Sailor Moon- Guardians of Caos Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4, 5 ... 8, 9, 10, Sonraki |
Yazar
Mesaj
@Neo_Queen_Serenity
Şahsen bende imlaya dikkat ederim bir rpg yazarı olarak ama bir anda yapamadım işte o.O İlk fanficim XD Ve her şey yazmadada özürlü sayılırım XD Hep türkçe sınavında notum ondan gider o.O Onun dışında rpde olduğu gibi bende öyle yazmayı düşündüm ama şimdi rpde iki konuşmanın arasında en az bir paragraf olur *-* En azından benim yazdıklarımda *-* Ama bunlar daha hızlı yaşıyolar rpye oranla o yüzden bir dengesizlik oldu ^^ Alışmayı umuyorum
Rei' nin bakış açısından değil ama Usagi' den sonra bu fanficte Rei biraz öne çıkacak Ama azcık Bu yüzden öyle oldu XD
Beğendiğin için saol Önerilerin içinde
@Athena
Dikkat kaskını tak XD
Aslında bu kurgu aklıma öyle garip bir anda geldi ki
Şahsen bende imlaya dikkat ederim bir rpg yazarı olarak ama bir anda yapamadım işte o.O İlk fanficim XD Ve her şey yazmadada özürlü sayılırım XD Hep türkçe sınavında notum ondan gider o.O Onun dışında rpde olduğu gibi bende öyle yazmayı düşündüm ama şimdi rpde iki konuşmanın arasında en az bir paragraf olur *-* En azından benim yazdıklarımda *-* Ama bunlar daha hızlı yaşıyolar rpye oranla o yüzden bir dengesizlik oldu ^^ Alışmayı umuyorum
Rei' nin bakış açısından değil ama Usagi' den sonra bu fanficte Rei biraz öne çıkacak Ama azcık Bu yüzden öyle oldu XD
Beğendiğin için saol Önerilerin içinde
@Athena
Dikkat kaskını tak XD
Aslında bu kurgu aklıma öyle garip bir anda geldi ki
Sailor Moon Guardians of Caos
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
-----
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
Spoiler:
M. Annabeth Walebreaker yazmış:
RP'de iki konuşmanın arasında bir paragraf genelde olmaz, yani bir iki cümle olur ama bir paragraf kadar olmaz. Yanlış öğretmişler sana onu asdf u.u Dengesizlik değil. Göze hoş görünmüyor kesinlikle dengesizlikle alakası yok.
Boş konuşmuyorum bak ben de 4 yıllık RP'ciyim ^^
Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.
Biliyorum boş konuşmadığını
Ama ben paragraf koymassam kötü oldu diye düşünüyorum anlıyacağın biraz... Garibim Yorumun için teşekkürler daha da yorum beklerim Çünkü daha yazma konusunda öğrenceğim çok şey var ve sen benden çooook daha uzun süredir rp yazıyorsun
Ama ben paragraf koymassam kötü oldu diye düşünüyorum anlıyacağın biraz... Garibim Yorumun için teşekkürler daha da yorum beklerim Çünkü daha yazma konusunda öğrenceğim çok şey var ve sen benden çooook daha uzun süredir rp yazıyorsun
Sailor Moon Guardians of Caos
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
-----
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
Spoiler:
Hem çok uzun süredir RP yazıyorum hem de 'yazıyorum'. Yani 1. sınıftan beri yazarım öyle bir sürü hikaye falan fistan XD Elimden geldiğince bildiklerimi paylaşırım seninle o.O
Min-Hyeok Gang aşksın seeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeen >.<
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.
tipini yerim oy oy "unni!" >.< Bana Hande unni de evlenelim <3 Sasuke ve Hitsugaya baskılı yastıklarda uyuruz beraber <3 Sana yemek ısmarlayayım ablan olayım <3
not: you've fallen for me dizisindeki Lee Shin'den bi tane de ben istiyorum. evcil hayvan gibi lan.
Saol Kendimi bir an Karete Kid gibi hissettim XD Oysaki o filmide sevmezdim fasdas... XD
Sailor Moon Guardians of Caos
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
-----
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
Spoiler:
Flood için özür ama yeni bölümü koyuyorum Ben sabah demiştim XD 04:48' de sabah sayılır XD
3.bölüm
Usagi yatağında uzanmış boş gözlerle duvara bakıyordu. Saat gecenin biryarısı herkes uyumuştu. O hariç... Onun uyumamak için sebepleri vardı. Başta o kabusu yeniden görmekten korkuyordu. Sonra aklından düşüncelerini temizleyemiyordu. Rahatlayamamıştı...
Asanın eline devrettiği acı onu şoka uğratmıştı. Yani daha önce asa asla onu reddetmemişti. Zaten onu asla kötü birşey içinde kullanmamıştı. Hep iyilik ve adelet için savaşmıştı. Ama, görünüşe göre artık savaşamayacaktı. Asası olmadan başka bir saldırısı yoktu. Bu forma gelene kadar ona eşlik eden Ay Tacı bile gitmişti. Yoksa... Artık savaşçılığı bırakması mı gerekliydi? Daha önce öyle bir acı hissetmemişti. Elinden tüm vücuduna 1 milyon volt elektrik verilmiş gibiydi.
Zaten elinde küçük bir yara oluşmuştu. Ama dokununca daha önce hiç hissetmediği bir acı veriyordu. Bedeni parçalanmış ve lavlarda yüzüyormuşçasına. Birdaha o asaya dokunamazdı. Dokunmak hiçbirşeyin çözümü değildi zaten.
Boş gözlerle altın rengi broşunu aldı eline. Açtığında yıldız şeklinde görünen gümüş kristali gördü.
" Yıldızlar ne kadar güzel olsalarda bu koca evrende tek başlarınalar değil mi? "
O da bir anlamda tek başınaydı. Evet diğer savaşçılar ve Mamo' su vardı ama... Hiçbiri o olmamıştı ki önceden! Hiçbiri onun gibi hissetmemişti. Evet o yanlızdı. Yıldızlar gibi...
Gümüş Kristal' in ayışığında parlaması gerçekten görmeye değer bir manzaraydı. Sanki Gümüş Kristal' den gümüş kılıçlar çıkıyormuş gibi gözüküyordu. Ama artık onun gücüde yetmemeye başlamıştı sanki. Düşmanlar güçlensede Gümüş Kristal hep aynıydı. O kullanmakta ne kadar ustalaşırsa ustalaşsın birgün Gümüş Kristal' de yenilecekti. Yani en azından o böyle düşünüyordu.
Hüzünlü bir şekilde gülümseyerek iç çekti. Bugün olanlar biraz fazla negatif düşünmesine sebep olmuştu. Tabi Setsuna' nın sanki birşey kaybetmiş gibi hüzün dolu tavırları ve sanki Usagi ölmüş ve onu özleyecekmiş gibi olan bakışlarıda etkiliydi. Kabus görebilecek olmasına rağmen uyumalıydı. Ve gözlerini kapayarak kendini bıraktı.
***
Üstünde birşey tepiniyordu. Harika... Uykusunu kim, niçin bölüyordu?!
" Usagi! Hemen ormandaki yürüyüş kortuna git! "
Evet bu Luna' ydı. İyide bu saatte yürüyüş kortunda ne yapacaktı ki? Şaşkın bakışlana Luna hemen cevap verdi.
" Hadi! Kızlar düşmanlar dönüşüyorlar! Sana ihtiyaçları var! "
Hey! Kızlar onsuz mu gitmişlerdi yani! Bunu kabul edemezdi. Bir sinir haliyle hemen üstüne birşeyler giyip yürüyüş kortunna koşmaya başladı. Niçin onsuz gitmişlerdi ki? Dertleri neydi bunların?!
Aslında Usagi böyle düşünüyordu. Orjinalinde Luna Usagi' yi ancak uyandırabildiğinden Usagi geç kalmıştı. Tabi Usagi herzamanki gibi ihtimallere bakmadan karar vermişti.
Oraya sonunda vardığında yerde uzanan savaşçılar bağırdı.
" Usagi! "
Gözlerinde umutışığıyla bakmıştı herkes ona. Fakat Usagi umursamaz bir bakış atmıştı. Setsuna o anda korktuğu şeyin yaklaşmakta olduğunu anlamıştı. Zaman paradoksu. Evet kötü birşeydi.
" Herneyse... Ay' ın Sonsuzluğu Harakete Geç! "
Ve dönüşünce direkt küçük ama epey hızlı görünen yaratığa baktı. Kollarını kavuşturarak konuştu.
" Bensiz buraya gelmeniz çok kaba! Yinede bir gençkız her zaman arkadaşlarınza yardım etmeli! Ben sevgi ve adaletin koruyucusu, Ay Savaşçısı! Kutsal Ay adına seni cezalandıracağım! "
O anda küçük yaratık tiz sesiyle kahkaha atıp Usagi' ye doğru son hız koşmaya başladı. Hani o an normalde olsa Atom Karınca diye bağırıp kaçardı ama hayır bugün değil. Bir seferliğine olsun Rei gibi sert savaşmak istiyordu. Mako gibi güçlü, Ami gibi bilgili ve Minako gibi rahat. Ama bu özellkilerin hiçbirini o normalde sergileyemiyordu. Bu yüzden Luna' dan az mı azar işitmişti! Evet, şimdi oyunu kendi kurallarıyla oynama vakti gelmişti.
Yüzünde küçümser bir gülümsemeyle beraber canavardan kurtulmak için zıpladı. O an diğer kızların neden kalkamadığını fark etti. Üstlerinde garip bir sıvı vardı. Yapışmış gibilerdi.
" Yapışkan kürelerimden kaçamazsın! "
Ve kulağına ilişen tiz ses ile gözlerini hemen düşmana çevirdi. Anahtar buydu yapışkan küreler. Asasını kullanamadığına göre bunu kendi lehine çevirmeliydi. Etraf ağaçlarla çevriliyken ortamı yararına kullanmak zor olacaktı. Ama aklına gelen fikir işini kolaylaştırmıştı. Bir ağaç gövdesinin önüne durdu ve bağırdı.
" Ne oldu toplarını isabet ettiremiyor musun? "
O an canavar son hız ona toplar fırlatmaya başladı. Zamanlaması mükemmel olmalıydı. Bir saniyelik hata onu bozguna uğratabilirdi. Ve tam yapışkan topların ona gelmesine bir metre kala zıpladı ve onlardan kaçtı. Yere geri indiğinde canavarcık nefes nefese kalmıştı.
" Heyo! Heyo! Hula hula hu! Şu an o kadar rahatım ki hula kız gibi dans edebilirim! "
Her ne kadar o an oyunu tam olarak işliyor olsada o hala Usagi' ydi değil mi? Bu tip laflar bulmada hala çok beceriksizdi. Ve canavar sinirlenerek koşmaya başladı. İstediği şeyde buydu. Belini dans için kıvırırken üstüne birde dil çıkardı. Ve hızını arttıran canavar ona iyice yaklaşmıştı. Usagi tamda canavar ona çarpacakken " Güle güle canavar- chan! " diyerek yana çekildi.
Canavar kendi tuzağına düşmüştü. Sinirlenerek attığı yapışkan toplarının içinde kalmıştı şimdi.
Herkes şaşkınlıkla Ay Savaşçısı' na bakıyordu. Nasıl yani?! Normalde savaşça hep çocuksu davranan kişi mi yapmıştı bu planı?
Ondaki bu ani değişiklik herkesi şaşırtmıştı. Setsuna dışında herkesi...
Kaos zaman paradoksunu kullanarak geçmişteki Usagi' yide ele geçirmeye başlamıştı.
Onu kurtarmanınsa sadece tek bir yolu vardı...
Bunu yapmak zorundaydılar. Eğer geçmişteki Usagi' de yenilirse, karanlık tarafından ele geçirilmiş Kraliçe Serenity' i ve yeni yeni geçirilmeye başlayan Prenses Serenity' i kimse durduramazdı.
Ve savaşçılar gelecektekini geri döndüremeyecek olsalarda geçmiştekini hala döndürebilirlerdi.
Tabi bedelini öderlerse...
***
Gelecek bölümde Kraliçe Serenity' nin nasıl ele geçirildiğini yazacağım. Adana' ya gidiyorum ama elimden geldiğine aksatmıcam
3.bölüm
Usagi yatağında uzanmış boş gözlerle duvara bakıyordu. Saat gecenin biryarısı herkes uyumuştu. O hariç... Onun uyumamak için sebepleri vardı. Başta o kabusu yeniden görmekten korkuyordu. Sonra aklından düşüncelerini temizleyemiyordu. Rahatlayamamıştı...
Asanın eline devrettiği acı onu şoka uğratmıştı. Yani daha önce asa asla onu reddetmemişti. Zaten onu asla kötü birşey içinde kullanmamıştı. Hep iyilik ve adelet için savaşmıştı. Ama, görünüşe göre artık savaşamayacaktı. Asası olmadan başka bir saldırısı yoktu. Bu forma gelene kadar ona eşlik eden Ay Tacı bile gitmişti. Yoksa... Artık savaşçılığı bırakması mı gerekliydi? Daha önce öyle bir acı hissetmemişti. Elinden tüm vücuduna 1 milyon volt elektrik verilmiş gibiydi.
Zaten elinde küçük bir yara oluşmuştu. Ama dokununca daha önce hiç hissetmediği bir acı veriyordu. Bedeni parçalanmış ve lavlarda yüzüyormuşçasına. Birdaha o asaya dokunamazdı. Dokunmak hiçbirşeyin çözümü değildi zaten.
Boş gözlerle altın rengi broşunu aldı eline. Açtığında yıldız şeklinde görünen gümüş kristali gördü.
" Yıldızlar ne kadar güzel olsalarda bu koca evrende tek başlarınalar değil mi? "
O da bir anlamda tek başınaydı. Evet diğer savaşçılar ve Mamo' su vardı ama... Hiçbiri o olmamıştı ki önceden! Hiçbiri onun gibi hissetmemişti. Evet o yanlızdı. Yıldızlar gibi...
Gümüş Kristal' in ayışığında parlaması gerçekten görmeye değer bir manzaraydı. Sanki Gümüş Kristal' den gümüş kılıçlar çıkıyormuş gibi gözüküyordu. Ama artık onun gücüde yetmemeye başlamıştı sanki. Düşmanlar güçlensede Gümüş Kristal hep aynıydı. O kullanmakta ne kadar ustalaşırsa ustalaşsın birgün Gümüş Kristal' de yenilecekti. Yani en azından o böyle düşünüyordu.
Hüzünlü bir şekilde gülümseyerek iç çekti. Bugün olanlar biraz fazla negatif düşünmesine sebep olmuştu. Tabi Setsuna' nın sanki birşey kaybetmiş gibi hüzün dolu tavırları ve sanki Usagi ölmüş ve onu özleyecekmiş gibi olan bakışlarıda etkiliydi. Kabus görebilecek olmasına rağmen uyumalıydı. Ve gözlerini kapayarak kendini bıraktı.
***
Üstünde birşey tepiniyordu. Harika... Uykusunu kim, niçin bölüyordu?!
" Usagi! Hemen ormandaki yürüyüş kortuna git! "
Evet bu Luna' ydı. İyide bu saatte yürüyüş kortunda ne yapacaktı ki? Şaşkın bakışlana Luna hemen cevap verdi.
" Hadi! Kızlar düşmanlar dönüşüyorlar! Sana ihtiyaçları var! "
Hey! Kızlar onsuz mu gitmişlerdi yani! Bunu kabul edemezdi. Bir sinir haliyle hemen üstüne birşeyler giyip yürüyüş kortunna koşmaya başladı. Niçin onsuz gitmişlerdi ki? Dertleri neydi bunların?!
Aslında Usagi böyle düşünüyordu. Orjinalinde Luna Usagi' yi ancak uyandırabildiğinden Usagi geç kalmıştı. Tabi Usagi herzamanki gibi ihtimallere bakmadan karar vermişti.
Oraya sonunda vardığında yerde uzanan savaşçılar bağırdı.
" Usagi! "
Gözlerinde umutışığıyla bakmıştı herkes ona. Fakat Usagi umursamaz bir bakış atmıştı. Setsuna o anda korktuğu şeyin yaklaşmakta olduğunu anlamıştı. Zaman paradoksu. Evet kötü birşeydi.
" Herneyse... Ay' ın Sonsuzluğu Harakete Geç! "
Ve dönüşünce direkt küçük ama epey hızlı görünen yaratığa baktı. Kollarını kavuşturarak konuştu.
" Bensiz buraya gelmeniz çok kaba! Yinede bir gençkız her zaman arkadaşlarınza yardım etmeli! Ben sevgi ve adaletin koruyucusu, Ay Savaşçısı! Kutsal Ay adına seni cezalandıracağım! "
O anda küçük yaratık tiz sesiyle kahkaha atıp Usagi' ye doğru son hız koşmaya başladı. Hani o an normalde olsa Atom Karınca diye bağırıp kaçardı ama hayır bugün değil. Bir seferliğine olsun Rei gibi sert savaşmak istiyordu. Mako gibi güçlü, Ami gibi bilgili ve Minako gibi rahat. Ama bu özellkilerin hiçbirini o normalde sergileyemiyordu. Bu yüzden Luna' dan az mı azar işitmişti! Evet, şimdi oyunu kendi kurallarıyla oynama vakti gelmişti.
Yüzünde küçümser bir gülümsemeyle beraber canavardan kurtulmak için zıpladı. O an diğer kızların neden kalkamadığını fark etti. Üstlerinde garip bir sıvı vardı. Yapışmış gibilerdi.
" Yapışkan kürelerimden kaçamazsın! "
Ve kulağına ilişen tiz ses ile gözlerini hemen düşmana çevirdi. Anahtar buydu yapışkan küreler. Asasını kullanamadığına göre bunu kendi lehine çevirmeliydi. Etraf ağaçlarla çevriliyken ortamı yararına kullanmak zor olacaktı. Ama aklına gelen fikir işini kolaylaştırmıştı. Bir ağaç gövdesinin önüne durdu ve bağırdı.
" Ne oldu toplarını isabet ettiremiyor musun? "
O an canavar son hız ona toplar fırlatmaya başladı. Zamanlaması mükemmel olmalıydı. Bir saniyelik hata onu bozguna uğratabilirdi. Ve tam yapışkan topların ona gelmesine bir metre kala zıpladı ve onlardan kaçtı. Yere geri indiğinde canavarcık nefes nefese kalmıştı.
" Heyo! Heyo! Hula hula hu! Şu an o kadar rahatım ki hula kız gibi dans edebilirim! "
Her ne kadar o an oyunu tam olarak işliyor olsada o hala Usagi' ydi değil mi? Bu tip laflar bulmada hala çok beceriksizdi. Ve canavar sinirlenerek koşmaya başladı. İstediği şeyde buydu. Belini dans için kıvırırken üstüne birde dil çıkardı. Ve hızını arttıran canavar ona iyice yaklaşmıştı. Usagi tamda canavar ona çarpacakken " Güle güle canavar- chan! " diyerek yana çekildi.
Canavar kendi tuzağına düşmüştü. Sinirlenerek attığı yapışkan toplarının içinde kalmıştı şimdi.
Herkes şaşkınlıkla Ay Savaşçısı' na bakıyordu. Nasıl yani?! Normalde savaşça hep çocuksu davranan kişi mi yapmıştı bu planı?
Ondaki bu ani değişiklik herkesi şaşırtmıştı. Setsuna dışında herkesi...
Kaos zaman paradoksunu kullanarak geçmişteki Usagi' yide ele geçirmeye başlamıştı.
Onu kurtarmanınsa sadece tek bir yolu vardı...
Bunu yapmak zorundaydılar. Eğer geçmişteki Usagi' de yenilirse, karanlık tarafından ele geçirilmiş Kraliçe Serenity' i ve yeni yeni geçirilmeye başlayan Prenses Serenity' i kimse durduramazdı.
Ve savaşçılar gelecektekini geri döndüremeyecek olsalarda geçmiştekini hala döndürebilirlerdi.
Tabi bedelini öderlerse...
***
Gelecek bölümde Kraliçe Serenity' nin nasıl ele geçirildiğini yazacağım. Adana' ya gidiyorum ama elimden geldiğine aksatmıcam
Sailor Moon Guardians of Caos
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
-----
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
Spoiler:
güzel bir bölüm ama aksiyonu biraz azdı Hayırlı yolculuklar canım. Allah kazasız belasız gidip dönmenizi nasip eylesin.
Sultanların Günlüğü (İlk kitabım çıktı.
SAİLOR MOON 7.SEZON:YENİ ÇAĞ'IN BAŞLANGICI FANFİC YAZIM BİTTİ! OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(Okumayanı dövüyorlar XD.)
Neptun'e avatar ve imza için teşekkürler
SAİLOR MOON 7.SEZON:YENİ ÇAĞ'IN BAŞLANGICI FANFİC YAZIM BİTTİ! OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(Okumayanı dövüyorlar XD.)
Neptun'e avatar ve imza için teşekkürler
Yeni bölümm!!! Saldırınnn!!! Bu bölümde mükemmel olmuş Ama özellikle bir sonraki bölümü merak ediyorum o yüzden devammm
Teşekkürler küçük-melek
Teşekkürler princess mercury
Haruka'yı seviyorum!Seviyorum seviyorum!Se-vi-yo-rum!!! <3 (Seviyorum uleyyyn!!!! <3)
ee kız nerde kaldı yeni bölüm?
Sultanların Günlüğü (İlk kitabım çıktı.
SAİLOR MOON 7.SEZON:YENİ ÇAĞ'IN BAŞLANGICI FANFİC YAZIM BİTTİ! OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(Okumayanı dövüyorlar XD.)
Neptun'e avatar ve imza için teşekkürler
SAİLOR MOON 7.SEZON:YENİ ÇAĞ'IN BAŞLANGICI FANFİC YAZIM BİTTİ! OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(Okumayanı dövüyorlar XD.)
Neptun'e avatar ve imza için teşekkürler
Şimcik... Geç kaldığım için öüzr o.O Adana' da interne yoktu ve int. kafe filan kısaca hayır ^^'
Evet alttaki şeysi - türkçe notlarımın 75in üzerine çıkmadığını anlamak zor değil - Adana' da yazdım *-* Aslında bunu dahi Adana' da yazıyorum ^^ Ve bir mucize gerçekleşip internet 30 dakika içinde gelirse, Adana' da yayınlıyor olabilirim XD
Neyse... Bir yandanda " The 4400 " diye bir dizi izliyorum. Ve Kyle öldü Ne alaka ki şimdi bunu yazdım XD Ah geri geldi XD 100 yılın en garip dizisi o.O
Yine neyse...
Geçen bölümümüzde Usagi Usagilikten çıkmıştı anımsayan? Kaç gündür burdayım bilmiyorum ama o kadar gündür aklımda bu var.
Açıklamam lazım.
Ordaki Usagi gerçek Usagi değil. He? Kaos tarafından ele geçirilmiş olan da sayılmaz. Evet kafa karıştırıcı hatta bunları not alırken ben bile ne yaptığımı bir an anlamadım XD Neyse... Bunu bilin istedim şimcik yeni bir bölüm. XD
***
4. Bölüm
- 30. Yüzyıl, Kraliçe Serenity - * 1. tekil şahıs *
Son günlerde herşey daha farklı geliyor. Bilmiyorum belki her zamanki halim. Ama birşeyler değişik. Sarayda. Sarayın içinde bilmediğim bir enerji seziyorum. Daha önce bu enerjiyi hissetmiştim. Ama kime ait kestiremiyorum.
Şu an boş boş koridorda geziniyorum. Ama biraz sonra Küçük Hanım' ın odasına uğrayıp uyuyup uyumadığını kontrol edeceğim. Aslında biraz daha büyüdü ama alışkanlık oldu bu da. Ve benim için sorun yok. Onun uyurken yüzünde olan şirin gülümsemeyi görmeyi seviyorum. Aslında ben herşeyi severim !
Evet onun odasının önündeyim şu an. İçeriden garip sesler geliyor. Hala uyumadı mı? Pekala... Şimdi onu uyutmanın bir yolunu bulurum. Yani sanırım.
İnanılmaz sessiz açmaya çalışsamda kapı gıcırdayıp beni ele veriyor. Yeri mi şimdi? Eğer uyuduysa bu onu uyandırabilir. Uyumadığını varsayıyorum. Kafamı yavaşçana içeri sokuyorum. Küçük Hanım biraz huzursuz görünüyor. Merakıma yenilip iyicene içeri giriyorum. Sadece huzursuz değil. Derin ama sık nefesler veriyor tepinmeye çalışıyor. Hayır, hayır, hayır... Hemen birşeyler yapmalıyım. Ama bağırmaya çalışsamda sadece ağzımdan boş bir hava balonu çıkıyor. Umrumda dedğil şu an birşeyler yapmalıyım.
Yatağının başındayım şu an. Bedenini garip bir dumana benzer birşey sarmalamış. Bu ne?! Ya ölümcülse?! B-ben buna dayanamam. Hemen elimi alnına koydum. Ateş neredeyse elimi yakacak. Çevresinde garip, karanlık bir enerji var. Karanlık asla tam olarak defedilemez... Bunu biliyorum. Ve sadece ne zaman yeniden geleceğini bilmiyordum. Ama şimdi öğrenmiş oldum. En can alıcı noktamdan ve şimdi. Koskoca evrende başka saldıracak insan mı kalmadı?!
Herneyse şimdi bunun için zamanım yok. Elini yukarı kaldırıp Gümüş Kristali çağırıyorum. Işık belirmeye başladı. Aniden yayınlar bir enerji dalgası beni duvara yapıştırdı. Ah! Karanlık cidden can yakıcıydı. Ama onunla savaşmaya alışmıştı. Büyük ihtimal kristalin ona gelmesine bir tepkiydi bu.
Tam gözleriyle algılayamadığım karanlık şey Küçük Hanımın boynuna dolandı... Y-yani şimdi onu öldürecek miydi? Hayır buna izin veremem! Tam ayağa kalkmaya hazırlanırken kulağıma bir ses geldi.
" Onu istediğim anda öldürebilirim. Ancak kızını kurtarmak için hala bir yol var. Ondan elde edeceğim gücü elde edebileceğim birini bana vereceksin. "
Onu kurtarmak istiyorum. Ama sırf kızım olduğu için başkasını kurban edebilir miyim? Aslında onun kadar hatta ondan daha güçlü sadece bir kişi var...
" Kısaca bana kendini vermelisin. Kızının kurtulmasını istiyorsan tabi. "
Kaos... Sonunda düşmanı anladım. Ama yıllar sonra nasıl geri dönebildi? Onu defetmiştim. Aslında Galaksiya onu defetmek için birinin onun bir anlamda bekçiliğini yapması gerektiğini söylemişti. Ama hayır kimse kendini kurban etmedi. Geri dönebilmesinin sebebi bu demek. Kendimi feda edecek kadar cesur olamamam. Ama bugün olacağım. Peki beni kim kurtaracak? Bilmiyorum... Ama şu an umrumda değil.
" Kabul. "
Ve bunu der demez ayağa kalktım. O da kızımın boynundan hızla bana gelmeye başladı. Birşey unutmuş gibiyim... Evet! Gümüş Kristali güvenli bir yere göndermeliyim. Ve de ruhumun bir parçasını. Böylece Kaos bedenimdeki parçamı yok ederse kızlara herşeyi açıklayacak bir parçam yaşar. Ama onları nereye göndermeliyim ki? Hmm... Annem Kraliçe Serenity' ninde ruhundan bir parça hala yaşıyor. 2. broşumu bu yolla bana verebilmişti. Evet bende onun gibi gitmeliyim. Ay' ın en saf noktasına. Gümüş Kristali elime aldım. Evet Kaos yaklaşıyordu. Gözümden düşen damlaları ancak kristalin üstüne görünce fark ettim. Ve şimdi Gümüş Kristali üflüyorum. Beyaz, berrak bir toz gibi, ruhumun bir parçasınıda yanına katmış gidiyor. Çok güzel...
***
İlk 1. tekil şahıs yazımım hatalarımı affedin
Yarın eve dönüyorum yai yeni bölüm gelicek
Evet alttaki şeysi - türkçe notlarımın 75in üzerine çıkmadığını anlamak zor değil - Adana' da yazdım *-* Aslında bunu dahi Adana' da yazıyorum ^^ Ve bir mucize gerçekleşip internet 30 dakika içinde gelirse, Adana' da yayınlıyor olabilirim XD
Neyse... Bir yandanda " The 4400 " diye bir dizi izliyorum. Ve Kyle öldü Ne alaka ki şimdi bunu yazdım XD Ah geri geldi XD 100 yılın en garip dizisi o.O
Yine neyse...
Geçen bölümümüzde Usagi Usagilikten çıkmıştı anımsayan? Kaç gündür burdayım bilmiyorum ama o kadar gündür aklımda bu var.
Açıklamam lazım.
Ordaki Usagi gerçek Usagi değil. He? Kaos tarafından ele geçirilmiş olan da sayılmaz. Evet kafa karıştırıcı hatta bunları not alırken ben bile ne yaptığımı bir an anlamadım XD Neyse... Bunu bilin istedim şimcik yeni bir bölüm. XD
***
4. Bölüm
- 30. Yüzyıl, Kraliçe Serenity - * 1. tekil şahıs *
Son günlerde herşey daha farklı geliyor. Bilmiyorum belki her zamanki halim. Ama birşeyler değişik. Sarayda. Sarayın içinde bilmediğim bir enerji seziyorum. Daha önce bu enerjiyi hissetmiştim. Ama kime ait kestiremiyorum.
Şu an boş boş koridorda geziniyorum. Ama biraz sonra Küçük Hanım' ın odasına uğrayıp uyuyup uyumadığını kontrol edeceğim. Aslında biraz daha büyüdü ama alışkanlık oldu bu da. Ve benim için sorun yok. Onun uyurken yüzünde olan şirin gülümsemeyi görmeyi seviyorum. Aslında ben herşeyi severim !
Evet onun odasının önündeyim şu an. İçeriden garip sesler geliyor. Hala uyumadı mı? Pekala... Şimdi onu uyutmanın bir yolunu bulurum. Yani sanırım.
İnanılmaz sessiz açmaya çalışsamda kapı gıcırdayıp beni ele veriyor. Yeri mi şimdi? Eğer uyuduysa bu onu uyandırabilir. Uyumadığını varsayıyorum. Kafamı yavaşçana içeri sokuyorum. Küçük Hanım biraz huzursuz görünüyor. Merakıma yenilip iyicene içeri giriyorum. Sadece huzursuz değil. Derin ama sık nefesler veriyor tepinmeye çalışıyor. Hayır, hayır, hayır... Hemen birşeyler yapmalıyım. Ama bağırmaya çalışsamda sadece ağzımdan boş bir hava balonu çıkıyor. Umrumda dedğil şu an birşeyler yapmalıyım.
Yatağının başındayım şu an. Bedenini garip bir dumana benzer birşey sarmalamış. Bu ne?! Ya ölümcülse?! B-ben buna dayanamam. Hemen elimi alnına koydum. Ateş neredeyse elimi yakacak. Çevresinde garip, karanlık bir enerji var. Karanlık asla tam olarak defedilemez... Bunu biliyorum. Ve sadece ne zaman yeniden geleceğini bilmiyordum. Ama şimdi öğrenmiş oldum. En can alıcı noktamdan ve şimdi. Koskoca evrende başka saldıracak insan mı kalmadı?!
Herneyse şimdi bunun için zamanım yok. Elini yukarı kaldırıp Gümüş Kristali çağırıyorum. Işık belirmeye başladı. Aniden yayınlar bir enerji dalgası beni duvara yapıştırdı. Ah! Karanlık cidden can yakıcıydı. Ama onunla savaşmaya alışmıştı. Büyük ihtimal kristalin ona gelmesine bir tepkiydi bu.
Tam gözleriyle algılayamadığım karanlık şey Küçük Hanımın boynuna dolandı... Y-yani şimdi onu öldürecek miydi? Hayır buna izin veremem! Tam ayağa kalkmaya hazırlanırken kulağıma bir ses geldi.
" Onu istediğim anda öldürebilirim. Ancak kızını kurtarmak için hala bir yol var. Ondan elde edeceğim gücü elde edebileceğim birini bana vereceksin. "
Onu kurtarmak istiyorum. Ama sırf kızım olduğu için başkasını kurban edebilir miyim? Aslında onun kadar hatta ondan daha güçlü sadece bir kişi var...
" Kısaca bana kendini vermelisin. Kızının kurtulmasını istiyorsan tabi. "
Kaos... Sonunda düşmanı anladım. Ama yıllar sonra nasıl geri dönebildi? Onu defetmiştim. Aslında Galaksiya onu defetmek için birinin onun bir anlamda bekçiliğini yapması gerektiğini söylemişti. Ama hayır kimse kendini kurban etmedi. Geri dönebilmesinin sebebi bu demek. Kendimi feda edecek kadar cesur olamamam. Ama bugün olacağım. Peki beni kim kurtaracak? Bilmiyorum... Ama şu an umrumda değil.
" Kabul. "
Ve bunu der demez ayağa kalktım. O da kızımın boynundan hızla bana gelmeye başladı. Birşey unutmuş gibiyim... Evet! Gümüş Kristali güvenli bir yere göndermeliyim. Ve de ruhumun bir parçasını. Böylece Kaos bedenimdeki parçamı yok ederse kızlara herşeyi açıklayacak bir parçam yaşar. Ama onları nereye göndermeliyim ki? Hmm... Annem Kraliçe Serenity' ninde ruhundan bir parça hala yaşıyor. 2. broşumu bu yolla bana verebilmişti. Evet bende onun gibi gitmeliyim. Ay' ın en saf noktasına. Gümüş Kristali elime aldım. Evet Kaos yaklaşıyordu. Gözümden düşen damlaları ancak kristalin üstüne görünce fark ettim. Ve şimdi Gümüş Kristali üflüyorum. Beyaz, berrak bir toz gibi, ruhumun bir parçasınıda yanına katmış gidiyor. Çok güzel...
***
İlk 1. tekil şahıs yazımım hatalarımı affedin
Yarın eve dönüyorum yai yeni bölüm gelicek
Sailor Moon Guardians of Caos
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
-----
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
Spoiler:
ayy güzeldi vallahi bekliyorum evet lütfen Hayırla dön canım kazasız belasız inşallah(amin)
Sultanların Günlüğü (İlk kitabım çıktı.
SAİLOR MOON 7.SEZON:YENİ ÇAĞ'IN BAŞLANGICI FANFİC YAZIM BİTTİ! OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(Okumayanı dövüyorlar XD.)
Neptun'e avatar ve imza için teşekkürler
SAİLOR MOON 7.SEZON:YENİ ÇAĞ'IN BAŞLANGICI FANFİC YAZIM BİTTİ! OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(Okumayanı dövüyorlar XD.)
Neptun'e avatar ve imza için teşekkürler
Hehehe şimdi yazmaya başlıyorum Yolculuk biraz uzun sürdü biraz geç açabildim o.O 8 saat nedir ya XD
Neyse ben başlıyorum XD
Neyse ben başlıyorum XD
Sailor Moon Guardians of Caos
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
-----
http://pandorahearts.benimforum.org/
***
Spoiler:
başla başla ama bu arada bak hikayemi okumuyorsun
Sultanların Günlüğü (İlk kitabım çıktı.
SAİLOR MOON 7.SEZON:YENİ ÇAĞ'IN BAŞLANGICI FANFİC YAZIM BİTTİ! OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(Okumayanı dövüyorlar XD.)
Neptun'e avatar ve imza için teşekkürler
SAİLOR MOON 7.SEZON:YENİ ÇAĞ'IN BAŞLANGICI FANFİC YAZIM BİTTİ! OKUMAK İÇİN TIKLAYIN(Okumayanı dövüyorlar XD.)
Neptun'e avatar ve imza için teşekkürler
4. sayfa (Toplam 10 sayfa) [ 144 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |