Specialisist //Evangelion// Bölüm 25 - Gizemli Koruyucu Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3, 4 ... 7, 8, 9, Sonraki |
|
Yazar
Mesaj
-Haha ! Hiç komik değil !
-Bence gayet komik ahahha .
-Kapayın çenenizi !
-Needeeen ?
-Rehberliğe bildirilmek istemiyorsanız susun.
-Bu bir tehdit mi ?
-Daha ötesi .
Ozan'la kavga etmek güne iyi bir başlangıç sayılmaz ... Her neyse sonuçta artık sustuk .
Bu aptal kolejde her şey şımarık öğrencilerin ellerinde gidiyordu . Her ne kadar bundan nefret etsede bu bir gerçekti . Pazartesi sabahı okula gelmek kaçınılmaz bir şekilde kavga etmeye bahaneydi . Sonuçta öğrencilerin en stresleri zamanlarıydı . Ah ... Evet birde şu aptal SBS derdi ... Sınıfa çıkarken çantasının normalden daha ağır olması tam bir engeldi . Zar zor iki adım atmışken geriye doğru sendeledi . Dengesine son anda kavuşmuştu . Ve sınıfa girdiğinde Ozan , Onur ve Lerzanı konuşurken görmüştü . Aman ne güzel bir an . Benden gizli konuşma yapmak ha , göreceksiniz .
-Selam
-Şştt susun geldi .
-Sorun mu var ?
-Nereden çıktı ?
-Pazartesi sabahı siz asla anlaşamayacak olan üçlüyü yan yana görmek yeterince şok edici sanırım .
-Bir gün olsun saçmalama Fırat .
-Teveccüğünüz.
Zil çalmıştı ve öğretmenlerin ayak sesleri duyulabilecek seviyeye gelmişti
-Ben sınıfıma gidiyorum görüşürüz .
-Teneffüste gene gel Lerzan .
-Ozan'ın yanına mı ? Saçmalama Fırat .
-Üff az önce buradayken öyle demiyordun ?
-Görüşürüüüzz.
-Neden bana hiç bir şey söylememekte ısrar ediyorsunuz .
-Yerine git hadi .
Sıkıcı bir ders bitmişti ve eğlence zamanı gelmişti . İlk teneffüs 20 dakika sürdüğü için gayet büyük bir eğlence ortamı oluşuyordu . Fakat bu kez Fırat yapması gerekeni biliyordu . Ozan ve Onur'u takip etti . Koridor sonundaki ikincil merdivenlere gidiyorlardı . Onlar köşeyi dönünce duvara yaslandı ve dinledi .
-Saçmalamayın onun öyle bir yeteneği yok .
-Ya varsa ? Ondan garip seziyoruz .
-Bende seziyorum ama her sezdiğim kişi de çıkmıyor . Bildiğiniz gibi bazen enerjimiz onlara taşıyor .
-Evette bu onun yetenekli olabileceği gerçeğini değiştirmez .
-Fırat'ta mı ? Onda yetenek olduğunu sanmıyorum .
-Bende de olduğunu sanmıyordunuz .
-FIRAT SEN NE YAPIYORSUN ?
Kalbi duracak gibi olmuştu . Lerzan arkasından gelip bağırmıştı ve bu onu ele vermeye fazlasıyla yetiyordu . Ozan , Onur ve Ezgi köşeyi dönerek Fırat'ın yanına gelmişlerdi .
-Fırat sen bizi mi dinliyordun ?
-EVET ! Benden her şeyi saklamanızdan bıktım artık Ozan !
-Bu senin bizi dinlemen için bahane olamaz .
-Sen hiç konuşma Onur işin içinde sende varsın .
-Sakin ol Fırat tamam sana anlatacağız .
-İyi olur .
Merdivenlerin son kısmına yani yemekhaneye giriş kapısına kadar gelmişlerdi . Genelde bu kısım en tenha yer olurdu . Gidip köşeye oturdular ve konuşmaya başladılar .
-Fırat büyük ihtimalle duyduğun gibi bizim bazı yeteneklerimiz var ...
-Ve bu yetenekler doğa üstü derecede .
-Bizim senden saklama sebebimiz senin yeteneğe sahip olup olmaman konusunda tereddüt etmemizdi .
-İyi çünkü yeteneğim falan yok !
-Henüz açığa çıkmamış olabilir ...
-Nasıl çıkabilir ki ? Böyle bir şey yok bende kabul edin .
-Güç topu var mı yok mu bizi ilgilendiren o kısım .
-Güç topu ? Benle dalga falan geçiyorsunuz değil mi ?
-Hayır ... Bu tamamen gerçek . Yeteneği olan insanlarda güç topu bulunur ve bu insan-
Kafasına yediği darbeyle Ezgi tamamen yere serilmişti . Nereden geldiğini bilmedikleri bu güç onları savaşmaya zorlayacaktı ...
4. bölüm ile 3. 'yü özel olarak art arda vermek istedim Okumanız benim için büyük bir keyiftir
-Bence gayet komik ahahha .
-Kapayın çenenizi !
-Needeeen ?
-Rehberliğe bildirilmek istemiyorsanız susun.
-Bu bir tehdit mi ?
-Daha ötesi .
Ozan'la kavga etmek güne iyi bir başlangıç sayılmaz ... Her neyse sonuçta artık sustuk .
Bu aptal kolejde her şey şımarık öğrencilerin ellerinde gidiyordu . Her ne kadar bundan nefret etsede bu bir gerçekti . Pazartesi sabahı okula gelmek kaçınılmaz bir şekilde kavga etmeye bahaneydi . Sonuçta öğrencilerin en stresleri zamanlarıydı . Ah ... Evet birde şu aptal SBS derdi ... Sınıfa çıkarken çantasının normalden daha ağır olması tam bir engeldi . Zar zor iki adım atmışken geriye doğru sendeledi . Dengesine son anda kavuşmuştu . Ve sınıfa girdiğinde Ozan , Onur ve Lerzanı konuşurken görmüştü . Aman ne güzel bir an . Benden gizli konuşma yapmak ha , göreceksiniz .
-Selam
-Şştt susun geldi .
-Sorun mu var ?
-Nereden çıktı ?
-Pazartesi sabahı siz asla anlaşamayacak olan üçlüyü yan yana görmek yeterince şok edici sanırım .
-Bir gün olsun saçmalama Fırat .
-Teveccüğünüz.
Zil çalmıştı ve öğretmenlerin ayak sesleri duyulabilecek seviyeye gelmişti
-Ben sınıfıma gidiyorum görüşürüz .
-Teneffüste gene gel Lerzan .
-Ozan'ın yanına mı ? Saçmalama Fırat .
-Üff az önce buradayken öyle demiyordun ?
-Görüşürüüüzz.
-Neden bana hiç bir şey söylememekte ısrar ediyorsunuz .
-Yerine git hadi .
Sıkıcı bir ders bitmişti ve eğlence zamanı gelmişti . İlk teneffüs 20 dakika sürdüğü için gayet büyük bir eğlence ortamı oluşuyordu . Fakat bu kez Fırat yapması gerekeni biliyordu . Ozan ve Onur'u takip etti . Koridor sonundaki ikincil merdivenlere gidiyorlardı . Onlar köşeyi dönünce duvara yaslandı ve dinledi .
-Saçmalamayın onun öyle bir yeteneği yok .
-Ya varsa ? Ondan garip seziyoruz .
-Bende seziyorum ama her sezdiğim kişi de çıkmıyor . Bildiğiniz gibi bazen enerjimiz onlara taşıyor .
-Evette bu onun yetenekli olabileceği gerçeğini değiştirmez .
-Fırat'ta mı ? Onda yetenek olduğunu sanmıyorum .
-Bende de olduğunu sanmıyordunuz .
-FIRAT SEN NE YAPIYORSUN ?
Kalbi duracak gibi olmuştu . Lerzan arkasından gelip bağırmıştı ve bu onu ele vermeye fazlasıyla yetiyordu . Ozan , Onur ve Ezgi köşeyi dönerek Fırat'ın yanına gelmişlerdi .
-Fırat sen bizi mi dinliyordun ?
-EVET ! Benden her şeyi saklamanızdan bıktım artık Ozan !
-Bu senin bizi dinlemen için bahane olamaz .
-Sen hiç konuşma Onur işin içinde sende varsın .
-Sakin ol Fırat tamam sana anlatacağız .
-İyi olur .
Merdivenlerin son kısmına yani yemekhaneye giriş kapısına kadar gelmişlerdi . Genelde bu kısım en tenha yer olurdu . Gidip köşeye oturdular ve konuşmaya başladılar .
-Fırat büyük ihtimalle duyduğun gibi bizim bazı yeteneklerimiz var ...
-Ve bu yetenekler doğa üstü derecede .
-Bizim senden saklama sebebimiz senin yeteneğe sahip olup olmaman konusunda tereddüt etmemizdi .
-İyi çünkü yeteneğim falan yok !
-Henüz açığa çıkmamış olabilir ...
-Nasıl çıkabilir ki ? Böyle bir şey yok bende kabul edin .
-Güç topu var mı yok mu bizi ilgilendiren o kısım .
-Güç topu ? Benle dalga falan geçiyorsunuz değil mi ?
-Hayır ... Bu tamamen gerçek . Yeteneği olan insanlarda güç topu bulunur ve bu insan-
Kafasına yediği darbeyle Ezgi tamamen yere serilmişti . Nereden geldiğini bilmedikleri bu güç onları savaşmaya zorlayacaktı ...
4. bölüm ile 3. 'yü özel olarak art arda vermek istedim Okumanız benim için büyük bir keyiftir
- BU NAL DIM -
wow cidden güzel sen de varsın xD cidden güzel olmuş eline sağlık
Uploaded with ImageShack.us
Yazım tarzın iyi.dördüncü bölümde atak yaptın çok fazla ayrıca çok pis spoiler veriyorsun xD neyse devamın bekliyoruz *-*
Önce alevlerin arasında acı çekersin.Sonra da boğularak ölürsün.Ne var ki hiç bir zaman bedeninin küle dönüştüğünü göremezsin
Ezgi'nin yere düşüşü bir bir çığlık gibi yankılanmıştı...
-Ne oldu ?
-Git buradan Fırat !
-Ne oldu dedim !
-Ben de sana git dedim !
-Tamam ama -
-GİT! Lerzan sende !
-Tamam.
Merdivenlerden aşağı koşuştururken kendini tamamen boşlukta hissediyordu. 1. kata gelmişti ki sendelemeye başladı . Son basamaktan adım atıp asma kata inecekti ki ne olduğunu bilemeden dosdoğru karşıda bulunan pencereye çarptı. Kötü olan şey çarpması değil camların kırılmasıydı . Ve birde şu vardı ki kırılan camın boşluğundan geçerek dışarıya düşüyordu . Lanet olasıca kısa hayatımın en saçma günü , diye düşündü .
-DİKKAT !
-AH!
-Seni uyarmıştım ! Sana doğru bir hançer fırlatılıyor ve sen yerinde sayıyorsun aptal !
Nereden geldiği belli olmayan bu kız durmayı planlamıyor gibiydi. Durmadan yoktan bir şeyler var ediyor ve bunu fırlatıyordu . Ne sinir bozucu yetenek ama , diye düşünüyordu Onur .
-Tamam bu kadar yeter ! Parla !
Gözlerinden çıkan beyaz ışıklar bile sahneyi korkunçlaştırmaya yetiyordu . Ve o uluma ...
-Savaş şimdi başlıyor aptal kız ! Yanlış insana saldırdın !
Ne insan ama diye , iç geçirdi Ozan . Ayağa kalktı . Onun da saldırması gerekiyordu .
-En azından yeni bir saldırım var ... Senin yanında güçsüz kalmayacağım Onur .
-Hah . Benle kendini kıyaslama . Soylu özellikler sınıfından bile değilsin .
İşte bu damla bardağı taşırmıştı .
-Gaus Lazeri !
Acaba sarsılan okul mu daha korkunçtu yoksa hedefi ıskalayıp ortalığı berbat etmesi mi ? İşte bu bir sorundu .
-NE YAPIYORSUN SEN APTAL ?
-Iskaladım sadece !
-Evet bayağı ıskaladın !
Ne salak çocuklar ama , diye iç geçirmişti Berçem . Neyse Yakut , Fırat'ı çoktan almıştır . Gitme zamanı çocuklar .
-Neyse sonra görüşürüz çifte salaklar !
-Nereye seni aptal kız ?
-Daha zeki insanların olduğu bir yere . Görüşürüz .
Birden bire yüzünün yeşil ışıklarla parçalanıp bu ışıkların vücuduna yayılması onları kitlemeye yeterliydi . Ve sonra tüm vücudu dağılıp yok oldu . Sanırım bugünlük maceramız bitti , diye düşündü Ozan . Fırat'ı bulmaları lazımdı . Tabii birde Ezgi'yi uyandırmak vardı .
-Hadi durma gidelim .
-Merak etme herkes senin kadar aptal değil . Birazdan buraya gelirler acele et !
Ezgi'yi uyandırmışlardı ve olayı anlatmışlardı . Sırada Fırat'ı bulmak vardı okulda onu ararken bir camın kırık ve kanlar içinde olduğunu görmüşlerdi . Hemen Rehberlik'e haber vermişlerdi . Fakat korktukları asıl şey kanın Fırat'a ait olmasıydı .
-Burda da yok , dedi 3. kat biterken .
-2 sınıf kaldı hadi .
-Zaten biri kendi sınıfımız ona sonra bakalım
6/B sınıfına izinsiz dalarken gözlerine Lerzan çarpmıştı . Ve olanları bilmiyor gibi gözüküyordu .
-Lerzan , Fırat'ı gördün mü ?
-Hayır . Ne oldu ?
Fısıldayarak :
-Kayıp ! Bulamıyoruz .
-Ne zaman gitti ki ?
-Yemekhanenin orda konuşuyorduk ya seni gönderdik hani .
-Evet bende devam ediyordur diye gelmedim oraya gene . Bir an belki bir şey olmuştur dedim gittim oraya ama siz yoktunuz . Fırat'ta sizle sandım . Değil mi ?
-Hayır .Ayrıca 1. kat ile 2. katın ara katındaki pencerelerden biri kırık ! Ve kan var ! Bu onun olmalı !
-Neden incelemediniz ki ?
-Aptalsın değil mi ? Ezgi bile kanları analiz edemiyor biz nasıl yapabiliriz ?
-Sizin gibi ana kuzuları yapamaz zaten .
-Sus aptal sus !
Ve sonra zil çaldı sınıfa geri döndüler . Öğretmen içeri girdikten 30 saniye kadar sonra kapı tıklatılmıştı . İçeri giren Fırat'tı .
-Geç kaldığım için özür dilerim Dilek Hocam .
-Sorun değil geç yerine .
-Sağolun .
Yerine gidip yavaşça oturdu . Ozan ve Onur rahatlamıştı . Teneffüste ne olduğunu sorduklarında Fırat " Birden okulun sarsıldığını ve kendisinin camdan dışarı düştüğünü" söylemişti . Gerçi fazla yara almamıştı ama sonuçta yüksek bir yer değildi . Zaten kafasında bulunan izler yetiyordu delil olmaya. Ama Onur hala agresifti .
-Gördün mü aptal ? Senin yüzünden az kalsın ölecekmiş !
-Tamam ıskalamış olabilirim ama sonuçta onu kaçırmaya yetti !
-Evet ! Beceriksiz birisiyle savaşmayı kabullenememiş olsa gerek !
Onlar kavga ederken Fırat gizlice ayrıldı ve koridorun sonuna gitti . Tenha bölgeye çıkınca konuşmaya başladı .
-Tamamdır . İnandılar ...
-İyi iş Yakut . Ama evine gitmen gerektiğinde nasıl rol yapacaksın ? Ve Fırat nasıl eve gidecek .
-Dediğim gibi ona beyin yanılsaması özelliklerinden kullanacaksın .
-Hahaha . İyi fikir fakat ne yaptırmalıyım ?
-Bırak tatile çıksın . Nede olsa parasını karşılayabiliriz .
-Emin misin ?
-Tabii .
Böyle diyordu yüzüne şeytani sırıtışı yerleşirken ...
-Ne oldu ?
-Git buradan Fırat !
-Ne oldu dedim !
-Ben de sana git dedim !
-Tamam ama -
-GİT! Lerzan sende !
-Tamam.
Merdivenlerden aşağı koşuştururken kendini tamamen boşlukta hissediyordu. 1. kata gelmişti ki sendelemeye başladı . Son basamaktan adım atıp asma kata inecekti ki ne olduğunu bilemeden dosdoğru karşıda bulunan pencereye çarptı. Kötü olan şey çarpması değil camların kırılmasıydı . Ve birde şu vardı ki kırılan camın boşluğundan geçerek dışarıya düşüyordu . Lanet olasıca kısa hayatımın en saçma günü , diye düşündü .
-DİKKAT !
-AH!
-Seni uyarmıştım ! Sana doğru bir hançer fırlatılıyor ve sen yerinde sayıyorsun aptal !
Nereden geldiği belli olmayan bu kız durmayı planlamıyor gibiydi. Durmadan yoktan bir şeyler var ediyor ve bunu fırlatıyordu . Ne sinir bozucu yetenek ama , diye düşünüyordu Onur .
-Tamam bu kadar yeter ! Parla !
Gözlerinden çıkan beyaz ışıklar bile sahneyi korkunçlaştırmaya yetiyordu . Ve o uluma ...
-Savaş şimdi başlıyor aptal kız ! Yanlış insana saldırdın !
Ne insan ama diye , iç geçirdi Ozan . Ayağa kalktı . Onun da saldırması gerekiyordu .
-En azından yeni bir saldırım var ... Senin yanında güçsüz kalmayacağım Onur .
-Hah . Benle kendini kıyaslama . Soylu özellikler sınıfından bile değilsin .
İşte bu damla bardağı taşırmıştı .
-Gaus Lazeri !
Acaba sarsılan okul mu daha korkunçtu yoksa hedefi ıskalayıp ortalığı berbat etmesi mi ? İşte bu bir sorundu .
-NE YAPIYORSUN SEN APTAL ?
-Iskaladım sadece !
-Evet bayağı ıskaladın !
Ne salak çocuklar ama , diye iç geçirmişti Berçem . Neyse Yakut , Fırat'ı çoktan almıştır . Gitme zamanı çocuklar .
-Neyse sonra görüşürüz çifte salaklar !
-Nereye seni aptal kız ?
-Daha zeki insanların olduğu bir yere . Görüşürüz .
Birden bire yüzünün yeşil ışıklarla parçalanıp bu ışıkların vücuduna yayılması onları kitlemeye yeterliydi . Ve sonra tüm vücudu dağılıp yok oldu . Sanırım bugünlük maceramız bitti , diye düşündü Ozan . Fırat'ı bulmaları lazımdı . Tabii birde Ezgi'yi uyandırmak vardı .
-Hadi durma gidelim .
-Merak etme herkes senin kadar aptal değil . Birazdan buraya gelirler acele et !
Ezgi'yi uyandırmışlardı ve olayı anlatmışlardı . Sırada Fırat'ı bulmak vardı okulda onu ararken bir camın kırık ve kanlar içinde olduğunu görmüşlerdi . Hemen Rehberlik'e haber vermişlerdi . Fakat korktukları asıl şey kanın Fırat'a ait olmasıydı .
-Burda da yok , dedi 3. kat biterken .
-2 sınıf kaldı hadi .
-Zaten biri kendi sınıfımız ona sonra bakalım
6/B sınıfına izinsiz dalarken gözlerine Lerzan çarpmıştı . Ve olanları bilmiyor gibi gözüküyordu .
-Lerzan , Fırat'ı gördün mü ?
-Hayır . Ne oldu ?
Fısıldayarak :
-Kayıp ! Bulamıyoruz .
-Ne zaman gitti ki ?
-Yemekhanenin orda konuşuyorduk ya seni gönderdik hani .
-Evet bende devam ediyordur diye gelmedim oraya gene . Bir an belki bir şey olmuştur dedim gittim oraya ama siz yoktunuz . Fırat'ta sizle sandım . Değil mi ?
-Hayır .Ayrıca 1. kat ile 2. katın ara katındaki pencerelerden biri kırık ! Ve kan var ! Bu onun olmalı !
-Neden incelemediniz ki ?
-Aptalsın değil mi ? Ezgi bile kanları analiz edemiyor biz nasıl yapabiliriz ?
-Sizin gibi ana kuzuları yapamaz zaten .
-Sus aptal sus !
Ve sonra zil çaldı sınıfa geri döndüler . Öğretmen içeri girdikten 30 saniye kadar sonra kapı tıklatılmıştı . İçeri giren Fırat'tı .
-Geç kaldığım için özür dilerim Dilek Hocam .
-Sorun değil geç yerine .
-Sağolun .
Yerine gidip yavaşça oturdu . Ozan ve Onur rahatlamıştı . Teneffüste ne olduğunu sorduklarında Fırat " Birden okulun sarsıldığını ve kendisinin camdan dışarı düştüğünü" söylemişti . Gerçi fazla yara almamıştı ama sonuçta yüksek bir yer değildi . Zaten kafasında bulunan izler yetiyordu delil olmaya. Ama Onur hala agresifti .
-Gördün mü aptal ? Senin yüzünden az kalsın ölecekmiş !
-Tamam ıskalamış olabilirim ama sonuçta onu kaçırmaya yetti !
-Evet ! Beceriksiz birisiyle savaşmayı kabullenememiş olsa gerek !
Onlar kavga ederken Fırat gizlice ayrıldı ve koridorun sonuna gitti . Tenha bölgeye çıkınca konuşmaya başladı .
-Tamamdır . İnandılar ...
-İyi iş Yakut . Ama evine gitmen gerektiğinde nasıl rol yapacaksın ? Ve Fırat nasıl eve gidecek .
-Dediğim gibi ona beyin yanılsaması özelliklerinden kullanacaksın .
-Hahaha . İyi fikir fakat ne yaptırmalıyım ?
-Bırak tatile çıksın . Nede olsa parasını karşılayabiliriz .
-Emin misin ?
-Tabii .
Böyle diyordu yüzüne şeytani sırıtışı yerleşirken ...
Spoiler:
- BU NAL DIM -
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Jeanne_L
3. sayfa (Toplam 9 sayfa) [ 130 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |