Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Sayfaya git: 1, 2, 3 ... 10, 11, 12, Sonraki

Sailor Moon Forum -> Fanart ve Fanfic
 

Beğendiniz mi?
Evet
100%
 100%  [ 7 ]
Hayır
0%
 0%  [ 0 ]
Toplam Oylar : 7

Yazar
Mesaj
LadyinDeath
Lanetli
Lanetli



Yaş: 34
Kayıt: 18 Ekm 2011
Mesajlar: 896
Teşekkür: 401
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

LadyinDeath
Lanetli
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder



TANITIM:

Ekranın karşısında sabırla bekliyorum. Saat 18.58 yani gelmesine 2 dakika var. Gelmemesi beni ürkütüyor. Gelmemesi bu gece onunla konuşamayacağım demek. Onun sohbeti olmadan geçen bir gece ise tam bir işkence.18.59. Saat altıda işten çıkmış olması gerekiyor. Yarım saat içinde evine gitmiş geri kalan yarım saatte ise yemek yiyip üstünü değiştirmiş olması gerek. Yani her zamanki gibi saat 19.00'da ekranımın sağ alt köşesinde onun oturum açtığı yazmalı.19.00. Gözlerim o küçük yazıyı arıyor. Nefesimin tıkandığını hissedebiliyorum. Tuhaf. Oysa sadece harfleri okuyacağım. Tanımadığım bir yabancı gelip benimle konuşacak ve ben o gece huzurlu bir uykunun dibine vurmuş olacağım. Sebep? Arkadaşlarım benimle görüşmek istiyor ama ben bu saati ona ayırdım. Hayatımı bu saata göre planladım sanırım. Tuhaf değil mi? Bir başkasına bağlanmış bir hayatın kuklası olduğumu hissediyorum ama elimden gelen tek şey tadını çıkarmak... Aşk konusunda tecrübesizim. En yakın arkadaşım ki bu konuyu sadece o biliyor bunun aşk olduğunu söylüyor. Benim içinse sadece küçük bir oyun. Sağ köşede küçük bir mavi ışık yanıyor.-Emre Kutay şu anda oturum açtı.- Kalbim duracak gibi.
-Selam.
-Merhaba geciktin.
-Özür dilerim sadece trafik vardı biliyorsun hava yağmurlu.
-Önemli değil.
-Seni özledim Duru özür dilerim.
-Bende. Seni özledim. Hem de çok...

Şimdi içinde bulunduğum durumun karışıklığını veya sonunun nereye gideceğini bilmiyorum. Ama sizinle her şeyi paylaşacağım. Unutmayın ortak olduğunuz her sır sizinle mezara gitmeli sadece bu şart ile size tüm gerçekleri açıklarım. Şimdi derin bir sessizlik ve hikaye başlasın.


En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
15 Oca 2012 22:05, Değiştirme: 18 Oca 2013 19:26 (Toplamda 25 kere)
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Mai Kohana

chopinetto
Sağlam Üye
Sağlam Üye



Kayıt: 16 Ekm 2011
Mesajlar: 166
Teşekkür: 20

Durumu: Çevrimdışı

chopinetto
Sağlam Üye
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
seni severim ben Hayranlık Besliyor Zarif

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
15 Oca 2012 22:27
prensesbenim
Vazgeçilmez Üye
Vazgeçilmez Üye



Yaş: 26
Kayıt: 02 Nis 2011
Mesajlar: 517
Cinsiyet: Kız
Nerden: Sonsuzluk Ülkesi
Teşekkür: 141

Durumu: Çevrimdışı

prensesbenim
Vazgeçilmez Üye
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
LadyinDeathcim gerçekten güzel olmuş beğendim umarım kızmıyosundur seni adınla hitap ettikten sonra cim ekini koymama neyse yeni bölümleri bekliyorum Göz Kırpıyor


Bana bir kelime söyle sonsuzluğa ulaşan.
Bana bir hikaye anlat asla unutulmayan.
Bana bir gökyüzü göster karanlıktan daha koyu olan.
Bana bir hayal ver zamanın kalbini kıskandıran.
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
15 Oca 2012 23:29
MoonBeste
Beni Görmeye Alışın
Beni Görmeye Alışın



Yaş: 33
Kayıt: 08 Ksm 2011
Mesajlar: 248
Nerden: Antalya-Türkiye
Teşekkür: 26

Durumu: Çevrimdışı

MoonBeste
Beni Görmeye Alışın
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Ah ...ah o bekleyişler............devamını bekliyorum leydim.

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
16 Oca 2012 0:07
LadyinDeath
Lanetli
Lanetli



Yaş: 34
Kayıt: 18 Ekm 2011
Mesajlar: 896
Teşekkür: 401
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

LadyinDeath
Lanetli
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Sadık okuyucu her yerde:)
@Chopin sınavında başarılar dilerim bebekimm ben bana kalan kısmı yazdım akşam hoşbeş edelim de yeni bölümü ekleyelim ffmize:)
@Prensesbenim adım Gülsüm istersen Gülsümcüm bile diyebilirsin sorun olmaz:)Gülücük Dağıtıyor beğenmene sevindim:)
@Beste sanki biz seni beklemiyoruz kızım. Bir bölümü yarı yarıya bölüyorsun bizde e hani nerde yeni bölüm diyoruz. Senin ff'nde de isyan çıkarırım deliyim yaparım okuduğun için de teşekkür ederim.
O halde 1. Bölüm ile başlayalımGülücük DağıtıyorGülücük Dağıtıyor

1. Bölüm- Karmaşıklar Silsilesi

Her sabah aynı saatte uyanmak zorundayım. Gözlerimi açar açmaz annemin pörtlemiş gözleriyle karşılaşmak usulca kahvaltımı yapıp bir an önce bu cehennemden kurtulmam gerek. Evet okul benim için bir kaçış noktası. Evde olmak ise annemin ve babamın tartışmalarına maruz kalmak ve aptal abimin o kısacık boyuyla egosunu şişirme çabalarını izlemek demek. Anladığınız üzere haklı sebeplerim var. Dersleri umursamıyorum. Çokta iyi bir okula gittiğim söylenemez zaten. Psikoloğum dikkat eksikliğim olduğunu söylüyor.

- Evet Duru canım biraz daha özenmelisin, ailen senin için çok uğraşıyor biliyorsun. Hem onları hayal kırıklığına uğratmak istemediğine eminim sadece biliyorsun bu yaşlar insanlara bazı sorumluluklar yükler.Ebeveyn olmak inan bana ergen bir birey olmaktan çok zor. Sana önerim her duygunu kağıtlara dökmen olacak. İstersen bı günlükleri benimle paylaşabilirsin biliyorsun ki sırların her daim benimle güvende olacak.
Gözlerimi burnuma doğru çevirerek komik bir gülümseme yerleştiriyorum yüzüme.
-İşte bana aynen bunları söyledi.
-Bir günlük yazacaksın ve hayatındaki her önemli gelişmeyi işleyeceksin. Sonrasında ise annene her seansta olan biteni anlatan o aptal psikoloğun ellerine bırakacaksın. Duru gerçekten söyleyecek söz bulamıyorum.

Gözlerimi tıpkı psikoloğumun yaptığı gibi yeniden şaşı hale getirerek cevap verdim.
-Bir psikolog Elif'cim kendisine içini açan hastasının sırrını başkaları ile paylaşmaz.
-Böyle konuştuğuna ve ailenin seni buna zorladığına inanamıyorum.
-Zengin bir ailenin çocuğuyum Elif. Babam müspet bilimler ile uğraşan bir doktor. Annem ise melun bakışları ile işini icra eden bir bankacı. Hem de üst düzey yönetici. Maddi durumu iyi olan her ailenin yapacağını yaptılar. İlgileri bir başkasının üzerine yıkıp kendi hayatlarına devam etmek.
-Psikoloğun yaklaşımının bu olmadığına eminim.
-İnan bana dostum o kadın sorunlu.
-İşte buna gülerim. Sorunlu bir psikolog sorunsuz bir hasta.
-Benim tek sorunum söylediğine göre ergenlik denen illet. Ne gariptir 13 yaşından beri ergen psikolojisi içerisindeyim. O günden bu yana destek alıyoruz lakin ilerleme söz konusu değil.
-Biliyor musun Duru yeni biriisiyle tanıştım.
-İşte kızım bana bunlarla gel. Bırak aptal psikoloğun ne söylediğini. Sınıfta erkek arkadaşı olmayan kızlar sadece biziz.
-Aslında pazar günü bilgisayarın başına geçmiş nette siteler arası iletişim kuruyordum.
-Süsleme kızım şunu Chat'teydim desene şuna.
-Her neyse bak kafa takır takır hemen anladın.
-Chatte biriyle tanıştın. Sonra?
-Kendisine msn adresimi verdim.
-Heyecanına bakacak olursak msn adresin ev adresin kutsallığında. Görüşecek misiniz?
-Sanmıyorum benden 5 yaş büyük.
-Yani?
-Sence öyle bir tip bana bakar mı?
-Saçmalama bir kaç kilo fazlan var diye abarttığını biliyorsun.
-O yüzden kimse bana bakmıyor. Sanırım Duru psikoloğuna gitmesi gereken benim.
-Üzgünüm tatlım sosyal kurallar bu yönde beni şanslı görüyor.
-Neyse anlatmaya devam et. Kimmiş neymiş.
-Adı Mert 21 yaşında. İşletme okuyormuş açıktan işte. Çalışıyor. İyi birisi. Olgun. Konuşmaları nasıl desem çok mantıklı.
-Ve o entelektüel kişiliği ile dikkatini hemen çekti.
-Çekilmeyecek gibi değildi. Senin 16 yaşında olduğunu biliyor mu?
-Bana o gözle baktığını sanmıyorum hem zaten 2-3 kez konuştuk.
-Ve benim bunlardan yeni haberim oluyor!
-Üzgünüm üzgünüm.Ama fırsat olmadı. Duygu ve Hatice'yi biliyorsun fazla tutucular. Bu konuyu onların yanında konuşmak işkence olur.
-Onlar iyi kızlar biliyorsun.
-Onları bende seviyorum yine de Duru seninle paylaştıklarım sende kalsın lütfen.
-Bir sitesi varmış. Kendilerine ait internet sitesi. Bana adresi verdi. Daha yeni bir site ama eğlenceli.Edebiyat bölümü ve soru cevap bölümleri var karışık bir forum sitesi gibi. Hoşuma gitti. Benim için lütfen üye ol.

Bilgisayarın başına geçiyorum. Elif en yakın arkadaşım. Onu kırmam imkansız. Linke tıklıyorum. Mavi bir ekran bana bakıyor. Yeniliklere hazır mısın diye bir soru. Olmasam girmeyeceğim sanki yine de evet diyorum. Daha önce hiç denedin mi diye tekrar bir soru geliyor. Sitenin içeriğinden korkuyorum ve etrafta +18 işareti arıyorum ama yok. Hayırı seçip devam ediyorum. Yeni üyelik bilgileri isteyen bir ekran. İçimden Elif'e tüm sevgilerimi ileterek doldurmaya başlıyorum.
Kullanıcı Adı:Fesleegen_otu
Parola:Dupduru
Doğum Tarihi:05/09/1990 Yaş kısmında 17 beliriyor. Yıl esaslı bir uygulama olsa gerek. Daha doğum günüme 9 ay var.
Nereden:İstanbul
Öğrenim Durumu:Lise
Meslek: Gariban Öğğrenci.
Öylesine bir resim yükleyip üyelik işlemini tamamlıyorum. Ekranda kocaman bir hoşgeldin yazısı beliriyor ve ben başlangıcın tepe noktasında olduğunu dahi farketmiyorum.


En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
16 Oca 2012 11:04
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Mai Kohana

MoonBeste
Beni Görmeye Alışın
Beni Görmeye Alışın



Yaş: 33
Kayıt: 08 Ksm 2011
Mesajlar: 248
Nerden: Antalya-Türkiye
Teşekkür: 26

Durumu: Çevrimdışı

MoonBeste
Beni Görmeye Alışın
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Sayın leydim ufak bir yanlışlık oldu önce onu düzelteli bekleyişlerderken kızın bekleyişini demiştim ben yoksa konu güzel,her erge'nin haşından azda olsa geçmiştir böyle şeyler(becerebilirsem bir ara özelden anlatırım sana ).Ayrıca sen benim ff takip ediyor muydun Soru

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder MSN Messenger  
16 Oca 2012 12:45
prensesbenim
Vazgeçilmez Üye
Vazgeçilmez Üye



Yaş: 26
Kayıt: 02 Nis 2011
Mesajlar: 517
Cinsiyet: Kız
Nerden: Sonsuzluk Ülkesi
Teşekkür: 141

Durumu: Çevrimdışı

prensesbenim
Vazgeçilmez Üye
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
gülsümcüm çok beğendim .Bu arada belirtmek isterim böyle sorunlarım olmadığı için bazen ne kadar şanslı olduğunu düşünüyorum.neyse yeni bölümleri bekliyorum Göz Kırpıyor


Bana bir kelime söyle sonsuzluğa ulaşan.
Bana bir hikaye anlat asla unutulmayan.
Bana bir gökyüzü göster karanlıktan daha koyu olan.
Bana bir hayal ver zamanın kalbini kıskandıran.
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
16 Oca 2012 18:19
elaaa
Süper Üye
Süper Üye



Yaş: 30
Kayıt: 17 Oca 2012
Mesajlar: 824
Cinsiyet: Kız
Nerden: Bermuda.
Teşekkür: 280

Durumu: Çevrimdışı

elaaa
Süper Üye
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Evet uzun zamandır bakıcam dediğim ve bakmayı her zaman unuttuğum ff artık okuma şansı buldum.Ama diğer sayfaya geçmek isterken sadece 1 sayfalık olduğunu görüp çıldırdım.Halbuki Gülsüm'ün her yazdığı hikaye gibi bu da çok tatlıydı.Yeri geldiğinde gülümseten yeri geldiğinde üzen, heyecanlandıran hikayelerden birini daha okumak için can atarken tek bölümlük olduğunu görünce duman oldum.Yeni bölüm hemen gelsin yazmak için can atıyorum ama geleceğinde ne yazık ki pek umudum yok.Olsun canın sağolsun be Gülsüm.Ben 1 bölümü de okurum (Duygu sömürüsü Çok Mutlu ) Ama yeni bölüm gelsin ya Melek

Ellerine Sağlık..



Alıntı:
“Bende seni hatırlatan şey narin kar tanesi....Gökteyken bir kar tanesi ve soğuk ama eline konunca ince sıcaklık hissettiren bir gökyüzü damlası”
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
02 Nis 2012 19:11
LadyinDeath
Lanetli
Lanetli



Yaş: 34
Kayıt: 18 Ekm 2011
Mesajlar: 896
Teşekkür: 401
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

LadyinDeath
Lanetli
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
yarım bırakmak adetim değildir. Yine de yazalım bakalım sıksam 10 bölüm çıkar belki Çok Mutlu

2. Bölüm-Giriş

-Aptal sitene kayıt oldum.

-Gördüm ot kafalı arkadaşım.

-Oradaki hesapların yüzde 90ı fake farkındasın değil mi?

-Umursamıyorum.

-Yazılanları okudum çok sinir bozucular.

-Biliyorum biliyorum. Duru biliyorsun yaşın 20-21 olunca havaya giriyorsun. Böyle bir hallenmeler aptal aptal davranışlar.

-Aslında bu tavırların bizim yaş grubumuz için söylendiğini sanıyordum.

-Şehir efsanesi.

-Ergenlik?

-Palavra.

-18 yaş sınırı?

-18 yaş sadece bir varsayım. Şimdi 50 yaşıma kadar bir odada tıkılı kalsam ve hiçbir şey bilmeden cahil cahil gezinsem yine de sırf 18 yıldan fazla yaşadığım için benim olgun biri olduğumu düşünür müsün?

-Bu kadar basit yani?

-Aynen öyle Duru. Aynen öyle.

-Elif psikolog yerine sana gelmeliydim öyle değil mi? Bunu annemle konuşmalıyım.

-Sonra da size gelmeme sonsuz sayılı ceza gelsin. Kurabiyelerinizi seviyorum.

-Merak etme böyle bir şey olursa sana getiririm.

-Duru! Konuyu dağıtıyorsun. 15 yaşında bir çocuk olmak istemiyorum. Ben çocuk değilim öyle değil mi? 21 yaşındaki bir insandan kat kat fazla kitap okudum. İzledim gördüm. Evreni avuçlarımda taşıdım. Sırf bunu yıllara yaymadım diye bana hala çocuk diyebilir misin?

-Bu çocuk takıntısı da nedir?

-Beni çocuk gibi görüyor.

-Kim.

-Üzgünüm gitmeliyim. Sadece bunu halledeceğim. Kendini bir şey sanıyor hepsi bu. Sadece 20 yaşında. Söyledikleri için pişman olacak.

-Elif neler saçmalıyorsun yine neler karıştırıyorsun.
-Sonra görüşürüz.


Elif koşar adım yanımdan ayrılıyor. Yine kafamı karıştırdı. Çalışmam gereken yığınla ders var. Hiçbiri umrumda değil. Tek istediğim kulaklığımı takıp uyumak belki biraz oyun da oynarım. Sonra yeniden bilgisayar başında buluyorum kendimi. Aptal siteye yeniden giriyorum. Elifi kırmamak için üye oldum ama bildiğiniz amatörce bir iş. Üst kısımda üyelerin yazdıkları yazılar kayıyor. Forum şeklinde soru cevap bölümü var. Edebi eserlerin paylaşıldığı saçma bir bölüm. Ne saçmalamak istiyorsan yazabileceğin bir alan. Bundan ibaret. Orta kısımda ise en popülerler var. Profilinize tıklandıkça üst sıralara taşıyor sizi.

İlk sırada bir kız var ‘erva’. Popülerlik=dişilik. Dilim dışarıda sıkılarak açıyorum. Yanılmadım. Mavi gözlü bir afeti devran bana bakıyor. Birkaç profili daha geziyorum. Yaş ortalaması aynı seyrediyor. 20-25 arası. Aktif olan üye 2-3 tane genelde onları görüyorum. Büyük bir ihtimalle sitenin kurucuları ezik takım. Üyelerde bunların çevresinden ibaret. İşleri güçleri yok. Sonra siteye üye olduğumdan beri Elifin çok söz ettiği hıyarın profiline bakmadığımı farkediyorum. Hemen aramaya başlıyorum. Neydi? Neydi? Neydi?

Azil

Yaş:23

Nereden:İstanbul

Hakkımda: beni benden iyi tanıyan birisinden benim hakkımda yorumları.
Senin iyi birisi olduğunu düşünüyorum. Soğuk ama iyi birisi. Etrafını bir duvarla çevrelemişsin. Öyle bir duvar ki bu içeri girmesi imkansız. Bu senin özgürlüğünü de kısıtlıyor. Kimse giremiyor ve sen de çıkamıyorsun. Sağlam bir karakterin olduğunu düşünüyorum. Güven veriyorsun. Güven duymak iyidir. Ben sana güveniyorum. Yalnızlığınsa bu güvenin ortasında neden bu kadar derin bilmiyorum. Benden ileride olduğun yıllar seni yaşındanda mı ileri taşıdı merak ediyorum. Yaşadıklarımız ve canımıza kanımıza saplanan bu her acı bizi adımlarca ileriye mi götürüyor. Biliyorum yaşanan yılların önemi yok. Kalbini eline alıp paramparça kırdıklarında küçücük bir çocuktan kocaman bir adam çıkabiliyor. Hayat böyle bir gerçek işte. Sen bu gerçeğin neresindesin bilmiyorum ama mutlu olmanı istiyorum.

Sonunda isim yok. Olmasına gerekte yok. Biliyorum. Elif’in sözcükleri bunlar. Elif ve duvarlar tabusu. Yıkılamayan duvarların arkasında görür herkesi. Halbuki duvarların arkasında olan kişi her daim kendisidir. Neşeli oluşu onun mutlu olduğu anlamına gelmiyor. Allah hiç adil değil. Benim tüm şımarıklığıma rağmen onun böyle hayatı seviyor oluşu ve benim hayatımı benden daha fazla hak ediyor oluşu beni hep üzüyor. Bir kardeşim olsaydı kesin Elif gibi olurdu. Sonra şimşekler çakıyor yaş meselesinin nereden kaynaklandığını anlıyorum. Telefonumun ekranı parlıyor.

-Sitedesin

-Evet lanet olası duvarlarını okuyorum.

-İyi birine benziyor öyle değil mi?

-Biri ona espri yapamadığını söylemeli.

-Neden msn açmıyorsun açsana.

-Yine şifremi unuttum.,

-Her zamanki gibi. Şaşırmadım. Tamam kitap okuyorum yarın görüşürüz.

-İyi geceler Tolstoy


Soru cevap bölümüne giriyorum. Aptal aptal konular. Siz ne düşünürdünüz? Ne hakkında?
En çok kime güveniyorsunuz?
Yığınla cevap anneme babama vs vs. Sırf yazmak için yazıyorum. Allah’a
Sonra arkamdan Kutay cevap aynı konuya cevap yazıyor.
Kendime. Cevabını sevdim ot.
Ot mu dedi bana? Ot kafalı.
Sonra bir başka konuya geçiyorum. En sevdiğiniz sanatçılar?
Cranberries. Anathema. Pink. Cem Adrian. Şebnem Ferah. Playlistimden kopya çekiyorum. Tabi sırf eğlence olsun diye eklediğim İsmail YKları atlıyorum. Şimdiden karizma sarsmaya gerek yok.
5 saniye sonra Kutay cevap yazıyor.
Cevabını sevdim ot. Cartel’de dinlemelisin.
Bana Cartel mi önerdi. Amca sanırım kendisi profiline bakıyorum.

Kutay

İstanbul

Maltepe Üniversitesi (zengin pisliklerden demekki)

Cartel, Michael Jackson

Vs vs.
Amca profili yaşına bakıyorum. 22


Fazla sayılmaz. Erken çökenlerden olduğunu düşünüyorum. Birkaç saçma mesajdan sonra çıkıyorum. Yarın okul var erken kalkmalıyım.

Sayfayı kapatmadan önce son bir kez amcanın profiline baktığımı kendime dahi itiraf etmiyorum. Evet farkındayım daha o andan dikkatimi çekmişti.

Bilmiyordum bilmediklerimin bir gün gerçek olcağını düşünmüyordum. Yine de uyudum.

he's like fire and ice and rage. he's like the night and the storm in the heart of the sun. he's ancient and forever. he burns at the centre of time and can see the turn of the universe and... he's wonderful.

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
02 Nis 2012 19:45, Değiştirme: 05 May 2012 19:44 (Toplamda 1 kere)
Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): Mai Kohana

elaaa
Süper Üye
Süper Üye



Yaş: 30
Kayıt: 17 Oca 2012
Mesajlar: 824
Cinsiyet: Kız
Nerden: Bermuda.
Teşekkür: 280

Durumu: Çevrimdışı

elaaa
Süper Üye
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Cevap yazdığını görünce teşekkür mesajı felan sandım bir baktım aaaaa yeni bölüm İnanamıyor! Düşünce Çıldırmış Durumda Kahkaha Atıyor Şok oldum anlıyacağın Çok Mutlu

Duru'ya ot dedi, Duru'da ot kafalı ne tatlı anlaşıyorlar böyle Gülücük Dağıtıyor Evet Kutay Amca Duru'yu etkilemeyi başardın tebrik ederim.Tanıtımdaki konuşmalarını gördükten sonra siz aynı kişi misiniz birader demek istiyorum.Demek odunmuş sonra yontulmuş olanlardansın.

Gülsüm bu kadar hızlı nasıl yazabiliyorsun?Mükemmel olduğunu söylemiştim değil mi?Senin gibi yazamam ama %1'i yeterdi bana sınavlarda yazmak için, özendim Hayranlık Besliyor .Ellerine Sağlık SÜPERSİN Çok Mutlu



Alıntı:
“Bende seni hatırlatan şey narin kar tanesi....Gökteyken bir kar tanesi ve soğuk ama eline konunca ince sıcaklık hissettiren bir gökyüzü damlası”
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
02 Nis 2012 20:52
MoonMirror
Master Otaku
Master Otaku



Yaş: 27
Kayıt: 01 Arl 2011
Mesajlar: 421
Nerden: Azerbaycandan
Teşekkür: 100

Durumu: Çevrimdışı

MoonMirror
Master Otaku
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Ellerine saglik Gulsum abla cok guzel olmus.''' huzuru okulda bulmak , anne ve baba tartismasi , uyumak ve bilgisayarda oturmak.''' tam ben..........

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
02 Nis 2012 21:14
##Usagi##
Master Otaku
Master Otaku



Yaş: 20
Kayıt: 19 Arl 2010
Mesajlar: 424
Nerden: Candy Kingdom'dan. &
Teşekkür: 65

Durumu: Çevrimdışı

##Usagi##
Master Otaku
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Where is the new episode???


Anneme 'merhaba' deyin.
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
06 Nis 2012 21:39
LadyinDeath
Lanetli
Lanetli



Yaş: 34
Kayıt: 18 Ekm 2011
Mesajlar: 896
Teşekkür: 401
Uyarı: 3

Durumu: Çevrimdışı

LadyinDeath
Lanetli
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Bölüm 3-Oyun

Eğer hiçbir şey yaşamamışsanız şikayet edecek çok şeyiniz vardır.

Eğer gerçekten çok şey yaşamışsanız şikayet etmek yerine kendi sorunlarınızın başkalarında birer hiç haline dönüşmesini izlersiniz.

O şey ki içerisine her türlü duygu ve acıyı alır ve sen uzaktan sadece izlersin.
Aslında hiçbir sorun yoktu. 17 yaşında iki kızın oynadığı basit birer oyundu.

Duygular… Duygularla oynanmaması gerektiğini bilmiyorduk. Bizim hislerimiz bizim yaşadıklarımız bir başkasının elinde öylesine çocukça ve anlamsız görülüyordu ki biz de karşımızdakileri öyle görmeye başlamıştık. Size davranılan tüm o aşağılayıcı tavırlara başkaldırmadığınız sürece o lanet olası tavırlar sizin gerçeğiniz oluverir. Kalbiniz kırıla kırıla o parçalar en ufak zerreye ayrıla ayrıla olağandışılığın yerini sıradanlık alır. Bir kere sıradanlık esir almışsa duygularınızı artık çok geç. Başkalarının kalbini söküp bir kenara bırakan acılar sizin için öyle olağandır ki anlamsızdır. Atlattığınız acılara baktığınızda basitçe geride bırakıp gitmesini söylersiniz. Bunu atlatabilirsin. Seninki de dert mi? İnsanlar ne sorunlarla yüzleşiyor? Ama… Ama diye bir şey yok başarmalısın. Görüneni dile getirmenin kolaylığında mıdır yaşanan her şey?


İsmim Elif 17 yaşındayım. İstanbul’da lise okuyorum. Aile durumum iç güveysinden hallice denecek türde. Annesi okuyamamış ve tüm hırsını kızının üzerine kurmuş babası ise güvenirliğini yitirmiş. Belirsizliğin içerisinde yaşama savaşı veren biriyim. Ben söylemiyorum hal bunu gösteriyor. Lise sınavları çok önemli iyi bir lise üniversite sınavlarının anahtarı çünkü. Peki ya kafam almıyorsa? Hiçbir zaman o lanet olası dişlileri ve çarkları anlayamadım. Suyun kaldırma kuvveti erime noktası ilgi alanım olmadı. Doktor olmak veya avukat olmak istemiyorum. Sadece nefes almak istiyorum. Yapamadım. Ailem iyi bir lise için dershaneye tonlarca para baydı. Kendi isteklerini dikte ettikleri için onlara borçlu olmam gerektiği cabası. Her şey daha iyi bir gelecek için. En nihayetinde öleceğim bir gelecek. İnsanları gerçekten anlamıyorum.

Büyüyeceğiz ve öleceğiz bu ikisi arasında yaptıklarımız gelecek için birikim, ertesi gün için birikim, çocuklar için birikim, sahip olduğumuz hiçbir şeyin tadını bugünden çıkaramıyoruz. Onlar yarın için hep lazımlar. Annem asla misafir için olan tabaklarını bizim için kullanmaz. Vitrinde duran o eski porselenlerin ne için olduğunu ben bile bilmiyorum. Kullanıldığını bile görmedim annemin yarını hiç gelmedi çünkü. Birikim içinse sürekli çalışacağız. Bir adamı kesmeden veya bir davayı kaybetmeden doktor veya avukat olmak isteyip istemeyeceğimi nereden bileceğim? Bunların hiçbir önemi olamaz asıl önemli olsan komşu teyzenin ne düşündüğü. Sonuç olarak yatırımlarını boş çıkararak bu dil ağırlıklı okuldayım.


Annem ve babam bildim bileli anlaşamaz. Onları birarada tutansa bizleriz. Yani kardeşim ve ben. Bir saçmalık daha. Mutsuzluğun çarparak mutsuzluğuma dönüşüyorsa beni bahane ederek varmak istediğin nokta nedir? Bunu hiç soramadım. Minnettar olmam gerek çünkü. Yasalar karşısında bile küçücük bir çocuk olan ben minnettar olup her şeyden kendimi soyutlamalıyım. Ben bir çocuğum ve görevim susmak. Kabullendim. Her kabulleniş büyük bir yalnızlık. Okulda sadece 4 arkadaşım var. Hatice Duygu ve Duru.4.nün adını bile hatırlamıyorum arada gidip gelen kıvırcık saçlı kız. O da haticeydi sanırım. Kimin umurunda? En samimi arkadaşımsa Duru. Hatice ve Duygunun aksine ki onlar yığınla sorunu olan kızlar Duru benim gibi umursamaz. Benim gibi sonunu düşünmez ve aynı benim gibi yalnız.


Yalnızlık… Üzerine saatlerce konuşulması gereken bir gerçek. İlkokuldayken tüm kızlar benim arkadaşımdı. Diğer kızlardan her zaman iri olmuştum. İlkokula gidiyorsanız ve diğerlerinden erken geliştiyseniz alarmlar çalmaya başlar. Farklılık… Bu kelimeye gün be gün aşina olursunuz. Bunu yenmenin yolunun çok daha çalışkan olmaktan geçtiğini anladım. Sonra kendimle alay edilmesine hiçbir zaman izin vermedim. Biri bana lakap taktığında bende onun en zayıf noktasını bulup büyük bir itinayla yarasına basmaktan çekinmedim. O zaman en korkulan kız ben olmuştum. Yine de yalnızdım. Yanınızdaki insanların sırf çıkarları için sizinle olmaları hiç hoş bir şey değil.

Sonra bilgisayarımla tanıştım. Yığınla evren vardı. Yığınla insan. Her yaştan her konudan. Daha çok entelektüel forumlarda takılmayı tercih ettim. Bir gün Bernaydım diğer gün Aslı. Boyum bazen 1.75 oluyordu bazense aniden 1.50. Kızıl kumral sarışın o gün hangisini seçtiysem oydum. Göremediğim insanlara karşı olmadığım kişilikler sergiliyordum. Bu oyun hoşuma gitmişti. Gerçek hayatın sahteliğinden sanal hayatın sahteliğine kendimi atmıştım. Böyle böyle devam etti maceram. Kendimi her yalnız hissedişimde yeni bir karakter yarattım ve kendime yeni arkadaşlar edindim. İngilizcem sayesinde yurtdışından bile arkadaşlarım vardı. Diğerleri dışarı çıktıklarında ben penceremin camından onları izler sonra da bilgisayarımın başında vakit geçirmeye devam ederdim. Beni kimse çağırmazdı çünkü. Sonra lise yılları başladı.


Aşkın ne demek olduğunu orada anladım. Anladığımın yanlış olduğunu ise uzun zaman sonra… Aşk elde etmekti. Güzelseniz bir erkek arkadaşınız olur ama eğer ortalama biriyseniz ya da benim gibi ortalamanında altında vasat bir görünüm sergiliyorsanız işte o zaman yalnız olurdunuz. Erkekler size kız arkadaş potansiyeli olarak değil de kanka veya arkadaş potansiyeli olarak görürdü. Hiçbirinin ne düşündüğüne önem vermedim. En büyük feministler reddedilenlerdir. Siz nasıl bir davranış sergilerseniz çevrenizde bundan ibaret olur. Lisenin gizli hiyerarşisi bu yöndedir. Güzel olanlar kibirli olanlar havalı olanlar ezikler eziklerin arasında zekiler çalışmayıp yapanlar olmak üzere yığınla sözleşmesiz gruplar vardır ve sizin çevreniz daima sizin gibilerden oluşur. Maalesef dikey geçişse çok zordur.

Hatice ve Duyguda işte böyle tiplerden. Aşkla işi olmayan asla aşık olmayacak erkeklerle samimiyeti söz konusu bile edemeyecek kızlar. Elini tutan erkek kocası olacak haspamın öyle bir hayal dünyası. İçlerini biliyordum ama eğer bir kişi dönüp baksa ya da ilgi duysa her şey bambaşka olacaktı. Bu olana kadar aksi gibi davranmak grubumuzun söze dökülmemiş en önemli kuralıydı. Kimse bunu dillendirmezdi ama herkes buna göre hareket etmesi gerektiğini bilirdi.


Bir gün bu kuralı bozdum. Duru’ya en büyük eğlencemi anlattım. Durularda bilgisayarın başına geçip yarattığımız karakterlere yeni arkadaşlar yaptık. Karşımızdakininde yalan söylediğine eminim. Ama ne önemi vardı ki? Sonra işi daha fazla ilerlettik. Gözümüze kestiğimiz sümsük tipleri yarattığımız karakterlerle tavlıyorduk. Evet kelimenin tam anlamıyla hiç görüşmeden net üzerinde onları kendimize aşık ediyorduk. Bir tanesine randevu verdiğimiz bile oldu. Zavallım tam 2 saat elinde papatyalarla bekledi durdu. Her bekleyiş ve okuduğumuz her sevgi sözcüğü egomuzun tavan yapmasını sağlıyordu. Böylelikle kendimizi yalnız hissetmiyorduk. Bu bizim en büyük sırrımızdı. Benim için sorun yoktu ama kızlar Duru’nun bu tarz şeylerle uğraşmaması gerektiğini düşünüyordu. Ona dişleri geçiyordu tabi ama ben o kadar kolay lokma değildim. Dediğim gibi çekinilmesi gereken biriyim.


Yine bu şekilde arayış içerisinde onu buldum.

Mert

21 yaşında

İşletme okuyor. Ya da okuduğunu iddia ediyor.

Sonra sonrasında konuştum. Her şey normaldi. Olağandı. ve okuduğum tek satır tüm görüşlerimi değiştirdi.
Çok mantıklı konuşuyorsun. Senin gibiler bu zamanda zor bulunuyor. Kimsin sen?
21 yaşında biri beni takdir ediyor? Bir an düşündüm. Yaratacağım hiçbir karakter buna uygun olamazdı. Bu övgüyü hakeden benim cümlelerimdi.

Yüzümü kaplayan o kocaman sırıtışı hiçe saydım ve yazdım.

17 yaşındayım. Lise öğrencisiyim. İsmim Elif.

Memnun oldum Elif. Gerçekten yaşından büyük bir düşünce yapısına sahipsin.

Kendini çok iyi yetiştirmişsin.

Hoşuma gitmişti. Bu sözcükler. İçten miydi? İçten sayılır mıydı? Sözcükleri duyamıyordum onlara dokunamazdım. Onları hissedemezdim. Ekranda beliren minik izler kalbimin ritminde hızlanma yaratmıştı.

Teşekkür ederim. Aslında insanların en olgun zamanı 15-16 yaşları. Söz konusu büyümek olduğu için ve her insan kendisini kendisinden daha büyük birisine kanıtlamak gereği duyduğu için bu yaşlarda daha olgun oluyoruz. Olmak zorundayız. Ancak bu şekilde kendimizi kabul ettirebiliriz. Sonra gittikçe küçülüyoruz. Büyümek avucumuzun içinde olduğunda diğer insanlara yetişmenin anlamı yoktur. Daha fazla büyümek beraberinde ölümü getirir ve bu kaçınılması gereken bir şeydir.

Yeniden bir övgü. Msn adresimi verdim. Elif olarak kendim olarak birisine özelimi verdim.

Kalbimi bu derece attıran bir olayın beni bu kadar takdir eden birisinin gerçek olabilme ihtimali muhteşemdi.


Msn adresimi açtım. Ekleme teklifi karşımda duruyordu. Ne yapacağımı bilemez halde ekrana baktım ve dakikalarca bekledim. Sonra dedim kendi kendime bir adım daha öne. Bu oyun biraz daha zevkli olacak. Sen benim erkek arkadaşım olacaksın Mert. Ben gerçek kişiliğimle seni ne olursa olsun tavlayacağım.

Oyunun kuralı basit. Her şey mübah ve acı işte en çok bu yaşta bu kadar içten ve maskesiz olabiliyordu. Sonu ne olursa olsun en başta söylediğim gibi sadece bir oyundu.

he's like fire and ice and rage. he's like the night and the storm in the heart of the sun. he's ancient and forever. he burns at the centre of time and can see the turn of the universe and... he's wonderful.

En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder Yazarın web sitesini ziyaret et MSN Messenger  
06 Nis 2012 22:33, Değiştirme: 05 May 2012 19:46 (Toplamda 1 kere)
##Usagi##
Master Otaku
Master Otaku



Yaş: 20
Kayıt: 19 Arl 2010
Mesajlar: 424
Nerden: Candy Kingdom'dan. &
Teşekkür: 65

Durumu: Çevrimdışı

##Usagi##
Master Otaku
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
OMG! çok heyecanlı! hemen yeni bölüm lütfeen :3


Anneme 'merhaba' deyin.
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
06 Nis 2012 23:19
elaaa
Süper Üye
Süper Üye



Yaş: 30
Kayıt: 17 Oca 2012
Mesajlar: 824
Cinsiyet: Kız
Nerden: Bermuda.
Teşekkür: 280

Durumu: Çevrimdışı

elaaa
Süper Üye
Çikolatalı Aşklar Tarifesi Konu: Yanıt: Çikolatalı Aşklar Tarifesi
Alıntıyla Cevap Gönder
Geç yazdım değil mi?Ama kelimeleri sindire sindire okumak istedim =)

Elif yazık değil mi ama Mert'e sormak istiyorum cevap ver. Çok Mutlu
Bu kadar acımasızca canını yakmak istemesinin sebebi ne acaba?Onu bu kadar olgunlaşmaya zorlayan şeyler için de üzüldüm.

Okurken ilk cümlede bir takıldım zaten.Hani bir durdum, derin bir nefes aldım öyle başladım okumaya...
Her zaman söylediğim kelimeleri dile getirmekten utanıyorum gerçekten.Sen gittikçe ilerliyorsun ama ben hep aynı kelimeleri kullanıyorum.HA-Rİ-KA-SIN Gülsüm =)

Ellerine Sağlık Hayranlık Besliyor



Alıntı:
“Bende seni hatırlatan şey narin kar tanesi....Gökteyken bir kar tanesi ve soğuk ama eline konunca ince sıcaklık hissettiren bir gökyüzü damlası”
En Yukarı Git
Kullanıcının profilini görüntüle Özel mesaj gönder  
06 Nis 2012 23:24
 
Yeni başlık gönder   Başlığa cevap gönder Sayfaya git: 1, 2, 3 ... 10, 11, 12, Sonraki
1. sayfa (Toplam 12 sayfa) [ 175 mesaj ]  

 
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız