Haru-chan Nerelere Kayboldun Gözlerimiz Yollarda Kaldı
Bize Ne Olduğu Meçhul Bir Durumla karşı Karşıyayız ve meraktan ölüyoruz(en azından ben ölüyorum xD)
Mesaj Yazmıyım Diyom çünkü öyle olunca Sana Baskı Yapıyor gibi Hissediyorum
Ama Merakta bırakdın bizi
Seni ve Yeni bölümü Beklemekteyim ^^

chin chinim ben de darchi ye cani gonulden katiliyorum kardesim. kendini baski altinda hissetme ama beklenide oldugumuz da aklinin bi kosesinde dursun

Hepinize uzun uzun cevap vermek isterdim fakat vaktim daralı.. Biraz da rahatsızım..
Şu günlerde karnım bir şiş bir şiş ki sormayın..
Kilo aldım sanırım dedim amaa.. Öyle böyle değil 2 aylık hamile gibiyim hani..
En son hatta dalga geçiyorduk evde 'Adı ne olsun' diye
Doktora bi gittim, o büyük şişkinliğin hava oldugunu öğrendim Kaba tabirle gaz Ohaaa felan oldum Neys şimdi 'Doktorlar' a baglamayalım, sizlere yeni bi bölüm sunmaktan dolayı gururluyum ^^

Spoiler:

Çatı düz ve betondu. Kışın buz tuttuğunda kaymaya geleceğiniz türden. Pürüzsüz bir yüzeydi hani. Gözüme ilk çarpan şey Estel abla oldu. Hemen çatı kapısının önündeydi bedeni. Kan gölünün tam ortasında. Kaçmaya çalışmıştı anlaşılan. Patiska elbisedeki ize tekrar baktım. Bu bir kanama izi değildi. Bir el iziydi. Kızları son anda binaya sokmayı başarmıştı anlaşılan. Ne büyük fedakarlık ama.. Damla yanımda hıçkırıyordu. Yağmursa ablasının elini tutmuştu. Yavaşça öpüyordu elinden ablasını. Estel ablanın o kabarık uzun saçları tüm sırtını kaplamıştı. Giydiği uzun pembe fistanın üstü kan lekeleriyle doluydu. Üstündeki beyaz içlik de pamuktan olacaktı ki hemen hemen kırmızıya boyanmıştı. Ayakları çıplaktı ve elinden bir ışıltı geliyordu. Tuhaf bir şekilde bana Kübra'yı hatırlatmıştı Estel abla.
Ne kadar soğukkanlıyım, ha..?
İleride Saliş uzanıyordu. O da ölmüştü, başındaki tülbent yırtılmış, çekiştirilmişti. Kolundaki altın burma bilezikler yerlere saçılmıştı. Soğuk olduğu için üzerine aldığını tahmin ettiğim kareli bir battaniye sayesinde ölü bedeni tam anlamıyla görülmüyordu.
Karşı tarafta Nâmi Teyze, Rukiye Nine, Nilhan abla ve Mahmut amca yatıyordu. Mahmut amca Esra'nın babasıydı. Nilhan abla da Rukiye Ninenin torunuydu. Nâmi Teyze, Damla, Yağmur ve Estel'in teyzesiydi.
Nasıl bir katliamdı bu böyle..?
"Burada neler oldu..?" Yağmur ablasının yanından kalkarak yanıma yanaştı. Damla'yı sağ eliyle dürterek konuşmaya davet etti.
"Aslında.."dedi Damla yere, ayak uçlarına bakarak. "Biz bilmiyoruz, sesler duyduk ve yukarı çıktık.. Biz balkondaydık yani evdeydik. Sonra Saliş'in ablamın adını bağırdığını duyduk. Kavga çıktı sanıp yukarı bi' bakalım dedik ve çıktığımızda herkes yerdeydi ablam bizi gördü ve içeri ittirdi, kapıyı da arkamızdan kapadı.." kapı kolundaki kan izini rahatça seçebiliyordum.
"Damla abla.. Biz sana biraz geç geldik.. Bu olay bi' saat önce olmuşt-"
"Ne..?!"
"Ama şey, biz korkmuştuk.. Ablam kapıyı kapadıktan sonra tam aşağıya inecektik ki bi' düşme sesi geldi biz de kapıyı açtık ve.. gördük.. onları.." ikizlerin gözleri yaşlarla dolmuştu. "Oturup ağladık.. Uzun sürdü.. Önce ayağa kalktık yavaşça, sonra da ne yapabileceğimizi düşündük. Seni çağırıp ambulans arayacaktık ama onlar.. çoktan öldü değil mi..?" umutsuzca başımı salladım. Kızlar bu vahşete tanık olmuşlardı. Cadı vahşetine.. Çevremdeki herkes zarar görmeli miydi sanki..?
"Kızlar sizi bizim eve indireyim ve şunlarla bir ilgileneyim tamam mı..?" başlarını salladılar sessizce, inmeden Damla bir şey söyledi.
"Kâmil Amca.. O da buradaydı.. Ve karısı Arzu Yenge.. Ama şimdi yoklar.. İlginç değil mi..?"
***
"Nasıl yoklar..?" Işıl telefonda bildiğin cırlıyordu.
"Sadece Estel abla kalmış.. Hâlbuki onları sadece bir dakikalığına başı boş bırakmıştım.. Neyse ya kapa kapa, ben seni sonra ararım, ya da yarın görüşürüz işte.. Sana da sana da.." yere eğilip Estel'in elini açtım. Ve tahmin edin ne buldum..?
Bir kolye daha..
Ama bu sefer üzerinde C harfi var..
Yine açamadım.
***
'Douka, please can you keep my secret..?'araya sesli bir kaç melodi girdikten sonra devam etti 'Kirakira to kagayaku miraa.. Watashi wa-' elimden geldiğince hızlı davranarak telefonu susturdum.
Evet, bir alarm için saçma bir müzik ama ne yapabilirim, gecenin 3:51'inde ancak bu kadarı bulunabiliyor.. O kadar çok çalıştım ki.. Sırf Recep'in önünde rezil olmamak için sular seller gibi bildiğim gemici terimlerini tekrar gözden geçirdim. Evde bununla ilgili bir kitabım vardı. Dedemle sahildeki bir balıkçıdan almıştık yıllar önce. Benim denizi çok sevdiğimi anlamıştı hemen. Ne şeker bir adamdı ya.. Acaba şimdi nerelerdedir..? Kesin şu istediği dağ evini yaptırmış kızlarıyla birlikte gününü gün ediyordur..
Ya da bir cadının avı olmuştur..
Bu saçma düşünceyi hemen başımdan atmam lâzım.. Önümdeki yığınla işe baktım. Önce ev temizlenecek aç karna, daha sonra bilgilendirme çıktıları alınacak ve en sonunda kahvaltı edilecek. Ayrıca hızlıca hazırlanmam da gerek. Saat onda limanda olmalıyım.. Yani dokuzda arabaya binmem gerekecek. Biraz daha böyle çene çalmaya devam edersem tembellikten öleceğim..
Ya da bir saldırı da..
Ah, neler saçmalıyorum yine..
"Minnaaa...! Ohayouu..!" Kızlar dün akşam bizde kalmışlardı. Onlara yer yatağı hazırlamıştım gecenin bi' saatinde. Annemle babam da dedemlere geçmişlerdi kısa bir süreliğine. Anlayışlı davranmışlardı hani.. Çok fazla üzülmeyeyim diye.. Ama artık hiçbir şeye üzülebileceğimi sanmıyorum..
Müge başını yastığından yavaşça kaldırdı. Keşke daha hızlı kaldırsaydı da ağzından çıkan salyanın yastıkla olan derin bağını görmeseydim..
"Hıh...?! Ne? N'olmuş..? Anne..?! Saat kaç ki ben.." durdu durdu durdu ve.. patladı.
"SAAT SABAHIN BEŞ BUÇUĞU..! AKLINI MI KAÇIRDIN SEN HA?!?!" Başını sağ elimle hafifçe sevdim.
"Müge-chan.. Ohayou.."
"Şu şekilde konuşmak zorunda mısın..? Yani Japonca..? Ne diye Japonca konuşmak istiyorsun anlamıyorum.."
"Nihon no bunka ni kyoumi ga arunda.." yüzüme bir dakikadan uzun süre bakınca tercüme etme gereği duydum.
"Çünkü Japon kültürüne bir ilgim var.. Hem çok sevimliler.. Değil mi..?" gözlerini devirip kafasını tavana kaldırdı ve bir şeyler söylendi.
"Melike.. Melike.. Melike.. Melike.. Melike.. Melike..!" omuzlarından sarstı kızı hızlı hızlı.
"Ne var ya..? Saat kaç ki..?" o da aynı tepkiyi vermeden susturdu Müge onu. İçeri gidip evi toparladım. Oturma odasındaki boş su bardaklarını alıp bulaşık makinesine dizdim. Sonra aynı şeyi mutfakta da yaptım. Koridorda bıraktığım bazı çöpleri de çöpe attım. Bilgisayar masasının üzerindeki bazı cipsler çoktan bayatlamıştı. Bilgisayarı ve yazıcıyı açıp Fersahlar hakkındaki tüm bilgileri yazdırdım. Ayrıca bir gemi modeli de çizdim bulduğum boş bir A4 kağıdına. Gerçi benim gemim tam bir korsan gemisine benziyordu ya neyse.
"Herkes kalktı mı..?" diye sordum yanıma gelen Esra'ya. Gözleri hâlâ kızarıktı, dün gece çok ağlamıştı. Babasını kaybetmişti ve oldukça hüzünlüydü. Sadece başını salladı.
"Begüm abla kahvaltıyı hazırlıyor.." O da bizim eve gelmişti bizi sahiplenmek için.
"İyiki Hatice Teyze kızmadı ona. Normalde kızardı hemen. Hayret.." Hatice teyzenin o soğuk bakışlarını düşündüm bir an. Soğuk bir ürperti geldi içime.
"Bugün ayın 19'u değil mi..?" dedi içeriden Begüm. Melike'nin sesi geldi hemen içerilerden bir yerden. Ekoluydu sanırım, banyoda herhalde.
"Evet, evet öyle. Hem şu işe de bakın ki, bizim şirin Damla'mızın doğum gününe son dokuz gün.. Nerede kutlayacaksın bu yıl..? Geçen sene kutlamamıştın, içimizde kaldı.." aklımdan tamamen çıkmıştı bu.. 28 Mart.. Doğum günüm.. Yazıcıdan çıktıları alıp bir dosyanın içine tıkıştırdım. Odamın derinliklerine gömülmez umarım..
"Be-ben.. Yani.. Kutlamak aklımın ucundan bile geçmemişti Melike.. Bilmem ki.. Hem ben bu aralar limanda ya da tershanede olacağım, yani kutlamaya zaman yok.. Neyse yiyelim mi..? Begüm bu ne'li..?" dedim önümdeki kekleri göstererek kuru üzümlü olduklarını bildiğim hâlde..
Ben.. Sadece.. Yani..
Konuyu unutmalarını diledim..

Bai bai ^^

Gerçekten Çok Güzeldiii ^^
Uzun Zamandır Merakla Beklediğimiz Bölüm Şahsen beni şok İçinde bıraktı

Resmen Katliyam Ya
Bunların Amacı Ne Niye Böyle Öldürüyorlar -,-
Estel Abla o.o Öldümü
Benim Babam da ölmüş (Allah Korusun....! )

Bu Kolyelerde Ne Var böyle O_o
Önemli bir şeyin parçası bunlar ama Neyin
Çözemiyorum ._.
Neden Doğum Gününün Hatırlanmasını İstemiyor Damla
Burda da bir Gizem var

Çizdiğin Gemi Korsan Gemisine Benzemiş ha
Görmek İsterdim

Devamını Beklerim Haru-chaan ^^
Gene Süpersin ^^

Uzun bi aradan sonra nihayet yeni bölüm...*-*
Ewet, gerçekten de bir katliam olmuş. Sanırım 8 kişi öldürüldü doğru
sayabildiysem eğer. Fakat O saatte, o kadar insanın çatıda ne işi ola ki? kızlar Salişin, Estel diye bağırdığını duymuş kavga çıktı sanıp, bi bakalım demişler.Aslında
Belkide, diğerleri orada değillerdi! Çatıdaki seslere geldiler belkide.. De off be kızım ne işiniz var çatıda Allahın soğunda.

Dahası, Allahın belası Cadılar neden bu kadar vahşileştii..! Günden güne iyice azıttılar.. Ölü, kayıp sayısı habire çoğalıyor.Sanırım, bu pis yaratıklar yine avlanmak için gezinirken çatı kim varsa artık gözlerine kestirmiş olmalılar..
Ayy Allahım, nasıl bir mücadele vermişlerdir kimbilir.. Ama yinede o kadar kişi, hiç bişey yapamadan canlarından olmuşlar! Tabi Estel, (yani ben : D )

Ölürken işe yarayacak bişey bırakmışım geride! Yine bir kolye..! Etti iki harbiden bi nevi Kübraya benzemişim. Ama bi farkla, o ortadan kaybolan cesetler arasında, ben ise bi yere gitmedim.. Ewet, çatıda ki cesetler yine ortadan yok olmuşlardı değil mi? yinemi yaa.. T_T sıkılmaya başladım bu durumdan. Yani tırlatcam kafayı,
Öldürmekle kalmıyor, birde cesetleri kaçırıyorlar iblisler yaa.. Bunları nereye götürüyorlarrr..? off kısa zamanda az ipucu gelsin yaaa..*-*

Bu arada Estel, cidden fedakarlık yapmış. Ee yani şimdi bende olsam aynını yapardım. Kendinden ümidi kalmamış zaten, bari kızları kurtarabileyim demiş zavallım.. Nitekim kurtarmışta! Kızlar birde düşme sesi geldi, dediler. Anlaşılan çatıdan düşen yada düşenler var.

Kim yada kimler olabilir ki? Cadılardan birinin düştüğüne hiç inanasım yok ama için için istemiyor değilim. çatıda başka birileridemi vardı acaba? Bilemiyorum valla.. Şu kolyenin üzerinde ki C harfi birde M harfi vardı yanılmıyorsam, Kübranınkinde yani.. Birşeyleri sembolize ediyor, bu harfler ama ne? Harf dedimde bundan çok önceki bölümlerde Cenker'in Damlanın sırasına yazdığı bir takım acayip şekiller harfler aklıma geldi.

Ne alaka bilmiyorum ama ne bilim çağrışım yaptı işte. Bu arada kaç bölümdür ortada yok beyimiz. Şikayetçimiyim? kesinlikle hayır.. xD
İkizlerin durumu cidden çok kötü. Böyle bişeye şahit olduktan sonra nasıl topalar insan bilmiyorum..

Bu arada, en son Sult'tu telefonda ki, burda Işıl diyor Damla! Sultan kapatmamışmıydı telefonu? benmi yanlış hatırlıyorum acaba..
Damla, gün geçtikçe daha duygusuz bi hale geliyor sanki. Yada bu durumu artık kanıksadı iyice.. Yani her an biri ölebilir düşüncesi ile yaşamak bu duruma alışmak, sürekli gözlerinin önünde cesetler görmek.. Off bi insan ne kadar normal kalabilir ki?
Damla içinde olağan bişeymiş gibi geliyor sanki, yani bu ölümler kayıplar vs. vs. Valla yine dayanıyor gibi görünüyor umarım bi yerden patlak vermez çünkü ben
olsam çoktan kafayı yemiştim yani.. T_T

Yalnız, Begüm'ün doğum günü muhabbetini biraz yersiz buldum açıkçası yani..
Sonuçta tüm bu yaşananlardan sonra doğum gününü kim düşünür ki? bide kutlama diyor bu çok saçma yahu.. T_T
Kız bu haldeyken nasıl kutlama yapsın? hiç makul değil hani.. Damlada ya böyle düşündüğü için unutmalarını diledim, dedi.
Yada DarChi'min dediği gibi başka bişeyler olabilir. Bilmiyorum abartıyoruz da olabilir.. Doğum günü, hımm.... ??

Birde polisler falan gelmedimi ya? O kadar şey olmuş onca insan ölmüş falan, Bitek Estel'in cesedi kaldıysa, ona ne oldu?
yani yine adli tıp'çılarmı götürdüler? Mehmetin otopsi'sinden de haber çıkmadı. Meraklardayım yine yine ve yine..
Damla bir an önce limana gitsede, anlatsa olanları tabi şu kolye olayı ikilendi, onuda açıklayacakmı bakalım. Diğerleri nasıl karşılayacaklar?
Kaptan neler söyleyecek? şu defterden yeni bişeyler çıkacakmı? Yolculuk ne zaman başlıyor? Sorular sorular, sorular...

Tüm cevaplar sende Haru chann
Sabırsızlıkla beklemekteyiz kuzucum..*-*
Burdan da bi geçmiş olsun diyim bu arada =.=
Acil şifalar diliyorum kendine iyi bak tatlım benim hiçbişey sağlıktan önemli değildir.

harbi "katliam" olmuş yahu
uzun yorum yapamıyorum bulunduğum durum sebebiyle sadece şunu söyleyeyim o kolyelerin gizemini çözülmesini ve olayların ekşınını dört gözle bekliyorum

Uzun bir aradan sonra yeni bölüm geldi. Yine çok güzel bir bölümdü. Ben de doğum günüdür tutturmuş gidiyorum. cadılar bu sefer gerçek bir katliam yapmışlar
Kolye konusuna gelirsek bence cadıların kimliklerini belirtiyor.Eğer öyle değilse güç seviyelerini belirtiyor olabilir.
Yeni bölümü dört gözle bekliyorum. Müsait olduğun zaman koyarsın

Beni de okuyucularının arasına katmış bulunmaktasın damla -ismin buydu galiba- canım sıkılmıştı sürekli de senin başlığını görüyordum forumun aşağısında bir bakayım dedim iyi ki bakmışım.

Konusu hem orijinal hem ilginç. Başka başka ırkların insanlarla bir arada işlendiği şeyler her zaman hoşuma gitmiştir. Cadılar, büyücüler, devler, cüceler, hatta oyuncaklar, uzaylılar falan >.< O yüzden hemen ısındım hikayeye. Bir kere anlatım tarzı çok hoş insan gözünde canlandırabiliyor ilk birkaç bölüm karakter fazlalığı dolayısıyla biraz kafam karıştı kim kimdi falan diye ama sonradan toparladım. Not: Giray benimdir kimseye vermem ehuehu.

Herkes Cenker'i öldürmek istiyor. Ben de o kafileye katılayım bir an önce. Görünüşünü kafamda canlandırınca taş diyorum, ama kafası yontulmamış kütük gibi mübarek. O "bir kavanoz pekmez" olayına her ne kadar o kadar şeyden sonra üzülmem gerekse de güldüm. Ben o Semih'i de sevmedim ama. Çok sırnaşık geldi O__o Yıldırım da çok matrak bir tipe benziyor ama üzüldüm sözlüsüne T___T O Mehmet'le Yeşim şeysinde hele ağlayacaktım >.< Aynı şey gibi olmuştum,

-dikkat bleach 308. bölüm spoiler-


Böyle en son yaşanmış olaylardan öncekilere doğru gerileyince ters yazıyormuş gibi hissettim u.u Neyse o katliamda ruhumdan bir parça kopup beni sonsuza kadar terk etti. Bir de katliam yedi harf sekiz değil asdadsdf. Bu kadar şey içinde buna dikkat ettim evet deli diyebilirsin çünkü öyleyim >.<

Kızıl Cadılar birlik halinde geziyorlar deyince aklıma Rock grupları geldi. Hani sanki ellerinde rock işaretiyle bir yerlerden çıkıp kafalarını sallayacaklarmış gibi asdklfhjg. Beyaz Cadı tek başına. Bakalım bu kısım gizemli u.u Kara Cadılar melez...

"Cadıların sudan yapılması" teorileri falan deyince 4 element geldi aklıma. Pek bir alakası olmayabilir tabi >.< Bir de kolyelerden C ve M harfleri çıkınca onlar CAMBAZ kelimesini falan oluşturur mu acaba diye de düşündüm o ayrı bir komik olurdu tabi nerden esti bilmiyorum U_U'' Ama bir sürü cadı vardır herhalde bu kadar az değildir. Belki sadece bunları yöneten çekirdek kadronun kolyesi vardır? Hem neden kolyelerini almaya falan dönmüyorlar pek önemli bir şey değil o zaman. Kaldı ki defteri neden almaya gelmiyorlar? Defter hangi cadıya ait kim düşürdü? Reçete yazısı gibiymiş zaten defter bir de kanlı... Kimin kanı o? Neden birçok kişi deniz kenarında öldü? Apartman sakinlerine yönelik katliam bizzat Damla'ya karşı bir meydan okuma gibi geldi bana. Yakında rüyasına bir şey girip gel bize katıl falan der buna u_u "Cesedin çıkacak gemiden" demişti falcı. " Gitme lan o gemiyee!!! gitmee!!! " diye bağırdım ama dinlemeyecek kesin.

Okuyucuyum baya yeni bölüm bekliyorum birkaç gözle beraber >.<

Lağn evet, katliam 7 harf o.O ben sanırım noktayı da saydım asdfgh ,
* Evet herkes uzun uzun yorum yapıyor ve ben gelip sadece bunu söylüyorum vallahi ayıp

Nereden başlasam bilemedim kiii
Öncelikle Müge-chan'ın bi açıklayıversen'ine bi açıklama yapayım : Biri erzurumda üniverste son sınıfta, diğeri evdeydi. Şimdi diğeri meçhul ^^ Ayrıca da yeni sayfa açmada üstüne tanımıyorum canıms Bunu ticarete dök sen Ayrıca yeni bi yorum da beklerim yane

Esra-chaan : Hemen ilk yorumu yapıştırmışsın yani ^^ Kolyeler :3 Öğreneceğiz. Ve size bi spoiler, bi cadıyla oturup sohbet bile edicez ilerleyen vakitlerde ^^ Şşşşşşt.. Kimse duymasın
Bu arada Estel ölmedi yaw ._. Onunki de gitti şimdi korkmayın hemen. Bi sonraki bölümde felan dicem onu bi ara. O en sona kaçıyor Anem spoiler Damla ve doğumgünü Gemiye fanart başlığıma koyacağım dicem ama kimse o başlığa bakmıyor kie..

Estel ablam : Zaten öleceğini biliyordun şimdi bize dramatize yapma Çatıda bzm komşular arada toplaşırlar yeni çatı yapımı kat atma hakkında o yüzden toplanmışlardı. Sen de biara 'Ben yeni oda istiyorum ama!' diye bağırınca bir kaç metre üstünüzden uçan cadıları kendinize çekmiş oldun ._. İyi bi açıklama olmuştur umarım ^^ Cenker'in şekilleriyle alakası yok. Cenker manyak. Ama taaaaa o bölümü hatırlaman beni gururlandırdı
Daha sonra Işıl arıyor yani.. Sult'u kapadık
Begüm biraz pozitif durmaya çalışıyor ne de olsa en büyük o kaldı orada. Ayrıca herkes Damlayı dinliyor biraz siniri bozulmuş olmalı.. Di mi?
Otopsi gelecek merak etme ^^
Telefon edecekler bana

Melike-chan : Temam canısı, uzununu da beklerim ama ^^

Begüm-chaan : Hııım barnak ^^ Nasıl açıldıklarıysa azıcık iğrenç Tam cadılık bi işlem.. Daha büyü yapacaaaz spoiler Tam günümdeyim ha

Aneeeeeeeeem, yeni okuyucum mu olmuş beniiiiiim ^^ Sevindim lağn
Merhaba canım..? .....? Adını da söylersen rahat ederiz vallahi ^^ Evet ben Damla ^^ hatırlaması kolay olur herhalde
Giray mı? Onun çok taliplisi var ama benden demesi ^^ Burak daha yakışıklı ama neden bi Giray diyor herkes
Sen de katıldın kafileyeee ^^ Görünüş taş, yarar baş biraz sorunlu bi genç kendileri ^^ Mehmet ve Yeşim mi? Yeşim kim Kübra dicektin sanırsam
(Bleach izlemedim bilemicem )
CAMBAZ mı Ahaha Hiç o yönden düşünmemiştim. B çıkar da Z zor olur be Spoiler
Cadılar sudan mı? Hıııım.. Ne ki bunlar?? Parmaktan sonra
Öyle bi an gelecekki Damla ve arkadaşları takır takır her şeyi biliyor konuma gelecekler, azıcık sabır ^^
Pek vaktim yok ama bakmaya çalışırım

Ohh bee..
Chin chin den yorum yok, Yağmurdan yorum yok.. Daha b okuyucum olacaktı sanırım unutmuş olabilirim ama ne ise..
En kısa zamanda atıcam inş bölümünüzü.. Bana yetiştiniz yeni bölümü yazıyorum daha ^^' Acıyın bana

Şimdilik hepinizin gözlerinden öpüyorum, yüreklerinize birer "Kylet(*)" gönderiyorum ^^ Sağlıcakla kalın ^^
(*) Kylet : Sihrin maximum küçültülmüş ve toz haline getirilmiş biçmi.

Vaa Spoiler Dolu Bir Yorum Geldi Yazarımızdan
Bayıldım Bu Yoruma Saklamalıyım bir yere
O Kadar Spoiler Var ama Ben Hiçbirini yorumlayamıyacağım Az önce 104 soru çözdüm yeni Oturdum Kafa iflas etti

O Yüzden Sabredip Bölümleri Bekliyeceğim

damla o son yorumunu görünce şöyle bi şarkı geldi aklıma

unutulmuş muydum
alışıyor muydun
yavaş yavaş yokluğuma....

ben takip etmeye çalışıyorum hepinizi ama haftanın 5 günü okul 6 günü dersane var-pazartesi kapalı oluyo dersane- şimdi yoruma geçiym dicem ama geçemiycem çok özür dilerim hepinizden bitirmem gereken test kitapları yapmam gereken ödevler ve geçirmem gereken sinir krizleri var hepinizi çok seviyo ve özlüyorum beni -lütfen- unutmayın (!)

sabret sabret gelecek inş. Şurda iki romantizm yazmaya çalışıyoum ama olmuyor sanırım

Damla-chan : Ya dedim zaten unuttum diye, çok özür diliyorum senden.. Gomennesai..
Ben beklerim seniii.. Gerçekten ^^ İçin rahat olsun ^^ Bi sonraki bölümü sana ithaf edicem hem de ^^
(senin de adın Damla ya unuttum bi an ^^')

Şimdi arka arkaya mesaj atmış gibi oluyorum sanırım ama neyse artıkın..
Bu bölümü verip kaçıyorum ^^
Kendinize iyi bakın ^^
Bu bölümü canım canım canım benim Damla'cıgıma ithaf ediyorum ^^
Kendine iyi bak bitanesiii ^^


Devamı çok yakında ^^

çok teşekkür ederim
bana ithaf edilen bu bölümde damlanın bana benzediğini farkettim benim de saçım hep at kuyruğudur altıma bi kot üstüme tişört giyerim tüm hazırlığım bu kadardır. geçen kuzenimin düğünü oldu annemle elbise almak için çıktık mesela benn oturdum annem baktı ve tabiki hiçbişey almadan geri döndük sonunda annem her zamanki gibi benimle bi daha alışverişe çıkmayacağını söyledi ve ablamla beraber çıkıp aldılar elbiseyi neyse konuyu dağıtmıym ben uzun zamandır ilk kez yorum yapıyorum zatn bari doğru düzgün yapıym

ben en son bizi de hikayeye dahil ettiğin bölümde kalmıştım.şöyle kısa kısa yorumlar yapıym ben o zaman ^^

kendi adımı hikayede görmek çok mutlu etti beni (hep görüyorum aslında çaktırma ) defterin bağlantısı çözüldü sonunda,cidden yağmur da cin gibiymiş
kardeşleri de gitti kızın yazık annesiyle babasına çok üzüldüm ya
Sekiz harf.

Üç hece.

Tek kelime.

Pek çok insan.

"Katliam."
burası çok etkileyiciydi.her ne kadar bi harf fazla da olsa.neyse canım fazla mal göz çıkarmaz...

beni öldürmediğin için teşekkür ederim uzuuuun bi süre yaşamak istiyorum hikayende eğer ölürsem de boşa gitmek istemiyorum -farkındayım çok şey istiyorum -

yalnız annesiyle babası başka yere gitmişler ama kardeşleri noldu ben anlayamadım

cadılarla konuşcaz demişsin ya cadı yakalıycaklar ya da bu masumdu onlar demiştin ya onla bi alakası var neyse görcez bakalım

yerdeki kan bile gitmiş gerçekten çok garip

damlaya da yazık ama tamam kızlar dün çok kötü durumdaydılar ama eziyet etmesinler damlaya da

acaba gittiğinde nolcak çok merak ediyorum.saçlar kolyeler ayrıca sanırım 10 kişi de öldü -kübra ve mehmet de dahil- recep yine laf etmesin cadılar niye orda dolanıyodu diye.zaten hikayede de varım artık hikaye icabı falan dinlemem dalarım o tipe

Küçük Dilek...hımmm neden böyle diyo acaba yoksa bişey mi biliyo...damla senin yüzünden paranoyaklaştım buraya yazmasam da -ne sayfalar ne de kelimeler yeter o.O- her karakteri sorgulamaya başladım.

tüm bölümleri tekrar okuduğum için biraz geç yazdım yorumu ^^ kısa da oldu ama zaten yorum yapılmış eski bölümler de var arada yani herkesten sonra tekrar yorum yapmak biraz garip geldi ondan böyle kusuruma bakma ^^"

yeni bölümü bekliyorum
not:o'lar baya bi gidiyo ondan görünmüyo
edit::: ilk yorum <3
edit2::: imzandaki gifteki kız kim merak ettim bi de yazının anlamını