beğendiğiniz şiirler buraya!! Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5, 6 ... 13, 14, 15, Sonraki |
Yazar
Mesaj
Yağmuru seviyorum diyorsun,
yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun...
Güneşi seviyorum diyorsun,
güneş açınca gölgeye kaçıyorsun...
Rüzgarı seviyorum diyorsun,
rüzgar çıkınca pencereni kapatıyorsun...
İşte,bunun için korkuyorum;
Beni de sevdiğini söylüyorsun...
Shakespeare
yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun...
Güneşi seviyorum diyorsun,
güneş açınca gölgeye kaçıyorsun...
Rüzgarı seviyorum diyorsun,
rüzgar çıkınca pencereni kapatıyorsun...
İşte,bunun için korkuyorum;
Beni de sevdiğini söylüyorsun...
Shakespeare

imzam ve avatarım için sailor neptune'e teşekkür ederimm çok güzel olmuşş



Bir babanın dilinden
Baba olmak dağ gibi
Baba olmak gönlü saray gibi
Baba olmak her derde şifa gibi
Baba olmak bir rüya gibi
Baba olmak değildir cismi
Baba olmak değildir resmi
Duyulunca evde ismi
Kucağına atlamalı çocukların her birisini
Baba rahmet
Baba merhamet
Baba aş baba ekmek
Babaya düşer çile çekmek
Baba koruyucu
Baba kollayıcı
Baba dert baba acı
Baba tüm dertlerin tek ilacı
Baba huzur
Baba bereket
Baba eli nasırlı
B abanın kalbi yumuşak
Güngör Celep
Baba olmak dağ gibi
Baba olmak gönlü saray gibi
Baba olmak her derde şifa gibi
Baba olmak bir rüya gibi
Baba olmak değildir cismi
Baba olmak değildir resmi
Duyulunca evde ismi
Kucağına atlamalı çocukların her birisini
Baba rahmet
Baba merhamet
Baba aş baba ekmek
Babaya düşer çile çekmek
Baba koruyucu
Baba kollayıcı
Baba dert baba acı
Baba tüm dertlerin tek ilacı
Baba huzur
Baba bereket
Baba eli nasırlı
B abanın kalbi yumuşak
Güngör Celep
Spoiler:

SİYAH GÖZLERİNE BENİ DE GÖTÜR
daha dokunmadan kurudu irem
çöllere bir türlü yağamıyorum
yeni bir koşuşun başlangıcında
biraz deprem sonrası
biraz şehir hülyası
bir kalp yangınından geriye kalan
siyah gözlerine beni de götür
artık bu yerlere sığamıyorum
pembe uçurtmalar yollandığından beri
sarardı tiryaki menekşeleri
sonbaharın tozlu kafeslerinde
sevgi turnaları yakalıyorum
turnalar gidiyor; ben kalıyorum
avareyim, asûdeyim, yorgunum
bilmiyorum neden sana vurgunum
erzurum garında banklar üstünde
uyku tutmuyor karanlıkları
yitik düşlerimi kovalıyorum
gölgeler gidiyor; ben kalıyorum
binbir türlü kokuyorsa yaylalar
siyah gözlerine beni de götür
baharın koynundan koparıp sana
ipek bir mendile sardığım yüreğimle
şehzade gülleri gönderiyorum
umutlar kalıyor; ben gidiyorum
bütün yelkenlileri, deniz fenerlerini
kaptanları sorgulayan
yanından geçen küheylanların
korku tûfanına yakalandığı
siyah gözlerine beni de götür
güneş ülkesinden gelen yiğitler
benzeri olmayan bir dünya kursun
cellat, ayrılığın boynunu vursun
usul usul intizârı çürüten
bu hercai diken, bu çılgın arzu
sürüklüyor imkânsız muştuların
eşiğine gönül vâdilerini
bir ağaçtan düşen yapraklar gibi
düşüyorum tanyerine
ya topla yaralı kırlangıçları
ya da bu vefâsız şarkıyı bitir
özgürlüğe giden tutsaklar gibi
siyah gözlerine beni de götür
Nurullah Genç
Her dinlediğimde beni ağlamanın kıyısına götüren bir şiir, özellikle son iki dizesinde artık kopmuş oluyorsunuz birde umutlar gidiyor ben kalıyorum, gölgeler gidiyor ben kalıyorum kısımlarıda insanı uçurabilirXD melankolik bir havada okunmasını, dinlenmesini pek önermiyorum.
daha dokunmadan kurudu irem
çöllere bir türlü yağamıyorum
yeni bir koşuşun başlangıcında
biraz deprem sonrası
biraz şehir hülyası
bir kalp yangınından geriye kalan
siyah gözlerine beni de götür
artık bu yerlere sığamıyorum
pembe uçurtmalar yollandığından beri
sarardı tiryaki menekşeleri
sonbaharın tozlu kafeslerinde
sevgi turnaları yakalıyorum
turnalar gidiyor; ben kalıyorum
avareyim, asûdeyim, yorgunum
bilmiyorum neden sana vurgunum
erzurum garında banklar üstünde
uyku tutmuyor karanlıkları
yitik düşlerimi kovalıyorum
gölgeler gidiyor; ben kalıyorum
binbir türlü kokuyorsa yaylalar
siyah gözlerine beni de götür
baharın koynundan koparıp sana
ipek bir mendile sardığım yüreğimle
şehzade gülleri gönderiyorum
umutlar kalıyor; ben gidiyorum
bütün yelkenlileri, deniz fenerlerini
kaptanları sorgulayan
yanından geçen küheylanların
korku tûfanına yakalandığı
siyah gözlerine beni de götür
güneş ülkesinden gelen yiğitler
benzeri olmayan bir dünya kursun
cellat, ayrılığın boynunu vursun
usul usul intizârı çürüten
bu hercai diken, bu çılgın arzu
sürüklüyor imkânsız muştuların
eşiğine gönül vâdilerini
bir ağaçtan düşen yapraklar gibi
düşüyorum tanyerine
ya topla yaralı kırlangıçları
ya da bu vefâsız şarkıyı bitir
özgürlüğe giden tutsaklar gibi
siyah gözlerine beni de götür
Nurullah Genç
Her dinlediğimde beni ağlamanın kıyısına götüren bir şiir, özellikle son iki dizesinde artık kopmuş oluyorsunuz birde umutlar gidiyor ben kalıyorum, gölgeler gidiyor ben kalıyorum kısımlarıda insanı uçurabilirXD melankolik bir havada okunmasını, dinlenmesini pek önermiyorum.







Adam Kadın ve Çocuk
Adam önce kitapları topladı
Kadın kapısı kapalı ağlıyordu
Çocuk merdivenlerde zaman dursa istiyordu
Bir ayrılığın üç dalıydılar
Birikmiş ne varsa atma zamanıydı şimdi
Çocuk merdivenlerin basamaklarını saydı
Saçlarını çözdü bir daha ördü
Kadın kapı kolunu tutmak, kapıyı açmak, adamın yanına gitmek istedi
Adam resimleri ayırdı
Bir ayakkabı kutusuna koydu
Çocuk kapı ziline baktı
Kadın duvardaki saate
Adam açık olan pencereye..
Bir ayrılığın üç kahramanıydılar
Zaman durmuyor, adam kalmıyor, kadın engel olmuyordu
Zaman duramıyor, adam kalamıyor, kadın engel olamıyordu....
Çocuk buynundaki ipli anahtarla kapıyı açtı
Çizgili defterinin arasından kuruttuğu gelincik çiçeğini aldı
Kadın balkon kapısını açtı rüzgar perdeleri uçurdu
Adam açık pencereyi kapattı masanın örtüsünü düzeltti
Bir ayrılığın üç adımıydılar
Adam gitti, kadın kaldı, çocuk büyüdü
Şimdi gelincik bir ayakkabı kutusunda siyah beyaz resimlerle birlikte Ayakkabı kutusunun anısı çocuğun kilitli kalbindeler
Bir ayrılığım üç resmiydiler;
Adam, kadın ve çocuk
Perdeler, kapı kolu ve merdiven
Bir ayrılığın üç şahidiydiler......
İclal Aydın
şiir çok güzel ama iclal aydın sesiyle mükkemmel
Adam önce kitapları topladı
Kadın kapısı kapalı ağlıyordu
Çocuk merdivenlerde zaman dursa istiyordu
Bir ayrılığın üç dalıydılar
Birikmiş ne varsa atma zamanıydı şimdi
Çocuk merdivenlerin basamaklarını saydı
Saçlarını çözdü bir daha ördü
Kadın kapı kolunu tutmak, kapıyı açmak, adamın yanına gitmek istedi
Adam resimleri ayırdı
Bir ayakkabı kutusuna koydu
Çocuk kapı ziline baktı
Kadın duvardaki saate
Adam açık olan pencereye..
Bir ayrılığın üç kahramanıydılar
Zaman durmuyor, adam kalmıyor, kadın engel olmuyordu
Zaman duramıyor, adam kalamıyor, kadın engel olamıyordu....
Çocuk buynundaki ipli anahtarla kapıyı açtı
Çizgili defterinin arasından kuruttuğu gelincik çiçeğini aldı
Kadın balkon kapısını açtı rüzgar perdeleri uçurdu
Adam açık pencereyi kapattı masanın örtüsünü düzeltti
Bir ayrılığın üç adımıydılar
Adam gitti, kadın kaldı, çocuk büyüdü
Şimdi gelincik bir ayakkabı kutusunda siyah beyaz resimlerle birlikte Ayakkabı kutusunun anısı çocuğun kilitli kalbindeler
Bir ayrılığım üç resmiydiler;
Adam, kadın ve çocuk
Perdeler, kapı kolu ve merdiven
Bir ayrılığın üç şahidiydiler......
İclal Aydın
şiir çok güzel ama iclal aydın sesiyle mükkemmel
Pasión de los cielos...

ben eksikkalmıyım yoksa başımıza taş yağar taş
BEKLENEN
ne hasta bekler sabahı
ne taze ölüyü mezar
nede şeytan bir günahı
seni beklediğim kadar
geçti istemem gelmeni
yoklugunda buldum seni
bırak vehimde gölgeni
gelme artık, neye yarar
büyük usta necip fazılın şiiri

BEKLENEN
ne hasta bekler sabahı
ne taze ölüyü mezar
nede şeytan bir günahı
seni beklediğim kadar
geçti istemem gelmeni
yoklugunda buldum seni
bırak vehimde gölgeni
gelme artık, neye yarar
büyük usta necip fazılın şiiri

Kraliçeden esintiler...


Kendi Sesini Bulmak
Dünyada yapacağın en güzel iş
Arar gibi çölde yitik inci tanesini
Yaşam boyu aramak kendi sesini
Belki bulursun belki bulamadan ölürsün
Dünyada kazanacağın en büyük başarı
Milyarlık tarihin coğrafyanın içinde
Arayıp arayıp kendi sesinin bulmak
Belki bulabilirsin belki bulamadan ölürsün
Dünyada en zor iş zorun da zoru
Bütün arayıp bulduklarını yitirsen bile
Elbet yine öleceksin ölsen bile
Kalsın diye dünyada
Kendi Sesini yitirmemek
Aziz Nesin
Dünyada yapacağın en güzel iş
Arar gibi çölde yitik inci tanesini
Yaşam boyu aramak kendi sesini
Belki bulursun belki bulamadan ölürsün
Dünyada kazanacağın en büyük başarı
Milyarlık tarihin coğrafyanın içinde
Arayıp arayıp kendi sesinin bulmak
Belki bulabilirsin belki bulamadan ölürsün
Dünyada en zor iş zorun da zoru
Bütün arayıp bulduklarını yitirsen bile
Elbet yine öleceksin ölsen bile
Kalsın diye dünyada
Kendi Sesini yitirmemek
Aziz Nesin

Seni düşünmek güzel şey
ümitli şey
dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey.
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
ben artık şarkı dinlemek değil
şarkı söylemek istiyorum...
_Nazım Hikmet_
(bu şiire hastayım =D)
ümitli şey
dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi bir şey.
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
ben artık şarkı dinlemek değil
şarkı söylemek istiyorum...
_Nazım Hikmet_
(bu şiire hastayım =D)
Pasión de los cielos...




Aşk, ölüme atlamak demekmiş.
Yalanlarıyla seni gülümsetirmiş.
Bağlandığın an seni terk edip gidermiş.
Aşk, sevdiğini sanmak demekmiş.
Aşk, ölüme atlamak demekmiş.
Bir gün üzüleceksin anlamına gelirmiş.
Aşk, yalan söylemeyi öğrenmek,
O söylediğin yalanlarla yaşamak demekmiş.
Aşk, ölüme atlamak demekmiş.
Bazen gülümsemek, bazen hüzünlenmek demekmiş.
Aşk, yüzme bilmeden yüzmeye çalışıp,
Suyun içinde boğulmak gibiymiş.
Aşk, ölüme atlamak demekmiş.
Bir çivi gibi çakılmak,
Batmış bir gemi gibi kaybolmak,
Köpek gibi değer vermek gibiymiş..





İKİNCİ GELİŞ
Dönen ve dönen, genişleyen dairede
Şahin, şahinciyi duyamaz
Her şey dağılır, merkez tutamaz
Yalnız anarşi salınır dünya üzerine
Kanla-kararmış akıntı serbest bırakılır, ve her yerde
Suçsuzluğun töreni boğulur
En iyinin eksiktir inancı, en kötüsü
Ateşli şiddetle doluyken;
Kesinlikle yakındadır bir açığa vuruluş
Kesinlikle yakındadır ikinci geliş
İkinci geliş!Daha bu sözcükler dışarıya çıkarken
Ortaklaşa paylaşılan bilincin, dünya kadar etkin imajı
Rahatsız ederken benim görüşümü:çölün kumlarında bir yerde
Aslan vücutlu insan başlı bir şekil;
Boş ve acımasız güneş gibi bir bakış
Kımıldatıyor yavaş kalçalarını, onun etrafındaki her şey
Öfkeli çöl kuşlarının gölgelerini fırıl fırıl döndürürken
Karanlık tekrar iner; fakat şimdi anlarım,
21 yüzyılın taş uykusunun
Sallanan bir beşik tarafından tedirgin edildiğini korkulu rüyaya,
Ve hangi azgın hayvan, onun saati dönüp başlangıç noktasına gelen,
Betlehem’e doğru omuzlarını sarkıtarak yürür, doğmak için?!
Dönen ve dönen, genişleyen dairede
Şahin, şahinciyi duyamaz
Her şey dağılır, merkez tutamaz
Yalnız anarşi salınır dünya üzerine
Kanla-kararmış akıntı serbest bırakılır, ve her yerde
Suçsuzluğun töreni boğulur
En iyinin eksiktir inancı, en kötüsü
Ateşli şiddetle doluyken;
Kesinlikle yakındadır bir açığa vuruluş
Kesinlikle yakındadır ikinci geliş
İkinci geliş!Daha bu sözcükler dışarıya çıkarken
Ortaklaşa paylaşılan bilincin, dünya kadar etkin imajı
Rahatsız ederken benim görüşümü:çölün kumlarında bir yerde
Aslan vücutlu insan başlı bir şekil;
Boş ve acımasız güneş gibi bir bakış
Kımıldatıyor yavaş kalçalarını, onun etrafındaki her şey
Öfkeli çöl kuşlarının gölgelerini fırıl fırıl döndürürken
Karanlık tekrar iner; fakat şimdi anlarım,
21 yüzyılın taş uykusunun
Sallanan bir beşik tarafından tedirgin edildiğini korkulu rüyaya,
Ve hangi azgın hayvan, onun saati dönüp başlangıç noktasına gelen,
Betlehem’e doğru omuzlarını sarkıtarak yürür, doğmak için?!

Önce alevlerin arasında acı çekersin.Sonra da boğularak ölürsün.Ne var ki hiç bir zaman bedeninin küle dönüştüğünü göremezsin

Acılara Tutunmak
Acı çekmek özgürlükse,
özgürdük ikimiz de.
O yuvasız çalıkuşu,
Bense kafeste kanarya.
O dolaşmış daldan dala,
Savurmuş yüreğini.
Ben bölmüşüm yüreğimi,
Başkaldıran dizelere.
Kavuşmak özgürlükse,
Özgürdük ikimiz de.
Elleri çığlık çığlık,
Yan yana iki dünya.
İkimiz iki dağdan,
İki hırçın su gibi,
Akıp gelmiştik.
Buluşmuştuk bir kavşakta...
Unutmuştuk ayrılığı,
Yok saymıştık özlemeyi.
Şarkımıza dalmıştık...
Mutluluk mavi çocuk,
Oynardı bahçemizde.
Aramakmış oysa sevmek,
Özlemekmiş oysa sevmek.
Bulup bulup yitirmekmiş,
Düşsel bir oyuncağı.
Yalanmış hepsi yalan...
Sevmek diye bir şey vardı,
Sevmek diye bir şey yokmuş.
Acılardan artakalan,
İşte bu bakışlarmış.
Kuğu diye gözlerimde,
Gün batımı bulutlarmış.
Yalanmış hepsi yalan...
Savrulup gitmek varmış,
Ayrı yörüngelerde.
Acı çekim günlerce,
Acı çektim susarak.
Şu kısacık konuklukta,
Deprem kargaşasında,
Yaşadım bir kaç bin yıl.
Acı çekmek özgürlükse,
Özgürdük ikimiz de.
*Mayıs başında yapacağımız şiir dinletisinde okuyacağım şiir. Ezberimde. Cihan Hoca ezberlettirdi sağ olsun o__O
Acı çekmek özgürlükse,
özgürdük ikimiz de.
O yuvasız çalıkuşu,
Bense kafeste kanarya.
O dolaşmış daldan dala,
Savurmuş yüreğini.
Ben bölmüşüm yüreğimi,
Başkaldıran dizelere.
Kavuşmak özgürlükse,
Özgürdük ikimiz de.
Elleri çığlık çığlık,
Yan yana iki dünya.
İkimiz iki dağdan,
İki hırçın su gibi,
Akıp gelmiştik.
Buluşmuştuk bir kavşakta...
Unutmuştuk ayrılığı,
Yok saymıştık özlemeyi.
Şarkımıza dalmıştık...
Mutluluk mavi çocuk,
Oynardı bahçemizde.
Aramakmış oysa sevmek,
Özlemekmiş oysa sevmek.
Bulup bulup yitirmekmiş,
Düşsel bir oyuncağı.
Yalanmış hepsi yalan...
Sevmek diye bir şey vardı,
Sevmek diye bir şey yokmuş.
Acılardan artakalan,
İşte bu bakışlarmış.
Kuğu diye gözlerimde,
Gün batımı bulutlarmış.
Yalanmış hepsi yalan...
Savrulup gitmek varmış,
Ayrı yörüngelerde.
Acı çekim günlerce,
Acı çektim susarak.
Şu kısacık konuklukta,
Deprem kargaşasında,
Yaşadım bir kaç bin yıl.
Acı çekmek özgürlükse,
Özgürdük ikimiz de.
*Mayıs başında yapacağımız şiir dinletisinde okuyacağım şiir. Ezberimde. Cihan Hoca ezberlettirdi sağ olsun o__O
Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.

tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.


5. sayfa (Toplam 15 sayfa) [ 213 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |