Black Butterfly--FİNALE KADAR YAYINLANDI!! Sayfaya git: Önceki, 1, 2, 3 ... 11, 12, 13 ... 27, 28, 29, Sonraki |
|
Yazar
Mesaj

Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): OleSea

Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): OleSea

Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): OleSea

Geç oldu ama temiz oldu sanırımmmmmm
Beklettiğim için özür dilerim minna^^
İşte Son Ek Bölüm:
EK BÖLÜM 4: (Ek Bölümler Suijitsuna Ağızından anlatılan bölümlerdir..)
Gitti!!!O gitti…Ve ben sadece öylece bakakaldım..Polisler Hanry ile dostuna neler olduğunu sorarken ben de eşyalarımı otobüsten alıp çökmüş bir şekilde bulduğum ilk taksiye bildim..Taksi şoförüne adresi verip öylece soğuklukla boğuşan manzaralara,ağaçlara;yanımızdan hızla geçen arabalara baktım..Bir süre sonra kavşaktan merkeze indik:soğım ve solum bir sürü marketlerle doluyken bugünün keyfini çıkartan neşeli insanlara imreniyordum..
Onu kandırmasaydım her şey farklı bir şekilde gelişebilirdi:mesela şu an,şu salise yanımda başını omzuma yaslamış olabilirdi..Her zaman bana :’’Suijitsuna yanımda olsaydı böyle olmazdı..’’ derdi;bu da benim yaptığım yanlışı kanıtlıyordu.
Otele gelince beni tanıyan çalışanlar hemen yanımda getirdiğim az eşyaları kucaklayıp odama çıkarırken ben de resepsiyondan aşağıya,direk bara indim;bulduğum ilk yere kurulup karşımdaki şişko,sarkık kolları saçma sapan dövmelerle kaplı,kafasında :’’Metallica’’ yazan siyahlı bir bandana,iğrenç bir giyinim tarzı ile duran barmene bakarken arkadan gelen müzikle gözlerim saate ilişti..
Sanırım gece yarısına kadar burada içip içip sızsam bir problem olmaz:ne de olsa ‘’Yılbaşı’’ bugün..Hayatımın en iğrenç yılbaşı olacak kesinlikle..onunla güzel bir yılbaşı düşünürken;Lanet Olsun!!!Onun bu gece gitmeyi planladığı yeri dahi biliyordum..Orada onunla muhteşem bir başlangıç istiyordum:hala istiyorum..
Saatler geçerken ;ilk geldiğimde neredeyse boş olan otelin barı:şimdi tıklım tıklımdı bile..Tipsiz barmenin verdiği her viskiyi devirirken viskiden vazgeçip bira söyledim.Kafam güzelce dönmeye,düşüncelerin yerini müzik sesi almaya başlarken sırtımda bir sıcaklık hissettim:hızla:’’O mu??O mu geldi??’’ sorularını soran gözlerle baktım :ki tanımadığım;suratı palyaçodan farksız bir şekilde boyanmış ‘’hesapta’’ 19 yaşında olan bir kadın duruyordu karşımda..Yanıma oturup bir viski sipariş ettikten sonra bana baktı ;nazik müzik iliklerimi okşuyorken telefonumun rahatsız edici müziği işitildi barda..
Zorlukla arkama ,cebime yetişip telefonu aldım:şu insanlar ne yapıyorlar böyle ya?? Derken içimden telefona bakmadan ,viskiyi dikip açtım:bir süre ses gelmeyince dayanamayıp:
-Alo..Efendim!!Hey Sen!!!Cevap vermeyeceksen arama!! Derken birden duraksadım..kadın kıkırdarken sessizce:Misa..dedim..birden telefon kapatıldı:nasıl bir aptalım ben??!! Beni okşamaya çalışan kadına dönüp :
-Kapat çeneni kadın!!Sen benim sevdiğimin bana verdiği mutluluğun zerre kadarını bile veremezsin!! Diyip odama yol aldım..
Odama sarhoş adımlarla yürürken gelip geçenler kıkırdıyor,ayakta duramayan bana hakaret ediyorlardı:’’Baksana şuna..’’ cümleleriyle..
Asansörün yönünü bile şaşırırken resepsiyonun oradan geçtim:
-Hey sen!!Evet..evet bana bakan..231 numaralı odaya bira gönder..! dedim kollarımı savururken..
Anında etrafımda otelin yardımcılarını görünce şaşkına dönen ben ; kendimi odamda bulunca iyice hızlarına şaşırdı..
Sabahtan beri tuttuğum ceketi yatağa fırlatıp ışıkları açmadan banyoya daldım;midem bulanıyordu; azıcık olsun ayılabilmek adına yüzümü yıkarken deliler gibi kahkaha atmaya başladım:aynaya ıslak suratımla bakıp:
-Salak adam;ayılmak istiyorsan neden biraları söyledin ki?? Dedim kendi kendime..Ardından da kahkaha atarken kapım çalındı;gülmeyi kesip kapıya yaklaştım:kapıyı açtığımda karşımda utangaç garson başını eğip bakarken ;koca :üzerinde iki tane bira ve bardaklar olan tepsiyi kaptığım gibi odanın kapısını garsonun suratına kapatıp pencere kısmına geçtim.Açık biralardan birini elime alıp kadehe doldururken manzaraya; gemilerin ışıltısına,dağılan insan gruplarına baktım..
Güneş doğuyordu sanırım!!Saat kaç ki?? Derken bir ses geldi yatağımın üstünden::’’hey!’’ diye başlıyordu cümlesi..bu kız da kim?? Derken..Gözlerinden akan siyah boyalar ne kadar da tanınmaz kılmıştı onu..Onu izlerken ağlayan titrek sesinin dışında beyaz elbise içerisindeki Misa’nın kolu da kanıyordu!!
Yerimde onu izlerken konuşmaya başladı,başı öne eğikti:
-Sana kızmadım..Sadece bir şok geçirdim ve seninle konuşacak cesareti bulamadım o kadar..Seni her zaman çok sevdim,beni bir gün alıp götüreceğin umuduyla yaşadım bunca sene,geldiğinde,seni o gün gördüğümde mezarda o kadar mutlu olmuştum ki..Neden gittiğini soracak kadar vaktim yok..Sadece şunu bil:hançerin,ceketin ve mendilin bende:hiçbir zaman da sen beni unutsan dahi seni unutmayacağım
üç hatıra hep yaşayacak benimle..(elimdeki bira kadehini bırakıp yanına gittim,yatağın önünde dizimi yere koyup parmağımı ona uzattım,kanlı elbisesine dokununca:gözlerim doldu;gerçekti..Onu duyuyordum ve:’’ onu iyi edebilmek için elimden ne gelir?’’ düşünceleri kafamın iyice dağılmasına sebep olurken ona sarılmayı ne kadar da istiyordum..) Seni bilemeyeceğin kadar seviyorum..İyi olmanı dilerim Suijitsuna..
Birden ona uzanıp sarıldım,son gücümle;bu kalabalık kafayla konuştum:
-Gitme..gitme….lütfen..gitme..kal..gitme..Misa!!MİSA!!! derken birden minik kelebeklere dönüşmüştü görüntüsü;minik Siyah Kelebeklere…
Ağlamaya başlayan gözlerimle ayağa zorlukla kalkıp halüsinasyondur..diye sayıklarken pencereye yaklaştım
da ne??!!
Misa’nın annesi..ne kadar da değişmiş,o..o da..Teyzem..dediği kadın değil mi??Alice??MİSA NERDE??
Elimdeki bira anında yere saçılırken ben çoktan montumu,cüzdanımı ve odanın anahtarını kapmış dışarı fırlamıştım bile..Hızlı adımlarla yürürken:Misa’nın aslında halüsinasyon olmadığını anlıyordum;derler ki;yılbaşında safça dilenen bir dilek gerçekleşir..Dileğin bu muydu Prenses’im?? Düşüncelere dalan beni Alice kurtardı..Kıza çarpınca bana gözlerini kocaman açıp baktı;
-Kusura bakmayın..diyip geçen ilk taksiye atladım...Onlardan önce eve varıp onu kurtarmalıydım..
Ole ağabeyi olarak konuşurken ondan adresini almıştım;elimdeki cüzdanda kayıtlı olan adres kağıdını ve parayı çıkartıp adama uzattım:
-Hızlı!! Diye böğürürken ..Ardından başımı çevirdiğimde Misa’nın ailesinin çoktan arabaya bindiğini gördüm..Adam hızlıca sürerken araba bizi geçti;olduğum yerde korkuyla,panikle sarsılırken adama dönüp:
-O ARABAYI GEÇ SANA BU PARANIN 5 KATINI VEREYİM..!! dedim..Adam ‘’para’’ kelimesini duyar duymaz anında gaza bastı;birden arabayı geçerken:Misa’nın annesi arkadan söyleniyordu:
-Yılbaşı işte..Ne bekliyorsun ki..?
Kısa sürede ;şoförün dediğine göre kısaltmalardan eve vardığımızda bloğu ve daireyi buldum ve alçak olan eve hızla tırmanıp ;ahşap oturma grubunun olduğu balkondaki cam-çerçeveyi indirdim aşağı..
İçeri hızla girip odaya daldım;odadan odaya..odadan odaya.burası mutfak;salona bağlı..koridor;sonra banyo..arka oda..yatak odası..derken;işte burada!!
Onu bulduğum gibi üstünü açtım:beyaz elbisesiyle kolu kanarken uyuyordu,sonsuzluk uykusuna yatmıştı Prenses’im!!Gözyaşları içinde:
-Seni koruyamadım küçük Prenses’im..Özür Dilerim…diye inlerken kimse ne olduğunu anlamasın diye üstünü tekrardan örtüm; kucakladım onu,taksici bana hırsız edasıyla bakarken evdeki çıkışı arıyordum..
Sonunda bulduğum çıkış kapısına hızla yönelip Misa’yı tek kolumla tutarken kilidi açtım,ardından da kapının kulpuna dokundum..
Hızlıca bastırıp açtığımda karşımda:elindeki evin anahtarıyla bana bakan Misa’nın annesini gördüm..Karşımdaki kadının sorgulayan bakışları,benim kızgın bakışlarımla buluşuyordu..
Şimdi ne olacaktı??

Beklettiğim için özür dilerim minna^^
İşte Son Ek Bölüm:
EK BÖLÜM 4: (Ek Bölümler Suijitsuna Ağızından anlatılan bölümlerdir..)
Gitti!!!O gitti…Ve ben sadece öylece bakakaldım..Polisler Hanry ile dostuna neler olduğunu sorarken ben de eşyalarımı otobüsten alıp çökmüş bir şekilde bulduğum ilk taksiye bildim..Taksi şoförüne adresi verip öylece soğuklukla boğuşan manzaralara,ağaçlara;yanımızdan hızla geçen arabalara baktım..Bir süre sonra kavşaktan merkeze indik:soğım ve solum bir sürü marketlerle doluyken bugünün keyfini çıkartan neşeli insanlara imreniyordum..
Onu kandırmasaydım her şey farklı bir şekilde gelişebilirdi:mesela şu an,şu salise yanımda başını omzuma yaslamış olabilirdi..Her zaman bana :’’Suijitsuna yanımda olsaydı böyle olmazdı..’’ derdi;bu da benim yaptığım yanlışı kanıtlıyordu.
Otele gelince beni tanıyan çalışanlar hemen yanımda getirdiğim az eşyaları kucaklayıp odama çıkarırken ben de resepsiyondan aşağıya,direk bara indim;bulduğum ilk yere kurulup karşımdaki şişko,sarkık kolları saçma sapan dövmelerle kaplı,kafasında :’’Metallica’’ yazan siyahlı bir bandana,iğrenç bir giyinim tarzı ile duran barmene bakarken arkadan gelen müzikle gözlerim saate ilişti..
Sanırım gece yarısına kadar burada içip içip sızsam bir problem olmaz:ne de olsa ‘’Yılbaşı’’ bugün..Hayatımın en iğrenç yılbaşı olacak kesinlikle..onunla güzel bir yılbaşı düşünürken;Lanet Olsun!!!Onun bu gece gitmeyi planladığı yeri dahi biliyordum..Orada onunla muhteşem bir başlangıç istiyordum:hala istiyorum..
Saatler geçerken ;ilk geldiğimde neredeyse boş olan otelin barı:şimdi tıklım tıklımdı bile..Tipsiz barmenin verdiği her viskiyi devirirken viskiden vazgeçip bira söyledim.Kafam güzelce dönmeye,düşüncelerin yerini müzik sesi almaya başlarken sırtımda bir sıcaklık hissettim:hızla:’’O mu??O mu geldi??’’ sorularını soran gözlerle baktım :ki tanımadığım;suratı palyaçodan farksız bir şekilde boyanmış ‘’hesapta’’ 19 yaşında olan bir kadın duruyordu karşımda..Yanıma oturup bir viski sipariş ettikten sonra bana baktı ;nazik müzik iliklerimi okşuyorken telefonumun rahatsız edici müziği işitildi barda..
Zorlukla arkama ,cebime yetişip telefonu aldım:şu insanlar ne yapıyorlar böyle ya?? Derken içimden telefona bakmadan ,viskiyi dikip açtım:bir süre ses gelmeyince dayanamayıp:
-Alo..Efendim!!Hey Sen!!!Cevap vermeyeceksen arama!! Derken birden duraksadım..kadın kıkırdarken sessizce:Misa..dedim..birden telefon kapatıldı:nasıl bir aptalım ben??!! Beni okşamaya çalışan kadına dönüp :
-Kapat çeneni kadın!!Sen benim sevdiğimin bana verdiği mutluluğun zerre kadarını bile veremezsin!! Diyip odama yol aldım..
Odama sarhoş adımlarla yürürken gelip geçenler kıkırdıyor,ayakta duramayan bana hakaret ediyorlardı:’’Baksana şuna..’’ cümleleriyle..
Asansörün yönünü bile şaşırırken resepsiyonun oradan geçtim:
-Hey sen!!Evet..evet bana bakan..231 numaralı odaya bira gönder..! dedim kollarımı savururken..
Anında etrafımda otelin yardımcılarını görünce şaşkına dönen ben ; kendimi odamda bulunca iyice hızlarına şaşırdı..
Sabahtan beri tuttuğum ceketi yatağa fırlatıp ışıkları açmadan banyoya daldım;midem bulanıyordu; azıcık olsun ayılabilmek adına yüzümü yıkarken deliler gibi kahkaha atmaya başladım:aynaya ıslak suratımla bakıp:
-Salak adam;ayılmak istiyorsan neden biraları söyledin ki?? Dedim kendi kendime..Ardından da kahkaha atarken kapım çalındı;gülmeyi kesip kapıya yaklaştım:kapıyı açtığımda karşımda utangaç garson başını eğip bakarken ;koca :üzerinde iki tane bira ve bardaklar olan tepsiyi kaptığım gibi odanın kapısını garsonun suratına kapatıp pencere kısmına geçtim.Açık biralardan birini elime alıp kadehe doldururken manzaraya; gemilerin ışıltısına,dağılan insan gruplarına baktım..
Güneş doğuyordu sanırım!!Saat kaç ki?? Derken bir ses geldi yatağımın üstünden::’’hey!’’ diye başlıyordu cümlesi..bu kız da kim?? Derken..Gözlerinden akan siyah boyalar ne kadar da tanınmaz kılmıştı onu..Onu izlerken ağlayan titrek sesinin dışında beyaz elbise içerisindeki Misa’nın kolu da kanıyordu!!
Yerimde onu izlerken konuşmaya başladı,başı öne eğikti:
-Sana kızmadım..Sadece bir şok geçirdim ve seninle konuşacak cesareti bulamadım o kadar..Seni her zaman çok sevdim,beni bir gün alıp götüreceğin umuduyla yaşadım bunca sene,geldiğinde,seni o gün gördüğümde mezarda o kadar mutlu olmuştum ki..Neden gittiğini soracak kadar vaktim yok..Sadece şunu bil:hançerin,ceketin ve mendilin bende:hiçbir zaman da sen beni unutsan dahi seni unutmayacağım

Birden ona uzanıp sarıldım,son gücümle;bu kalabalık kafayla konuştum:
-Gitme..gitme….lütfen..gitme..kal..gitme..Misa!!MİSA!!! derken birden minik kelebeklere dönüşmüştü görüntüsü;minik Siyah Kelebeklere…
Ağlamaya başlayan gözlerimle ayağa zorlukla kalkıp halüsinasyondur..diye sayıklarken pencereye yaklaştım

Misa’nın annesi..ne kadar da değişmiş,o..o da..Teyzem..dediği kadın değil mi??Alice??MİSA NERDE??
Elimdeki bira anında yere saçılırken ben çoktan montumu,cüzdanımı ve odanın anahtarını kapmış dışarı fırlamıştım bile..Hızlı adımlarla yürürken:Misa’nın aslında halüsinasyon olmadığını anlıyordum;derler ki;yılbaşında safça dilenen bir dilek gerçekleşir..Dileğin bu muydu Prenses’im?? Düşüncelere dalan beni Alice kurtardı..Kıza çarpınca bana gözlerini kocaman açıp baktı;
-Kusura bakmayın..diyip geçen ilk taksiye atladım...Onlardan önce eve varıp onu kurtarmalıydım..
Ole ağabeyi olarak konuşurken ondan adresini almıştım;elimdeki cüzdanda kayıtlı olan adres kağıdını ve parayı çıkartıp adama uzattım:
-Hızlı!! Diye böğürürken ..Ardından başımı çevirdiğimde Misa’nın ailesinin çoktan arabaya bindiğini gördüm..Adam hızlıca sürerken araba bizi geçti;olduğum yerde korkuyla,panikle sarsılırken adama dönüp:
-O ARABAYI GEÇ SANA BU PARANIN 5 KATINI VEREYİM..!! dedim..Adam ‘’para’’ kelimesini duyar duymaz anında gaza bastı;birden arabayı geçerken:Misa’nın annesi arkadan söyleniyordu:
-Yılbaşı işte..Ne bekliyorsun ki..?
Kısa sürede ;şoförün dediğine göre kısaltmalardan eve vardığımızda bloğu ve daireyi buldum ve alçak olan eve hızla tırmanıp ;ahşap oturma grubunun olduğu balkondaki cam-çerçeveyi indirdim aşağı..
İçeri hızla girip odaya daldım;odadan odaya..odadan odaya.burası mutfak;salona bağlı..koridor;sonra banyo..arka oda..yatak odası..derken;işte burada!!
Onu bulduğum gibi üstünü açtım:beyaz elbisesiyle kolu kanarken uyuyordu,sonsuzluk uykusuna yatmıştı Prenses’im!!Gözyaşları içinde:
-Seni koruyamadım küçük Prenses’im..Özür Dilerim…diye inlerken kimse ne olduğunu anlamasın diye üstünü tekrardan örtüm; kucakladım onu,taksici bana hırsız edasıyla bakarken evdeki çıkışı arıyordum..
Sonunda bulduğum çıkış kapısına hızla yönelip Misa’yı tek kolumla tutarken kilidi açtım,ardından da kapının kulpuna dokundum..
Hızlıca bastırıp açtığımda karşımda:elindeki evin anahtarıyla bana bakan Misa’nın annesini gördüm..Karşımdaki kadının sorgulayan bakışları,benim kızgın bakışlarımla buluşuyordu..
Şimdi ne olacaktı??
Bu mesaja teşekkür edenler (2 kişi): Kohana Mai, OleSea
bayıldım..o kadar beklediğimize değmiş valla..
ama niye en heyecanlı yerde kestinizki sanki...uykum kaçtı,uyuyamıycam şimdi...
yeni bölümü en kısa sürede yayınlarsınız umarım
ama niye en heyecanlı yerde kestinizki sanki...uykum kaçtı,uyuyamıycam şimdi...

yeni bölümü en kısa sürede yayınlarsınız umarım

Dön gel , yine sev beni.
Sar sevgine , sevgimi.
Nefes gibi muhtacım sana...

Sar sevgine , sevgimi.
Nefes gibi muhtacım sana...
Spoiler:

Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): OleSea


Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): OleSea
prensesss yazmış:
Beğenmene çok sevindim Prensesss..Sıra bende..Bugun veya en geç yarın yayınlarım yeni bölümü..
Ancak karşınızdaki bölümleri okurken heyecanınızı geçirmesi için bir şeyler alsanız fena olmaz hani^^..
Herpinize teşekkürler..


Bu mesaja teşekkür edenler (1 kişi): OleSea

12. sayfa (Toplam 29 sayfa) [ 428 mesaj ] |
Bu forumda yeni başlıklar açamazsınız Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız |