışı

SaILoRSuN
Senshi
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
Ha ben??? Beni evlendirmek o.O????eeeee....bence kırk fırın ekmek yemeniz gerek Dil Çıkartıyor

Bu arada güzel bölümdü Kai eline sağlık^^


Sessizlik var olmamak değildir...Sessizliğim asaletimdendir... Buradayım...
Spoiler:
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
29 Arl 2009 23:25
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 36
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
SaILoRSuN yazmış:
Ha ben??? Beni evlendirmek o.O????eeeee....bence kırk fırın ekmek yemeniz gerek Dil Çıkartıyor

Bu arada güzel bölümdü Kai eline sağlık^^


zaten dur kırk fırın ekmek yicek kadar uğraştırcan bizimkileri nese spoiler vermeyim şimdi ilerde görün neler oluyo ortalık feciii karışcak... Kötülük Düşünmekte!

Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
30 Arl 2009 16:09
venusyıldızı
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 30
Kayıt: 23 Eyl 2009
Mesajlar: 618
Cinsiyet: Kız
Nerden: çok merak ediyosan kendin bul :p
Teşekkür: 58

Durumu: Çevrimdışı

venusyıldızı
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
wuuuw değişik bir bölüm olmuş Hayranlık Besliyor Hayranlık Besliyor Hayranlık Besliyor
bakalım daha neler olcak Gizli Planlar Yapmaktadır


By Gold (Esin*mm harikasın *-*)
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
30 Arl 2009 18:31
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): kai suzuke

JEANNE D'ARC
Sevgi'nin Koruyucusu
Sevgi'nin Koruyucusu



Yaş: 31
Kayıt: 01 Mar 2009
Mesajlar: 1,130
Teşekkür: 127

Durumu: Çevrimdışı

JEANNE D'ARC
Sevgi'nin Koruyucusu
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
kai suzuke yazmış:
SaILoRSuN yazmış:
Ha ben??? Beni evlendirmek o.O????eeeee....bence kırk fırın ekmek yemeniz gerek Dil Çıkartıyor

Bu arada güzel bölümdü Kai eline sağlık^^


zaten dur kırk fırın ekmek yicek kadar uğraştırcan bizimkileri nese spoiler vermeyim şimdi ilerde görün neler oluyo ortalık feciii karışcak... Kötülük Düşünmekte!

karışmasını merakla beklicez.çünkü biraz savaş biraz duygusal sahnelere bitiyorum ben
yeni bölümü bekliyoruz Hayranlık Besliyor


Önce alevlerin arasında acı çekersin.Sonra da boğularak ölürsün.Ne var ki hiç bir zaman bedeninin küle dönüştüğünü göremezsin
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
30 Arl 2009 19:27
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 36
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
Emlak bürosunda geçen bir saatin ardından Kai, Hikari için onların oturduğu muhite yakın, kendi zevkine uygun ve Hikari’nin mutlu olabileceği bir ev almıştı. Hikari sevinçten tüm yol boyunca ağlamıştı. Evi gördükten sonra taşınma işlemi için eşya alımı yapılacaktı. Tabi burada yine Kai devreye girecek, kuzeninin zevkine göre evini döşeyecekti…

Hikari: Kuzen neden böyle şeyleri sen yapıyorsun?
Kai: Çünkü sen benim biricik kuzenimsin burada senden başka soyumdan gelen kimse yok da ondan, hem ayrıca Minako’nun dediği gibi artık senin de bu hayatın güzel yanını tatma vaktin geldi.
Hikari: Ama… Ama ben bu kadar büyük bir iyiliği hak edecek ne yaptım?
Kai: Bana her zaman bir kardeş gibi destek çıktın hep bir yol gösterici olarak davrandın, daha ne yapacaksın?
Hikari: Kai…


Konuşurlarken ev eşyalarını almak için Akhiabara’ya gelirler. Alışveriş merkezi o kadar büyüktü ki alacak şeyleri bakmak bile en az iki üç saat sürecekti. Ama bugün iki kuzenin günüydü; bugünü en iyi şekilde geçirmek onların hakkıydı. En alt kattan incelemeye başlayan kuzenler daha ilk dakikalarda ufak tefek şeylerden oluşan birkaç malzemeyi almaya başlamışlardı bile. Hikari utangaç bir tavır sergilese de Kai ona yaptığı baskıyı arttırınca o da ister istemez kendi zevkini açığa çıkarmaya istediği şeyleri söylemeye başlamıştı. Bu uzun alışveriş maratonunda bir mola veren Kai ve Hikari yemek yemek için bir restorana geçerler. Bu sırada Hikari, geçmişte yaşadıkları güzel bir anıyı Kai’ye hatırlatır…

Hikari: Hatırlıyor musun akademiye giderken ilk gün bana altın bir broş takmıştın.
Kai: Hatırlamaz olur muyum hani şu Anka kuşu gibi olan gözü kırmızı broş.
Hikari: Evet, o benim hayatımda aldığım en güzel hediyeydi.
Kai: Kuzen, onu hatırladığına inanamıyorum!


Derken Hikari çantasının en uç tarafından Kai’nin küçükken ona armağan ettiği o broşu çıkarır. İkisi de o an duygulu anlar yaşarlar, ikisi de o an ağlamaya başlarlar. Hikari geçmişten bugüne geçen zamanla ilgili olarak Kai’ye dert yanar.

Hikari: Kuzen, küçükken herşey ne de güzeldi…
Kai: Evet, biz de büyüdükçe sorumluluklarımız da büyüdü ve bugünlere geldik.
Hikari:Ama iyi ki de geldik değil mi?(Kai’nin elini tutar.)
Kai: Evet kuzen ya iyi ki geldik ki şimdi çok mutlu bir ailem var ve sen de burada olduğun için benim ailemin değişilmez bir parçasısın…
Hikari: Kuzen…


Yemeklerini yedikten sonra alışverişe kaldıkları yerden devam eden Kai ve Hikari tam üç buçuk saatlik uğraştan sonra evin tüm ihtiyacı olan eşyaları almayı başarmışlardı. Mobilya ve diğer eşyaları alışveriş merkezinin taşıma servisi ile eve taşıyan kuzenler geri kalan küçük parçaları Kai’nin arabasına yüklemişlerdi. Hikari’nin evine vardıklarında tüm kızlar, Seiya ve grubu orada bekliyordu. Hikari, bu durum karşısında öyle duygulanmıştı ki gözyaşlarını tutamıyordu ve olduğu yerde ağlamaya başlamıştı. Minako hemen onun yanına gidip ona sıkıca sarılıp onu ağlamaması için ikna etmişti. Evi kısa süreli bir uğraştan sonra yerleştiren kahramanlarımız, iş bitiminde keyif yapmak için evin deniz manzaralı bahçesindeki yerlerini almışlardı. Yeni gelen baharın ılık havası ve bahçedeki akasya ağacının muhteşem kokusu ve görüntüsü ile birlikte esen bahar rüzgârları o kadar harika bir atmosfer oluşturmuştu ki herkes konuşmak yerine doğanın güzelliğinin keyfini çıkarıyordu. Derken Makoto ayağa kalkar ve herkese içeri gidip çay yapmak istediğini söyler, ona yardım etmek için de Hotaru yanına gider, tabi Yaten de orda öylece durmaktansa eşinin yanında olmayı tercih edip ona eşlik eder. Bu sırada bahçede bir muhabbet başlar.

Rei: Kai ne iyi ettiniz de böyle güzel bir evi Hikari’ye aldınız, şahsen ben ona tapınakta küçük bir odayı layık görmüyordum.
Hikari: Ne demek Rei, bana o odayı paylaşman bile ne kadar iyi bir insan olduğunu yeterince gösterdi.
Rei: Bilmem ki…
Hikari: Hem sayende bir tapınak bakiresi gibi asil olmayı öğrendim.
Usagi: Her ne kadar şimdi öyle olmasa da…
Rei:Usagiiiiii!!!
Ami: Sahi konu açılmışken Rei senden de Minako gibi ii haberler bekliyoruz.


Seiya ve Rei adeta bir domates gibi kızarmışlardır…

Haruka: Aman dert ettiğiniz şeye bakın, yolunuz daha uzun bu konularda aceleci davranmayın bence.
Kai: Şimdi biz aceleci mi davrandık?
Michiru: Sizin hayat şartlarınız bu duruma çok müsait olduğu için size diyecek lafımız yok canım.
Kai: Orası öyle tabi…
Seiya: Albüm satışları ve futbol derken biz de iyi bir birikim yaptık tabi.
Usagi: E peki neyi bekliyorsunuz hala, ben şahsen küçük bir Rei istiyorum senden Rei!
Rei: Biz de Chibi-usa’yı istiyoruz diyeceğim de onun geleceği zaman belli olduğu için bir şey diyemiyorum.
Usagi: Ami’ye bir şey demek gelmiyor içimden çünkü ne olursa olsun aramızda en mantıklı hareket eden kişi o.
Ami: Usagi…
Rei: Ama ben olsam en büyük sürprizi ondan beklerim.
Usagi: Nasıl yani?
Rei: Birkaç gündür mide bulantılarını az yemek yiyişini fark etmedim mi sanıyorsun Ami?


Ami boncuk boncuk terlemişti ama Taiki’nin rahat tavırları onu ele vermişti. Evet, Minako’nun doğumundan sonra Ami’nin hamile olduğu haberi ekibe bomba gibi düşmüştü.

Minako: Ami, inanamıyorum ne zamandan beri bunu saklıyorsun bizden?
Ami: Şeyy bebek daha bir aylık ve senin doğum telaşın olunca bişi demedim.
Usagi: Rei sende öyle bir takip etmişsin ki…
Rei: Eee neden Minako doğururken yanında ben vardım sanıyorsun, kaç kere başı döndü o bir buçuk saatte kaç kere öğürdü siz hiç birini görmediniz tabi.
Kai: Valla ne diyim takipçiliğin süper, eğer erkek olsan bana rakip bir futbolcu olabilirdin Rei.


Bu lafın üzerine herkes kahkahadan kopar uzun süreli bir gülüş yaşanır tabi bu sırada da Makoto ve Hotaru çaylarla beraber içerden gelirler. Herkesin gülmekten koptuğunu görünce kısa süreli bir şaşkınlık yaşarlar.

Makoto: Bir şey mi kaçırdık?
Usagi:Ohooo hemde ne çok şey,Ami hamile!!!
Makoto:İyi de ben bunu en başından beri biliyordum ki.
Rei:Ne yani ilk sana mı söyledi?
Makoto:Hayır,Taiki Yaten’e söylemiş ordan biliyorum.
Seiya:Taiki,Yaten ve bundan benim hiç haberim olmadı ha!
Yaten:Seiya kusura bakma ama sana bunu söylediğimizde Rei’ye söyleme ihtimalini düşünüp bundan vazgeçtik.
Usagi:En doğrusunu yapmışsınız çocuklar şimdi Rei bunu biliyo olsaydı…
Rei:EEEE???
Minako:Bu haberi hepimiz çoktan biliyo olurduk tatlım…
Rei:Tabi ben her şeyi dobra dobra söyleyen biri olduğum için…


Bu sırada Hikari durgunlaşır ve içlenir kendi kendine.Kai durumu fark eder ve onunla ilgilenmeye başlar.

Kai:Kuzen hayırdır???
Hikari:Hiiç öylesine bir his işte.
Kai:Bence hayatına yeni bir yön vermeyi istiyorsun ama nereden başlayacağını bilmediğin için aklın karıştı.
Hikari:Aynen öyle kuzen.Hüzünlü
Kai:Takma kafana zamanla düşüncelerin yerli yerine oturur doğru kararlar verirsin ben sana inanıyorum…
Hikari:Kuzen…


Bu sohbet tam gece yarısına kadar sürdü,artık yatma vakti gelmiştir ve herkes evlerine dağılır.Yolda Kai Minako ile konuşmaktadır.Konu Hikari’dir.

Kai:Hayatım Hikari’ye olan ilgimden rahatsız değilsin değil mi?
Minako:Neden olayım hayatım sonuçta o senin kanından canından birisi,benim gibi değil ki.
Kai:Ha bunun farkındasın yani?
Minako:Niye güneşim ben o kadar anlayışsız biri miyim?
Kai:Yok meleğim o anlamda demek istemedim,bazen olmayacak şeylere olmayacak tepkiler veriyorsun da…
Minako:Arada canım sıkılınca senle uğraşmak için yapıyorum sevgilim onu,yüzünün her hali o kadar muhteşem ki,görmek istiyorum.
Kai:Bende senle uğraşırım ama görürsün!
Minako:Orda dur bakalım Suzuke zaten benle uğraştığının kanıtı arka koltukta uyuyor farkındaysan.
Kai:Aşkım benim ya çok seviyorum seni güzeller güzeli meleğim!
Minako:İşte bana bunu dediğin zaman öyle mutlu oluyorum ki bana iyi kötü herşeyi yapsan da sana tek bişi bile söylemek gelmiyo içimden.
Kai:İyi veya kötü derken aşkım?
Minako:Ya lafın gelişi öyle dedim ben.
Kai:Hayatım ben çok yoruldum bugün eve gidince hemen uyuyalım olur mu meleğim lütfeeen!
Minako:Sen iste canım feda aşkım sana tabi uyuruz,hem belki acık uğraşırım senle.
Kai:Uyuya kalmazsam… ~.~
Minako:Oyunbozan sevgilim benim…


Yolda bu derece bir konuşma geçip gider,eve geldiklerinde Kai kendini yatağa atar atmaz uykuya dalar ama bu uyku sabahın altısında küçük Kairi’nin yatağından gelen inanılmaz ağlamasıyla son bulur.Kai kötü bir kâbustan uyanırcasına sıçrar uykusundan ama Minako hiç oralı değildir.Kai kendi kendine…

Kai:Sanki bu bebeğin annesi benmişim babası da senmişsin gibi be Minako’m.

Hemen biberonunu kaptığı gibi bebeğin yanına giden Kai’yi ilginç bi sürpriz bekliyordu zira sorun yemek değil bez değişikliğiydi. Hafifçe kucağına aldığı bebeğinin alnından öpen Kai,küçük Kairi’nin ağlamasını susturmayı başarmıştı.Minako ise uyanıktı sadece yorgan altından kocasının ne kadar müthiş bir baba olduğunu görmek istiyordu.Kai,Kairi’nin bezini kolayca değiştirdikten sonra onu kucağına alır ve oyun oynamaya başlar.Bebeğinin gülüşünü görmek Kai’yi inanılmaz derecede keyiflendiriyordu.Oyunlarının en güzel yerinde Minako ayağa kalkar sessiz hareketleriyle kocasına yaklaşır ve Kai’nin fark etmeden ona döndüğü anda boynuna sarılıp onu öper…

Minako:Aşkımmm benim seni öyle çok seviyorum ki…
Kai:Günaydın meleğim,bende biraz kızımızla ilgileneyim diyordum.
Minako:En iyisini yapıyorsun güneşim hadi siz biraz daha takılın ben de size kahvaltı hazırlayım.
Kai:Bebeğim bugün hava çok güzel ailecek bir parka gidip otursak hem kızımız da temiz hava alsa biraz nasıl olur?
Minako:Mükemmel olur aşkım,zira kızımızın o kapalı alışveriş merkezlerinde annesinin alışveriş çılgınlığı kurbanı olmasını istemem.
Kai:Anlaştık o zaman…


Minako’nun hazırladığı enfes kahvaltıdan sonra hemen üzerlerini değiştirip dolaşmaya çıkan Minako ve Kai kızlarının doğayla ilk kucaklaşmasını biraz endişe biraz da mutlulukla takip ediyorlardı,muhteşem bir günün sonunda dönüş yolunda uğradıkları ilk yer Hikari’nin evi olmuştu…


Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
31 Arl 2009 21:31
kai suzuke
Lanetli
Lanetli



Yaş: 36
Kayıt: 14 Eyl 2007
Mesajlar: 359
Cinsiyet: Erkek
Nerden: Kingdom Of The Sun
Teşekkür: 44
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

kai suzuke
Lanetli
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
Hikari’nin evine giden Kai ve Minako içerden gelen müzik sesleriyle kendilerini başkasının evindeymiş gibi hissettiler ama salona girdiklerinde oradan gelen muhteşem gül kokusu burasının Hikari’nin evi olduğunu doğrular nitelikteydi.Kai hemen Kairi’yi koltuğa yatırıp uyutup kuzeninin yanına gider.Hikari mutfakta papatya çayı yapıyordu.

Kai:Kuzen nasılsın nası gidiyor alıştın mı evine bari?
Hikari:Alışmaz olur muyum kuzen ya herşey muhteşem,hepsi senin sayende sana ne kadar teşekkür etsem az.
Kai: Boşver takma böyle küçük şeyleri sen mutlu ol yeter.


İçerden Minako da kuzenlere katılır…

Minako: Eee, siz kuzenler ne kaynatıyorsunuz bakim?
Kai: Hiç sadece yeni evine alıştı mı onu merak ettim meleğim.
Minako: Evet ya iyi ki aldın bu evi Kai, Hikari hem bize yakın olacak hemde kendi hayatını özgürce yaşayabilecek.
Hikari: Hepiniz çok sağ olun… (gözleri dolar)
Kai: Aaa kuzen hemen de duygusala bağlama ama bende ağlarım bak…
Hikari: Peki peki hadi balkonda yaptığım çayı içelim.
Minako: Hikari bu çayın içinde ne var?
Hikari: Papatya ve süzülmüş çiçek balı var Minako.
Minako: Kokusu enfes geliyor da…


Hikari, Kai ve Minako balkonda çaylarını içip uzun uzun sohbet ederler. Arada minik Kairi onları kıskanıp yaygara yaparak yanlarında olmayı istediğini şiddetle belirtir. Annesinin kucağında cennetteymiş gibi usulca duran Kairi’nin bu durumunu gören babası ve teyzesi hayranlıkla Minako ve küçük Kairi’ye bakarlar. Saatler akşam 9 u gösterdiğinde ise Kai ve Minako evlerine dönerler. Eve geldiklerinde Kai’ye gelen tam beş telefon vardı ve arayan da Seiya’ydı. Kai tam Seiya’yı arayacakken telefon bir kez daha çalar ama arayan Seiya değil koç Mizuno Hattori idi…

Hattori: Suzuke nasılsın?
Kai: Sağol koç sen nasılsın?
Hattori: İyiyim evlat bak ne diyeceğim önümüzdeki hafta milli takımı topluyorum Asya Kupası için.
Kai: Tabi koç da nerede toplanacağız?
Hattori: Bu kamp diğerlerinden biraz farklı olacak.
Kai: Nasıl yani?
Hattori: Üç şehre gideceğiz, Kobe, Osaka ve Kyoto.
Kai: Oww bu harika da biliyorsunuz ben daha yeni baba oldum ailem de bize katılmak zorunda bu konuyla ilgili bişi yapabilir miyiz?
Hattori: O konu çoktan halledildi sen rahat ol. Neyse kamp zamanı görüşürüz Suzuke.
Kai: Görüşürüz koç.


Minako Kai’nin yanı başında telefonda kimle ne konuştuğunu öğrenmek için bekliyordu. Kai telefonu kapattıktan sonra Minako’ya döner ve…

Kai: Aşkım bavulunu hazırla kampa gidiyoruz.
Minako: Nasıl yani nereye gidiyoruz güneşim?
Kai: Asya Kupası için koç kampa çağırdı beni.
Minako: Yine futbol yani…
Kai: Bi sorun mu var?
Minako: Yok aşkım da…
Kai: Bu sefer sen ve kızımız da yanımda olacaksınız.
Minako: O zaman diyecek bi lafım yok hayatım. Nereye gidiyoruz?
Kai: Koçun dediğine göre Osaka Kobe ve Kyoto arasında gidip geleceğiz.


Derken Kai’nin cep telefonu çalar. Melodiden anlaşılacağı üzere arayan Seiya’dır.(Seiya aradığında three lights’ın search for your love şarkısı çalar)

Kai: Aşkım Seiya arıyor.
Minako: E açsana!
Kai: Seiya ne haber?
Seiya: Nerdesin kaç saattir sana ulaşmaya çalışıyorum, aldın mı haberi?
Kai: Koç aradı söyledi eee ne diyorsun?
Seiya: Bu yaptığı harika oldu ailelerimiz bizimle olabilecek.
Kai: Peki şampiyona nerede biliyo musun?
Seiya: Tam bilmesem de Dubai’de olacağı söyleniyor.
Kai:NEEE??? Dubai mi???
Seiya:Evet orada bizimkilere nası para yetiştireceğiz Tanrı bilir.
Kai:O konuda canını sıkma sen neyse Rei bavul hazırlamaya başladı mı?
Seiya:Orasını hiç sorma,evi alt üst etti ne alayım yanıma diye.
Kai:Ha ha ha! Biz de birazdan Minako ile başlarız hazırlamaya.
Seiya:Bu arada ben Yusuke ile de konuştum o kampa Kobe’ye gittiğimizde katılacakmış,ailevi bir problemi mi ne varmış.
Kai:Hadi ya Osaka ayağını kaçıracak yani ama o eksiği çabuk kapatır.
Seiya:Neyse kaptan kapatmam lazım Rei birazdan çıldıracak çünkü.^_^’
Kai:Peki Seiya görüşürüz.


Kai telefonu kapatır yanına bakar ama Minako yanında değildi.Üst kattan gelen sesleri duyunca Minako’nun da Rei gibi olduğu hissine kapılıp hızla yukarı çıkar ama korktuğu başına gelmez zira Minako dolabın tepesinden bavul indirmeye uğraşıyordu.Kai kapı eşiğinden önce gülerek eşine bakar sonra onu kucakladığı gibi aşağı indirip…

Kai:Bana neden seslenmedin meleğim?
Minako:Telefonla konuşuyordun.
Kai:Olsun senden önemli mi? Al bakalım şimdi bunu dolduralım.
Minako:Çok şey almayacağım yanıma.
Kai:Umarım aşkım zaten gittiğimiz yerde de alışveriş yapar bişiler alırız.
Minako:Bende o yüzden dedim aşkım zaten.
Kai:Güzeller güzelim benim kocasıyla aynı fikirde de olurmuş…
Minako:Kaii…


Minako Kai’ye sarılıp onu öptükten sonra bavulu hazırlama işlemine başlarlar yaklaşık yirmi dakika sonrasında ikisinin de bavulları hazırdı. Şimdi küçük Kairi’nin yemek saati gelmişti. Minako hemen bebeğini kaptığı gibi önce emzirir daha sonra da üzerindeki kıyafetleri değiştirip yeniden yatağına yatırıp onunla oyun oynar. Kai ise aşağıda mutfağa geçip akşam yemeğini hazırlamak için buzdolabından malzeme çıkarır ama aklı biraz karışıktı ne yemek yapacağı konusunda bu yüzden üst kata Minako’nun yanına gidip fikrini sorar. Minako’nun da fikrini alır almaz aşağıya giden Kai yemeği yapmak için hazırlıklara başlar. Tüm malzemelerini hazırlayan Kai salatadan yemeği yapmaya başlar. Aradan biraz geçince Minako banko önündeki uzun sandalyelere oturup kocasına hayranlıkla bakar. Kai mutfakta o kadar iyiydi ki sanırım ona rakip olabilecek tek insan Makoto olsa gerek.45 dakika kadar bir sürenin ardından akşam yemeği hazırdı. Minako da biraz katkısı olsun diye masayı hazırlamıştı. Minako ve Kai akşam yemeklerini afiyetle yedikten sonra ortalığı toparlayıp DVD de güzel bir film izlemek için televizyonun karşısına geçerler. Minako her zaman olduğu gibi duygusal bir film seçip kocasının dizlerine yatarak filmi izlemeye başlamışlardı. Kai bir yandan merakla filmi izlerken bir yandan da dizlerinde yatan güzeller güzeli eşinin saçlarını okşuyordu. Bu Minako’ya iyi gelmiş olacak ki geçen bir buçuk saatin sonunda uykuya dalmıştı. Bunu fark eden Kai, eşinin rahatını hiç bozmadan yan koltuktaki battaniyeyi alıp Minako’nun üzerini örter. Kai’de bir süre sonra DVD yi kapatıp uykuya dalar.Gecenin ilerleyen saatlerinde Minako uyanır ve Kai’ye bakar.Onu rahatsız etmemek için kendi rahatını hiçe sayan Kai’nin bu hareketine karşılık onu kocaman bir öpücükle uyandıran Minako,Kai’den özür diler,Kai’de Minako’yu kucakladığı gibi yatak odasına götürür.Uykularına kaldıkları yerden devam ederler…


Kai Suzuke Genshi Corporation





bebeğim midori ye sonsuz thx. emeğine sağlık canım kızım <3



Kavuşmamız an meselesi Çok Mutlu
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
31 Arl 2009 21:36
venusyıldızı
Venus Fan
Venus Fan



Yaş: 30
Kayıt: 23 Eyl 2009
Mesajlar: 618
Cinsiyet: Kız
Nerden: çok merak ediyosan kendin bul :p
Teşekkür: 58

Durumu: Çevrimdışı

venusyıldızı
Venus Fan
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
ay ay ay ay çok romantikti bu bölümler ya Hayranlık Besliyor Hayranlık Besliyor Hayranlık Besliyor


By Gold (Esin*mm harikasın *-*)
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
31 Arl 2009 21:48
Roiworld
Master Otaku
Master Otaku



Yaş: 32
Kayıt: 12 Eyl 2009
Mesajlar: 414
Cinsiyet: Kız
Teşekkür: 27

Durumu: Çevrimdışı

Roiworld
Master Otaku
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
çok güzel bir bölüm olmuş Çok Keyifli

.
.

venusyıldızı~~
.
.
Avatar venusyıldızı~<3
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
31 Arl 2009 22:41
JEANNE D'ARC
Sevgi'nin Koruyucusu
Sevgi'nin Koruyucusu



Yaş: 31
Kayıt: 01 Mar 2009
Mesajlar: 1,130
Teşekkür: 127

Durumu: Çevrimdışı

JEANNE D'ARC
Sevgi'nin Koruyucusu
Sailor Moon:The Last Dance Konu: Yanıt: Sailor Moon:The Last Dance
Alıntıyla Cevap Gönder
maşallah romantizm tavan yaptı XD
ben hala savaşın başlamasını bekliyorum.


Önce alevlerin arasında acı çekersin.Sonra da boğularak ölürsün.Ne var ki hiç bir zaman bedeninin küle dönüştüğünü göremezsin
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
31 Arl 2009 22:43
 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, Sonraki
2. sayfa (Toplam 4 sayfa) [ 57 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız