Usagi Uyanıyor! Uzak Geçmişten Bir Mesaj
Usagi no kakusei! Choukako no message
Usagi's Awakening! A Message From the Distant Past
Yayın Tarihi: 1993-02-13
Luna bir geceyarısı aceleyle Usagi'nin evine doğru koşuyordur. Usagi ise rüyasında Smokinli Şovalye ile ilgili rüya görüyordur. Luna, Usagi'ye Venüs Savaşçısı ile Artemis'in Karanlık Krallığa açılan kapısını bulduğunu söyler. Kızlar hemen bu yerde toplanır ve savaşçı hallerine dönüşmüş biçimde kapıdan girerek mağaraya benzer bir tünelde dikkatlice ilerlemeye başlarlar.
Luna ve Artemis ise onlardan önce ve daha başka yollardan giderler. Venüs bir enerji dalgası sezer. Karşılarında Kunzite belirir. Kunzite gümüş kristali ister Ay Savaşçısı'ndan. Ve bunu yaparsa yaşamasına izin vereceğini söyler. Ay Savaşçısı'da aynı düşündüğünü Smokinli Şovalye'nin yerini söylerse onu cezalandırmayacağını söyler. Kunzite kızar ve onları çok yönlü boyutun karmaşık dünyasına yollayacağını söyler. Ay Savaşçısı bunu anlayamaz ilkin. Kunzite bir kaç örnek verir. İlkçağların dinazorlar yaşayan Afrika'sı veya Avrupa'da çıkan sert savaşa diye. Ay Savaşçısı'da gitmek istemediğini söyler ve ağlamaya başlar.
Kunzite onları tam yollarken Ay Savaşçısı'nın elinden asası düşer ve Kunzite onu yakalamaya çalışır. Ay sopasının üstündeki gümüş kristal parlar ani bir hareketle Kunzite'nin eline vurur ve geri gider. Kızlar gümüş kristal sayesinde Ay Krallığı'nın bulunduğu yere gelirler. Ay Savaşçısı kendine gelir ve etrafına baktığında neredeyiz biz diye söylenir. Bilinmedik bir ses Gümüş Milenyum olduğunu söyler. Ve yukarıdan aşağıya doğru inen peri şeklinde bir şey belirir. Ay Savaşçısı'na geçmişten bir mesajı vermek için geldiğini ve Ay Tanrıçası Serene'nin vücut buluş hali olduğunu söyler. Gümüş Milenyum'un Kraliçesi, Kraliçe Serenity ve Ay Savaşçısı'nın annesi olduğunu söyler.
Ay savaşçısı söylenenlere şaşırır ve bunun ne demek olduğunu sorar. Kraliçe, Luna ve Artemis'i soğuk uykularından yeniden canlandırdığını ve onların Ay Savaşçısı ile temasa geçmelerini ve izlemelerini söylediğini anlatır. Birden etrafı beyaz bir ışık kaplar. Kraliçe anlatmaya devam eder. Uzun zaman önce Ay'da uzun yaşayan hayat formları olarak doğduklarını ve Ay'da ki kutsal görevlerinin efsanevi Gümüş Kristal sayesinde Dünya'nın evriminin ilerleyişini izlemek ve yardım etmek olduğunu anlatır. Ay Savaşçısı'na Ay'da yaşadığı zamanları hatırlamasını söyler. Serenity yani Ay Savaşçısı'nın o zamanlarda yeşil ağaçlar ve rüzgarın olduğu güzel mavi Dünya'ya severek baktığını ve sonra da aşık olduğunu söyler.
Hikaye geçmişten devam eder ve O sırada balkondan Dünya'ya bakmakta olan Prenses Serenity'e birisi seslenir. Bu Prens Endymion'dur. Endymion baloya geç kaldığı için özür diler. Serenity ise senin için beklerim der. Endymion kötü bir şeylerin olduğunu söyler. Berly tarafından bir çok insanın beyninin yıkandığını söyler ve sözlerine devam eder. Kötü enerji Metalia'nın gücüne sahip olduğunu anlatır. Ve onun avantajının insanların daima uzun yaşam yaşamak arzusunda oldukları için Ay'a saldırmaya hazırlandıklarını söyler. O sırada krallığın korumaları Endymion'u farkeder ve Endymion, Serenity ile baloda buluşmak üzere oradan ayrılır. Dünya'da ise Luna ve Artemis tünelin çıkışına gelmişlerdir ve geldikleri yer Kuzey Kutbu'dur.
Serenity balo salonuna doğru merdivenlerden inerken maskeli biri elini tutar ve birlikte dans etmeye başlarlar. Bu maskeli kişi Endymion'dur. Endymion, Serenity'e Ay'da ki insanlar ile Dünya'da ki insanların yapacağı savaşı anlatır ve kendisinin gelecekteki düşmanları olacağını, bu yüzden kimliğinin bilinmesinin kötü olabileceğini ve böyle göründüğü için affetmesini söyler. Serenity, şaşırır ve benim düşmanım mısın diye sorar. Endymion, Metalia'nın insan olmadığını, onun şeytani bir enerji yığını olduğunu söyler. Berly'nin de bir cadı olduğunu ve Metalia'nın gücünü kullandığını Ay'ı ve Dünya'yı ele geçirmeye uğraştığını anlatır.
Endymion bu savaşta yardım etmesi için Serenity'e söyler ve söylediklerine inanıp inanmadığını sorar. Serenity'de inandığını söyler. Bir süre sonra savaş başlar. Luna ve Artemis savaşın başladığını Ay insanlarına haber verir. Ay'ı koruyan savaşçılar yani Merkür, Mars, Jüpiter ve Venüs savaşçıları güçlerini kullanırlar ama Metallia'ya karşı pek etkileri olmaz. Kraliçe Berly ise artık Ay ve Dünya'da kendi kurallarının geçerli olacağını ve kimsenin kendisine karşı gelemeyeceğini söyler. Asasını kaldırır ve Sevgili Metallia efendimiz, bu bizim Karanlık Krallığı'nın doğuşu der. Asanın yaydığı enerji Ay Krallığı'nı yerlebir eder. O sırada sarayından olan biteni korkuyla seyreden Serenity'nin yanına Kraliçe Berly gelir ve onun o sevimli yüzünü yok edeceğini söyler. Tam Serenity'e saldırırken bir gül onu engeller ve Endymion, Berly eğer tek parmağını prensese sürersen seni asla affetmem, der.
Ve Serenity'i korumak için önüne gelir. Berly, niçin ay prensesini koruduğunu sorar. Sen dünyanın prensisin der. Eğer benimle evlenirsen Ay ve Dünya'nın kralı olabilirsin diye devam eder. Endymion, Berly'e Metallia kötü enerjisi tarafından yanlış yola saptığını ve uyanmasını kendini kurtarmasını söyler. Berly, Endymion'unun sözlerine kızar ve onu da öldüreceğini söyler. O esnada Metallia her yeri yok eden bir dalga gönderir ve bu dalganın içine Endymion'da girer ve havaya yükselir. Serenity buna dayanamaz ve o da peşinden gider. Havada elele tutuşmayı başarırlar, ama Metallia saldırıda bulunur ve ikisini de öldürür. O sırada Kraliçe Serenity, Luna ve Artemis bu olanları görür. Luna ağlamaya başlar.
Berly ise zafer kahkahaları atıp, ay prensesinin öldüğünü söyler. Serenity'nin gözyaşları hala akıyordur annesi bu duruma daha fazla dayanamaz ve gümüş kristali ay sopasına takar. Luna ise eğer gümüş kristali kullanırsanız der ve sözü yarıda kalır. Kraliçe Serenity, kendi hayatının Dünya ve Ay'ın barışıyla karşılaştıralamayacağını söyler. Gümüş Kristal'in gücünü kullanır ve Berly ile Metallia'yı yok eder. Bu sırada Dünya'da Luna ve Artemis, Karanlık Krallığı'n gizlendikleri yerin girişini bulurlar. Ve bunu diğerlerine söylemek üzere geri döndüklerinde karşılarına Kunzite çıkar ve onlara geciktiklerini söyler.
Ay'da ise Kraliçe Serenity, Luna ve Artemis'e Gümüş Kristal'in barış için kullanabileceğini ve bunun eğer iyi kalpli bir enerjiyle kullanılırsa der. Eğer kötü kalpli bir enerji ile kullanılırsa korkunç bir silah olabileceğini de ilave eder. Gümüş Kristal ile Metallai'yı mühürleyebildiğini ve bilinmedik bir zamanda tekrar canlanabileceğini söyler. Gelecekte Metallia tekrar hayata dönerse, dünyanın barışını korumak için ay sopasını Prenses Serenity'e verin. Prenses Serenity ve diğer savaşçılar Dünya'da ki gelecekte sevgiyi yerine getirsinler, der ve elindeki Gümüş Kristali havaya bırakır. O anda Ay'da bulunan tüm insanlar Dünya'da yeniden doğmak üzere yollanırlar.
Kraliçe Serenity ise son sözlerinde lütfen mutlu hayatlar yaşayın, der. Cansız elinden ay sopası düşer ve Luna ile Artemis'de iki tüpün içine girerek dünyaya yollanırlar. Geçmişte ki olanları öğrenen kızlar tekrar dünyaya o anda araştırdıkları tünele geri dönerler. Geldiklerinde geçmişe gittiklerini ve niçin savaşçı olduklarını bildiklerini söylerler. Ay Savaşçısı, ay sopasına sarılıp anne, diyerek üzüldüğü sırada Luna ve Artemis'in yardım çığlıklarını duyarlar. Kunzite ikisine saldırıda bulunuyordur. Kunzite savaşçıları karşısında görünce şaşırır. Kızlar ise Kunzite kendi geçmiş hatıralarını geri kazandırdığı için teşekkür ederler. Kunzite etrafı kendi uzayının enerjisiyle kaplar ve Ay Savaşçısı'na saldırır. Kızlar Ay Savaşçısı'nı korumak için güçlerini birleştirerek saldırılara karşı bir bariyer oluştururlar.
Kunzite'in saldırılarına karşı savunmasız kalırlar ama. Ay Savaşçısı bu duruma kızar ve kızların elbiselerini parçaladığı için onu affetmeyeceğini söyler. Gümüş Kristali kullanarak Kunzite'in üzerine attığı silaha karşılık verir ve Kunzite'in kendi silahı kendisini yok eder. Ay Savaşçısı, Luna ve Artemis'in yanına gider ve Luna'yı kucağına alır. Luna, Karanlık Krallığı'n saklandığı yeri söyler. Artemis ise, eğer acele etmezseniz güneş lekesi büyüyecek, der. Ay Savaşçısı kararlı bir şekilde Karanlık Krallığa doğru gideceklerini söyler ve kızlar da onu onaylar. Ay adına onları cezalandıracaklarını söylerler ve bir bölüm de böylece bitmiş olur.